Asa-yı Musa - Risale-i Nur Külliyatı - Bediüzzaman Said Nursi - Ebook Reader için Pdf 800x600
Arapça metinler scribd'in pdf görüntüleyicisi yüzünden problemli görünebilir, fakat sorun yoktur. İndirip deneyebilirsiniz.
Testere
Título original
Asa-yı Musa - Risale-i Nur Külliyatı - Ebook Reader için Pdf 800x600
Asa-yı Musa - Risale-i Nur Külliyatı - Bediüzzaman Said Nursi - Ebook Reader için Pdf 800x600
Arapça metinler scribd'in pdf görüntüleyicisi yüzünden problemli görünebilir, fakat sorun yoktur. İndirip deneyebilirsiniz.
Testere
Asa-yı Musa - Risale-i Nur Külliyatı - Bediüzzaman Said Nursi - Ebook Reader için Pdf 800x600
Arapça metinler scribd'in pdf görüntüleyicisi yüzünden problemli görünebilir, fakat sorun yoktur. İndirip deneyebilirsiniz.
Testere
Ksm Denizli Hapsinin Bir Meyvesi Zndka ve kfr- mutlaka kar Risale-i Nurun bir mdafaanmesidir. Ve bu hapsimizde hakik mdafaanamemiz dahi budur. nk yalnz buna alyoruz. Bu risale, Denizli Hapishanesinin bir meyvesi ve bir hatras ve iki Cuma gnnn mahsuldr. Said Nurs
1 yetinin ihbar ve srryla, Yusuf Aleyhisselm mahpuslarn pridir; ve hapishane bir nevi medrese-i Yusuye olur. Madem Risale-i Nur akirtleri iki defadr oklukla bu medreseye giriyorlar; elbette Risale-i Nurunhapse temas ve ispat ettii bir ksm meselelerinin ksack hlsalarn, bu terbiye iin alan dershanede okumak ve okutmakla tam terbiye almak lzm geliyor. te o hlsalardan, be alt tanesini beyan ediyoruz. 1. Yusuf (a.s.) birka sene daha zindanda kald. Ysuf Sresi, 12:42. Birincisi Drdnc Szde izah bulunan, her gn yirmi drt saat sermaye-i hayat, Hlkmz bize ihsan ediyort ki, iki hayatmza lzm eyler o sermaye ile alnsn. Biz ksack hayat- dnyeviyeye yirmi saati sarf edip, be farz namaza k gelen bir saati, pek ok uzun olan hayat- uhreviyemize sarfetmezsek, ne kadar hilf- akl bir hata ve o hatann cezas olarak hem kalb, hem ruh skntlar ekmek ve o skntlar yznden ahlkn bozmak ve meyusne hayatn geirmek sebebiyle, deil terbiye almak, belki terbiyenin aksine gitmekle ne derece hasret ederiz, kyas edilsin. Eer, bir saati be farz namaza sarf etsek, o halde hapis ve musibet mddetinin herbir saati, bazan bir gn ibadet; ve fni bir saati, bki saatler hkmne geebilmesi ve kalb ve ruh meyusiyet ve skntlarn ksmen zevl bulmas ve hapse sebebiyet veren hatalara kefreten affettirmesi ve hapsin hikmeti olan terbiyeyi almas ne derece krl bir imtihan, bir ders ve musibet arkadalaryla teselldrne bir ho sohbet olduu dnlsn... Drdnc Szde denildii gibi, bin lira ikramiye kazanc iin bin adam itiraketmi bir piyango kumarna yirmi drt lirasndan be on liray veren veyirmi drtten birisini ebed bir mcevherat hazinesinin biletine vermeyenhalbuki dnyev piyangoda o bin liray kazanmak ihtimali binden birdir; nk bin hissedar daha varve uhrev mukadderat- beer piyangosunda, hsn- htimeye mazhar ehl-i iman iin kazan ihtimali binden dokuz yz doksan dokuz olduuna yz yirmi drt bin enbiyann ona dair ihbarn kee tasdik eden evliyadan ve asyadan had ve hesaba gelmez sdk muhbirler haber verdikleri halde, evvelki piyangoya komak, ikincisinden kamak ne derece maslahata muhalif der, mukayese edilsin. Bu meselede hapishane mdrleri ve sergardiyanlar ve belki memleketin idare mdebbirleri ve asayi muhafzlar, Risale-i Nurun bu dersinden memnun olmalar gerektir. nk bin mtedeyyin ve Cehennem hapsini her vakit tahattur eden adamlarn idare ve inzibat, on namazsz ve itikatsz, yalnz dnyev hapsi dnen ve haram-hell bilmeyen ve ksmenserserilie alan adamlardan daha kolay olduu ok tecrbelerlegrlm. kinci Meselenin Hlsas Risale-i Nurdan Genlik Rehberinin gzelce izah ettii gibi, lm o kadar kat ve zhirdir ki, bugnn gecesi ve bu gzn k gelmesi gibi lm bamza gelecek. Bu hapishane nasl ki mtemadiyen kanlar ve girenler iin muvakkat bir misarhanedir; yle de, bu zemin yz dahi acele hareket eden klelerin yollarnda bir gecelik konmak ve gmek iin bir handr. Herbir ehri yz defa mezaristana boaltan lm, elbette hayattan ziyade bir istedii var. te bu dehetli hakikatn muammasn Risale-i Nur hall ve kefetmi. Bir ksack hlsas udur: Madem lm ldrlmyor ve kabir kaps kapanmyor. Elbette bu ecel celldnn elinden ve kabir haps-i mnferidinden kurtulmak aresi varsa, insann en byk ve hereyin fevkinde bir endiesi, bir meselesidir. Evet, aresi var ve Risale-i NurKurnn srryla o areyi, iki kere iki drt eder derecesinde kat ispat etmi. Ksack hlsas udur ki: lm ya idam- ebeddir; hem o insan, hem btn ahbabn ve akaribini asacak bir daraacdr. Veyahut baka bir bki leme gitmek ve iman vesikasyla saadet sarayna girmek iin bir terhis tezkeresidir. Ve kabir ise, ya karanlkl bir haps-i mnferit ve dipsiz bir kuyudur. Veyahut bu zindan- dnyadan bki ve nuran bir ziyafetgh ve baistana alan bir kapdr. Bu hakikati Genlik Rehberi bir temsil ile ispat etmi. Mesel, bu hapsin bahesinde asmak iin daraalar konulmu ve onlarn dayandklar duvarn arkasnda gayet byk ve umum dnya itirak etmi bir piyango dairesi kurulmu. Biz bu hapisteki beyz kii, herhalde, hi mstesnas yok ve kurtulmak mmkn deil, bizibirer birer o meydana aracaklar. Ya Gel, idam ilnn al, daraacna k veya Daim haps-i mnferit pusulasn tut, bu ak kapya gir veyahut Sana mjde! Milyonlar altn bileti sana km. Gel al diye her tarafta ilnatlar yaplyor. Biz de gzmzle gryoruz ki, birbiri arkasnda o daraalarnakyorlar. Bir ksmn asldklarn mahede ediyoruz. Bir ksm da,daraalarn basamak yapp o duvarn arkasndaki piyango dairesine girdiklerini, orada byk ve cidd memurlarn kat haberleriyle grr gibi bildiimiz bir srada, bu hapishanemize iki heyet girdi. Bir kle ellerinde alglar, araplar, zhirde gayet tatl helvalar, baklavalar var. Bizlere yedirmeye altlar. Fakat o tatllar zehirlidir, ins eytanlar iine zehir atmlar. kinci cemaat ve heyet, ellerinde terbiyenameler ve hell yemekler ve mbarek erbetler var. Bize hediye veriyorlar ve bilittifak beraber, pek cidd ve kat diyorlar ki: Eer o evvelki heyetin sizi tecrbe iin verilen hediyelerini alsanz,yeseniz, bu gzmz nndeki u daraalarda baka grdkleriniz gibiaslacaksnz. Eer bizim bu memleket hkiminin fermanyla getirdiimiz hediyeleri evvelkinin yerine kabul edip ve terbiyenamelerdeki dualar ve evradlar okusanz, o aslmaktan kurtulacaksnz. O piyango dairesinde ihsan- hne olarak herbiriniz milyon altn biletini alacanz, grr gibi vegndz gibi inannz. Eer o haram ve pheli ve zehirli tatllaryeseniz, aslmaya gittiiniz zamana kadar dahi o zehirin sancsnekeceinizi, bu fermanlar ve bizler mttekan size kat haber veriyoruz diyorlar. te bu temsil gibi, her vakit grdmz ecel daraacnn arkasnda, mukadderat- nev-i beer piyangosundan ehl-i iman ve tat iinhsn- htime artylaebed ve tkenmez bir hazinenin bileti kacan yzde yz ihtimalle; sefahet ve haram ve itikatszlk ve fskta devam edenlertevbe etmemek artylaya idam- ebed (hirete inanmayanlara) veya daim ve karanlk haps-i mnferit (bek-i ruha inanan ve sefahette gidenlere) ve ekavet-i ebediye ilmn alacaklarn yzde doksan dokuz ihtimalle kat haber veren, bata ellerinde niane-i tasdik olan hadsiz mucizeler bulunan yz yirmi drt bin peygamberler 1 ve onlarn verdikleri haberlerin izlerini ve sinemada gibi glgelerini, kee, zevk ile grp tasdik ederek imza basan yz yirmi drtmilyondan ziyade evliyalar (kaddesallah esrrehm) ve o iki ksm mehir-i insaniyenin haberlerini aklen kat burhanlarla ve kuvvetli hccetlerle, kren ve mantkan yakn bir srette ispat ederek tasdik edip imza basan milyarlar gelen geen muhakkikler, HAYE-1 mtehidler ve sddknler, bilicm, mtevatiren nev-i insann gneleri, kamerleri, yldzlar olan bu cemaat-i azme ve bu taife-i ehl-i hakikat ve beerin kuds kumandanlar olan bu byk ve l heyetlerin fermanlaryla verdikleri haberleri dinlemeyen, ve saadet-i ebediyeye giden onlarn gsterdikleri yol olan srat- mstakimde gitmeyenler, yzde doksan dokuz dehetli tehlike ihtimalini nazara almayan ve birtek muhbirin bir yolda tehlike var demesiyle o yolu brakan, baka uzun yolda hareket eden bir adam, elbette ve elbette vaziyeti udur ki: 1. Msned: 5:178, 179, 246; Zdl-Med: 1:43-44. Haiye-1 O muhakkiklerden tek birisi Risale-i Nurdur. Yirmi senedir en muannid feylesoar ve mtemerrid zndklar susturan eczalar meydandadr. Herkes okuyabilir ve kimse itiraz etmez. ki yolunhadsiz muhbirlerin kat ihbarlar ileen ksa ve kolay ve yzde yz Cennet ve saadet-i ebediyeyi kazandran brakp en dadaal ve uzun ve skntl ve yzde doksan dokuz Cehennem hapsini veekavet-i daimeyi netice veren yolunu ihtiyar ettii halde, dnyada ikiyolun, birtek muhbirin yalan olabilir haberiyle yzde birtek ihtimal-i tehlike ve bir ay hapis imkn bulunan ksa yolu brakp, menfaatsizyalnz zararsz olduu iinuzun yolu ihtiyar eden bedbaht, sarho divaneler gibi, dehetli ve uzakta grnen ve ona musallat olan ejderhalara ehemmiyet vermez, sineklerle urayor, yalnz onlara ehemmiyet verirderecede akln, kalbini, ruhunu, insaniyetini kaybetmi oluyor. Madem hakikat-i hal budur. Biz mahpuslar, bu hapis musibetinden intikammz tam almak iin, o mbarek ikinci heyetin hediyelerini kabul etmeliyiz. Yani, nasl ki bir dakika intikam lezzeti ve birka dakika veya bir iki saat sefahet lezzetleriyle, bu musibet bizi on be ve be ve on ve iki sene bu hapse soktu, dnyamz bize zindan eyledi; biz dahi bu musibetin ramna ve inadna, bir iki saat mddet-i hapsi bir iki gn ibadete ve iki sene cezamz, mbarek klenin hediyeleriyle yirmi otuz sene bki bir mre ve on ve yirmi sene hapiste cezamz milyonlar sene Cehennem hapsinden affmza vesile edip, fni dnyamzn alamasna mukbil, bki hayatmz gldrerek bu musibetten tam intikammz almalyz. Hapishaneyi terbiyehane gsterip, vatanmza ve milletimize birer terbiyeli, emniyetli,menfaatli adam olmaya almalyz. Ve hapishane memurlar ve mdrlerive mdebbirleri dahi, cni ve ekiya ve serseri ve katil ve sefaheti ve vatana muzr zannettikleri adamlar, bir mbarek dershanede alan talebeler grsnler ve mftehirne Allaha kretsinler. nc Mesele Genlik Rehberinde izah bulunan ibretli bir hdisenin hlsas udur: Bir zaman, Eskiehir Hapishanesinin penceresinde, bir Cumhuriyet Bayramnda oturmutum. Karsndaki lisemektebinin byk kzlar, onun avlusunda glerek raksediyorlard.Birden, mnev bir sinema ile elli sene sonraki vaziyetleri banagrnd. Ve grdm ki, o elli altm kzlardan ve talebelerden krkellisi, kabirde toprak oluyorlar, azap ekiyorlar. Ve on tanesi, yetmiseksen yanda irkinlemi, genliinde iffetini muhafaza etmediinden sevmek bekledii nazarlardan nefret gryorlar kat mahede ettim. Onlarn o acnacak hallerine aladm. Hapishanedeki bir ksmarkadalar aladm iittiler. Geldiler, sordular. Ben dedim: imdibeni kendi halime braknz, gidiniz. Evet, grdm hakikattr, hayal deil. Nasl ki bu yaz ve gzn hiri ktr; yle de, genlik yaz ve ihtiyarlk gznn arkas kabir ve berzah kdr. Gemi zamann elli sene evvelki hdisat sinema ile hal-i hazrda gsterildii gibi, gelecek zamann elli sene sonraki istikbal hdisatn gsteren bir sinema bulunsa, ehl-i dallet ve sefahetin elli altm sene sonraki vaziyetleri onlara gsterilseydi, imdiki gldklerine ve gayr- meru keyierine nefretler ve teellmlerle alayacaklard. Ben o Eskiehir Hapishanesindeki mahede ile megul iken, sefahet ve dalleti tervi eden bir ahs- mnev, ins bir eytan gibi karma dikildi ve dedi: Biz hayatn herbir eit lezzetini ve keyierini tatmak ve tattrmak istiyoruz; bize karma. Ben de cevaben dedim: Madem lezzet ve zevk iin lm hatra getirmeyip dallet ve sefahete atlyorsun. Katiyen bil ki, senin dalletin hkmyle btn gemi zaman- mazi lm ve mdumdur. Ve iinde cenazeleri rm bir vahetli mezaristandr. nsaniyet alkadarlyla ve dallet yoluyla, senin bana ve varsa ve lmemise kalbine, o hadsiz raklardan ve o nihayetsiz dostlarnn ebed lmlerinden gelen elemler, senin imdiki sarhoa, pek ksa bir zamandaki cz lezzetini imha ettii gibi, gelecek istikbal zaman dahi, itikatszln cihetiyle yine mdum ve karanlkl ve l ve dehetli bir vahetghtr. Ve oradan gelen ve ban vcuda karan ve zaman- hazra urayan biarelerin balar ecel celldnn satryla kesilip hilie atldndan, mtemadiyen akl alkadarlyla senin imansz bana hadsiz elm endieler yadryor. Senin sehne cz lezzetini zr zeber eder. Eer dalleti ve sefaheti brakp iman- tahkiki ve istikamet dairesine girsen, iman nuruyla greceksin ki, o gemi zaman- mazi mdum ve hereyi rten bir mezaristan deil, belki mevcut ve istikbale inklp eden nuran bir lem ve bki ruhlarn istikbaldeki saadet saraylarna girmelerine bir intizar salonu grnmesi haysiyetiyle, deil elem, belki imann kuvvetine gre Cennetin bir nevi mnev lezzetini dnyada dahi tattrd gibi gelecek istikbal zaman, deil vahetgh ve karanlk, belki iman gzyle grnr ki, saadet-i ebediye saraylarnda hadsiz rahmeti ve keremi bulunan ve her bahar ve yaz birer sofra yapan ve nimetlerle dolduran bir Rahmn- Rahm-i Zlcelli vel-kramn ziyafetleri kurulmu ve ihsanlarnn sergileri alm, oraya sevkiyat var diye iman sinemasyla mahede ettiinden, derecesine gre bki lemin bir nevi lezzetini hissedebilir. Demek hakik ve elemsiz lezzet yalnz imanda ve iman ile olabilir. mann bu dnyada dahi verdii binler faide ve neticelerinden yalnz birtek faide ve lezzetini, bu mezkr bahsimiz mnasebetiyle Genlik Rehberinde bir hiye olarak yazlan bir temsil ile beyan edeceiz. yle ki: Mesel, senin gayet sevdiin birtek evldn sekeratta lmek zere iken ve meyusne elm ebed rakn dnrken, birden Hazret-i Hzr ve Hakm-i Lokman gibi bir doktor geldi, tiryak gibi bir macun iirdi. O sevimli ve gzel evldn gzn at, lmden kurtuldu. Ne kadar sevin ve ferah veriyor, anlarsn. te, o ocuk gibi sevdiin ve ciddi alkadar olduun milyonlar sence mahbup insanlar, o mazi mezaristannda, senin nazarnda ryp mahvolmak zere iken, birden hakikat-i iman, Hakm-i Lokman gibi, o byk idamhne tevehhm edilen mezaristana kalb penceresinden bir k verdi. Onunla batan baa btn llerdirildiler. Ve Biz lmemiiz ve lmeyeceiz, yine sizinle greceiz lisan- hal ile dediklerinden aldn hadsiz sevinler ve ferahlar iman bu dnyada dahi vermesiyle ispat eder ki, iman hakikat yle bir ekirdektir ki, eer tecessm etse, bir cennet-i hususiye ondan kar, o ekirdein ecere-i tbs olur dedim. O muannid dnd, dedi: Hi olmazsa hayvan gibi hayatmz keyif ve lezzetle geirmek iin sefahet ve elencelerle bu ince eyleri dnmeyerek yaayacaz. Cevaben dedim: Hayvan gibi olamazsn. nk, hayvann mazi ve mstakbeli yok. Ne gemiten elemler ve teesser alr ve ne de gelecekten endieler ve korkular gelir. Lezzetini tam alr. Rahatla yaar, yatar, Hlkna kreder. Hatt kesilmek iin yatrlan bir hayvan, birey hissetmez.Yalnz bak kestii vakit hissetmek ister; fakat, o his dahi gider, o elemden de kurtulur. Demek en byk bir rahmet, bir efkat-i lhiye, gayb bildirmemektedir ve baa gelen eyleri setretmektedir. Hususan msum hayvanlar hakknda daha mkemmeldir. Fakat, ey insan, senin mazi ve mstakbelin akl cihetiyle bir derece gayblikten kmasyla, setr-i gaybdan hayvana gelen istirahatten tamamen mahrumsun. Gemiten kan teesser, elm raklar ve gelecekten gelen korkular ve endieler, senin cz lezzetini hie indirir. Lezzet cihetinde yz derece hayvandan aa drr. Madem hakikat budur. Ya akln kar at, hayvan ol, kurtul. Veya akln imanla bana al, Kurn dinle, yz derece hayvandan ziyade bu fni dnyada dahi s lezzetleri kazan, diyerek onu ilzam ettim. Yine o mtemerrid ahs dnd, dedi: Hi olmazsa ecneb dinsizleri gibi yaarz. Cevaben dedim: Ecnebi dinsizleri gibi de olamazsn. nk onlar bir peygamberi inkr etse,dierlerine inanabilirler. Peygamberleri bilmese de, Allaha inanabilir. Bunu da bilmezse, kemlta medar baz seciyeleri bulunabilir. Fakat bir Mslman, en hir ve en byk ve dini ve dveti umum olan hirzaman Peygamberi Aleyhissalt Vesselm inkr etse ve zincirinden ksa, daha hibir peygamberi, hatt Allah kabul etmez. nk btn peygamberleri ve Allah ve kemlt onunla bilmi. Onlar onsuz kalbinde kalmaz. Bunun iindir ki, eskidenberi her dinden slmiyete giriyorlar; ve hibir Mslman, hakiki Yahudi veya Mecusi veya Nasran olmaz. Belki dinsiz olur; seciyeleri bozulur, vatana, millete muzr bir hlete girer. spat ettim. O muannid ve mtemerrid ahsn daha tutunacak bir yeri kalmad. Kayboldu, Cehenneme gitti. te ey bu medrese-i Yusuyede benim ders arkadalarm! Madem hakikat budur ve bu hakikati Risale-i Nur o derece kat ve gne gibi ispat etmi ki, yirmi senedir mtemerridlerin inatlarn krp imana getiriyor. Biz dahi hem dnyamza, hem istikbalimize, hem hiretimize, hem vatanmza, hem milletimize tam menfaatli ve kolay ve selmetli olan iman ve istikamet yolunu takip edip bo vaktimizi skntl hlyalar yerinde Kurndan bildiimiz sreleri okumak ve mnlarn bildirenarkadalardan renmek ve kazaya kalm farz namazlarmz kaza etmek ve birbirinin gzel huylarndan istifade edip bu hapishaneyi gzel seciyeli danlar yetitiren bir mbarek baheye evirmek gibi aml-i saliha ile, hapishane mdr ve alkadarlar, cni ve katillerin balarnda zebni gibi azap memurlar deil, belki medrese-i Yusuyede Cennete adam yetitirmek ve onlarn terbiyesine nezaret etmek vazifesiyle memur birer mstakim stad ve birer efkatli rehber olmalarna almalyz. Drdnc Mesele Yine Genlik Rehberinde izah var Bir zaman bana hizmet eden kardelerim tarafndan sual edildi ki: Kre-i arz herc merce getiren ve slm mukadderatyla alkadar olan bu dehetli Harb-i Umumden elli gndr (imdi yedi seneden geti ayn hl) 1 hi sormuyorsun ve merak etmiyorsun. Halbuki bir ksm mtedeyyin ve lim insanlar, cemaati ve camii brakp radyo dinlemeye kouyorlar. Acaba bundan daha byk bir hdise mi var? Veya onunla megul olmann zarar m var? dediler. 1. Parantez iindeki not, 1946 senesine aittir. Cevaben dedim ki: mr sermayesi pek azdr; lzumlu iler pek oktur. Birbiri iinde mtedhil direler gibi, her insann kalb ve mide dairesinden ve ceset ve hanedairesinden, mahalle ve ehir dairesinden ve vatan ve memleketdairesinden ve kre-i arz ve nev-i beer dairesinden tut, t zhayat ve dnya dairesine kadar, birbiri iinde daireler var. Herbir dairede, herbir insann bir nevi vazifesi bulunabilir. Fakat en kk dairede en byk ve ehemmiyetli ve daimi vazife var. Ve en byk direde en kk ve muvakkat arasra vazife bulunabilir. Bu kyasla, kklk ve byklk maksen mtenasip vazifeler bulunabilir. Fakat byk dairenin czibedarl cihetiyle kk dairedeki lzumlu ve ehemmiyetli hizmeti braktrp lzumsuz, mlyani ve fk ilerle megul eder. Sermaye-i hayatn bo yerde imha eder. O kymettar mrn kymetsiz eylerde ldrr. Ve bazen bu harp boumalarnmerakla takip eden, bir tarafa kalben taraftar olur. Onun zulmleriniho grr, zulmne erik olur. Birinci noktaya cevap ise: Evet, bu Cihan Harbinden daha byk bir hdise ve bu zemin yzndeki hkimiyet-i mme dvsndan daha ehemmiyetli bir dv, herkesin ve bilhassa Mslmanlarn bana yle bir hdise ve yle bir dv alm ki, her adam, eer Alman ve ngiliz kadarkuvveti ve serveti olsa ve akl da varsa, o tek dvy kazanmak iin biltereddt sarf edecek. te, o dv ise, yz bin mehir-i insaniyenin ve hadsiz nev-i beerin yldzlar ve mridlerinin mttekan, Kinat Sahibinin ve Mutasarrfnn binler vaad ve ahdlerine istinaden haber verdikleri ve bir ksm gzleriyle grdkleri u ki: Herkesin, iman mukbilinde, bu zemin yz kadar balar ve kasrlarla mzeyyen ve bki ve daim bir tarla ve mlk kazanmak veya kaybetmek dvs bana alm. Eer iman vesikasn salam elde etmezse kaybedecek. Ve bu asrda, maddiyyunluk tunuyla oklar o dvsn kaybediyor. Hatt bir ehl-i keif ve tahkik, bir yerde krk veyattan yalnz birka tanesi kazandn sekeratta mahede etmi; tekiler kaybetmiler. Acaba bu kaybettii dvnnyerini, btn dnya saltanat o adama verilse doldurabilir mi? te o dvy kazandracak olan hizmetleri ve yzde doksanna o dvy kaybettirmeyen harika bir dv vekilini o ite altran vazifeleri brakp, ebed dnyada kalacak gibi fk mlyaniyatla itigal etmek tam bir aklszlk bildiimizden, biz Risale-i Nur akirtleri, herbirimizin yz derece aklmz ziyade olsa da ancak bu vazifeye sarf etmek lzmdr diye kanaatmz var. Ey hapis musibetinde benim yeni kardelerim, sizler, benimle beraber gelen eski kardelerimgibi Risale-i Nuru grmemisiniz. Ben onlar ve onlar gibi binler akirtleri ahit gstererek derim ve ispat ederim ve ispat etmiim ki: O byk dvy yzde doksanna kazandran ve yirmi senede yirmi bin adama o dvnn kazancnn vesikas ve senedi ve berat olan iman- tahkikyi eline veren ve Kurn- Hakmin mucize-i mneviyesinden neet edip kan ve bu zamann birinci bir dv vekili bulunan Risale-i Nurdur. Bu on sekiz senedir benim dmanlarm ve zndklar ve maddiyyunlar, aleyhimde gayet gaddarne desiselerle hkmetin baz erknlarn ifal ederek bizi imha iin bu defa gibi eskide dahi hapislere,zindanlara soktuklar halde, Risale-i Nurun elik kalasnda yz otuzpara cihazatndan ancak iki- parasna iliebilmiler. Demek avukat tutmak isteyen onu elde etse yeter. Hem korkmaynz, Risale-i Nur yasak olmaz. Hkmet-i Cumhuriyenin mebuslar ve erknlarnn ellerinde mhim risaleleri, iki, mstesna olarak serbest geziyorlard. naallah, bir zaman hapishaneleri tam bir slahhane yapmak iin bahtiyar mdrler ve memurlar, o Nurlar mahpuslara, ekmek ve il gibi tevzi edecekler. Beinci Mesele Genlik Rehberinde izah edildii gibi, genlik hi phe yok ki gidecek. Yazgze ve ka yer vermesi ve gndz akama ve geceye deimesi katiyetinde, genlik dahi ihtiyarla ve lme deiecek. Eer o fni ve geici genliini iffetle hayrata istikamet dairesinde sarf etse, onunla ebed, bki bir genlii kazanacan btn semv fermanlar mjde veriyorlar. Eer sefahete sarf etse, nasl ki bir dakika hiddet yznden bir katl, milyonlar dakika hapis cezasn ektirir; yle de, gayr- meru dairedeki genlik keyieri ve lezzetleri, hiret mesuliyetinden ve kabir azabndan ve zevlinden gelen teesserden ve gnahlardan ve dnyev mcztlarndan baka, ayn lezzet iinde o lezzetten ziyade elemler olduunu akl banda her gen tecrbeyle tasdik eder. Mesel, haram sevmekte, bir kskanlk elemi ve rak elemi ve mukabele grmemek elemi gibi ok rzalarla o cz lezzet zehirli bir bal hkmne geer. Ve o genliin suiistimliyle gelen hastalkla hastahanelere ve taknlklaryla hapishanelere vekalb ve ruhun gdaszlk ve vazifesizliinden neet eden skntlarlameyhanelere, sefahethanelere veya mezaristana deceklerini bilmek istersen, git hastahanelerden ve hapishanelerden ve meyhanelerden ve kabristandan sor. Elbette, ekseriyetle genlerin genliinin suiistimalinden ve taknlklarndan ve gayr- meru keyierin cezas olarak gelen tokatlardan eyvahlar ve alamalar ve eseer iiteceksin. Eer istikamet dairesinde gitse, genlik gayet irin ve gzel bir nimet-i lhiye ve tatl ve kuvvetli bir vasta-i hayrat olarak hirette gayet parlak ve bki bir genlik netice vereceini, bata Kurn olarak ok kat ytyla btn semv kitaplar ve fermanlar haber verip mjde ediyorlar. Madem hakikat budur. Ve madem hell dairesi keyfe kdir. Ve madem haramdairesindeki bir saat lezzet, bazan bir sene ve on sene hapis cezasnektirir. Elbette, genlik nimetine bir kr olarak, o tatl nimeti iffette, istikamette sarf etmek lzm ve elzemdir. Altnc Mesele Risale-i Nurun ok yerlerinde izah ve kat hadsiz hccetleri bulunan iman- billh rknnn binler kll burhanlarndan birtek burhana ksaca bir iarettir. Kastamonuda lise talebelerinden bir ksm yanma geldiler. Bize Hlkmz tanttr; muallimlerimiz Allahtan bahsetmiyorlar dediler. Ben dedim: Sizin okuduunuz fenlerden her fen, kendi lisan- mahsusuyla mtemadiyen Allahtan bahsedip Hlk tanttryorlar. Muallimleri deil, onlar dinleyiniz. Mesel, nasl ki mkemmel bir eczahane ki, her kavanozunda harika ve hassas mizanlarla alnm hayattar macunlar ve tiryaklar var; phesiz gayet maharetli ve kimyager ve hakm bir eczacy gsterir. yle de, kre-i arz eczahanesinde bulunan drt yz bin eit nebatat ve hayvanat kavanozlarndaki zhayat macunlar ve tiryaklar cihetiyle bu ardaki eczahaneden ne derece ziyade mkemmel ve byk olmas nisbetinde, okuduunuz fenn-i tb mikyasyla, kre-i arz eczahane-i kbrasnn eczacs olan Hakm-i Zlcelli, hatta kr gzlere de gsterir, tanttrr. Hem, mesel, nasl bir harika fabrika ki, binler eit eit kumalar basit bir maddeden dokuyor; eksiz, bir fabrikatr ve maharetli bir makinisti tanttrr. yle de, kre-i arz denilen yz binler bal, her banda yz binler mkemmel fabrika bulunan bu seyyar makine-i Rabbniye ne derece bu insan fabrikasndan bykse, mkemmelse, o derecede, okuduunuz fenn-i makine mikyasyla, kre-i arzn Ustasn ve Sahibini bildirir, tanttrr. Hem mesel, nasl ki, gayet mkemmel bin bir eit erzak etrafndan celb edip iinde muntazaman istif ve ihzar edilmi depo ve iae ambar ve dkkn eksiz, bir fevkalde iae ve erzak mlikini ve sahibini ve memurunu bildirir. yle de, bir senede yirmi drt bin senelik bir dairede muntazaman seyahat eden ve yz binler ve ayr ayr erzak isteyen taifeleri iine alan ve seyahatiyle mevsimlere urayp, bahar bir byk vagon gibi, binler ayr ayr taamlarla doldurarak, kta erzak tkenen biare zhayatlara getiren ve kre-i arz denilen bu Rahmn iae ambar ve bu sene-i Sbhniye ve bin bir eit cihazat ve mallar ve konserve paketleri tayan bu depo ve dkkn- Rabbn, ne derece o fabrikadan byk ve mkemmel ise, okuduunuz veya okuyacanz fenn-i iae mikyasyla, o katiyette ve o derecede kre-i arz deposunun Sahibini, Mutasarrfn, Mdebbirini bildirir, tanttrr, sevdirir. Hem nasl ki drt yz bin millet iinde bulunan ve her milletin istedii erzak ayr ve istimal ettii silh ayr ve giydii elbisesi ayr ve talimat ayr ve terhisat ayr olan bir ordunun mucizekr bir kumandan, tek bayla btn o ayr ayr milletlerin ayr ayr erzaklarn ve eit eit eslihalarn ve elbiselerini ve cihazatlarn, hibirini unutmayarak ve armayarak verdii o acip ordu ve ordugh, phesiz, bedahetle o harika kumandan gsterir, takdirkrne sevdirir. Aynen yle de, zemin yznn ordughnda ve her baharda yeniden silh altna alnm bir yeni ordu-yu Sbhnde nebatat ve hayvanat milletlerinden drt yz bin nevin eit eit elbise, erzak, esliha, talim, terhisleri gayet mkemmel ve muntazam ve hibirini unutmayarak ve armayarak, birtek kumandan- zam tarafndan verilen kre-i arzn bahar ordugh, ne derece mezkr insan ordu ve ordughndan byk ve mkemmel ise, sizin okuyacanz fenn-i asker mikyasyla dikkatli ve akl banda olanlara o derece kre-i arzn Hkimini ve Rabbini ve Mdebbirini ve Kumandan- Akdesini hayretler ve takdislerle bildirir ve tahmid ve tesbihle sevdirir. Hem naslki bir harika ehirde milyonlar elektrik lmbalar hareket ederekher yeri gezerler. Yanmak maddeleri tkenmiyor bir tarzdaki elektriklmbalar ve fabrikas, eksiz, bedahetle elektrii idare eden ve seyyar lmbalar yapan ve fabrikay kuran ve itial maddelerini getiren bir mucizekr ustay ve fevkalde kudretli bir elektrikiyi hayretler ve tebriklerle tanttrr, yaasnlar ile sevdirir. Aynen yle de, bu lem ehrinde, dnya saraynn damndaki yldz lmbalar, bir ksmkozmorafyann dediine baklsakre-i arzdan bin defa byk ve top gllesinden yetmi defa sratli hareket ettikleri halde, intizamn bozmuyor, birbirine arpmyor, snmyor, yanmak maddeleri tkenmiyor. Okuduunuz kozmorafyann dediine gre, kre-i arzdan bir milyon defadan ziyade byk ve bir milyon seneden ziyade yaayan ve bir misarhane-i Rahmniyede bir lmba ve soba olan gneimizin yanmasnn devam iin, her gn kre-i arzn denizleri kadar gazya ve dalar kadar kmr veya bin arz kadar odun ynlar lzmdr ki snmesin. Ve onu ve onun gibi ulv yldzlar gazyasz, odunsuz, kmrsz yandran ve sndrmeyen ve beraber ve abuk gezdiren ve birbirine arptrmayan bir nihayetsiz kudreti ve saltanat, k parmaklaryla gsteren bu kinat ehr-i muhteemindeki dnya saraynn elektrik lmbalar ve idareleri ne derece o mislden daha byk, daha mkemmeldir; o derecede, sizin okuduunuz veya okuyacanz, fenn-i elektrik mikyasyla, bu meher-i zam- kinatn Sultann, Mnevvirini, Mdebbirini, Sniini, o nuran yldzlar ahit gstererek tanttrr, tesbihatla, takdisatla sevdirir, peresti ettirir. Hem mesel, nasl ki bir kitap bulunsa ki, bir satrnda bir kitap ince yazlm ve herbir kelimesinde ince kalemle bir sre-i Kurniye yazlm. Gayet mnidar ve btn meseleleri birbirini teyid eder ve ktibini ve mellini fevkalde maharetli ve iktidarl gsteren bir acp mecmua, eksiz, gndz gibi ktip ve musannini kemltyla, hnerleriyle bildirir, tanttrr. Mallah, brekllah cmleleriyle takdir ettirir. Aynen ylede, bu kinat kitab- kebri ki, birtek sahifesi olan zemin yznde ve birtek formas olan baharda, yz bin ayr ayr kitaplar hkmndeki yz bin nebat ve hayvan taifeleri beraber, birbiri iinde, yanlsz, hatasz, kartrmayarak, armayarak, mkemmel, muntazam ve bazan aa gibi bir kelimede bir kasideyi ve ekirdek gibi bir noktada bir kitabn tamam bir hristesini yazan bir kalem ilediini gzmzle grdmz bu nihayetsiz mnidar ve her kelimesinde ok hikmetler bulunan u mecmua-i kinat ve bu mcessem Kurn- ekber-i lem, mezkr misaldeki kitaptan ne derece byk ve mkemmel ve mnidar ise, o derecedesizin okuduunuz fenn-i hikmetl-eya ve mektepte bilil mbaeret ettiiniz fenn-i kraat ve fenn-i kitabet geni mikyaslaryla ve drbn gzleriylebu kitab- kinatn Nakkn, Ktibini hadsiz kemltyla tanttrr, Allahu Ekber cmlesiyle bildirir, Sbhnallah takdisiyle tarif eder, Elhamdlillh senlaryla sevdirir. te bu fenlere kyasen, yzer fnndan her bir fen, geni mikyasyla ve hususi yinesiyle ve drbnl gzyle ve ibretli nazaryla bu kinatn Hlk- Zlcellini esmsyla bildirir, sftn, kemltn tanttrr. te bu muhteem ve parlak bir burhan- vahdniyet olan mezkr hcceti ders vermek iindir ki, Kurn- Mucizl-Beyan ok tekrarla, en ziyade 1 ve 2
yetleriyle Hlkmz bize tanttryor, diye o mektepli genlere dedim. Onlar dahi tamamyla kabul edip tasdik ederek Hadsiz kr olsun Rabbimize ki, tam kuds ve ayn- hakikat bir ders aldk. Allah senden raz olsun dediler. 1. Gkleri ve yeri yaratt. Enm Sresi, 6:1. 2. Gklerin ve yerin Rabbi. Rad Sresi, 13:16. Ben de dedim: nsan binler eit elemlerle mteellim ve binler nev lezzetlerle mtelezziz olacak bir zhayat makine ve gayet derece acziyle beraber hadsiz madd-mnev dmanlar ve nihayetsiz fakryla beraber hadsiz zhir ve btn ihtiyalar bulunan ve mtemadiyen zevl ve rak tokatlarn yiyen bir biare mahlk iken, birden iman ve ubudiyetle byle bir Padiah- Zlcelle intisap edip btn dmanlarna kar bir nokta-i istinat ve btn hctna medar bir nokta-i istimdat bularak, herkes mensup olduu efendisinin ereyle, makamyla iftihar ettii gibi, o da byle nihayetsiz Kadr ve Rahm bir Padiaha iman ile intisap etse ve ubudiyetle hizmetine girse ve ecelin idam ilnn kendi hakknda terhis tezkeresine evirse ne kadar memnun ve minnettar ve ne kadar mteekkirne iftihar edebilir, kyas ediniz. O mektepli genlere dediim gibi, musibetzede mahpuslara da tekrar ile derim: Onu tanyan ve itaat eden, zindanda dahi olsa bahtiyardr. Onu unutan, saraylarda da olsa zindandadr, bedbahttr. Hatt bir bahtiyar mazlum, idam olunurken bedbaht zlimlere demi: Ben idam olmuyorum, belki terhis ile saadete gidiyorum. Fakat, ben de sizi idam- ebed ile mahkm grdmden sizden tam intikamm alyorum. L ilhe illllah diyerek srur ile teslim-i ruh eder.
1 1. Seni her trl noksandan tenzih ederiz, Senin bize rettiinden bakabilgimiz yoktur. Sen hereyi hakkyla bilir, her ii hikmetle yaparsn. Bakara Sresi, 2:32. Yedinci Mesele Denizlihapsinde bir Cuma gnnn meyvesidir.
1
2
3 1. Kymetin gereklemesi ise gz ap kapayncaya kadar, yahut ondan da yakndr. Nahl Sresi, 16:77. 2. Sizin yaratlmanz da, diriltilmeniz de, tek bir kiinin yaratlp diriltilmesi gibidir. Lokman Sresi, 31:28. 3. imdi bak Allahn rahmet eserlerine: Yeryzn lmnn ardndan nasldiriltiyor. Bunu yapan, elbette lleri de ylece diriltecektir; Ohereye hakkyla kdirdir. Rum sresi, 30:50. Bir zaman Kastamonuda Hlkmz bize tanttr diyen lise talebelerine sbk Altnc Meselede mektep fnununun dilleriyle verdiim dersi, Denizli Hapishanesinde benimle temas edebilen mahpuslar okudular. Tam bir kanaat-i imaniye aldklarndan, hirete bir itiyak hissedip, Bize hiretimizi de tam bildir. T ki, nefsimiz ve zamann eytanlar bizi yoldan karmasn, daha byle hapislere sokmasn dediler. Ve Denizli hapsindeki Risale-i Nur akirtlerinin ve sabkan Altnc Meseleyi okuyanlarn arzularyla, hiret rknnn dahi bir hlsasnn beyan lzm geldi. Ben de Risale-i Nurdan bir ksack hlsa ile derim: Nasl ki, Altnc Meselede biz Hlkmz arzdan, semvttan sorduk; onlar fenlerin dilleriyle, gne gibi Hlkmz bize tanttrdlar. Aynen biz de hiretimizi bata o bildiimiz Rabbimizden, sonra Peygamberimizden, sonra Kurnmzdan, sonra sair peygamberler ve mukaddes kitaplardan, sonra melikelerden, sonra kinattan soracaz. te, birinci mertebede hireti Allahtan soruyoruz. O da btn gnderdii elileriyle ve fermanlaryla ve btn isimleriyle ve sfatlaryla, Evet, hiret vardr ve sizi oraya sevk ediyorum ferman ediyor. Onuncu Sz, on iki parlak ve kat hakikatlerle, bir ksm isimlerin hirete dair cevaplarn ispat ve izah eylemi. Burada, o izaha iktifaen gayet ksa bir iaret ederiz. Evet, madem hibir saltanat yoktur ki, o saltanata itaat edenlere mkfat ve isyan edenlere mczt bulunmasn. Elbette rububiyet-i mutlaka mertebesinde bir saltanat- sermediyenin, o saltanata iman ile intisap ve tat ile fermanlarna teslim olanlara mkfat ve o izzetli saltanat kfr ve isyanla inkr edenlere de mczt; o rahmet ve cemle, o izzet ve celle lyk bir tarzda olacak diye Rabbl-lemn ve Sultand-Deyyn isimleri cevap veriyorlar. Hem madem gne gibi, gndz gibi, zemin yznde bir umum rahmet ve ihatal bir efkat ve kerem gzmzle gryoruz. Mesel, o rahmet, her baharda umum aalar ve meyveli nebatlar cennet hrileri gibi giydirip, sslendirip, ellerine her eit meyveleri verip bizlereuzatp Haydi alnz, yiyiniz dedii gibi; bir zehirli sinein eliylebizlere ifal, tatl bal yedirdii ve elsiz bir bcein eliyle enyumuak ipei bizlere giydirdii gibi, bir avu kadar kckekirdeklerde, tohumcuklarda binler batman taamlar bizim iin saklayan ve ihtiyat zahresi olarak o kck depolarda yerletiren bir rahmet, bir efkat, elbette hi phe olamaz ki, bu derece nzeninne besledii bu sevimli ve minnettarlar ve perestikrlar olan mmin insanlar idam etmez. Belki, onlar daha parlak rahmetlere mazhar etmek iin, hayat- dnyeviye vazifesinden terhis eder diye, Rahm ve Kerm isimleri sualimize cevap veriyorlar, El-Cennet hakkun diyorlar. Hem madem biz gzmzle gryoruz ki, umum mahlklarda ve zemin yznde yle bir hikmet eli iliyor ve yle bir adalet lleriyle iler dnyor ki, akl- beer onun fevkinde dnemiyor. Mesel, insann bin cihazatna taklan hikmetlerinden yalnz bir kk ekirdek kadar kuvve-i hafzasnda btn tarihe-i hayatn ve ona temas eden hadsiz hdist o kuvvecikte yazp, onu bir ktphane hkmne getirip ve insann hairde muhakemesi iin neir olacak olan defter-i amlinin bir kk senedi olarak her vakit hatrlatmak srryla her insann eline vererek dimann cebine koyan bir ezel hikmet; ve btn masnuatta gayet hassas mizanlarla zlarn yerletiren, mikroptan gergedana, sinekten simurg kuuna, bir iekli nebattan milyarlar, trilyonlarla iekler aan bahar ieine kadar, israfsz llerle bir tenasp, bir muvazene, bir intizam ve bir ceml iinde masnuat bir hsn- sanat yapan ve her zhayatn hukuk-u hayatn keml-i mizanla veren, iyiliklere gzel neticeler ve fenalklara fena neticeler verdiren ve dem zamanndan beri ti ve zlim kavimlere vurduu tokatlarla kendini pek kuvvetli ihsas ettiren bir adalet-i sermediye, elbette ve hi phe getirmez ki, gne gndzsz olmad gibi, o hikmet-i ezeliye, o adalet-i sermediye hiretsiz olmazlar ve lmde en zlimlerin ve en mazlumlarn bir tarzda gitmelerindeki kbetsiz bir dehetli hakszla, adaletsizlie ve hikmetsizlie hibir vechile msaade etmezler diye, Hakm ve Hakem ve Adl ve dil isimleri bizim sualimize kat cevap veriyorlar. Hem madem btn zhayat mahlklarn, elleri yetimedii ve iktidarlar dairesinde olmayan btn hctlarn, btn ftr matlaplarn bir nevi dua bulunan istidad- ftr ve ihtiyac- zarur dilleriyle istedikleri vakitte, gayet rahm ve iitici ve efkatli bir dest-i gayb tarafndan verildiinden ve ihtiyar olan daavt- insaniyenin, hususan havaslarn ve neblerin dualarnn on adetten alt yedisi hilf- det makbul olmasndan kat anlalyor ki, her dertlinin hn, her muhtacn duasn iiten ve dinleyen bir Sem ve Mcb perde arkasnda var, bakar ki, en kk bir zhayatn en kk bir ihtiyacn grr ve en gizli bir hn iitir, efkateder, ilen cevap verir, memnun eder. Elbette ve herhalde hibir pheihtimali kalmaz ki, mahlklarn en ehemmiyetlisi olan nev-i insann en ehemmiyetli ve umum ve umum kinat ve umum esm ve sft- lhiyeyi alkadar eden bek-i uhreviyeye ait dualarn iine alan ve nev-i insann gneleri ve yldzlar ve kumandanlar olan btn peygamberleri arkasna alp onlara duasna min, min dedirten ve mmetinden hergn her ferd-i mtedeyyin, hi olmazsa ka defa ona salvat getirmekle onun duasna min, min diyen ve belki btn mahlkat o duasna itirak ederek Evet ya Rabben! stediini ver; biz de onunistediini istiyoruz diyorlar. Btn bu reddedilmez erait altndabek-i uhrev ve saadet-i ebediye iin Muhammed Aleyhissalt Vesselmn, harin hadsiz esbb- mcibesinden yalnz tek duas, Cennetin vcuduna ve baharn icad kadar kudretine kolay olan hiretin icadna k bir sebeptir diye, Mcb ve Sem ve Rahm isimleri bizim sualimize cevap veriyorlar. Hem madem, gndz bedahetle gnei gsterdii gibi, zemin yznde, mevsimlerin tebeddlnde kll lmek ve dirilmekte, perde arkasnda bir Mutasarrf, gayet intizamla koca kre-i arz bir bahe, belki bir aa kolaylnda ve intizamnda ve azametli bahar bir iek suhuletinde ve mzanl ziynetinde ve zemin sahifesinde yz bin hair ve nerin nmune ve misallerini gsteren yz bin kitap hkmndeki nebatat ve hayvanat taifelerini onda yazar, beraber ve birbiri iinde armayarak, kark iken kartrmayarak, birbirine benzemekle beraber iltibassz, sehivsiz, hatasz, mkemmel, muntazam, mnidar yazan bir kalem-i kudret, bu azameti iinde hadsiz bir rahmet, nihayetsiz bir hikmetle iledii gibi; koca kinat bir hanesi misill insana musahhar ve mzeyyen ve tefri etmek ve o insan halife-i zemin ederek ve da ve gk ve yer tahammlnden ekindikleri emanet-i kbry ona vermesi ve sair zhayatlara bir derece zabitlik mertebesiyle mkerrem etmesi ve hitbt- Sbhniyesine ve sohbetine merref eylemesiyle fevkalde bir makam verdii ve btn semv fermanlarda ona saadet-i ebediyeyi ve bek-i uhreviyeyi kat vaad ve ahdettii halde, elbette ve hibir phe olmaz ki, bahar kadar kudretine kolay gelen dr- saadeti o mkerrem ve merref insanlar iin aacak ve yapacak ve hair ve kyameti getirecek diye, Muhy ve Mmt ve Hayy ve Kayym ve Kadr ve Alm isimleri, Hlkmzdan sormamza cevap veriyorlar. Evet, her baharda btn aalar ve otlarn kklerini aynen ihya ve nebat ve hayvan yz bin nevi harin ve nerin nmunelerini icad eden bir kudret, Muhammed ve Ms Aleyhimesselt Vesselmlarn herbirinin mmetiningeirdii bin senelik zaman, kar karya hayalen getirilip baklsa,harin ve nerin bin misalini ve bin delilini iki bin baharda HAYE-1 gsterdii grlecek. Ve, byle bir kudretten har-i cismnyi uzak grmek, bin derece krlk ve aklszlktr. Haiye-1 Sabk herbir bahar, kyameti kopmu, lm ve karsndaki bahar onun hari hkmndedir. Hem madem nev-i beerin en mehurlar olan yz yirmi drt bin peygamberler ittifakla saadet-i ebediyeyi ve bek-y uhrevyi Cenb- Hakkn binler vaad ve ahdlerine istinaden iln edip mucizeleriyle doru olduklarn ispat ettikleri gibi, hadsiz ehl-i velyet, kee ve zevkle ayn hakikate imza basyorlar. Elbette o hakikat gne gibi zhir olur; phe eden divne olur. Evet, bir fende ve bir sanatta mtehasss bir iki ztn o fen ve o sanata ait hkmleri ve kirleri, onda ihtisas olmayan bin adamn, hatt baka fenlerde lim ve ehl-i ihtisas da olsalar, muhalif kirlerini hkmden iskat ettikleri gibi; bir meselede, mesela, Ramazan hillini yevm-i ekte ispat etmek ve St konservelerine benzeyen ceviz-i hind bahesi r-yi zeminde var diye dv etmekte iki ispat edici, bin inkr edici ve nefyedicilere galebe edip dvy kazanyorlar. nk ispat eden yalnz bir ceviz-i hindyi veyahut yerini gsterse kolayca dvy kazanr. Onu ney ve inkr eden btn r-yi zemini aramak, taramakla hibir yerde bulunmadn gstermekle dvsn ispat edebildii gibi; Cenneti ve dr- saadeti ihbar ve ispat eden, yalnz bir izini sinemada gibi kefen, bir glgesini, bir tereuhunu gstermekle dvy kazand halde; onu ney ve inkr eden, btn kinat ve ezelden ebede kadar zamanlar grmek ve gstermekle ancak inkrn ve nefyini ispat ile dvy kazanabilir. Ve bu ehemmiyetli srdandr ki, Hususi bir yere bakmayan ve iman hakikatler gibi umum kinata bakan neyler, inkrlarztnda muhl olmamak artylaispat edilmez diye ehl-i tahkik ittifak edip bir dstur-u esas kabul etmiler. te bu kat hakikate binaen, binler feylesoarn muhalif kirleri, byle iman meselelerde birtek muhbir-i sdka kar hibir phe, hatt vesvese vermemek lzmken, yz yirmi bin ispat edici ehl-i ihtisas ve muhbir-i sdkn ve hadsiz ve nihayetsiz msbit ve mtehasss ehl-i hakikat ve ashab- tahkikin ittifak ettikleri erkn- imaniyede, akl gzne inmi, kalbsiz, mneviyattan uzaklam, krlemi birka feylesofun inkrlaryla pheye dmenin ne kadar ahmaklk ve divanelik olduunu kyas ediniz. Hem madem, gzmzle gndz gibi, hem nefsimizde, hem etrafmzda bir rahmet-i mme ve bir hikmet-i mile ve bir inyet-i daime mahede ediyoruz ve dehetli bir saltanat- rububiyet ve dikkatli bir adalet-i liye ve izzetli icraat- celliyenin srn ve cilvelerini gryoruz. Hatt bir aacn meyveleri ve iekleri saysnca o aaca hikmetler takan bir hikmet ve herbir insann cihazat ve hissiyt ve kuvveleri adedince ihsanlar, inmlar ona balam bir rahmet ve Kavm-i Nuh ve Hd ve Salih Aleyhimsselm ve Kavm-i d ve Semd ve Firavun gibi si milletlere tokat vuran ve en kk bir zhayatn hakkn muhafaza eden izzetli ve inyetli bir adalet ve
1 yeti, azametli bir cz ile der: 1. Yine Onun yetlerindendir ki, gk ve yer Onun emriyle ayakta durur. Sonra Osizi bir emirle ardnda derhal kabirlerinizden karsnz. RumSresi, 30:25. Nasl ki iki klada yatan ve duran mut askerler, bir kumandann armasyla silh bana ve vazife banaboru sesiyle gelmeleri gibi, aynen yle de, bu iki klann misalinde ve emre itaatinde koca semvt ve kre-i arz Sultan- Ezelnin askerlerine iki mut kla gibi, ne vakit Hazret-i sral Aleyhisselmn borusuyla o klalarda lmle yatanlar arlsa, derhal ceset libaslarn giyip dar frlamalarn ispat edip gsteren, her baharda arz klas iindekiler, melek-i radn borusuyla ayn vaziyeti gstermesiyle nihayetsiz azameti anlalan bir saltanat- rububiyet; elbette ve elbette ve herhalde ve hi phe getirmez ki, Onuncu Szde ispatna binaen o rahmet ve hikmet ve inyet ve adalet ve saltanat- sermediyenin gayet kat istedikleri dr- hiret ve daire-i hair ve nerin almamasyla o nihayetsiz ceml-i rahmet nihayetsiz bir irkin merhametsizlie inklp etmesi ve o hadsiz keml-i hikmet, hadsiz kusurlu abesiyete ve faidesiz israfata dnmesi ve o gayet irin inyet, gayet ac ihanetlere deimesi ve o gayet mizanl ve hakkaniyetli adalet, gayet iddetli zulmlere kalb olmas ve o gayet derecede hametli ve kuvvetli saltanat- sermediye sukut etmesi ve harin gelmemesiyle btn hameti kaybolmas ve kemlt- rububiyeti acz ve kusur ile lekedar olmas, hibir cihet-i imkn yok, hibir akl ihtimal vermez, yz muhal iinde birden bulunur, dire-i imkn haricinde btl ve mmtenidir. nk nzenin ve nazdar besledii ve akl ve kalb gibi cihazatla saadet-i ebediyeye ve hirette bek-i daimye itiyak hissini verdii halde onu ebed idam etmek, ne kadar gadirli bir merhametsizlik; ve onun yalnz dimana yzer hikmetler ve faideler takt halde onu dirilmemek zere btn cihazatn ve binler faideleri bulunan istidadtn kbetsiz bir lmle faidesiz, neticesiz, hikmetsiz btn btn israf etmek, ne derece hilf- hikmet ve binler vaid ve ahidlerini yerine getirmemekle haczini ve cehlini gstermek, ne kadar o hamet-i saltanata ve o keml-i rububiyete zttr, her zuur anlar. Bunlara kyasen, inyet ve adleti tatbik eyle... te, Hlkmzdan sorduumuz hirete dair sualimize Rahmn, Hakm, Adl, Kerm, Hkim isimleri mezkr hakikatle cevap veriyorlar; eksiz, phesiz, gne gibi hireti ispat ediyorlar. Hem madem biz gzmzle gryoruz, yle ihtal ve azametli bir hafziyet hkmeder ki, zhayat hereyin ve her hdisenin ok sretlerini ve grd ftr vazifesinin defterini ve esm-i lhiyeye kar lisan- hal ile tesbihatna dair sahife-i amlini misl levhalarda ve ekirdeklerinde ve tohumcuklarnda ve Levh-i Mahfuzun nmunecikleri olan kuv-y hafzalarnda ve bilhassa insann dimandaki pek byk ve pek kk ktphanesi olan kuvve-i hafzasnda ve sair madd ve mnev iniks yinelerinde kaydeder, yazdrr, zaptederek muhafaza altna alr.Sonra, mevsimi geldike btn o mnev yazlar madd bir tarzda dagzmze gsterip milyonlarla misller ve deliller ve nmunelerkuvvetiyle 1 yetindeki en acip bir hakikat- hariyeyi, kudretin bir iei olan her bahar, kendi iek-i ekberinde milyarlar dille kinata iln eder. Ve bata nev-i insan olarak eya, fenaya dmek ve ademe sukut etmek ve hilikte mahvolmak ve bata nev-i beer olarak zhayatlar idam edilmek iin yaratlmamlar. Belki bekya terakki ile ve devama tasaf ile ve sermed vazifeye istidadyla girmek iin halk olunduklarn gayet kuvvetli ispat eder. Evet, her baharda mahede ediyoruz ki, gz mevsimi kyametinde vefat eden hadsiz nebatat, bahar harinde herbir aa, herbir kk, herbir ekirdek, herbir tohum yetini okuyup bir mnsn, bir ferdini kendi diliyle, gemi senelerde grd vazifenin misalleriyle tefsir ederek o azametli hafziyete ehadet eder, 2 yetindeki drt muazzam hakikatleri hereyde gsterip hafziyeti zami derecede ve hari bahar kolaylnda ve katiyetinde bizlere ders verir. Evet, bu drt ismin cilveleri en czden en kllye kadar cereyan ederler. Mesel, nasl ki bu aacn menei olan bir ekirdek, 3 ismine mazhariyetle o aacn gayet mkemmel programn ve icadnn noksansz cihazatn ve teekklnn btn eraitini cmi bir kutucuktur ki, hafziyetin azametini ispat eder. 1. Amel defterleri alp yaynland zaman. Tekvir Sresi, 81:10. 2. O Evveldir; balangc olmad gibi, btn varlklarn balangc da Onun ilim ve kudretine baldr. O hirdir; sonu olmad gibi btn varlklarn neticesi Onabakar ve dn Onadr. O Zhirdir; varlk ve birliinin delillerihereyde ap ak grnr ve btn varlklar d grnleri ve sanatlyapllaryla Onun kudret ve sanatna hitlik eder. O Btndr; hereyin hakikatine vkftr ve hereyin iyz Onun kudret ve hikmetine hitlik eder. Hadd Sresi, 57:3. 3. Evvel: her eyin asln ve balangcn ezel ilmiyle tespit eden ve Kendisinden nce hibir ey var olmayan Allah.
1 ismine mazhar olan meyvesi ise, ekirdekleriyle o aacn iledii btn ftr vazifelerinin hristesini ve amellerinin listesini ve hayat- saniyesinin dsturlarn ihtiva eden bir sandukuktur ki, zam derecede hafziyete ehadet eder.
2 ismine mazhar olan o aacn suret-i cismniyesi ise, yle tenaspl ve sanatl ve ssl bir hulle, bir libas ve ayr ayr naklar ve zynetler ve yaldzl nianlarla tezyin edilmi, gya yetmi renkli bir hri elbisesidir ki, hafziyet iinde azamet-i kudret ve keml-i hikmet ve ceml-i rahmeti gzlere gsterir.
3 ismine yine olan o aacn iindeki makinesi ise, yle muntazam ve mkemmel ve mucizatl bir fabrika, bir destgh, bir kimyahne ve hibir dal ve meyveyi ve yapra gdasz brakmayan mizanl bir kazan- erzaktr ki, hafziyet iinde keml-i kudret ve adalet ve ceml-i rahmet ve hikmeti gne gibi ispat eder. 1. hir: her eyin sonunu ezel ilmiyle belirleyen ve sonu gelen varlklarnneslini tohum ve ekirdeklerde tanzim eden ve her eyden sonra yalnzKendisi bk kalan Allah. 2. Zhir: her eyin d yzlerini eitli cihaz ve ince naklarla ssleyerekmkemmel ve gzel yaratan ve her eyde varlk ve birliinin iaretleriaka grnenAllah. 3. Btn: btn varlklarn iyzlerini mkemmel bir fabrikann harika makineleri gibi yaratp ileten ve bununla da isim ve sfatlarnn her trlnoksandan uzak olduunu gsterenAllah. Aynen yle de, kre-i arz, senev mevsimler cihetinde bir aatr. sm-i Evvel cilvesiyle gz mevsiminde hafziyete emanet edilen btn tohumlar ve ekirdekler, bahar arafn giyen zemin yznn milyarlar dal, budak, meyve veren ve iek aan aacnn tekilatna dair lh emirlerin mecmuacklar ve kaderden gelen dsturlarn listeleri ve geen yazn iledii vazifelerin kck sahife-i amelleri ve defter-i hidematdr ki, bilbedahe bir Hafz-i Zlcell-i vel-kramn hadsiz kudret, adalet, hikmet, rahmet ile i grdn gsteriyor. Ve senev zemin aacnn hiri ise, ikinci gzde o aacn grd btn vazifelerini ve esm-i lhiyeye kar ettii btn ftr tesbihatlarn ve gelecek bahar harinde nerolabilen btn sahif-i amallerini, zerrecik ve kck kutucuklarn iine koyup, Hafz-i Zlcellin dest-i hikmetine teslim eder Hvel-hir ismini hadsiz dillerle kinat yznde okur. Ve bu aacn zhiri ise, harin yz bin misallerini ve emarelerini gsteren yz bin kll ve eit eit iekler ap hadsiz rahmniyet ve rezzkiyet ve rahmiyet ve kermiyet sofralarn sererek zhayatlara ziyafetler vermekle Hvez-Zhir ismini, meyveleri, iekleri, taamlar saysnca lisanlaryla zikredip medh sen eder, gndz gibi 1 hakikatini gsterir. 1. Amel defterleri alp yaynland zaman. Tekvir Sresi, 81:10. Bu hametli aacn btn ise, hadsiz ve hesaba gelmez muntazam makineleri ve mizanl fabrikalar keml-i dikkat ve intizamla ilettiren yle bir kazan ve destghtr ki, bir dirhemden bin batman taamlar piirir, alara yetitirir. Ve yle bir mizan ve dikkatle iler ki, zerre kadar tesadfn karmasna bir yer brakmyor. Hvel-Btn ismini zeminin iyzyle, yz bin dille tesbih eden baz melike gibi, yz bin tarzlarda iln edip ispat eder. Hem arz, senev hayat haysiyetiyle bir aa olduu ve o drt isim iinde hafziyeti ve onunla hair kapsna bir anahtar yapt gibi; aynen yle de, dehr ve dnya hayat cihetiyle yine meyveleri hiret pazarna gnderilen bir muntazam aatr. Ve o drt isme yle bir mazhar, bir yine ve hirete giden bir yol aar ki, geniliini ihataya ve tabire aklmz k gelmiyor. Yalnz bu kadar deriz: Nasl ki bir saatin saniyeleri ve dakikalar ve saatleri ve gnleri sayanhaftalk saatin milleri birbirine benzer, birbirini ispat eder.Saniyelerin hareketini gren, sair arklarn hareketlerini tasdik etmeye mecbur olur. Aynen yle de, semvt ve arzn Hlk- Zlcellinin bir saat-i ekberi olan bu dnyann saniyelerini sayan gnler ve dakikalarn hesap edenseneler ve saatlerini gsteren asrlar ve gnlerini bildiren devirlerbirbirine benzer, birbirini ispat eder. Ve bu gecenin sabah ve bu kn bahar katiyetinde fni dnyann karanlkl knn bki bir bahar ve sermed bir sabah geleceini hadsiz emrelerle haber verir diye, Hafz ismi ile
1 isimleri, biz Hlkmzdan sorduumuz hair meselesine, mezkr hakikatle cevap veriyorlar. 1. O Evveldir, hirdir, Zhirdir ve Btndr. Hadd Sresi, 57:3. Hem madem gzmzle gryoruz ve aklmzla anlyoruz ki; nsan u kinat aacnn en son ve en cemiyetli meyvesi, Ve hakikat- Muhammediye Aleyhissalt Vesselm cihetiyle ekirdek-i aslsi, Ve kinat Kurnnn yet-i kbras, Ve sm-i zam tayan yetl-krssi, Ve kinat saraynn en mkerrem misari, Ve o saraydaki sair sekenelerde tasarrufa mezun en faal memuru, Ve kinat ehrinin zemin mahallesinin bahesinde ve tarlasnda, varidat ve saryatna ve zer ve ekilmesine nezarete memur, Ve yzer fenler ve binler sanatlarla tehiz edilmi en grltl ve mesuliyetli nzr, Ve kinat lkesinin arz memleketinde, Padiah- Ezel ve Ebedin gayet dikkat altnda bir mfettii, bir nevi halife-i arz, Ve cz ve kll harekt kaydedilen bir mutasarrf, Ve sem ve arz ve ciblin kaldrmasndan ekindikleri emanet-i kbry omuzuna alan, Ve nne iki acip yol alan, bir yolda zhayatn en bedbaht ve dierinde en bahtiyar, ok geni bir ubudiyetle mkellef bir abd-i kll, Ve Kinat Sultannn sm-i zamna mazhar ve btn esmsna en cmi bir yinesi, ve hitabt- Sbhniyesine ve konumalarna en anlayl bir muhatab- hass, Ve kinatn zhayatlar iinde en ziyade ihtiyals, Ve hadsiz fakryla ve acziyle beraber hadsiz maksatlar ve arzular ve nihayetsiz dmanlar ve onu inciten zararl eyleri bulunan bir biare zhayat, Ve istidata en zengini, Ve lezzet-i hayat cihetinde en mteellimi ve lezzetleri dehetli elemlerle lde, Ve bekya en ziyade mtak ve muhta ve en ok lyk ve mstehak ve devam ve saadet-i ebediyeyi hadsiz dualarla isteyen ve yalvaran ve btn dnya lezzetleri ona verilse, onun bekya kar arzusunu tatmin etmeyen, Ve ona ihsanlar eden Zt peresti derecesinde seven ve sevdiren ve sevilen ok hrika bir mucize-i kudret-i Samedniye ve bir acbe-i hilkat, Ve kinat iine alan ve ebede gitmek iin yaratldna btn cihazat- insaniyesi ehadet eden, byle yirmi kll hakikatlerle Cenb- Hakkn Hak ismine balanan, Ve en kk zhayatn en cz ihtiyacn gren ve niyazn iiten ve ilen cevap veren Hafz-i Zlcellin Hafz ismiyle mtemadiyen amelleri kaydedilen ve kinat alkadar edecek ef lleri o ismin ktibn-i kiramlaryla yazlan ve hereyden ziyade o ismin nazar- dikkatine mazhar bulunan bu insanlar, elbette ve elbette ve herhalde ve hibirphe getirmez ki, bu yirmi hakikatn hkmyle, insanlar iin bir hair ve neir olacak ve Hak ismiyle evvelki hizmetlerinin mkfatn ve kusuratnn mcztn ekecek ve Hafz ismiyle cz-kll kayd altna alnan her amelinden muhasebe ve sorguya ekilecek ve dr- bekda saadet-i ebediye ziyafetghnn ve ekavet-i daime hapishanesinin kaplar alacak ve bu lemde ok tifelere kumandanlk yapan ve karan ve bazan kartran bir zabit, topraa girip her amelinden sual olunmamak ve uyandrlmamak zere yatp saklanmayacaktr. Yoksa, sinein sesini iitip hakk- hayatn vermekle ilen cevap verdii halde, gk grlts kuvvetinde bekya ait hadsiz hukuk-u insaniyenin, mezkr yirmi hakikatler lisanlaryla edilen ve Ar ve feri nlatan dualarn iitmemek ve o hadsiz hukuku zayi etmek ve sinek kanadnn intizam ehadetiyle sinek kanad kadar israf etmeyen bir hikmet, btn o hakikatlerin balandklar insan istidadat ve ebede uzanan emelleri ve arzular ve o istidat ve arzular besleyen kinatn pek ok rabtalarn ve hakikatlerini btn btn israf etmek yle bir hakszlktr ve imkn haricinde ve zlimne bir irkinliktir ki, Hak ve Hafz Hakm ve Ceml ve Rahm isimlerine ehadet eden btn mevcudt onu reddeder, Yz derece muhal ve bin vech ile mmtenidir derler. te biz Hlkmzdan hare dair sorduumuz suale Hak, Hafz, Hakm, Ceml, Rahm isimleri cevap verip derler: Biz hak ve hakikat olduumuz gibi ve hem bize ehadet eden mevcudtn tahakkuku misill, hair haktr ve muhakkaktr. Hem madem... (Daha yazacaktm, fakat gne gibi malm olmasndan ksa kestim.) te gemi misllerde ve mademlerdeki maddelere kyasen, Cenb- Hakkn yz, belki bin esmsnn kinata bakan isimlerinin herbirisi, nasl ki mevcudattaki yine ve cilveleriyle Msemmsn bedahetle ispat eder; aynen yle de, hari ve dr- hireti de gsterirler ve katiyetle ispat ederler. Hem nasl Hlkmzdan sorduumuz sualimize, o Rabbimiz btn fermanlaryla ve nazil ettii btn kitaplaryla ve msemm olduu ekser isimleriyle bize kuds ve kat cevap veriyor; aynen yle de, melikeleriyle ve onlarn diliyle daha baka bir tarzda dedirir: Sizin zaman- demden beri hem ruhanlerle, hem bizimle grmenizin yzer tevatr kuvvetinde hdiseleri var. Ve bizim ve ruhanilerin vcutlarna ve ubudiyetlerine dellet eden hadsiz emre ve deliller var. Ve biz hiret salonlarnda ve baz dairelerindegezdiimizi, birbirimize mutabk olarak sizin kumandanlarnzlagrtmz zaman sylemiiz ve daima da sylyoruz. Elbette bugezdiimiz bki ve mkemmel salonlar ve bu salonlarn arkalarnda tefri ve tezyin edilmi olan saraylar ve menzilller, hi phemiz yoktur ki, gayet ehemmiyetli misarleri o yerlerde iskn etmek zere bekliyorlar. Size kat beyan ediyoruz diye sualimize cevap veriyorlar. Hem madem Hlkmz, bize en byk muallim ve en mkemmel stad ve armaz ve artmaz en doru rehber olarak Muhammed-i Arab Aleyhissalt Vesselm tayin etmi ve en son eli olarak gndermi. Biz dahi, ilmelyakn mertebesinden aynelyakn ve hakkalyakn mertebelerine terakki ve tekemml etmek zere, hereyden evvel bu stadmzdan, Hlkmzdan sorduumuz suali sormaklmz lzm geliyor. nk o zt, Hlkmz tarafndan herbiri birer niane-i tasdik olan bin mucizatyla, Kurnn bir mucizesi olarak, Kurnn hak ve kelmullah olduunu ispat ettii gibi; Kurn dahi, krk nevi icz ile o ztn bir mucizesi olup, onun doru ve Resulullah olduunu ispat ederek, ikisi beraber, biri lem-i ehadet lisan (btn hayatnda, btn enbiya ve evliyann tasdikleri altnda) dieri lem-i gayb lisan btn semv fermanlarn ve kinat hakikatlerinin tasdikleri iinde binler ytyla iddia ve ispat ettikleri hakikat-i hariye elbette gne ve gndz gibi bir katiyettedir. Evet, hair gibi, en acip ve en dehetli ve tavr- akln haricinde bir mesele, ancak ve ancak byle harika iki stadn dersleriyle halledilir, anlalr. Eski zaman peygamberleri mmetlerine Kurn gibi izahat vermediklerinin sebebi, o devirler beerin bedeviyet ve tufliyet devri olmasdr. ptida derslerde izah az olur. Elhsl: Madem Cenb- Hakkn ekser isimleri hireti iktiza edip isterler; elbette o isimlere dellet eden btn hccetler, bir cihette hiretin tahakkukuna dahi dellet ederler. Ve madem melikeler hiretin ve lem-i beknn dairelerini grdklerini haber veriyorlar; elbette melike ve ruhlarn ve ruhaniytn vcut ve ubudiyetlerine ehadet eden deliller, dolaysyla hiretin vcuduna dahi dellet ederler. Ve madem Muhammed Aleyhissalt Vesselmn btn hayatnda vahdniyetten sonra en daim dvs ve mddes ve esas hirettir; elbette o ztn nbvvetine ve sdkna dellet eden btn mucizeleri ve hccetleri, bir cihette, dolaysyla hiretin tahakkukuna ve geleceine ehadet ederler. Ve madem Kurnn drtten birisi hair ve hirettir ve bin ytyla onun ispatna alr ve onu haber verir; elbette Kurnn hakkaniyetine ehadet ve dellet eden btn hccetleri ve delilleri ve burhanlar, dolaysyla hiretin vcduna ve tahakkukuna ve almasna dahi dellet ve ehadet ederler. te bak, bu rkn- iman ne kadar kuvvetli ve kat olduunu gr. Sekizinci Meselenin Bir Hlsas Yedincide hari ok makamattan soracaktk. Fakat Hlkmzn isimleriyle verdii cevap o derece kuvvetli yakn ve kanaat verdi ki, daha baka sorgulara ihtiya brakmadndan, orada ksa kestik. imdi bu meselede, hiret imannn, hem hiretin saadetine, hem dnya saadetine dair temin ettii faideler ve neticelerinden yzden biri hlsa edilecek. Saadet-i uhreviyeye ait ksm, Kurn- Mucizl- Beynn izahat daha hi bir beyana ihtiya brakmam. Onu ona havale ederek ve saadet-i dnyeviyeye ait ksm izah cihetini Risale-i Nura brakp, yalnz ksa bir hlsa ile insann hayat- ahsiye ve hayat- itimaiyesine ait yzer neticelerinden -drt tanesini beyan ederiz. Birincisi nsan, sair hayvanata muhalif olarak, hanesiyle alkadar olduu misill, dnya ile alkadardr. Ve akaribiyle mnasebettar olduu gibi, nev-i beer ile de cidd ve ftr mnasebettardr. Ve dnyada muvakkat beksn arzulad gibi, bir dr- ebedde beksn, ak derecesinde arzuluyor. Ve midesinin gda ihtiyacn temin etmeye alt gibi, dnya kadar geni, belki ebede kadar uzanan sofralar ve gdalar, akl ve kalb ve ruh ve insaniyet mideleri iin tedarik etmeye ftraten mecburdur, abalyor. Ve yle arzular ve matlaplar var ki, ebed saadetten baka hibir ey onlar tatmin etmiyor. Hatt, Onuncu Szde iaretedildii gibi, bir zaman, kklmde, hayalimden sordum: Sana birmilyon sene mr ve dnya saltanat verilmesini, fakat sonra ademe ve hilie dmesini mi istersin? Yoksa, bki fakat di ve meakkatli bir vcudu mu istersin? dedim. Baktm, ikincisini arzulayp birincisinden Ah! ekti. Cehennem de olsa bek isterim dedi. te, madem mahiyet-i insaniyenin bir hizmetkr olan kuvve-i hayaliyeyi bu dnya lezzetleri tatmin etmiyor; elbette gayet cmi mahiyet-i insaniye, ebedi-yetle ftraten alkadardr. te bu hadsiz arzu ve emellere bal olduu halde, sermayesi bir cz cz- ihtiyar ve fakr- mutlak bir insana, hirete iman ne derece kuvvetli ve k ve v bir hazine, bir medar- saadet ve lezzet, bir medar- istimdat, bir merci ve dnyann hadsiz gamlarna kar bir medar- tesell olduu yle bir meyve ve faidedir ki, onu kazanmak yolunda dnya hayatn feda etse yine ucuzdur. kinci meyvesi ve hayat- ahsiyeye bakan bir faidesi: nc Meselede izah edilen ve Genlik Rehberinde bir haiye bulunan ok ehemmiyetli bir neticedir. Evet, her insann, her zaman dnd en ehemmiyetli endiesi, mezaristana giren kendi dostlar ve akrabalar gibi o idamhaneye girmek keyyetidir. Birtek dostu iin ruhunu feda eden o bare insann, binler, belki milyonlar, milyarlar dostlar ebed bir mfarakat iinde idam olmalarn tevehhm edip Cehennem azabndan beter bir elem, o dnmek ucundan grnd vakit, hirete iman geldi, gzn atrd ve perdeyi kaldrd... Bak dedi. O, imanla bakt. Cennet lezzetinden haber veren bir lezzet-i ruhniyeyi, o dostlar ebed lmlerden ve rmelerden kurtulup mesrurne bir nuran lemde onu da bekliyorlar vaziyetinde mahedesiyle ald. Risale-i Nurda bu netice hccetlerle izahna iktifaen ksa kesiyoruz. Hayat- ahsiyeye ait nc bir faidesi: nsann sair zhayatlar stndeki tefevvuku ve rtbesi ise, yksek seciyeleri ve cemiyetli istidatlar ve kll ubudiyetleri ve geni vcud daireleri itibaryladr. Halbuki o insan hem mdum, hem l, hem karanlk olan gemi ve gelecek zamanlarn ortasnda skm bir ksa zaman olan hazr vaktin mikyasyla, lsyle hamiyeti, muhabbeti, kardelii, insaniyeti gibi seciyeler alr. Mesel, eskiden tanmad ve ayrlktan sonra da hi gremeyecei babasn,kardeini, karsn, milletini ve vatann sever, hizmet eder. Ve tam sadakate ve ihlsa pek ndir muvaffak olabilir; o nisbette kemlt ve seciyeleri klr. Deil hayvanlarn en ulvsi, belki ba aa, akl cihetiyle en biaresi ve aas olmak vaziyetine decei srada, hirete iman imdadayetiir. Mezar gibi dar zamann, gemi ve gelecek zamanlar iine alan pek geni bir zamana evirir ve dnya kadar, belki ezelden ebede kadar bir daire-i vcut gsterir. Babasn dr- saadette ve lem-i ervahta dahi pederlik mnasebetiyle ve kardeini t ebede kadar uhuvvetini dnmesiyle ve karsn Cennette dahi en gzel bir reka-i hayat olduunu bilmesi haysiyetiyle sever, hrmet eder, merhamet eder, yardm eder. Ve o byk ve geni daire-i hayatta ve vcuttaki mnasebetler iin olan ehemmiyetli hizmetleri, dnyann kymetsiz ilerine ve cz garazlarna ve menfaatlerine let etmez. Ciddi sadakate ve samimi ihlsa muvaffak olarak, kemlt ve hasletleri, o nisbette, derecesine gre ykselmeye balar, insaniyeti teli eder. Hayat lezzetinde sere kuuna yetimeyen o insan, btn hayvanat stnde, kinatn en mntehap ve bahtiyar bir misari ve Sahib-i Kinatn en mahbup ve makbul bir abdi olmasdr. Bu netice dahi Risale-i Nurda hccetlerle izahna iktifaen ksa kesildi. Drdnc bir faidesi ki, insann hayat- itimaiyesine bakyor: Risale-i Nurdan Dokuzuncu uda beyan edilen o neticenin bir hlsas udur: Nev-i insann drtten birini tekil eden ocuklar, hiret imanyla insanca yaayabilirler ve insaniyetin istidatlarn tayabilirler. Yoksa, elm endieler iinde, kendini uyutturmak ve unutturmak iin ocukaoyuncaklaryla, haylz bir hayatla yaayacak. nk, her vakit etrafnda onun gibi ocuklarn lmesiyle onun nazik dimanda ve ileride uzun arzular tayan zayf kalbinde ve mukavemetsiz ruhunda yle bir tesir yapar ki, hayat ve akl o biareye let-i azap ve ikence edecei zamanda, hiret imannn dersiyle, grmemek iinoyuncaklar altnda onlardan sakland o endieler yerinde, bir sevinve genilik hissederek der: Bu kardeim veya arkadam ld, Cennetin bir kuu oldu. Bizden daha iyi keyf eder, gezer. Ve validem ld, fakat rahmet-i lhiyeye gitti, yine beni Cennette kucana alp sevecek ve ben de o efkatli anneciimi greceim diye insaniyete lyk bir tarzda yaayabilir. Hem insann bir rubunu tekil eden ihtiyarlar, yaknda hayatlarnn snmesine ve topraagirmelerine ve gzel ve sevimli dnyalarnn kapanmasna kartesellyi, ancak ve ancak hiret imannda bulabilirler. Yoksa omerhametli muhterem babalar ve fedakr efkatli analar, yle bir vveyl-y ruh ve bir dadaa-i kalb ekeceklerdi ki, dnya onlara meyusne bir zindan ve hayat ikenceli bir azap olurdu. Fakat hiret iman onlara der: Merak etmeyiniz. Sizin ebed bir genliiniz var, gelecek ve parlak bir hayat ve nihayetsiz bir mr sizi bekliyor. Ve zyi ettiiniz evlt ve akrabalarnzla sevinlerle greceksiniz. Ve ettiiniz btn iyilikleriniz muhafaza edilmi; mkfatlarn greceksiniz diye, iman- hiret onlara yle bir tesell ve inirah verir ki; her birinin yz ihtiyarlk birden balarna toplansa onlar meyus etmez. Nev-i insann ten birisini tekil eden genler, hevesatlar galeyanda, hissiyata malp, cretkr akllarn her vakit bana almayan o genler, hiret imann kaybetseler ve Cehennem azabn tahattur etmezlerse, hayat- itimaiyede, ehl-i namusun mal ve rz ve zayf ve ihtiyarlarn rahat ve haysiyeti tehlikede kalr. Baz, bir dakika lezzeti iin bir mesut hanenin saadetini mahveder ve bu gibi, hapiste drt be sene azap eker, canavar bir hayvan hkmne geer. Eer iman- hiret onun imdadna gelse, abuk akln bana alr. Geri hkmet hayeleri beni grmyorlar ve ben onlardan saklanabilirim. Fakat Cehennem gibi bir zindan bulunan bir Padiah- Zlcellin melikeleri beni gryorlar ve fenalklarm kaydediyorlar. Ben babo deilim ve vazifedar bir yolcuyum. Ben de onlar gibi ihtiyar ve zayf olacam diye, birden, zulmen tecavz etmek istedii adamlara kar bir efkat, bir hrmet hissetmeye balar. Bu mnnn dahi Risale-i Nurda burhanlaryla izahna iktifaen ksa kesiyoruz. Hem nev-i beerin ehemmiyetli bir ksm, hastalar ve mazlumlar ve bizim gibi musibetzedeler ve fakirler ve ar ceza alan mahpuslar, eer iman- hiret onlarn imdadna yetimezse, her vakit hastaln ihtaryla gz nne gelen lm ve intikamn alamad ve namusunu elinden kurtaramad zlimin marurne ihaneti ve byk musibetlerde bou bouna maln, evldn kaybetmekle gelen elm meyusiyeti ve bir-iki dakika veya bir iki saat keyif yznden be on sene bylebir hapis azabn ekmekten gelen kederli sknt, elbette o biarelere dnyay zindan ve hayat bir ikenceli azaba evirir. Eer hirete iman imdatlarna yetise, birden onlar nefes alrlar; skntlar, meyusiyetleri ve endieleri ve intikam hiddetleri, derece-i imanna gre ksmen ve bazan tamamen zil olur. Hatt diyebilirim ki, benim ve bir ksm kardelerimin bu sebepsiz hapsimizde ve dehetli musibetimizde, eer iman- hiret yardm etmeseydi, bir gn dayanmak, lm kadar tesir edip bizi hayattan istifa etmeye sevk edecekti. Fakat hadsiz kr olsun, benim canm kadar sevdiim pek ok kardelerimin bu musibetten gelen elemlerini de ektiim ve gzm kadar sevdiim binler Risale-i Nur risaleleri ve benim yaldzl ve ssl ve ok kymettar kitaplarmn ziyalar ve alamalarndan teesserini ektiim ve eskiden beri az bir ihaneti ve tahakkm kaldramadm halde; sizi kasemle temin ederim ki, iman- bilhiret nuru ve kuvveti bana yle bir sabr ve tahamml ve tesell ve metanet, belki mcahidne, krl bir imtihan dersinde daha byk mkfat kazanmak iin bir evk verdi ki, ben bu risalenin banda dediim gibi, kendimi medrese-i Yusuye nvanna lyk bir gzel ve hayrl medresede biliyorum. Arasra gelenhastalklar ve ihtiyarlktan neet eden titizlikler olmasayd, mkemmel ve rahat- kalb ile derslerime daha ziyade alacaktm. Her ne ise, bu makam mnasebetiyle saded harici girdi; kusura baklmasn. Hem her insann kk bir dnyas, belki kk bir cenneti dahi kendi hanesidir. Eer iman- hiret o hanenin saadetinde hkmetmezse, o aile efrad, herbiri efkat ve muhabbet ve alkadarl derecesinde elm endieler ve azaplar eker. O cenneti, cehenneme dner veyahut muvakkat elenceler ve sefahetlerle akln tenvim edip uyutur. Devekuu gibi avcy grr, kaamyor, uamyor. Ban kuma sokar, t grnmesin. Ban gaete sokar, t lm ve zevl ve rak onu grmesin. Divanece, muvakkat iptal-i his nevinden bir are bulur. nk, mesel valide, ruhunu feda ettii evldn daima tehlikelere mruz grdke titrer. Ve pederini ve kardeini eksik olmayan bellardankurtaramayan evltlar, daim bir keder, bir korkaklk hisseder. Bunakyasen, bu dadaal, kararsz hayat- dnyeviyede, o mesut zannedilen aile hayat ok cihetlerle saadetini kaybeder. Ve ksack bir hayattaki mnasebet ve karbet dahi, hakiki sadakati ve samim ihls ve garazsz bir hizmeti ve muhabbeti vermez. Ahlk o nisbette klr, belki sukut eder. Eer hirete iman o haneye girse, birden klandracak. Ortalarndaki mnasebet ve efkat ve karbet ve muhabbet, ksack bir zaman lsyle deil, belki dr- hirette, saadet-i ebediyede dahi o mnasebetlerin devam lsyle samim hrmet eder, sever, efkat eder, sadakat eder, kusurlarna bakmaz gibi ahlk ykseklenir. Hakik insaniyet saadeti o hanede balar inkiafa. Bu mn dahi hccetlerle Risale-i Nurda beyanna binaen ksa kesildi. Hem herbir ehir kendi ahalisine geni bir hanedir. Eer iman- hiret o byk aile efradnda hkmetmezse, gzel ahlkn esaslar olan ihls, samimiyet, fazilet, hamiyet, fedakrlk, rza-y lh, sevab- uhrev yerine garaz, menfaat, sahtekrlk, hodgmlk, tasannu, riya, rvet, aldatmak gibi haller meydan alr. Zhir syi ve insaniyet altnda anaristlik ve vahet mnlar hkmeder; o hayat- ehriye zehirlenir. ocuklar haylzla, genler sarholua, kavler zulme, ihtiyarlar alamaya balarlar. Buna kyasen, memleket dahi bir hanedir ve vatan dahi bir mill ailenin hanesidir. Eer iman- hiret bu geni hanelerde hkmetse, birden samim hrmet ve cidd merhamet ve rvetsiz muhabbet ve muavenet ve hilesiz hizmet ve muaeret ve riysz ihsan ve fazilet ve enniyetsiz byklk ve meziyet o hayatta inkiafa balarlar. ocuklara der: Cennet var, haylazl brak. Kurn dersiyle temkin verir. Genlere der: Cehennem var, sarholuu brak. Akl balarna getirir. Zlime der: iddetli azap var, tokat yiyeceksin. Adalete ban edirir. htiyarlara der: Senin elinden km btn saadetlerinden ok yksek ve daim bir uhrev saadet ve taze, bki bir genlik seni bekliyorlar. Onlar kazanmaya al. Alamasn glmeye evirir. Bunlara kyasen, cz ve kll herbir taifede hsn- tesirini gsterir, klandrr. Nev-i beerin hayat- itimaiyesiyle alkadar olan itimaiyyun ve ahlkyynlarn kulaklar nlasn! te, iman- hiretin binler faidelerinden, iaret ettiimiz be alt nmunelerine sairleri kyas edilse, kat anlalr ki, iki cihann ve iki hayatn medar- saadeti yalnz imandr. Risale-i Nurda, Yirmi Sekizinci Szde ve baka risalelerinde, harin cismaniyeti cihetinde gelen zayf phelere kuvvetli cevaplarna iktifaen burada yalnz bir ksa iaretle deriz ki: Esm-i lhiyenin en cemiyetli yinesi cismniyettedir. Ve hilkat-i kinattaki maksd- lhiyenin en zengini ve faal merkezi cismaniyettedir. Ve ihsanat- Rabbniyenin en ok eitleri ve rengrenkleri cismaniyettedir. Ve beerin ihtiyacat dilleriyle Hlkna kar dualarnn ve teekkratnn en kesretli tohumlar yine cismaniyettedir. Mneviyat ve ruhniyat lemlerinin en mtenevvi ekirdekleri yine cismaniyettedir. Bunlara kyasen, yzer kll hakikatler cismaniyette temerkz ettiinden, Hlk- Hakm, zemin yznde cismaniyeti oaltmak ve mezkr hakikatlere mazhar eylemek iin, yle sratli ve dehetli bir faaliyetle kle kle arkasna mevcudata vcut giydirir, o mehere gnderir. Sonra onlar terhis eder, bakalarn gnderir. Mtemadiyen kinat fabrikasn ilettirir. Cisman mahsult dokuyup, zemini hirete ve Cennete bir danlk bahesi hkmne getirir. Hatt insann cismn midesini memnun etmek iin o midenin hl diliyle beksna dair duasn keml-i ehemmiyetle dinleyip kabul ederek ilen cevap vermek iin, hadsiz ve hesapsz ve yz binler tarzlarda ve binler eit eit lezzetlerde gayet sanatl taamlar ve gayet kymetli nimetleri cismaniyete ihzar etmek, bedahetle ve eksiz gsterir ki, dr- hirette Cennetin en ok ve en mtenevvi lezzetleri cismandir. Ve saadet-i ebediyenin en ehemmiyetli ve herkesin istedii ve nsiyet ettii nimetleri cismandir. Acaba hibir cihet-i ihtimali ve imkn var m ki, bu di midenin hal diliyle bek duasn kabul edip nihayetsiz mucizatl madd taamlarla onu minnettar ederek, her vakit tesadfsz, kast olarak ilen cevap veren bir Kadr-i Rahm, bir Alm-i Kerm, kinatn en ehemmiyetli neticesi ve arzn halifesi ve o Hlkn gzidesi ve perestikr olan nev-i insann insaniyet mide-i kbrs ile kll ve yksek ve daima arzu ettii ve nsiyet ettii ve ftraten istedii cisman lezzetleri, dr- bekda verilmesine dair hadsiz umum dualar kabul olmasn ve har-i cismn ile ilen cevap verilmesin, onu ebed minnettar etmesin? Adeta sinein sesini iitsin, gk grltsn iitmesin! Ve di bir neferin keml-i ehemmiyetle techizatna baksn; orduya hi bakmasn, ehemmiyet vermesin! Bu yz derece muhal ve btldr. Evet, 1 yetinin sarahat-i katiyesiyle, insan, en ziyade nsiyet ettii ve dnyada nmunesini tatm olduu cisman lezzetleri Cennete lyk bir tarzda grecek, tadacak. Ve lisan, gz ve kulak gibi zlarn ettikleri hlis krler ve husus ibadetlerin mkfatlar, o uzuvlara mahsus cismn lezzetler ile verilecektir. Kurn- Mucizl-Beyan, o derece cisman lezzetleri sarih bir surette beyan eder ki, baka tevillerle mn-y zhiryi kabul etmemek imkn haricindedir. 1. Orada canlarn ekecei, gzlerin zevk alaca herey vardr. Zuhruf Sresi, 43:71. te, iman- hiretin meyveleri ve neticeleri gsteriyorlar ki, nasl ki z-y insanden midenin hakikati ve ihtiyacat, taamlarn vcuduna kat dellet eder; yle de, insann hakikati ve kemlt ve ftr ihtiyacat ve ebed arzular ve iman- hiretin mezkr netice ve faidelerini isteyen hakikatleri ve istidatlar daha kat olarak hirete ve Cennete ve cisman bki lezzetlere dellet ve tahakkuklarna ehadet ettii gibi, bu kinatn hakikat-i kemlt ve mnidar tekvn yt ve insaniyetin mezkr hakikatlerle alkadar btn hakikatleri, dr- hiretin vcuduna ve tahakkukuna ve harin gelmesine ve Cennet ve Cehennemin almasna dellet ve ehadet ettiklerini, Risale-i Nur eczalar ve bilhassa Onuncu ve Yirmi Sekizinci (iki makam), Yirmi Dokuzuncu Szler ve Dokuzuncu u ve Mnact risaleleri hccetlerle, parlak ve phe brakmaz bir tarzda ispat etmiler. Onlara havale ederek bu uzun kssay ksa kesiyoruz. Cehenneme dair beyanat- Kurniye o kadar vzh ve zhirdir ki, baka izahata ihtiya brakmam. Yalnz bir iki zayf pheyi izale edecek iki nkteyi, tafsilini Risale-i Nura havale edip gayet ksa bir hlsasn beyan edeceiz. Birinci Nkte Cehennem kri, gemi iman meyvelerinin lezzetlerini korkusuyla karmyor. nk, hadsiz rahmet-i Rabbniye, o korkan adama der: Bana gel, tevbe kapsyla gir. T Cehennemin vcudu, deil korkutmak, belki sana Cennetin lezzetlerini tam bildirsin ve senin ve hukuklarna tecavz edilen hadsiz mahlkatn intikamlarn alsn, sizi keyiendirsin. Eer sen dallette boulup kamyorsan, yine Cehennemin vcudu bin derece idam- ebedden hayrldr ve krlere de bir nevi merhamettir. nk insan hatt yavrulu hayvanat dahi, akrabasnn ve evldnn ve ahbabnn lezzetleriyle ve saadetleriyle lezzetlenir, bir cihette mesut olur. u halde, sen ey mlhid, dalletin itibariyle ya idam- ebed ile ademe deceksin veya Cehenneme gireceksin. err-i mahz olan adem ise, senin btn sevdiklerin ve saadetleriyle memnun ve bir derece mesut olduun umum akraba ve asl ve neslin, seninle beraber idam olmasndan, binler derece Cehennemden ziyade senin ruhunu ve kalbini ve mahiyet-i insaniyeni yandrr. nk Cehennem olmazsa Cennet de olmaz. Herey senin kfrnle ademe der. Eer sen Cehenneme girsen, vcut dairesinde kalsan, senin sevdiklerin ve akrabalarn ya Cennette mesut veya vcut dairelerinde bir cihette merhametlere mazhar olurlar. Demek, herhalde Cehennemin vcduna taraftar olmak sana lzmdr. Cehennem aleyhinde bulunmak ademe taraftar olmaktr ki, hadsiz dostlarnn saadetlerinin hi olmasna taraftarlktr. Evet, Cehennem ise, hayr- mahz olan daire-i vcudun Hkim-i Zlcellinin hakmne ve dilne bir hapishane vazifesini gren dehetli ve cellli bir mevcut lkesidir. Hapishane vazifesini de grmekle beraber, baka pek ok vazifeleri var. Ve pek ok hikmetleri ve lem-i bekya ait hizmetleri var. Ve zebni gibi pek ok zhayatn celldarne meskenleridir. kinci Nkte Cehennemin vcudu ve iddetli azab, hadsiz rahmete ve hakiki adalete ve israfsz, mizanl hikmete zddiyeti yoktur. Belki rahmet ve adalet ve hikmet, onun vcudunu isterler. nk, nasl bin msumlarn hukukunu ineyen bir zlimi cezalandrmak ve yz mazlum hayvanlar paralayan bir canavar ldrmek, adalet iinde mazlumlara bin rahmettir. Ve o zlimi affetmek ve canavar serbest brakmak, birtek yolsuz merhamete mukbil, yzer biarelere yzer merhametsizliktir. Aynen yle de, Cehennem hapsine girenlerden olan kr-i mutlak, kfryle hem esm-i lhiyenin hukukuna inkr ile tecavz, hem o esmya ehadet eden mevcudatn ehadetlerini tekzip ile hukuklarna tecavz ve mahlkatn o esmya kar tesbihkrne yksek vazifelerini inkr etmekle hukuklarna tecavz ve kinatn gaye-i hilkati ve bir sebeb-i vcudu ve beks olan tezhr- rububiyet-i lhiyeye kar ubdiyetlerle mukabelelerini ve yinedarlklarn tekzip ile hukukuna bir nevi tecavz ettii haysiyetiyle yle azm bir cinayet, bir zulmdr ki, affa kbiliyeti kalmaz, 1 .. yetinin tehdidine mstehak olur. Onu Cehenneme atmamak, bir yersiz merhamete mukbil, hukuklarna taarruz edilen hadsiz dvclara hadsiz merhametsizlikler olur. te o dvclar Cehennemin vcudunu istedikleri gibi, izzet-i cell ve azamet-i keml dahi kat isterler. 1. Muhakkak ki Allah, Kendisine ortak koulmasn affetmez. Nis Sresi, 4:48. Evet, nasl bir serseri si ve raiyete tecavz eden bir adam, orann izzetli hkimine dese, Beni hapse atamazsn ve yapamazsn diye izzetine dokunsa, elbette o ehirde hapis olmasa da o edepsiz iin bir hapis yapacak, onu iine atacak. Aynen yle de, kr-i mutlak, kfryle izzet-i celline iddetle dokunuyor. Ve azamet-i kudretine inkr ile dokunduruyor. Ve keml-i rububiyetine tecavzyle iliiyor. Elbette Cehennemin pek ok vazifeler iin pek ok esbab- mucibesi ve vcudunun hikmetleri olmasa da, yle krler iin bir Cehennemi halk etmek ve onlar iine atmak, o izzet ve cellin enidir. Hem mahiyet-i kfr dahi Cehennemi bildirir. Evet, nasl ki imann mahiyeti eer tecessm etse, lezzetleriyle bir cennet-i hususiye ekline girebilir ve Cennetten bu noktadan gizli haber verir. Aynenyle de, Risale-i Nurda delilleriyle ispat ve bataki meselelerde dahiiaret edilmi ki, kfrn ve bilhassa kfr- mutlakn ve nifakn ve irtidadn yle karanlkl ve dehetli elemleri ve mnev azaplar var, eer tecessm etse, o mrted adama bir husus cehennem olur ve byk Cehennemden bu cihette gizli haber verir. Ve bu danlk dnya mezraasndaki hakikatikler hirette smbller vermesi noktasnda bu zehirli ekirdek, o zakkum aacna iaret eder, Ben onun bir myesiyim, der. Ve beni kalbinde tayan bedbaht iin o zakkum aacnn bir hususi nmunesi, benim meyvem olur. Madem kfr hadsiz hukuka bir tecavzdr; elbette hadsiz bir cinayettir. yle ise hadsiz bir azaba mstehak eder. Madem bir dakika katl, on be sene cezada (sekiz milyona yakn dakikada) hapis azabn ekmesini adalet-i beeriye kabul edip maslahata ve hukuk-u mmeye muvafk grr. Elbette bir kfr bin katl kadar olmas cihetiyle, bir dakika kfr- mutlak, sekiz milyara yakn dakikalarda azap ekmesi, o kanun-u adalete muvafk geliyor. Bir sene mrn o kfrde geiren, iki (2) trilyon sekiz yz seksen (880) milyara yakn dakikada azaba mstehak ve 1 srrna mazhar olur. Her ne ise... Kurn- Hakmin Cennet ve Cehennem hakkndaki mucizne izahat ve Kurnn tefsiri ve ondan gelen Risale-i Nurun Cennet ve Cehennemin vcutlarna dair hccetleri, daha baka beyana ihtiya brakmamlar.
2
3 gibi pek ok yetlerin ve bata Resul-i Ekrem (a.s.m.) ve umum peygamberler ve ehl-i hakikatn, her vakit dualarnda en ziyade, .. .. ve vahiy ve uhuda binaen onlarca katiyet kesb eden Cehennemden bizi hfz eyle demeleri gsteriyor ki, nev-i beerin en byk meselesi Cehennemden kurtulmaktr. Ve kinatn pek ok ehemmiyetli ve muazzam ve dehetli bir hakikati Cehennemdir ki, bir ksm o ehl-i uhud ve keif ve tahkik onu mahede eder. Ve bir ksm tereuhatn ve glgelerini grr, dehetinden feryat ederler, Bizi ondan kurtar derler. 1. Onlar orada ebed olarak kalcdrlar. Nis Sresi, 4:169. 2. Gklerin ve yerin yaratln tefekkr ederler. Bu kinat bo yereyaratmadn, ey Rabbimiz, derler. Seni btn noksanlardan tenzihederiz. Sen bizi Cehennem ateinin azbndan koru. l-i mran Sresi,3:191. 3. Cehennem azbn bizden uzaklatr. Onun azb dim bir helktr. Gerekten deoras ne kt bir durak, ne kt bir konaktr! Furkan Sresi, 25:64-65. Evet, bu kinatta hayr-er, lezzet-elem, ziya-zulmet, hararet-brudet, gzellik-irkinlik, hidayet-dallet birbirine kar gelmesi ve iine girmesi, pek byk bir hikmet iindir. nk er olmazsa hayr bilinmez. Elem olmazsa lezzet anlalmaz. Zulmetsiz ziya, ehemmiyeti olmaz. Soukla, hararetin dereceleri tahakkuk eder. irkinlikle, hsnn tek bir hakikati, bin hakikat ve binler eit hsn mertebeleri vcut bulur. Cehennemsiz, Cennetinpek ok lezzetleri gizli kalr. Bunlara kyasen, herey, bir cihette zddyla bilinebilir. Ve birtek hakikat, smbl verip ok hakikatler olur. Madem bu kark mevcudat dr- fniden dr- bekya akp gidiyor. Elbette, nasl ki hayr, lezzet, k, gzellik, iman gibi eyler Cennete akar; yle de, er, elem, karanlk, irkinlik, kfr gibi zararl maddeler Cehenneme yaar. Ve bu mtemadiyen alkanan kinatn selleri o iki havza girer, durur. Kerametli Yirmi Dokuzuncu Szn hirindeki remizli nktelerine havale ederek ksa kesiyoruz. Ey bu medrese-i Yusuyede benim ders arkadalarm! Bu dehetli haps-i ebedden kurtulmann kolay, aresi, bu dnyev hapsimizden istifade ederek, elimiz mecburiyetle yetimeyen ok gnahlardan kurtulduumuzla beraber, eski gnahlardantevbe edip farzlarmz ed ederek herbir saat bu hapisteki mrmz bir gn ibadet hkmne getirmekle o ebed hapisten necatmz ve o nuran cennete girmemiz iin en iyi bir frsattr. Bu frsat karrsak, dnyamz alad gibi hiretimiz dahi alayacak 1 tokadn yiyeceiz. 1. O, dnyay da, hireti de kaybetmitir. Hac Sresi, 22:11. Bu makam yazld zaman Kurban Bayram geldi. Allahu ekber, Allahu ekber, Allahu ekberlerle nev-i beerin beten birisine, yz milyon insanlara birden Allahu ekber dedirmesi; koca kre-i arz, bykl nisbetinde o Allahu ekber kelime-i kudsiyesini semvttaki seyyrt arkadalarna iittiriyor gibi, yirmi binden ziyade haclarn Arafatta ve iydde beraber birden Allahu ekber demeleri, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn bin yz sene evvel l ve sahabeleriyle syledii ve emrettii Allahu ekber kelmnn bir nevi aks-i sads olarak, rububiyet-i lhiyenin Rabbl-Arz ve Rabbl-lemn azamet-i nvanyla kll tecellisine kar geni ve kll bir ubdiyetle bir mukabeledir diye tahayyl ve his ve kanaat ettim. Sonra, acaba bu kelm- kudsnin bizim meselemizle dahi mnasebeti var m diye tahattur ettim. Birden hatra geldi ki: Bata bu kelm olarak sir bkiyat- salihat nvann tayan L ilhe illllah, vel-hamd lillh ve Sbhanallah gibi airden ok kelmlar cz ve kll, meselemizi ihtar ve tahakkukuna iaret ederler. Mesel; Allahu ekberin bir vech-i mns Cenb- Hakkn kudreti ve ilmi hereyin fevkinde byktr; hibir ey daire-i ilminden kamaz, tasarruf-u kudretinden kaamaz ve kurtulamaz. Ve korktuumuz en byk eylerden daha byktr. Demek hari getirmekten ve bizi ademden kurtarmaktan ve saadet-i ebediyeyi vermekten daha byktr. Her acip ve tavr- akln haricindeki hereyden daha byktr ki, 1
yetinin sarahat-i katiyesiyle, nevi beerin hari ve neri, birtek nefsin icad kadar o kudrete kolay gelir. Bu mn itibaryledir ki, darb- mesel hkmnde byk musibetlere ve byk maksatlara kar, herkes Allah byktr, Allah byktr der, kendine tesell ve kuvvet ve nokta-i istinat yapar. 1. Sizin yaratlmanz da, diriltilmeniz de, sadece tek bir kiinin yaratlp diriltilmesi gibidir. Lokman Sresi, 31:28. Evet, nasl ki Dokuzuncu Szde, bu kelime iki arkadayla btn ibdtn hristesi olan namazn ekirdekleri ve hlsalar ve iinde ve tesbihatnda tekrar ile namazn mnsn takviye iin Sbhnallah, Elhamd lillh, Allahu ekber muazzam hakikatlere ve insann kinatta grd medar- hayret, medar- kran ve medar- azamet ve kibriy, acip ve gzel ve byk, pek ok fevkalde eylerden ald hayret ve lezzet ve heybetten neet eden suallerine pek kuvvetli cevap verdii gibi, On Altnc Szn hirinde izah edilen u: Nasl bir nefer, bayramda bir mir ile beraber huzur-u padiaha girer; sair vakitte, zabitinin makamyla onu tanr. Aynen yle de, her adam hacda bir derece veller gibi Cenb- Hakk Rabbl-Arz ve Rabbl-lemn nvan ile tanmaya balar. Ve o kibriy mertebeleri kalbine aldka, ruhunu istil eden mkerrer ve hararetli hayret suallerine yine Allahu ekber tekraryla umumuna cevap verdii misill, On nc Lemann hirinde izah bulunan ki, eytanlarn en ehemmiyetli desiselerini kkyle kesip cevab- kat veren yine Allahu ekber olduu gibi, bizim hiret hakkndaki sulimize de ksa fakat kuvvetli cevap verdii misill, Elhamd lillh cmlesi dahi hari ihtar edip ister. Bize der: Mnm hiretsiz olmaz. nk, ezelden ebede kadar her kimden ve her kime kar btn hamd ve kr ona mahsustur, ifade ettiimden, btn nimetlerin ba ve nimetleri hakik nimet yapan ve btn zuuru ademin hadsiz musibetlerinden kurtaran, yalnz saadet-i ebediye olabilir ve benim o kll mnma mukabele eder. Evet, her mmin, namazlardan sonra, hergn hi olmazsa yz elliden ziyade Elhamd lillh, Elhamd lillh eran demesi ve mns da, ezelden ebede kadar bir hadsiz geni hamd ve kr ifade etmesi, ancak ve ancak saadet-i ebediyenin ve Cennetin pein bir yat ve muaccel bir bahasdr. Ve dnyann ksa ve fni elemlerle lde olan nimetlerine mnhasr olmaz ve mahsus deil; ve onlara da, ebed nimetlere vesile olmalar cihetiyle bakar, kreder. Sbhnallah kelime-i kudsiyesi ise, Cenb- Hakk erikten, kusurdan, noksaniyetten, zulmden, aczden, merhametsizlikten, ihtiyatan ve aldatmaktan ve keml ve ceml ve celline muhalif olan btn kusurattan takdis ve tenzih etmek mnsyla, saadet-i ebediyeyi ve cell ve ceml ve keml-i saltanatnn hametine medar olan dr- hireti ve ondaki Cenneti ihtar edip dellet ve iaret eder. Yoksa, sbkan ispat edildii gibi, saadet-i ebediye olmazsa, hem saltanat, hem kemli, hem cell, hem ceml, hem rahmeti, kusur ve noksan lekeleriyle lekedar olurlar. te bu kuds kelimeler gibi, Bismillh ve L ilhe illllah ve sir kelimat- mbareke, herbiri erkn- imaniyenin birer ekirdei ve bu zamanda kefedilen et hlsas ve eker hlsas gibi, hem erkn- imaniyenin, hem Kurn hakikatlarnn hlsalar ve bu namazn ekirdekleri olduklar gibi, Kurnn dahiekirdekleri ve parlak bir ksm srelerin balarnda prlanta gibigrnmeleri ve ok snhat tesbihatta balayan Risale-i Nurun dahi hakiki madenleri ve esaslar ve hakikatlerinin ekirdekleridirler. Ve velyet-i Ahmediye ve ubudiyet-i Muhammediye Aleyhissalt Vesselm cihetinde, yle bir daire-i zikirde, namazdan sonraki tesbihatta bir tarkat- Muhammediyenin (a.s.m.) virdidirler ki, her namaz vaktinde yz milyondan ziyade mminler beraber, o halka-i kbr-y zikirde, ellerinde tesbihler Sbhnallah otuz , Elhamd lillh otuz , Allahu ekber otuz defa tekrar ederler. te byle gayet muhteem bir halka-i zikirde, sabkan beyan ettiimiz gibi, hem Kurnn, hem imann, hem namazn hlsalar ve ekirdekleri olan kelime-i mbarekeyi namazdan sonra otuzer defa okumak ne kadar kymettar ve sevapl olduunu elbette anladnz. Bu risalenin banda Birinci Meselesi namaza dair gzel bir ders olduu gibi, hi dnmediim halde, adeta ihtiyarsz olarak, onun hiri de namaz tesbihatna dair ehemmiyetli bir ders oldu.
1
2 1. Verdii nimetten dolay Allaha hamd olsun. 2. Seni her tl noksandan tenzih ederiz, Senin bize rettiinden bakabilgimiz yoktur. Sen hereyi hakkyla bilir, her ii hikmetle yaparsn. Bakara Sresi, 2:32. Dokuzuncu Mesele
... 1 il hiril-ye... 1. Peygamber, kendisine Rabbinden indirilen Kurn tasdik edip ona mn etti.Mminler de onunla beraber mn ettiler. Onlarn hepsi Allaha,meleklerine, kitaplarna ve peygamberlerine mn etti. Onlar, BizAllahn peygamberlerinden hibirini ayrmayz; birine inandmz gibihepsine de inanrz diyerek mn getirdiler. Bakara Sresi, 2:285. Bu yet-i ecma ve l ve ekberin bir kll ve uzun nktesini beyan etmeye, bir dehetli mnev sul ve bir azametli ve lh bir nimetin inkiafndan neet eden bir hal sebebiyet verdiler. yle ki: Mnen ruha geldi: Neden bir cz- hakikat- imaniyeyi inkr eden kr olur ve kabul etmeyen Mslman olmaz? Halbuki, Allah ve hirete iman, birer gne gibi o karanl izale etmek lzm geliyor. Hem neden bir rkn ve hakikat-i imaniyeyi inkr eden mrted olur, kfr- mutlaka der ve kabul etmeyen slmiyetten kar? Halbuki sair erkn- imaniyeye iman varsa, onu kfr- mutlaktan kurtarmak lzm geliyor. Elcevap: man, alt rknnden kan yle bir vahdn hakikattir ki, tefrik kabul etmez. Ve yle bir klldir ki, tecezz kaldrmaz. Ve yle bir klldr ki, kabil-i inksam olmazlar. nk, herbir rkn- iman, kendini ispat eden hccetleriyle, sair erkn- imaniyeyi ispat eder. Herbiri herbirisine gayet kuvvetli bir hccet-i zam olur. yle ise, btn erkn btn delilleriyle sarsmayan bir kr-i btl, hakikat nazarnda birtek rkn, belki bir hakikati iptal edip inkr edemez. Belki adem-i kabul perdesi altnda gzn kapamakla, bir kfr- inad yapabilir. Git gide kfr- mutlaka der, insaniyeti mahvolur; hem madd, hem mnev Cehenneme gider. te biz bu makamda, gayet muhtasar iaretlerle ve Meyve Risalesinde harin ispatnda, sair erkn- imaniye hari de ispat ettiklerini ksack hlsalarla beyan gibi, bu makamda dahi mcmel fezleke ve muhtasar hlsalarla, Cenb- Hakkn inyetiyle bu nkte-i zam Alt Noktada beyan edilecek. BRNC NOKTA man- billh, kendi hccetleriyle hem sair rknlerini, hem iman- bilhireti ispat eder ki, Meyve Risalesinin Yedinci Meselesinde gzelce gstermi. Evet, bu hadsiz kinat bir saray, bir ehir, bir memleket gibi btn levazmyla idare eden ve mizan ve intizam dairesinde eviren ve hikmetlerle deitiren ve zerrt ve seyyrt ve sinekleri ve yldzlar birer muntazam ordu gibi beraber techiz ve idare eden ve emir ve iradesi dairesinde mtemadiyen bir ulv manevra iinde talim ve tavzifatla faaliyete ve seyir cevelna ve ubudiyetkrne bir resm-i kada ve seyahate getiren ezel ve bki bir saltanat- rububiyet ve ebed ve daim bir hkimiyet-i ulhiyet, hi mmkn mdr ve hi akl kabul eder mi ve hibir ihtimal var m ki, o ebed ve sermed ve bki ve daim saltanatn bki bir makarr ve daim bir medar ve sermed bir mazhar olan dr- hiret olmasn? Bin defa h! Demek Cenb- Hakkn saltanat ve rububiyeti veYedinci Meselede beyan edildii gibiekser isimleri ve vcub-u vcudunun hccetleri, hirete ehadet ederler ve isterler. Ve bu kutb-u iman ne kadar kuvvetli bir nokta-i istinad var; gr, bil, grr gibi inan. Hem nasl iman- billh hiretsiz olmaz; yle de, Onuncu Szde ksa iaretlerle beyan edildii gibi, hibir cihette mmkn mdr ve hi akl kabul eder mi ki, ulhiyet ve mbudiyetin tezahr iin bu kinat yle bir mcessem kitab- Samedn ki, her sahifesi bir kitap kadar ve her satr bir sahife kadar mnlar ifade eder ve yle cismn bir Kurn- Sbhn ki, herbir yet-i tekvniyesi ve herbir kelimesi, hatt herbir noktas, herbir har birer mucize hkmndedir ve yle muhteem ve ii hadsiz ytla ve mnidar naklarla tezyin edilmi bir mescid-i Rahmndir ki, herbir kesinde bir tife, bir nevi ibadet-i ftriye ile itigal eder bir ekilde halk eden bir Allah, bir Mbud-u Bilhak, o kitab- kebrin mnlarn ders verecek stadlar ve o Kurn- Samednnin yetlerini tefsir edecek mfessirleri eli olarak gndermesin ve o mescid-i ekberde hadsiz tarzlarda ibadet edenlere imamlar tayin etmesin ve o stadlara ve mfessirlere ve imamlara fermanlar vermesin? H, yz bin h! Hem ceml-i rahmetini ve hsn- efkatini ve keml-i rububiyetini zuurlara gstermek ve onlar kre ve hamde sevk etmek iin bu kinat yle bir ziyafetgh ve bir tehirgh ve yle bir seyrangh ki, hadsiz eit eit, leziz nimetler ve gayet antika, hadsiz harika sanatlar iinde dizilmi bir tarzda halk eden bir Sni-i Rahm ve Kerm, hi mmkn mdr ve hi akl kabul eder mi ki, o ziyafetghtaki zuur mahlklarla konumasn ve onlara o nimetlere mukbil elileri vastasyla vazife-i teekkriyeyi ve tezahr- rahmetine ve sevdirmesine kar vazife-i ubudiyeti bildirmesin. H, binler h! Hem hi mmkn mdr: Bir Sni sanatn sever, beendirmek ister, hatt azlarn bin eit zevklerini nazara almas delletiyle, takdir ve tahsinlerle karlanmak arzu eder ve herbir sanatyla kendini hem tanttrmak, hem sevdirmek, hem bir eit mnev cemlini gstermek ister bir tarzda bu kinat antika sanatlarla sslendirdii halde kinattaki zhayatn kumandanlar olan insanlara onlarn byklerinden bir ksmyla konuupeli olarak gndermesin; gzel sanatlar takdirsiz ve fevkalde hsn- esms tahsinsiz ve tanttrmas ve sevdirmesi mukabelesiz kalsn? H, yz bin h! Hem btn zhayatn ihtiyacat- ftriyeleri iin dualarna ve hl diliyle edilen btn ilticalara ve arzulara vakti vaktine, kast ve ihtiyar ve iradeyi gsterir bir tarzda hadsiz inmlaryla ve nihayetsiz ihsanatyla ilen ve halen sarih bir surette konuan bir Mtekellim-i Alm, hi mmkn mdr, hi akl kabul eder mi, en cz bir zhayat ile ilen ve halen konusun ve tam derdine derman yetitiren ihsanyla derdini dinlesin ve ihtiyacn grsn ve bilsin; ve btn kinatn en mntehap neticesi ve arzn halifesi ve ekser mahlkat- arziyenin kumandanlar olan insanlarn mnev reisleriyle grmesin? Onlarla, belki her zhayatla ilen ve halen konutuu gibi, onlarla kavlen ve kelmen konumasn ve onlara fermanlar ve suhuf ve kitaplar gndermesin? H, hadsiz h! Demek, iman- billh, katiyetiyle ve hadsiz hccetleriyle ve biktbih ve ruslih, yani peygamberlere ve mukaddes kitaplara iman ispat eder. Hem hi bir cihet-i imkn var m ve hi akl kabul eder mi ki, btn masnuatyla kendini tanttrana ve sevdirene ve teekkrat ilen ve halen isteyene mukbil, kinat velveleye veren hakikat-i Kurniye ile Zlcell o Sanatkr ekmel bir tarzda tanyp ve tanttrp ve sevip ve sevdirip ve teekkr edip ve ettirip ve Sbhnallah, Elhamd lillh, Allahu ekberlerle kre-i arz semvta iittirecek derecede konuturup ve kara ve denizleri cezbeye getirecek bir vaziyetle, bin yz sene zarfnda nev-i beerin kemiyeten beten birisini ve keyyeten ve insaniyeten yarsn arkasna alp o Hlkn btn tezahrat- rububiyetine geni ve kll bir ubudiyetle mukabele eden ve btn maksd- lhiyesine kar Kurnn sreleriyle kinata ve asrlara baran, ders veren, dellllk eden ve nev-i insann ereni ve kymetini ve vazifesini gsteren ve bin mucizatyla tasdik edilen Muhammed Aleyhissalt Vesselm, en mntehap mahlku ve en mkemmel elisi ve en byk resl olmasn? H ve kell, yz bin defa h! Demek, Ehed en l ilhe illllahhakikati, btn hccetleriyle ve ehed enne Muhammeder-Resulullah hakikatini ispat eder. Hem hi imkn var m ki, bu kinatn Snii, mahlkatn yz bin dillerle birbiriyle konutursun ve onlarn konumalarn iitsin ve bilsin ve kendisi konumasn? H! Hem hi akl kabul eder mi ki, kinattaki maksd- lhiyesini bir fermanla bildirmesin? Ve muammsn aacak ve Mahlkat ne yerden geliyorlar? Ve ne yere gidecekler? Ve niin byle kle kle arkasnda buraya gelip bir para durup geiyorlar? diye dehetli sual-i umumye hakiki cevap verecek Kurn gibi bir kitab gndermesin? H! Hem hi mmkn mdr ki, on asr klandran ve her saatte yz milyon lisanlarda keml-i hrmetle gezen ve milyonlar hfzlarn kalblerinde kudsiyetiyle yazlan ve nev-i beerin keyyeten ksm- zamn kanunlaryla idare eden ve neslerini ve ruhlarn ve kalblerini ve akllarn terbiye ve tezkiye ve tasye ve talim eden ve Risale-i Nurda krk vech-i icaz ispat edilen ve krk taife ve tabaka-i nsa ve her tabakaya kar bir nevi iczn gsterdii kerametli ve harikal On Dokuzuncu Mektupta beyan olunan ve Muhammed Aleyhissalt Vesselm bin mucizatyla onun bir mucizesi olarak hak kelmullah olduu kat ispat edilen Kurn- Mucizl-Beyan, hibir cihette imkn var m ki, o Mtekellim-i Ezel ve o Sni-i Sermednin kelm ve ferman olmasn? H, yz bin defa h ve kell! Demek, iman- billh, btn hccetleriyle, Kurnn kelmullah olduunu ispat ediyor. Hem hi mmkn mdr ki, zeminin yzn mtemadiyen zhayatlarla doldurup boaltan ve kendini tanttrmak ve ibadet ve tesbihat ettirmek iin bu dnyamz zuurlarla enlendiren bir Sultan- Zlcell, semvt ve yldzlar bo ve hli braksn; onlara mnasip ahliyi yaratp, o semv saraylarda iskn etmesin ve saltanat- rububiyetini en byk memleketinde hademesiz, hametsiz, memursuz, elisiz, yversiz, nzrsz, seyircisiz, bidsiz, raiyetsiz braksn? H, melekler saysnca h! Hem hibir cihette imkn var m ki, bu kinat yle bir kitap tarznda yazar ki, herbir aacn btn tarihe-i hayatn btn ekirdeklerinde kaydeden ve herbir otun ve iein btn vazife-i hayatiyesini btn tohumlarnda yazan ve herbir zuurun btn sergzete-i hayatiyesini hardal gibi kk kuvve-i hafzasnda gayet mkemmel yazdran ve btn mlknde ve devir-i saltanatnda her ameli ve her hdiseyi mteaddit fotoraarla alarak muhafaza eden ve rububiyetin en ehemmiyetli bir esas olan adalet, hikmet ve rahmetinin tecellleri ve tahakkuklar iin koca Cennet ve Cehennemi ve srat ve mizan- ekberi yaratan bir Hkim-i Hakm ve bir Alm-i Rahm, insanlarn kinat alkadar eden amellerini yazdrmasn ve mczt ve mkfat iin illerini kaydettirmesin ve seyyiat ve hasenatlarn kaderin levhalarnda yazmasn? H, kaderin Levh-i Mahfuzunda yazlan hareri adedince h! Demek, iman- billh hakikat, hccetleriyle hem melikeye iman, hem kadere iman hakikatlerini dahi kat ispat eder. Gne gndz ve gndz gnei gsterdii gibi, imann rknleri birbirini ispat ederler. KNC NOKTA Bata Kurn, btn semv kitaplar ve suhuar ve bata Muhammed Aleyhissalt Vesselm olarak, btn peygamberler (aleyhimsselm), btn dvlar be alt esas zerine dnyorlar, mtemadiyen o esaslar ders vermeye ve ispat etmeye alyorlar. Onlarn peygamberliklerine ve doruluklarna ehadet eden btn hccetler ve deliller, o esaslara bakyorlar. Onlarn hakkaniyetlerine kuvvet veriyorlar. O esaslar ise, iman- billh ve iman- bilhiret ve sir rknlere imandr. Demek imann alt rkn birbirlerinden ayrlmalar mmkn deildir. Herbirisi umumunu ispat eder, ister, iktiza eder. O alt, yle bir kll ve klldir ki, tecezz kabul etmez ve inksam imkn hricindedir. Nasl ki, kk gklerde tb aac gibi, herbir dal, herbir meyvesi, herbir yapra, o koca aacn kll, tkenmez hayatna dayanyor. O kuvvetli ve gne gibi zhir o hayat inkr edemeyen, birtek muttasl yapran hayatn inkr edemez. Eer etse, o aa, dallar ve meyveleri ve yapraklar saysnca o mnkiri tekzip edecek, susturacak. yle de, iman, alt rknleriyle ayn vaziyettedir. Bu makamn banda, alt nokta ve herbir nokta dahi be nkte olarak alt erkn- imaniyeyi, otuz alt nktede beyan etmek niyet edilmiti. Ve bataki dehetli suale izahatla cevap vermek murad etmitim. Fakat baz rzalar meydan vermediler. Tahmin ederim ki, Birinci Nokta k bir mikyas olmasndan, daha, zeklere ziyade izaha ihtiya kalmad. Ve tam anlald ki, bir Mslman bir hakikat- imaniyeyi inkr etse, kfr- mutlaka der. nk, baka dinlerin icmallerine mukbil slmiyette tam izahat verilmi, rknler birbiriyle zincirlenmi. Muhammed Aleyhissalt Vesselm tanmayan, tasdik etmeyen bir Mslman, Allah da sftyla daha tanmaz ve hireti bilmez. Bir Mslmann iman o kadar kuvvetli ve sarslmaz hadsiz hccetlere dayanyor ki, inkrda hibir zr kalmyor, deta akl kabulde mecbur oluyor. NC NOKTA Bir zaman Elhamd lillh dedim, onun hadsiz geni mnasna mukbil gelecek bir nimet aradm. Birden bu cmle hatra geldi:
1 Ben de baktm, tam mutabktr. yle ki: 1. Allaha iman iin ve vahdniyeti iin ve vcub-u vcudu iin ve sft veesms iin, ezelden ebede btn esmsnn tecelliyt adedince Ona hamd olsun. Onuncu Mesele Emirda iei Kurnda olan tekrarata gelen itirazlara kar gayet kuvvetli bir cevaptr. Aziz, sddk kardelerim, Geri bu Mesele, perian vaziyetimden mevve ve letafetsiz olmu. Fakat o mevve ibare altnda ok kymetli bir nevi icz kat bildim. Maatteessf ifadeye muktedir olamadm. Her ne kadar ibaresi snk olsa da, Kurna ait olmak cihetiyle, hem ibadet-i tefekkriye, hem kuds, yksek, parlak bir cevherin sadedir. Yrtk libasna deil, elindeki elmasa baklsn. Eer mnasipse Onuncu Mesele yapnz. Deilse, sizin tebrik mektuplarnza mukbil bir mektup kabul ediniz. Hem bunu gayet hasta ve perian ve gdasz, bir iki gn Ramazanda mecburiyetle, gayet mcmel ve ksa ve bir cmlede pek ok hakikatleri ve mteaddit hccetleri derc ederek yazdm. Kusura baklmasn. HAYE-1 Haiye-1 Denizli Hapsinin meyvesine Onuncu Mesele olarak Emirdann ve bu Ramazan- erin nurlu bir kk ieidir. Tekrarat- Kurniyenin bir hikmetini beyanla ehl-i dalletin ufnetli ve zehirli evhamlarn izale eder. Aziz, sddk kardelerim, Ramazan- erifte Kurn- Mucizl-Beyn okurken, Risale-i Nura iaretleri Birinci uda beyan olunan otuz yetten hangisi gelse bakyorum ki, o yetin sahifesi ve yapra ve kssas dahi Risale-i Nura ve akirtlerine, kssadan hisse almak noktasnda bir derece bakyor. Hususan Sre-i Nurdan ytn-nur, on parmakla Risale-i Nura bakt gibi, arkasndaki yet-i zulmat dahi muarzlarna tam bakyor ve ziyade hisse veriyor. Adeta o makam, cziyetten kp klliyet kesb eder. Ve bu asrda o kllnin tam bir ferdi Risale-i Nur ve akirtleridir diye hissettim. Evet, Kurnn hitab, evvel Mtekellim-i Ezelnin rububiyet-i mmesinin geni makamndan, hem nev-i beer, belki kinat namna muhatap olan ztn geni makamndan, hem umum nev-i beer ve ben demin btn asrlarda iradlarnn gayet vsatli makamndan, hem dnya ve hiretin, arz ve semvtn, ezel ve ebedin ve Hlk- Kinatn rububiyetine ve btn mahlkatn tedbirine dair kavnin-i lhiyenin gayet yksek ihatal beyanatnn geni makamndan ald vsat ve ulviyet ve ihta cihetiyle, o hitap yle bir yksek icz ve ml gsterir ki, ders-i Kurnn, muhataplarndan en kesretli taife olan tabaka-i avmn basit fehimlerini okayan zhir ve basit mertebesi dahi, en ulv tabakay da tam hissedar eder. Gya kssadan yalnz bir hisse ve bir hikye-i tarihiyeden bir ibret deil, belki bir kll dsturun efrad olarak her asra ve her tabakaya hitap ederek taze nazil oluyor. Ve bilhassa ok tekrarla .. .. deyip tehditleri ve zulmlerinin cezas olan musibet-i semviye ve arziyeyi iddetle beyan, bu asrn emsalsiz zulmlerine, kavm-i d ve Semd ve Firavunun balarna gelen azaplarla baktryor. Ve mazlum ehl-i imana, brahim ve Ms Aleyhimesselm gibi enbiyann necatlaryla tesell veriyor. Evet, nazar- gaet ve dallette vahetli ve dehetli bir ademistan ve elm ve mahvolmu bir mezaristan olan btn gemi zaman ve lm karnlar ve asrlar, canl birer sahife-i ibret ve batan baa ruhlu, hayattar bir acip lem ve mevcut ve bizimle mnasebetdar bir memleket-i Rabbniye sretinde, sinema perdeleri gibi kh bizi o zamanlara, kh o zamanlar yanmza getirerek her asra ve her tabakaya gsterip yksek bir icz ile dersini veren Kurn- Mucizl-Beyan, ayn icz ile, nazar- dallette cmid, perian, l, hadsiz bir vahetgh olan ve rak ve zevlde yuvarlanan bu kinat bir kitab- Samedn, bir ehr-i Rahmn, bir meher-i sun-i Rabbn olarak o cmidt canlandrarak birer vazifedar suretinde birbiriyle konuturup ve birbirinin imdadna koturup nev-i beere ve cin ve melee hakik ve nurlu ve zevkli hikmet dersleri veren bu Kurn- Azman elbette her harnde on ve yz ve bazen bin ve binler sevap bulunmas; ve btn cin ve ins toplansa onun mislini getirememesi; ve btn ben demle ve kinatla tam yerinde konumas; ve her zaman milyonlar hfzlarn kalblerinde zevkle yazlmas; ve ok tekrarla ve kesretli tekraratyla usandrmamas; ve ok iltibas yerleri ve cmleleriyle beraber ocuklarn nazik ve basit kafalarnda mkemmel yerlemesi; ve hastalarn ve az szden mteessir olan ve sekeratta olanlarn kulanda m-i zemzem misill ho gelmesi gibi kuds imtiyazlar kazanr. Ve iki cihann saadetlerini kendi akirtlerine kazandrr. Ve tercmann mmiyet mertebesini tam riayet etmek srryla, hibir tekellf ve hibir tasannu ve hibir gsterie meydan vermeden selset-i ftriyesini ve dorudan doruya semadan gelmesini ve en kesretli olan tabaka-i avmn basit fehimlerini tenezzlt- kelmiye ile okamak hikmetiyle, en ziyade sema ve arz gibi en zhir ve bedih sahifeleri ap o diyat altndaki hrikulde mucizat- kudretini ve mnidar sutr-u hikmetini ders vermekle ltf-u iradda gzel bir icaz gsterir. Tekrar iktiza eden dua ve dvet ve zikir ve tevhid kitab dahi olduunu bildirmek srryla, gzel, tatl tekraratyla birtek cmlede ve birtek kssada ayr ayr ok mnlar, ayr ayr muhatap tabakalarna tefhim etmekte ve cz ve di bir hdisede en cz ve ehemmiyetsiz eyler dahi nazar- merhametinde ve daire-i tedbir ve iradesinde bulunmasn bildirmek srryla tesis-i slmiyette ve tedvin-i eriatta Sahabelerin cz hdiselerini dahi nazar- ehemmiyete almasnda, hem kll dsturlarn bulunmas, hem umum olan slmiyetin ve eriatn tesisinde o cz hdiseler, ekirdekler hkmnde ok ehemmiyetli meyveleri verdikleri cihetinde de bir nevi icz gsterir. Evet, ihtiyacn tekerrryle tekrarn lzumu haysiyetiyle, yirmi sene zarfnda pek ok mkerrer suallere cevap olarak ayr ayr ok tabakalara ders veren ve koca kinat para para edip kyamette eklini deitirerek, dnyay kaldrp onun yerine azametli hireti kuracak ve zerrattan yldzlara kadar btn cziyat ve klliyat tek bir Ztn elinde ve tasarrufunda bulunduunu ispat edecek ve kinat ve arz ve semvt ve ansr kzdran ve hiddete getiren nev-i beerin zulmlerine, kinatn netice-i hilkati hesabna gazab- lhyi ve hiddet-i Rabbniyeyi gsterecek hadsiz, harika ve nihayetsiz, dehetli ve geni bir inklbn tesisinde, binler netice kuvvetinde baz cmleleri ve hadsiz delillerin neticesi olan bir ksm yetleri tekrar etmek, deil bir kusur, belki gayet kuvvetli bir icaz ve gayet yksek bir belat ve mukteza-y hle gayet mutabk bir cezlettir, bir feshattir. Mesel, birtek yet iken yz on drt defa tekrar edilen Bismillhirrahmnirrahm cmlesi, Risale-i Nurun On Drdnc Lemasnda beyan edildii gibi, Ar fer ile balayan ve kinat klandran ve her dakika herkes ona muhta olan yle bir hakikattir ki, milyonlar defa tekrar edilse yine ihtiya var.Deil yalnz ekmek gibi hergn, belki hava ve ziya gibi her dakika onaihtiya ve itiyak vardr. Hem mesel, Sre-i de sekiz defa tekrar edilen u 1 yeti, o srede hikye edilen peygamberlerin necatlarn ve kavimlerinin azaplarn, kinatn netice-i hilkati hesabna ve rububiyet-i mmenin nmna o binler hakikat kuvvetinde olan yeti tekrar ederek izzet-i Rabbniye, o zlim kavimlerin azabn ve rahmiyet-i lhiye dahi enbiyann necatlarn iktiza ettiini ders vermek iin binler defa tekrar olsa yine ihtiya ve itiyak var ve icazl, cazl bir ulv belattr. Hem mesel, Sre-i Rahmnda tekrar edilen 2
yeti ile Sre-i Mrseltta 3
yeti, cin ve nev-i beerin, kinat kzdran ve arz ve semvt hiddete getiren ve hilkat- lemin neticelerini bozan ve hamet-i saltanat- lhiyeye kar inkr ve istihfaa mukabele eden kfr ve kfranlarn ve zulmlerini ve btn mahlkatn hukuklarna tecavzlerini asrlara ve arz ve semvta tehditkrne haykran bu iki yet, byle binler hakikatlerle alkadar ve binler mesele kuvvetinde olan bir ders-i umumde binler defa tekrar edilse yine lzum var ve cellli bir caz ve cemlli bir icz- belattr. 1. Rabbin ise, phesiz ki, kudreti hereye galip olan ve rahmeti hereyi kuatan Allahtr. uar Sresi, 26:9. 2. Ey insanlar ve cinler, Rabbinizin nimetlerinden hangi birini inkr edersiniz? Rahmn Sresi, 55:13. 3. Yazklar olsun o gn yalanlayanlara! Mrselt Sresi, 77:15. Hem mesel, Kurnn hakiki ve tam bir nevi mnct ve Kurndan kan bir eit hlsas olan Cevenl-Kebr namndaki mnct- Peygamberde (a.s.m.) yz defa
1 cmlesinin tekrarnda, tevhid gibi kinata en byk hakikat ve mahlkatn rububiyete kar tesbih ve tahmid ve takdis gibi muazzam vazifesinden en ehemmiyetli vazifesi ve ekavet-i ebediyeden kurtulmak gibi nev-i insann en dehetli meselesi ve ubudiyet ve acz-i beerin en lzumlu neticesi bulunmas cihetiyle, binler defa tekrar edilse yine azdr. 1. Sen aczden ve erikten mnezzeh ve mukaddessin. Senden baka ilh yok kibize imdat etsin. El-aman, el-aman! Bizi azap ateinden ve Cehennemdenhals et, kurtar ve bize necat ver . te tekrarat- Kurniye bu gibi metin esaslara bakyor. Hatt bazen bir sahifede iktiza-y makam ve ihtiyac- ifham ve belat- beyan cihetiyle yirmi defa sarhan ve zmnen tevhid hakikatini ifade eder; deil usan, belki kuvvet ve evk ve halvet verir. Risalein-Nurda, tekrarat- Kurniye ne kadar yerinde ve mnasip ve belata makbul olduu, hccetleriyle beyan edilmi. Kurn- Mucizl-Beynn Mekkiye sreleriyle, Medine sreleri belat noktasnda ve icaz cihetinde ve tafsil ve icmal vechinde birbirinden ayr olmasnn srr ve hikmeti udur ki: Mekkede, birinci safta muhatap ve muarzlar, Kurey mrikleri ve mmleri olduundan, belata kuvvetli bir slb-u l ve icazl, mukn, kanaat verici bir icmal; ve tespit iin tekrar lzm geldiinden, ekseriyete Mekkiye sreleri erkn- imaniyeyi ve tevhidin mertebelerini gayet kuvvetli ve yksek ve icazl bir caz ile ifade ve tekrar ederek, mebde ve med, Allah ve hireti, deil yalnz bir sahifede, bir yette, bir cmlede, bir kelimede, belki bazan bir harfte ve takdim, tehir ve trif ve tenkir ve hazf ve zikir gibi heyetlerde yle kuvvetli ispat eder ki, ilm-i belatn dh imamlar hayretle karlamlar. Risalein-Nur ve bilhassa Kurnn krk vech-i iczn icmalen ispat eden Yirmi Beinci Sz zeyilleriyle beraber ve Kurnn nazmndaki vech-i icz hrika bir tarzda beyan ispat eden Arab Risalein-Nurdan rtl-cz tefsiri bilil gstermiler ki, Mekk olan sre ve yetlerde en l bir slb-u belat ve en yksek bir icz- cz vardr. Amma, Medne sre ve yetlerde, birinci safta muhatap ve muarzlar; Allah tasdik eden Yahudi ve Nasr gibi ehl-i kitap olduundan, mukteza-y belat ve irad ve mutabk- makam ve halin lzumundan sade ve vzh ve tafsilli bir slpla ehl-i kitaba kar dinin yksek usln ve imann rknlerini deil, belki medar- ihtilaf olan eriatn ve ahkmn ve teferruatn ve kll kanunlarn meneleri ve sebepleri olan cziyatn beyan lzm geldiinden, o Medne sre ve yetlerde, ekseriyete tafsil ve izah ve sade slpla beyanat iinde, Kurna mahsus emsalsiz bir tarz- beyanla, birden o cz teferruat hdisesi iinde yksek, kuvvetli bir fezleke, bir htime, bir hccet ve o cz hdise-i eriyeyi kllletiren ve imtislini iman- billh ile temin eden bir cmle-i tevhidiye ve esmiye ve uhreviyeyi zikreder, o makam nurlandrr, ulvletirir, kllletirir. Risale-i Nur, yetlerin hirlerinde ekseriyetle gelen
1
2
3
4 gibi tevhidi ve hireti ifade eden fezlekeler ve htimelerde ne kadar yksek bir belat ve meziyetler ve cezletler ve nkteler bulunduunu, Yirmi Beinci Szn kinci lesinin kinci Nurunda o fezleke ve htimelerin pek ok nktelerinden ve meziyetlerinden on tanesini beyan ederek, o hlsalarda bir mucize-i kbr bulunduunu muannidlere de ispat etmi. 1. Muhakkak ki Allah hereye hakkyla kdirdir. Bakara Sresi, 2:20. 2. phesiz ki Allah hereyi hakkyla bilir. Ankebut sresi, 29:62. 3. Onun kudreti hereye galiptir; O hereyi hikmetle yapar. Rum Sresi, 30:27. 4. Onun kudreti hereye galiptir, O ok balaycdr. Rum Sresi, 30:5. Evet, Kurn, o teferruat- eriye ve kavnin-i itimaiyenin beyan iinde birden muhatabn nazarn en yksek ve kll noktalara kaldrp, sade slbu bir ulv slba ve eriat dersinden tevhid dersine evirerek, Kurn, hem bir kitab- eriat ve ahkm ve hikmet, hem bir kitab- akde ve iman ve zikir ve kir ve dua ve dvet olduunu gsterip, her makamda ok maksd- iradiye-i Kurniyeyi ders vermesiyle Mekkiye yetlerin tarz- belatlarndan ayr ve parlak mucizne bir cezlet izhar eder. Bazan iki kelimede, mesel, 1 ve 2 de, tabiriyle ehadiyeti ve ile vhidiyeti bildirir, ehadiyet iinde vhidiyeti ifade eder. Hatt bir cmlede, bir zerreyi bir gzbebeinde grd ve yerletirdii gibi, gnei dahi aynyetle, ayn ekile gn gzbebeinde yerletirir ve ge bir gzyapar. Mesel, 3 yetinden sonra 4 yetinin akabinde der. Zemin ve gklerin hamet-i hilkatinde kalbin dahi htrtn bilir idare eder der, tarznda bir beyanat cihetiyle o sade ve mmiyet mertebesini ve avmn fehmini nazara alan basit ve cz muhavere, o tarz ile ulv ve czibedar ve umum ve iradkr bir mklemeye dner. 1. lemlerin Rabbi. 2. Rabbin. 3. Yeri ve g yaratan Odur. Hadd Sresi, 57:4. 4. O geceyi gndze, gndz de geceye geirir. Hadd Sresi, 57:6. Bir sual: Bazen ehemmiyetli bir hakikat sath nazarlara grnmediinden ve baz makamlarda cz ve di bir hdiseden yksek bir fezleke-i tevhidi veya kll bir dsturu beyan etmekte mnasebet bilinmediinden, bir kusur tevehhm edilir. Mesel, Hazret-i Yusuf Aleyhisselm kardeini bir hile ile almas iinde 1
diye gayet yksek bir dsturun zikri belata mnasebeti grnmyor. Bunun srr ve hikmeti nedir? 1. Her bilenin zerinde daha iyi bilen biri vardr. Ysuf Sresi, 12:76. Elcevap: Herbiri birer kk Kurn olan ekser uzun srelerde ve mutavasstlarda ve ok sahife ve makamlarda yalnz iki maksat deil, belki Kurn, mahiyeti hem bir kitab- zikir ve iman ve kir, hem bir kitab- eriat ve hikmet ve irad gibi, ok kitaplar ve ayr ayr dersleri tazammun ederek rububiyet-i lhiyenin hereye ihatasn ve hametli tecelliyatn ifade etmek cihetiyle, kinat kitab- kebrinin bir nevi kraati olan Kurn, elbette her makamda, hatt bazen bir sahifede ok maksatlar takiben marifetullahtan ve tevhidin mertebelerinden ve iman hakikatlerinden ders verdii haysiyetiyle, br makamda, mesel zhirce zayf bir mnasebetle baka bir ders aar ve o zayf mnasebete ok kuvvetli mnasebetler iltihak ederler, o makama gayet mutabk olur, mertebe-i belat ykselir. kinci bir sual: Kurnda sarhan ve zmnen ve iareten, hiret ve tevhidi ve beerin mkfat ve mcztn binler defa ispat edip nazara vermenin ve her srede, her sahifede, her makamda ders vermenin hikmeti nedir? Elcevap: Daire-i imknda ve kinatn sergzetine ait inklplarda ve emanet-i kbray ve hilfet-i arziyeyi omuzuna alan nev-i beerin ekavet ve saadet-i ebediyeye medar olan vazifesine dair en ehemmiyetli, en byk, en dehetli meselelerinden, en azametlilerini ders vermek ve hadsiz pheleri izale etmek ve gayet iddetli inkrlar ve inatlar krmak cihetinde, elbette o dehetli inklplar tasdik ettirmek ve o inklplar azametinde byk ve beere en elzem ve en zaruri meseleleri teslim ettirmek iin, Kurn, binler defa deil, belkimilyonlar defa onlara baktrsa yine israf deil ki, milyonlar keretekrarla o bahisler Kurnda okunur, usan vermez, ihtiya kesilmez.Mesel,
... 1 yetinin gsterdii mjde-i saadet-i ebediye hakikati, bare beere her dakika kendini gsteren hakikat-i mevtin, Hem insan, hem dnyasn, hem btn ahbabn idam- ebedsinden kurtarp ebed bir saltanat kazandrr dediinden milyarlar defa tekrar edilse ve kinat kadar ehemmiyet verilse, yine israf olmaz, kymetten dmez. 1. mn eden ve gzel iler yapanlar iin ise, altndan rmaklar akan Cennetler vardr. Brc Sresi, 85:11. te bu eit hadsiz kymettar meseleleri ders veren ve kinat bir hane gibi deitiren ve eklini bozan dehetli inklplar tesis etmekte iknaa ve inandrmaya ve ispata alan Kurn- Mucizl-Beyan, elbette sarhan ve zmnen ve iareten binler defa o meselelere nazar- dikkati celbetmek, deil israf, belki ekmek, il, hava ve ziya gibi birer hcet-i zaruriye hkmnde ihsann tazelendirir. Hem mesel,
1
2
3
4 gibi tehdit yetlerini Kurn gayet iddet ve hiddetle ve gayet kuvvet ve tekrarla zikretmesinin hikmeti ise, Risale-i Nurda kat ispat edildii gibi, beerin kfr, kinatn ve ekser mahlkatn hukukuna yle bir tecavzdr ki, semvt ve arz kzdryor ve ansr hiddete getirip tufanlarla o zlimleri tokatlyor.
5 yetinin sarahatiyle, o zlim mnkirlere Cehennem yle fkeleniyor ki, hiddetinden paralanmak derecesine geliyor. te byle bir cinayet-i mmeye ve hadsiz bir tecavze kar beerin kklk ve ehemmiyetsizlii noktasnda deil, belki zlimne cinayetinin azametine ve krne tecavznn dehetine kar, Sultan- Kinat kendi raiyetinin hukukunun ehemmiyetini ve o mnkirlerin kfr ve zulmndeki nihayetsiz irkinliini gstermek hikmetiyle, fermannda gayet hiddet ve iddetle o cinayeti ve cezasn deil bin defa, belkimilyonlar ve milyarlarla tekrar etse, yine israf ve kusur deil ki, binseneden beri yzer milyon insanlar hergn usanmadan keml-i itiyakla ve ihtiyala okurlar. 1. Hi phesiz krler Nis Sresi, 4:111. 2. Cehennem ateindedir. Tevbe Sresi, 9:35, 109. 3. Ve zlimler nsan Sresi, 76:31. 4. Onlar iin ac bir azap vardr. brahim Sresi, 14:22. 5. Oraya atldklarnda Cehennemin grleyiini iitirler ki, kaynayp duruyor.Neredeyse o Cehennem onlara olan fkesinden paralanacak! Mlk Sresi,67:7-8. Evet, hergn, her zaman, herkes iin bir lem gider, taze bir lemin kapskendine almasndan, o geici herbir lemini nurlandrmak iin ihtiyave itiyakla L ilhe illllah cmlesini binler defa tekrar ile o deien perdelere ve lemlere herbirisine bir L ilhe illllah bir lmba yapt gibi, yle de, o kesretli, geici perdeleri ve tazelenen seyyar kinatlar karanlklandrmamak ve yine-i hayatnda iniks eden suretlerini irkinletirmemek ve lehinde ahit olabilen o misar vaziyetleri aleyhine evirmemek iin, o cinayetlerin cezalarn ve Padiah- Ezelnin iddetli ve inatlarn kran tehditlerini, her vakit Kurn okumakla tahattur edip ve nefsin tuyanndan kurtulmaya almak hikmetiyle, Kurn gayet mnidar tekrar eder. Ve bu derece kuvvet ve iddet ve tekrarla tehdidat- Kurniyeyi hakikatsz tevehhm etmekten, eytan bile kaar. Onlar dinlemeyen mnkirlere Cehennem azab ayn- adalettir, diye gsterir. Hem mesel, As-y Ms gibi ok hikmetler ve faideleri bulunan kssa-i Msnn (a.s.) ve sair enbiyann kssalarn ok tekrarnda, risalet-i Ahmediyenin (a.s.m.) hakkaniyetine btn enbiyann nbvvetlerini hccet gsterip, Onlarn umumunu inkr edemeyen, bu ztn risaletini hakikat noktasnda inkr edemez hikmetiyle; ve herkes her vakit btn Kurn okumaya muktedir ve muvaffak olamadndan, herbir uzun ve mutavasst sreyi birer kk Kurn hkmne getirmek iin, ehemmiyetli erkn- imaniye gibi o kssalar tekrar etmesi, deil israf, belki mukteza-y belattr ve hdise-i Muhammediye, btn ben demin en byk hdisesi ve kinatn en azametli meselesi olduunu ders vermektir. Evet, Kurnda Zt- Ahmediyeye en byk makam vermek ve drt erkn- imaniyeyi iine almakla L ilhe illllah rknne denk tutulan Muhammedun Resulullah risalet-i Muhammediye kinatn en byk hakikati ve zt- Ahmediye btn mahlkatn en ere ve hakikat-i Muhammediye tabir edilen kll ahsiyet-i mneviyesi ve makam- kudssi, iki cihann en parlak bir gnei olduuna ve bu hrika makama liyakatine dair pekok hccetleri ve emareleri, kat bir surette Risale-i Nurda ispat edilmi. Binden birisi udur ki: Es-sebebu kel-fil dsturuyla, btn mmetinin btn zamanlarda iledii hasenatn bir misli onun defter-i hasenatna girmesi ve btn kinatn hakikatlerini, getirdii nurla nurlandrmas, deil yalnz cin, ins, melek ve zhayat, belki kinat semvt ve arz minnettar eylemesi ve istidat lisanyla nebatatn dualar ve ihtiyac- ftr diliyle hayvanatn dualar, gzmz nnde bilil kabul olmasnn ehadetiyle, milyonlar, belki ruhanlerle beraber milyarlar ftr ve reddedilmez dualar makbul olan suleh-y mmeti hergn o zta salt ve selm nvan ile rahmet dualar ve mnev kazanlarn en evvel o zta balamalar ve btn mmete okunan Kurnn yzbin hurufunun herbirisinde on sevaptan t yz, t bin hasene ve meyve vermesinden, yalnz kraat-i Kurn cihetiyle defter-i amline hadsiz nurlar girmesi haysiyetiyle, o ztn ahsiyet-i mneviyesi olan hakikat-i Muhammediye (a.s.m.) istikblde bir ecere-i tb-i Cennet hkmnde olacan Allml-Guyb bilmi ve grm, o makama gre Kurnnda o azm ehemmiyeti vermi ve fermannda ona tebaiyeti ve snnet-i seniyyesine ittib ile efaatine mazhariyeti en ehemmiyetli bir mesele-i insaniye gstermi ve o hametli ecere-i tbnn bir ekirdei olan ahsiyet-i beeriyetini ve bidayetteki vaziyet-i insaniyesini ara sra nazara almasdr. te Kurnn tekrar edilen hakikatleri bu kymette olduundan, tekraratnda kuvvetli ve geni bir mucize-i mneviye bulunmasna ftrat- selime ehadet edermeer maddiyyunluk tunuyla maraz- kalbe ve vicdan hastalna mptel ola!
1 kaidesine dahil olur. 1. Bazan insan, gz hastalndan dolay gne n inkr eder. Azndaki hastalktan dolay da suyun tadn beenmez. Bu Onuncu Meseleye bir htime olarak iki haiyedir: Birincisi: Bundan on iki sene evvel 1 iittim ki, en dehetli ve muannid bir zndk, Kurna kar suikastn, tercmesiyle yapmaya balam ve demi ki: Kurn tercme edilsin, t ne mal olduu bilinsin. Yani, lzumsuz tekrarat herkes grsn ve tercmesi onun yerinde okunsun diye dehetli bir pln evirmi. 1. Bu risalenin telinden on iki sene evvel. Fakat Risale-i Nurun cerh edilmez hccetleri kat ispat etmi ki, Kurnn hakik tercmesi kbil deil, ve lisan- nahv olan lisan- Arab yerinde Kurnn meziyetlerini ve nktelerini baka lisan muhafaza edemez ve herbir har, on adetten bine kadar sevap veren kelimt- Kurniyenin mucizne ve cemiyetli tabirlerinin yerini, beerin di ve cz tercmeleri tutamaz, onun yerinde camilerde okunmaz diye, Risale-i Nur her tarafta intiaryla o dehetli pln akm brakt. Fakat o zndktan ders alan mnafklar, yine eytan hesabna Kurn gneini emekle sndrmeye aptal ocuklar gibi ahmakane ve divanecesine almalar hikmetiyle, bana gayet sk ve skc ve skntl bir hlette bu Onuncu Mesele yazdrld tahmin ediyorum. Bakalaryla gremediim iin hakikat- hali bilemiyorum. kinci haiye: Denizli hapsinden tahliyemizden sonra, mehur ehir Otelinin yksek katnda oturmutum. Karmda gzel bahelerde kesretli kavak aalar birer halka-i zikir tarznda gayet ltif, tatl bir surette hem kendileri, hem dallar, hem yapraklar havann dokunmasyla cezbekrne ve czibedrne hareketle rakslar, kardelerimin mfarakatlarndan ve yalnz kaldmdan hznl ve gaml kalbime iliti. Birden gz ve k mevsimi hatra geldi ve bana bir gaet bast. Ben o keml-i nee ile cilvelenen o nzenin kavaklara ve zhayatlara o kadar acdm ki, gzlerim yala doldu. Kinatn ssl perdesi altndaki ademleri, raklar ihtar ve ihsasiyle kinat dolusu raklarn, zevllerin hznleri bama topland. Birden, hakikat-i Muhammediyenin (a.s.m.) getirdii nur imdada yetiti. O hadsiz hznleri gamlar, srurlara evirdi. Hatt o nurun, herkes ve her ehl-i iman gibi benim hakkmda milyon feyzinden yalnz o vakitte o vaziyete temas eden imdat ve tesellsi iin, zt- Muhammediyeye (a.s.m.) kar ebediyen minnettar oldum. yle ki: Ol nazar- gaet, o mbarek nzeninleri vazifesiz, neticesiz bir mevsimde grnp, hareketleri needen deil, belki gya ademden ve raktan titreyerek hilie dtklerini gstermekle, herkes gibi bendeki ak- bek ve hubb-u mehsin ve muhabbet-i vct ve efkat-i cinsiye ve alka-i hayatiyeye medar olan damarlarma o derece dokundu ki, byle dnyay bir mnev cehenneme ve akl bir tzip letine evirdii srada, Muhammed Aleyhissalt Vesselmn beere hediye getirdii nur perdeyi kaldrd; idam, adem, hilik, vazifesizlik, abes, rak, fanilik yerinde, o kavaklarn herbirinin yapraklar adedince hikmetleri mnlar ve Risale-i Nurda ispat edildii gibi, ksma ayrlan neticeleri ve vazifeleri var diye gsterdi. Birinci ksm: Sni-i Zlcellin esmsna bakar. Mesel, naslki bir usta, harika bir makineyi yapsa, onu takdir eden herkes o zta Mallah, brekllah deyip alklar. yle de, o makine dahi, ondan maksut neticeleri tam tamna gstermesiyle, lisan- haliyle ustasn tebrik eder, alklar. Her zhayat ve herey byle bir makinedir; ustasn tebriklerle alklar. kinci ksm hikmetleri ise, zhayatn ve zuurun nazarlarna bakar. Onlara irin bir mtalagh, birer kitab- marifet olur. Mnlarn zuurun zihinlerinde ve suretlerini kuvve-i hafzalarnda ve elvh- misliyede ve lem-i gaybn defterlerinde daire-i vcutta brakp, sonra lem-i ehadeti terk eder, lem-i gayba ekilir. Demek, sur bir vcudu brakr, mnev ve gayb ve ilm ok vcutlar kazanr. Evet madem Allah var ve ilmi ihta eder. Elbette adem, idam, hilik, mahv, fena, hakikat noktasnda, ehl-i imann dnyasnda yoktur. Ve krlerin dnyalar ademle, rakla, hilikle, fnilikle doludur. te bu hakikati, umumun lisannda gezen bu gelen darb- mesel ders verip, der: Kimin iin Allah var, ona herey var. Ve kimin iin yoksa, herey ona yoktur, hitir. Elhasl, nasl ki, iman, lm vaktinde insan idam- ebedden kurtaryor; yle de, herkesin husus dnyasn dahi idamdan ve hilik karanlklarndan kurtaryor. Ve kfr ise, hususan kfr- mutlak olsa, hem o insan, hem husus dnyasn lmle idam edip mnev cehennem zulmetlerine atar, hayatnn lezzetlerini ac zehirlere evirir. Hayat- dnyeviyeyi hiretine tercih edenlerin kulaklar nlasn! Gelsinler, buna ya bir are bulsunlar veya imana girsinler, bu dehetli hasrattan kurtulsunlar.
1 Duanza ok muhta ve size ok mtak kardeiniz Said Nurs 1. Seni her trl noksandan tenzih ederiz, Senin bize rettiinden bakabilgimiz yoktur. Sen hereyi hakkyla bilir, her ii hikmetle yaparsn. Bakara Sresi, 2:32. Onuncu Mesele mnasebetiyle Hsrevin stadna Yazd Mektup ok sevgili stadm Efendim, Cenb- Hakka hadsiz krler olsun, iki aylk iftirak zntlerini ve muhaberesizlik ztraplarn haetiren ve kalblerimize taze hayat baheden ve ruhlarmza yeni, sf bir nesm ihd eden Kurnn cellli ve izzetli, rahmetli ve efkatli yetlerindeki tekraratn mehsinini tdd eden, hikmet-i tekrarnn lzum ve ehemmiyetini izah eden ve Risale-i Nurun bir harika mdafaas olan Denizli Meyvesinin Onuncu Meselesi namn alan Emirda ieini aldk. Elhak takdir ve tahsine ok lyk olan bu iei kokladka, ruhumuzdaki itiyak ykseldi. Dokuz aylk hapis skntsna mukbil, Meyvenin Dokuz Meselesi nasl beraatimize byk bir vesile olmakla gzelliini gstermise, Onuncu Meselesi olan iei de Kurnn cazl iczndaki harikalar gstermekle o nisbette gzelliini gstermektedir. Evet sevgili stadm, gln ieindeki fevkalde letafet ve gzellik, aacndaki dikenleri nazara hi gstermedii gibi, bu nuran iek de bize dokuz aylk hapisskntsn unutturacak bir ekilde o skntlarmz da hieindirmitir. Mtalasna doyulmayacak ekilde kaleme alnan ve akllar hayrete sevk eden bu nuran iek, muhtev olduu ok gzelliklerinden, bilhassa, Kurnn tercmesi sretiyle nazar- beerde diletirilmek ihanetine mukbil, o tekraratn kymetini tam gstermekle Kurnn cihandeer ulviyetini meydana koymutur. Sliklerinin her asrda fevkalde bir metanetle sarlmalaryla ve emir ve nehyine tamamen inkyad etmeleriyle, gya yeni nazil olmu gibi tazelii ispat edilmi olan Kurn- Mucizl- Beyann, btn asrlarda, zlimlerine kar iddetli ve dehetli ve tekrarl tehditleri ve mazlumlarna kar efkatli ve rahmetli mkerrer taltieri, hususuyla bu asrmza bakan tehdidat iinde zlimlerine misli grlmemi bir hlette, sanki feza-i ekberden bir nmuneyi andran semv bir cehennemle alt-yedi seneden beri mtemadiyen feryad gan ettirmesi ve kez mazlumlarnn bu asrdaki kll fertleri banda Risale-i Nur talebelerinin bulunmas ve hakikaten bu talebeleri de mem-i slifenin enbiyalarna verilen necatlar gibi pek byk umum ve husus necatlara mazhar etmesi ve muarzlar olan dinsizlerin cehennem azapla tokatlanmalarn gstermesi, hem iki gzel ve ltif hiyelerle htime verilmek suretiyle iein tamam edilmesi, bu fakir talebeniz Hsrevi o kadar byk bir srurla sonsuz bir kre sevk etti ki, bu gzel iein verdii sevin ve sruru mddet-i mrmde hissetmediimi sevgili stadma arz ettiim gibi, kardelerime de kerratla sylemiim. Cenb- Hak, zayf ve tahammlsz omuzlarna pek azametli br- sakl tahmil edilen siz sevgili stadmzdan ebediyen raz olsun ve yklerinizi tahf etmekle yzlerinizi ebede kadar gldrsn. min. Evet, sevgili stadm. Biz Allahtan, Kurndan, Habib-i Zandan ve Risale-i Nurdan ve Kurn delll siz sevgili stadmzdan ebediyen razyz. Ve intisabmzdan hibir cihetle pimanlmz yok. Hem kalbimizde zerre kadar ktlk etmek iin niyetyok. Biz ancak Allah ve rzasn istiyoruz. Gn getike, rzasiinde Cenb- Hakka vuslat itiyaklarn kalbimizde teksif ediyoruz. Bil istisna bize fenalk edenleri Cenb- Hakka terk etmekle affetmek ve bilakis bize zulmeden o zlimler de dahil olduu halde herkese iyilik etmek, Risale-i Nur talebelerinin kalblerine yerleen bir iar- slm olduunu, biz istemeyerek iln eden Hazret-i Allaha hadsiz hudutsuz krler ediyoruz. ok kusurlu talebeniz Hsrev On Birinci Mesele Meyvenin On Birinci Meselesinin ba, bir meyvesi Cennet ve biri saadet-i ebediye ve biri ryetullah olan iman ecere-i kudsiyesinin hadsiz, kll ve czi meyvelerinden yzer nmuneleri Risale-i Nurda beyan ve hccetlerle ispat edildiinden, izahn Siracn-Nura havale edip kll erknnn deil, belki cz ve czlerin, cz ve husus meyvelerinden birka nmune beyan edilecek. Birisi: Bir gn bir duada, Y Rabbi! Cebril, Mikil, sral, Azrail hrmetlerine ve efaatlerine, beni cin ve insin erlerinden muhafaza eyle! melinde duay dediim zaman, herkesi titreten ve dehet veren Azrail namn zikrettiim vakit, gayet tatl ve tesellidr ve sevimli bir hlet hissettim, Elhamd lillh dedim. Azraili cidden sevmeye baladm. Melikeye iman rknnn bu cz ferdinin pek ok meyvelerinden yalnz bir cz meyvesine gayet ksa bir iaret ederiz. Birisi: nsann en kymetli ve stnde titredii mal, onun ruhudur. Onu zyi olmaktan ve fenadan ve baboluktan muhafaza etmek iin kuvvetli ve emin bir ele teslimin derin bir sevin verdiini kat hissettim. Ve insann amelini yazan melekler hatrma geldi. Baktm, aynen bu meyve gibi ok tatl meyveleri var. Birisi: Her insan kymetli bir szn ve ilini bkiletirmek iin itiyakla kitabet ve iir, hatt sinema ile hfzna alr. Hususan, o illerin Cennette bki meyveleri bulunsa, daha ziyade merak eder. Kirmen Ktibin insann omuzlarnda durup onlar ebed manzaralarda gstermek ve sahiplerine daim mkfat kazandrmak, o kadar bana irin geldi ki, tarif edemem. Sonra, ehl-i dnyann, beni hayat- itimaiyedeki hereyden tecrit etmek iinde btn kitaplarmdan ve dostlarmdan ve hizmetilerimden ve tesell verici ilerden ayr drmeleriyle beraber gurbet vaheti beni skarken ve bo dnya bama yklrken, melikeye imann pek ok meyvelerinden birisi imdadma geldi; kinatm ve dnyam enlendirdi, melekler ve ruhnlerle doldurdu, 1 lemimi sevinle gldrd. Ve ehl-i dalletin dnyalar vahet ve boluk ve karanlkla aladklarn gsterdi. 1. Tirmiz, Zhd: 9; bni Mce, Zhd: 19; Msned: 5:172, 173. Hayalim bu meyvenin lezzetiyle mesrur iken, umum peygamberlere imann pek ok meyvelerinden buna benzerbirtek meyvesini ald, tatt. Birden, btn gemi zamanlardaki enbiyalarla yaam gibi onlara imanm ve tasdikim, o zamanlar klandrd ve imanm kll yapp genilendirdi ve hirzaman Peygamberimizin imana ait olan dvlarna binler imza bastrd, eytanlar susturdu. Birden, Hikmetl-stize Lemasnda kat cevab bulunan bir sual kalbime geldi ki: Bu meyveler gibi hadsiz tatl semereler ve faideler ve hasenatn gayet gzel neticeleri ve menfaatleri ve Erhamrrhimnin gayet merhametkrane tevkleri ve inyetleri ehl-i hidyete yardm edip kuvvet verdikleri halde, ehl-i dallet neden ok defa galebe eder ve bazen yirmisi, yz tane ehl-i hidyeti perian eder? diye, mnen benden soruldu. Ve bu tefekkr iinde eytann gayet zayf desiselerine kar Kurnn byk tahidat ve melikeleri ve Cenb- Hakkn yardmn ehl-i imana gndermesi hatra geldi. Risale-i Nurun onun hikmetini kat hccetlerle izahna binaen, o sualin cevabna gayet ksa bir iaret ederiz. Evet, bazen serseri ve gizli, muzr bir adamn bir saraya ate atmaya almas yznden, yzer adamn yapmas gibi, yzer adamn muhafazasyla ve bazan devlete ve padiaha iltica ile o sarayn vcudu devam edebilir. nk, onun vcudu, btn eraitin ve erknn ve esbbn vcuduyla olabilir. Fakat onun ademi ve harap olmas, birtek artn ademiyle vki ve bir serserinin bir kibritiyle yanp mahvolduu gibi, ins ve cin eytanlar az bir il ile byk tahribat ve dehetli mnev yangnlar yaparlar. Evet, btn fenalklar ve gnahlar ve erlerin mayas ve esaslar ademdir, tahriptir. Sureten vcudun altnda, adem ve bozmak sakldr. te cinn ve ins eytanlar ve erirler bu noktaya istinaden gayet zayf bir kuvvetle hadsiz bir kuvvete kar dayanp, ehl-i hak ve hakikat Cenb- Hakkn derghna ilticaya ve kamaya her vakit mecbur ettiinden, Kurn, onlar himaye iin byk tahidat yapar. Doksan dokuz esm-i lhiyeyi onlarn ellerine verir. O dmanlara kar sebat etmelerine ok iddetli emirler verir. Bu cevaptan, birden pek byk bir hakikatin ucu ve azametli, dehetli bir meselenin esas grnd. yle ki: Nasl ki Cennet, btn vcut lemlerinin mahsultn tayor ve dnyann yetitirdii tohumlar bkiyne smbllendiriyor. yle de, Cehennem dahi, hadsiz dehetli adem ve hilik lemlerinin ok elm neticelerini gstermek iin, o adem mahsultlarn kavuruyor. Ve o dehetli Cehennem fabrikas, sair vazifeleri iinde, lem-i vcut kinatn lem-i adem pisliklerinden temizlettiriyor. Bu dehetli meselenin imdilik kapsn amayacaz; inallah sonra izah edilecek. Hem meleklere iman meyvesinden bir cz ve Mnker ve Nekire 1 ait bir nmunesi udur: 1. bk. Tirmiz, Ceniz: 70; bni Mce, Ceniz: 65; Msned: 3:126, 4:288. Herkes gibi ben dahi muhakkak gireceim diye mezarma hayalen girdim. Ve kabirde yalnz, kimsesiz, karanlk, souk, dar bir haps-i mnferitte, bir tecrid-i mutlak iindeki tevahhu ve meyusiyetten tedehh ederken, birden Mnker ve Nekir taifesinden iki mbarek arkada kp geldiler. Benimle mnazaraya baladlar. Kalbim ve kabrim genilediler, nurlandlar, hararetlendiler. lem-i ervha pencereler ald. Ben de, imdi hayalen ve istikbalde hakikaten greceim o vaziyete btn canmla sevindim ve krettim. Sarf ve nahiv ilmini okuyan bir medrese talebesinin vefat edip, kabirde Mnker ve Nekirin: Men Rabbke (Senin Rabbin kimdir?) diye suallerine kar, kendini medresede zannedip nahiv ilmiyle cevap vererek, Men mbteddr, Rabbke onun haberidir. Mkl bir meseleyi benden sorunuz, bu kolaydr diyerek, hem o melikeleri, hem hazr ruhlar, hem o vkay mahede eden orada bulunan bir kefl-kubur velsini gldrd ve rahmet-i lhiyeyi tebessme getirdi. Azaptan kurtulduu gibi, Risale-i Nurun bir ehid kahraman olan merhum Hfz Ali, hapiste Meyve Risalesini keml-i akla yazarken ve okurken vefat edip kabirde melike-i suale mahkemedeki gibi Meyve hakikatleriyle cevap verdii misill, ben de ve Risale-i Nur akirtleri de, o suallere kar Risale-i Nurun parlak ve kuvvetli hccetleriyle istikbalde hakikaten ve imdi mnen cevap verip onlar tasdike ve tahsine ve tebrike sevk edecekler inaallah. Hem meleklere imann saadet-i dnyeviyeye medar cz bir nmunesi udur ki: lmihalden iman dersini alan bir msum ocuun, yannda alayan ve msum bir kardeinin vefat iin vveyl eden dier bir ocua, Alama, kreyle. Senin kardein meleklerleberaber Cennete gitti. Orada gezer, bizden daha iyi keyfedecek, melekler gibi uacak, her yeri seyredebilir deyip, feryat edenin alamasntebessme ve sevince evirmesidir. Ben de aynen bu alayan ocuk gibi, bu hazin kta ve elm bir vaziyetimde gayet elm iki vefat haberini aldm. Biri, hem li mekteplerde birincilii kazanan, hem Risale-i Nurun hakikatlerini nereden biraderzdem merhum Fuad; ikincisi, hacca gidip sekerat iinde tavaf ederken, tavaf iinde vefat eden lime Hanm namndaki merhume hemirem... Bu iki akrabamn lmleri, htiyar Risalesinde yazlan merhum Abdurrahmann vefat gibi beni alatrken, imann nuruyla o msum Fuad, o saliha Hanm insanlar yerinde meleklere, hrilere arkada olduklarn ve bu dnyann tehlike ve gnahlarndan kurtulduklarn mnen, kalben grdm. O iddetli hzn yerinde byk bir sevin hissedip hem onlar, hem Fuadn pederi kardeim Abdlmecidi, hem kendimi tebrik ederek Erhamrrahimne teekkr ettim. Bu iki merhumeye rahmet duas niyetiyle buraya yazld, kaydedildi. Risale-i Nurdaki btn mzanlar ve muvazeneler, imann saadet-i dnyeviyeye ve uhreviyeye medar meyvelerini beyan ederler. Ve o kll ve byk meyveler, bu dnyada gsterdikleri saadet-i hayatiye ve lezzet-i mr cihetiyle her mminin iman ona bir saadet-i ebediyeyi kazandracak, belki smbl verecek ve o surette inkiaf edecek diye haber verirler. Ve o kll ve pek ok meyvelerinden be meyvesi, meyve-i Mirac olarak Otuz Birinci Szn hirinde ve be meyvesi Yirmi Drdnc Szn Beinci Dalnda nmune olarak yazlm. Erkn- imaniyenin herbirinin ayr ayr pek ok, belki hadsiz meyveleri olduu gibi, mecmuunun birden ok meyvelerinden bir meyvesi, koca Cennet ve biri de saadet-i ebediye ve biri de belki en tatls da ryet-i lhiyedir diye, bata demitik. Ve Otuz kinci Szn hirindeki muvazenede, imann saadet-i dreyne medar bir ksm semereleri gzel izah edilmi. man- bil-kader rknnn kymettar meyveleri bu dnyada bulunduuna bir delil, umum lisannda darb- mesel olmutur. Yani, Kadere iman eden gamlardan kurtulur. Risale-i Kaderin hirinde gzel bir temsil ile, iki adamn hne bir sarayn bahesine girmesiyle, bir kll meyvesi beyan edilmi. Hatt ben kendi hayatmda binler tecrbelerimle grdm ve bildim ki, kadere iman olmazsa hayat- dnyeviye saadeti mahvolur. Elm musibetlerde, ne vakit kadere iman cihetine bakardm, musibet gayet haeiyor gryordum. Ve Kadere iman etmeyen nasl yaayabilir? diye hayret ederdim. Melikeye iman rknnn kll meyvelerinden birisine, Yirmi kinci Szn kinci Makamnda yle iaret edilmi ki: Azrail Aleyhisselm Cenb- Hakka mnct edip demi: Kabz- ervh vazifesinde senin ibdn benden ksecekler, ekv edecekler? Ona cevaben denilmi: Senin vazifene hastalklar ve musibetleri perde yapacamt ibdmn ekvlar onlara gitsin, sana gelmesin. Aynen bu perdeler gibi, Azrail Aleyhisselmn vazifesi de bir perdedirt haksz ekvlar Cenb- Hakka gitmesin. nk lmdeki hikmet ve rahmet ve gzellik ve maslahat cihetini herkes gremez. Zhire bakp itiraz eder, ekvya balar. te bu haksz ekvlar Rahm-i Mutlaka gitmemek hikmetiyle, Azrail Aleyhisselm perde olmu. Aynen bunun gibi, btn meleklerin, belki btn esbab- zhiriyenin vazifeleri, izzet-i rububiyetin perdeleridir. T gzellikleri grnmeyen ve hikmetleri bilinmeyen eylerde kudret-i lhiyenin izzeti ve kudsiyeti ve rahmetinin ihatas muhafaza edilsin, itiraza hedef olmasn ve hasis ve ehemmiyetsiz ve merhametsiz eylerle kudretin mbaereti nazar- zhirde grnmesin. Yoksa, hibir sebebin hakik tesiri ve icada hi kbiliyeti olmadn, hereyde tevhid sikkeleri kat gsterdiini, Risale-i Nur hadsiz delilleriyle ispat etmi. Halk etmek, icad etmek Ona mahsustur. Esbab yalnz bir perdedir. Melike gibi zuur olanlarn, yalnz cz-i ihtiyaryla cz, icadsz, kesb denilen bir nevi hizmet-i ftriye ve amel bir nevi ubudiyetten baka ellerinde yoktur. Evet, izzet ve azamet isterler ki, esbab, perdedar- dest-i kudret ola akln nazarnda. Tevhid ve ehadiyet isterler ki, esbab ellerini eksinler tesir-i hakikden. te, nasl ki melekler ve umur-u hayriyede ve vcudiyede istihdam edilen zhir sebepler, gzellikleri grnmeyen ve bilinmeyen eylerde kudret-i Rabbniyeyi kusurdan, zulmden muhafaza edip takdis ve tesbih-i lhde birer vesiledirler. Aynen yle de, cinn ve ins eytanlar ve muzr maddelerin umur-u erriyede ve ademiyede istimalleri dahi, yine kudret-i Sbhniyeyi gadirden ve haksz itirazlardan ve ekvlara hedef olmaktan kurtarmakla takdis ve tesbihat- Rabbniyeye ve kinattaki btn kusurattan mberr ve mnezzehiyetine hizmet ediyorlar. nk, btn kusurlar ademden ve kbiliyetsizlikten ve tahripten ve vazife yapmamaktanki birer ademdirlerve vcudu olmayan adem illerden geliyor. Bu eytan ve erli perdeler o kusurata merci olup itiraz ve ekvlar bil-istihkak kendilerine alarak Cenb- Hakkn takdisine vesile oluyorlar. Zaten erli ve adem ve tahripi ilerde kuvvet ve iktidar lzm deil. Az bir il ve cz bir kuvvet, belki vazifesini yapmamakla bazan byk ademler ve bozmaklar oluyor; o erir filler muktedir zannedilirler. Halbuki, ademden baka hi tesirleri ve czi bir kesbden hari bir kuvvetleri yoktur. Fakat o erler ademden geldiklerinden, o erirler hakiki fildirler. Bil-istihkak, eer zuur ise cezay ekerler. Demek seyyiatta o fenalar fildirler. Fakat haseneler ve hayrlarda ve amel-i salihde vcut olmasndan, o iyiler hakiki fil ve messir deiller. Belki kbildirler, feyz-i lhyi kabul ederler. Ve mkfatlar dahi srf bir fazl- lhdir diye, Kurn- Hakm
1 ferman eder. 1. Sana her ne iyilik eriirse Allahtandr. Sana her ne ktlk gelirse, o da kendi nefsindendir. Nis Sresi, 4:79. Elhsl, vcut kinatlar ve hadsiz adem lemleri birbirleriyle arprken ve Cennet ve Cehennem gibi meyveler verirken ve btn vcut lemleri Elhamdlillh, elhamdlillh ve btn adem lemleri Sbhnallah, sbhnallah derken ve ihtal bir kanun-u mbareze ile melekler eytanlarla ve hayrlar erlerle, t kalbin etrafndaki ilham, vesvese ile mcadele ederken, birden meleklere imann bir meyvesi tecell eder, meseleyi halledip karanlk kinat klandrr. 1
yetinin envrndan bir nurunu bize gsterir ve bu meyve ne kadar tatl olduunu tattrr. 1. Allah gklerin ve yerin nrudur. Nur Sresi, 24:35. kinci bir kll meyvesine, Yirmi Drdnc ve elif ( )ler kerametini gsteren Yirmi Dokuzuncu Szler iaret edip parlak bir surette meleklerin vcudunu ve vazifesini ispat etmiler. Evet, kinatn her tarafnda, cz ve kll hereyde, her nevide, kendini tanttrmak ve sevdirmek iinde merhametkrane bir hamet-i rububiyet, elbette o hamete, o merhamete, o tanttrmaya, o sevdirmeye kar kr ve takdis iinde bir geni ve ihatal ve uurkrne bir ubudiyetle mukabele etmesi lzm ve katdir. Ve uursuz cemdat ve erkn- azme-i kinat hesabna o vazifeyi ancak hadsiz melekler grebilir ve o saltanat- rubbiyetin her tarafta, serda, Sreyyada, zeminin temelinde, dnda hakmne ve hametkrne icraatn onlar temsil edebilirler. Mesel, felsefenin ruhsuz kanunlar pek karanlk ve vahetli gsterdikleri hilkat- arziye ve vaziyet-i ftriyesini, bu meyve ile nurlu, nsiyetli bir tarzda Sevr ve Hut namlarndaki iki melein omuzlarnda, yani nezaretlerinde ve Cennetten getirilen ve fni kre-i arzn bki bir temel ta olmak, yani ileride bki Cennete bir ksmn devretmeye bir iaret iin sahret namnda uhrev bir madde, bir hakikat gnderilip Sevr ve Hut meleklerine bir nokta-i istinad edilmi diye Ben srailin eski peygamberlerinden rivayet var ve bn-i Abbastan dahi mervdir. Maatteessf bu kuds mn, mrr-u zamanla bu tebih, avmn nazarnda hakikat telkki edilmekle akln haricinde bir suret alm. Madem melekler havadagezdikleri gibi toprakta ve tata ve yerin merkezinde de gezerler;elbette onlarn ve kre-i arzn stnde duracak cismn ta ve bala ve kze ihtiyalar yoktur. Hem mesel kre-i arz, kre-i arzn nevileri adedince balar ve o nevilerin fertleri saysnca diller ve o ferdlerin z ve yaprak ve meyveleri miktarnca tesbihatlar yapt iin, elbette o hametli ve uursuz ubudiyet-i ftriyeyi bilerek, uurdrne temsil edip dergh- lhiyeye takdim etmek iin, krk bin bal ve her ba krk bin dil ile ve herbir dil ile krk bin tesbihat yapan bir melek-i mekkeli bulunacak ki, ayn- hakikat olarak Muhbir-i Sadk haber vermi. Ve hilkat-i kinatn en ehemmiyetli neticesi olan insanlarla mnasebt- Rabbniyeyi tebli ve izhar eden Cebril Aleyhisselm ve zhayat leminde en hametli ve en dehetli olan diriltmek ve hayat vermek ve lmle terhis etmekteki Hlka mahsus olan icraat- lhiyeyi, yalnz temsil edip ubudiyetkrne nezaret eden sral Aleyhisselm ve Azrail Aleyhisselm ve hayat dairesinde rahmetin en cemiyetli, en geni, en zevkli olan rzktaki ihsanat- Rahmniyeye nezaretle beraber uursuz krleri uurla temsil eden Mikil Aleyhisselm gibi meleklerin pek acip mahiyette olarak bulunmalar ve vcutlar ve ruhlarn beklar, saltanat ve hamet-i rububiyetin muktezasdr. Onlarn ve herbirinin mahsus taifelerinin vcutlar, kinatta gne gibi grnen saltanat ve hametin vcudu derecesinde katdir ve phesizdir. Melikeye ait baka maddeler bunlara kyas edilsin. Evet, kre-i arzda drt yz bin nevileri zhayattan halk eden, hatt en di ve mteafn maddelerden zruhlar oklukla yaratan ve her taraf onlarla enlendiren ve mucizat- sanatna kar, onlara dilleriyle Mallah, Brekllah, Sbhnallah dediren ve ihsanat- rahmetine mukbil Elhamd lillh, Ve-kr lillh, Allahu ekber o hayvancklara sylettiren bir Kadr-i Zlcelli vel-Ceml, elbette, bilek vel phe, koca semvta mnasip, isyansz ve daima ubudiyette olan sekeneleri ve ruhanleri yaratm, semvt enlendirmi, bo brakmam ve hayvanatn taifelerinden pek ok ziyade ayr ayr nevileri meleklerden icad etmi ki, bir ksm kck olarak yamur ve kar katrelerine binip sanat ve rahmet-i lhiyeyi kendi dilleriyle alklyorlar; bir ksm, birer seyyar yldzlara binip feza-y kinatta seyahat iinde azamet ve izzet ve hamet-i rububiyete kar tekbir ve tehlil ile ubudiyetlerini leme iln ediyorlar. Evet, zaman- demden beri btn semv kitaplar ve dinler meleklerin vcutlarna ve ubudiyetlerine ittifaklar ve btn asrlarda meleklerle konumalar ve muhavereler, kesretli tevatrle insanlar iinde vuku bulduunu nakil ve rivayetleri ise, grmediimiz Amerika insanlarnn vcutlar gibi meleklerin vcutlarn ve bizimle alkadar olduklarn kat ispat eder. te, imdi gel, iman nuruyla bu kll ikinci meyveye bak ve tat: Nasl kinat batan baa enlendirip, gzelletirip bir mescid-i ekbere ve byk bir ibadethneye eviriyor! Ve fen ve felsefenin souk, hayatsz, zulmetli, dehetli gstermelerine mukbil, hayatl, uurlu, kl, nsiyetli, tatl bir kinat gstererek bki hayatn bir cilve-i lezzetini, ehl-i imana, derecesine gre dnyada dahi tattrr. Tetimme: Nasl ki vahdet ve ehadiyet srryla kinatn her tarafnda ayn kudret, ayn isim, ayn hikmet, ayn sanat bulunmasyla Hlkn vahdet ve tasarrufu ve icad ve rububiyeti ve hallkyet ve kudsiyeti, cz-kll herbir masnuun hal diliyle iln ediliyor. Aynen yle de, her tarafta melekleri halk edip her mahlkun lisan- hal ile uursuz yaptklar tesbihat, meleklerin ubudiyetkrne dilleriyle yaptryor. Meleklerin hibir cihette hilf- emir hareketleri yoktur. Hlis bir ubudiyetten baka hibir icad ve emirsiz hibir mdahale, hatt izinsiz efaatleri dahi olmaz. Tam
1
2 srrna mazhardrlar. 1. Hayr, (onlarn evlt dedikleri) Allahn ikramda bulunduu kullardr. Enbiy Sresi, 21:26. 2. Verilen emri yerine getirirler. Tahrm Sresi, 66:6. Htime Gayet ehemmiyetli bir nkte-i icziyeye dair, birden ihtiyarsz, maripten sonra kalbe ihtar edilen ve Sre-i
1 n zhir bir mucize-i gaybiyesini gsteren uzun bir hakikate ksa bir iarettir.
2 1. De ki: Snrm sabahn Rabbine. Felk Sresi, 113:1. 2. Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla. De ki: Snrm sabahn Rabbine. Yaratt eylerin errinden. Karanl ktnde gecenin errinden. Dmlere eyen byclerin errinden. Haset ettiinde hasetinin errinden. Felk Sresi, 113:1-5. te, yalnz mn-y ir cihetinde bu sre-i azme-i hrika, Kinatta adem lemleri hesabna alan erirlerden ve ins ve cinn eytanlardan kendinizi muhafaza ediniz Peygamberimize ve mmetine emrederek, her asra bakt gibi, mn-y iarsiyle bu acip asrmza daha ziyade, belki zhir bir tarzda bakar, Kurnn hizmetkrlarn istizeye dvet eder. Bu mucize-i gaybiye, be iaretle ksaca beyan edilecek. yle ki: Bu srenin herbir yetinin mnlar oktur. Yalnz mn-y iar ile, be cmlesinde drt defa kelimesini tekrar etmek ve kuvvetli mnasebet-i mneviye ile beraber drt tarzda bu asrn emsalsiz drt dehetli ve frtnal madd ve mnev erlerine ve inklplarna ve mbarezelerine ayn tarihle parmak basmak ve mnen Bunlardan ekininiz emretmek, elbette Kurnn iczna yakr bir irad- gaybdir. Mesel, bata cmlesi, bin yz elli iki veya drt (1352-1354) tarihine hesab- ebced ve cifrile tevafuk edip nev-i beerde en geni hrs ve hasetle ve Birinci Harbin sebebiyle vukua gelmeye hazrlanan kinci Harb-i Umumiye iaret eder ve mmet-i Muhammediyeye (a.s.m.) mnen der: Bu harbe girmeyiniz ve Rabbinize iltica ediniz. Ve bir mna-y remziyle, Kurnnn hizmetkrlarndan olan Risale-i Nur akirtlerine hususi bir iltifatla, onlarn Eskiehir hapsinden, dehetli bir erden ayn tarihiyle kurtulmalarna ve haklarndaki imha plnnn akm braklmasna remzen haber verir, mnen stize ediniz emreder gibi bir remiz verir. Hem mesel 1 cmlesi (edde saylmaz) bin yz altm bir (1361) ederek bu emsalsiz harbin merhametsiz ve zlimne tahribatna Rm ve Hicr tarihiyle parmak bast gibi, ayn zamanda btn kuvvetleriyle Kurnn hizmetine alan Nur akirtlerinin geni bir imha plnndan ve elm ve dehetli bir beldan ve Denizli hapsinden kurtulmalarna tevafukla, bir mn-y remz ile onlara da bakar, Halkn errinden kendinizi koruyunuz gizli bir m ile der. Hem mesel 2 cmlesi (eddeler saylmaz) bin yz yirmi sekiz (1328), eer eddedeki saylsa, bin yz elli sekiz (1358) adediyle bu umum harpleri yapan ecneb gaddarlarn, hrs ve hasetle bizdeki Hrriyet inklbnn Kurn lehindeki neticelerini bozmak kriyle tebeddl- saltanat ve Balkan ve talyan harpleri ve Birinci Harb-i Umumnin patlamasyla madd ve mnev erlerini, siyas diplomatlarn, radyo diliyle herkesin kafalarna sihirbaz ve zehirli emeleriyle ve mukadderat- beerin dme ve ukdelerine gizli plnlarn telkin etmeleriyle bin senelik medeniyet terakkiyatn vahiyne mahveden erlerin vcuda gelmeye hazrlanmalar tarihine tevfuk ederek in tam mnasna tetbuk eder. 1. Yaratt eylerin errinden. Felk Sresi, 113:2. 2. Dmlere eyen bycler... Felak Sresi, 113:4. Hem mesel 1 cmlesi (edde ve tenvin saylmaz) yine bin yz krk yedi (1347) edip, ayn tarihte, ecneb muahedelerin icbaryla bu vatanda ehemmiyetli sarsntlar ve felsefenin tahakkmyle bu dindar millette ehemmiyetli tahavvller vcuda gelmesine ve ayn tarihte, devletlerde kinci Harb-i Umumyi ihzar eden dehetli hasetler ve rekabetlerin arpmalar tarihine bu mn-y ir ile tam tamna tevafuku ve mnen tetabuku, elbette bu kuds srenin bir lema-i icz- gaybsidir. 1. "Haset ettiinde hasetinin errinden." Felk Sresi, 113:5. Bir htar Herbir yetin mteaddit mnlar vardr. Hem herbir mn klldir; her asrda efrad bulunur. Bahsimizde bu asrmza bakan yalnz mn-y ir tabakasdr. Hem o kll mnada, asrmz bir ferttir. Fakat hususiyet kesb etmi ki, ona tarihiyle bakar. Ben drt senedir, bu harbin ne safahatn ve ne de neticelerini ve ne de sulh olmu, olmam bilmediimden ve sormadmdan, bu kuds srenin daha ne kadar bu asra ve bu harbe iareti var diye daha onun kapsn almadm. Yoksa bu hazinede daha ok esrar var olduunu Risale-i Nurun eczalarnda, hususan Rumuzt- Semaniye risalelerinde beyan ve ispat edildiinden onlara havale edip ksa kesiyorum. Hatra gelebilen bir sualin cevabdr Bu lema-i icziyede, bataki 1 da, hem , hem kelimeleri hesaba girmesi ve hirde yalnz kelimesi girmesi girmemesi ve 2 ikisi de hesap edilmemesi gayet ince ve ltif bir mnasebete ima ve remz iindir. nk, halklarda erden baka hayrlar da var. Hem btn er herkese gelmez. Buna remzen, bazyeti ifade eden ve girmiler. Hsid hased ettii zaman btn erdir. Bazyete lzum yoktur. Ve 3 remziyle, kendi menfaatleri iin kre-i arza ate atan eyicilerin ve sihirbaz o diplomatlarn tahribata ait btn ileri ayn-i erdir diye, daha kelimesine lzum kalmad. 1. Yaratt eylerin errinden. Felk Sresi, 113:2. 2. Dmlere eyen byclerin errinden. Felk Sresi, 113:4. 3. "Dmlere eyen bycler..." Felk Sresi, 113:4. Bu sreye ait bir nkte-i icziyenin haiyesidir Nasl bu sre, be cmlesinden drt cmlesiyle bu asrmzn drt byk erli inklplarna ve frtnalarna mn-y ir ile bakar. Aynen yle de, drt defa tekraren (edde saylmaz) kelimesiyle, lem-i slmca en dehetli olan Cengiz ve Hlgu tnesinin ve Abbs Devletinin inkraz zamannn asrna drt defa mn-y ir ile ve makam- cifr ile bakar ve parmak basar. Evet, eddesiz be yz (500) eder; doksandr (90). stikbale bakan ok yetler, hem bu asrmza, hem o asrlara iaret etmeleri cihetinde istikbalden haber veren mam- Ali (r.a.) ve Gavs- zam (k.s.) dahi, aynen hem bu asrmza, hem o asra bakp haber vermiler.
1 kelimeleri bu zamana deil, belki bin yz altm bir (1161) ve sekiz yz on (810) ederek, o zamanlarda ehemmiyetli madd mnev erlere iaret eder. Eer beraber olsa, Mildi bin dokuz yz yetmi bir (1971) olur. O tarihte dehetli bir erden haber verir. Yirmi sene sonra, imdiki tohumlarn mahsul slah olmazsa, elbette tokatlar dehetli olacak. 2. Karanl ktnde gecenin Felk Sresi, 113:3. On Birinci Meselenin Haiyesinin bir Lhikasdr yetl-Krsnin tetimmesi olan 1 ) ( bin yz elli (1350), 2
bin dokuz yz yirmi dokuz (1929) veya (1928), 3 dokuz yz krk alt (946) Risaletn-Nur ismine muvafk; 4 bin yz krk yedi (1347); ) ( ) ( 5 eer beraber olsa bin on iki (1012), eer beraber olmazsa dokuz yz krk be (945) (bir edde saylmaz), 6 ) ( bin yz yetmi iki (1372) (eddesiz), 7 ) ) bin drt yz on yedi (1417); 8
) ) bin yz otuz sekiz (1338) (edde saylmaz) 9 bin iki yz doksan be (1295) (edde saylr) eder. Risaletn- Nurun hem iki kere ismine, hem suret-i mcahedesine, hem tahakkukuna ve telif ve tekemml zamanna tam tamna tevafukuyla beraber, ehl-i kfrn bin iki yz doksan (1293) harbiyle lem-i slmn nurunu sndrmeye almas tarihine ve Birinci Harb-i Umumden istifade ile bin yz otuz sekizde (1338) bilil nurdan zulmata atmak iin yaplan dehetli muahedeler tarihine tam tamna tevafuku ve iinde mkerreren nur ve zulmat karlatrlmas ve bu mcahede-i mneviyede Kurnn nurundan gelen bir Nur, ehl-i imana bir nokta-i istinat olacan mn-y ir ile haber veriyor diye kalbime ihtar edildi. Ben de mecbur oldum, yazdm. Sonra baktm ki, mnsnn mnasebeti bu asrmza o kadar kuvvetlidir ki, hi tevafuk emaresi olmasa da, yine bu yetler her asra bakt gibi mn-y ir ile bizimle de konuuyor kanaatim geldi. 1. Dinde zorlama yoktur; doruluk sapklktan, man kfrden iyice ayrlmtr. Bakara Sresi, 2:256. 2. Kim birer mbud gibi kymet verilen tutlar reddederse... Bakara Sresi, 2:256. 3. Ve kim Allaha man ederse, ite o (...) yapmtr. Bakara Sresi, 2:256. 4. Sapa salam bir kulpa... Bakara Sresi, 2:256. 5. O kopmaz ve krlmaz. Allah ise hereyi hakkyla iiten, hereyi hakkyla bilendir. Allah imn edenlerin dostu ve yardmcsdr. Bakara Sresi,2:256-257. 6. Onlar inkr karanlklarndan kurtarp hidyet nruna kavuturur. Bakara Sresi, 2:257. 7. nkr edenlerin dostu ise tuttur. Bakara Sresi, 2:257. 8. Onlar imn nrundan mahrum brakp inkr karanlklarna srklerler. Bakara Sresi, 2:257. 9. te onlar Cehennem ateinin ehlidir, orada ebediyen kalacaklardr. Bakara Sresi, 2:257. Evet, evvel bata 1 ) ) cmlesi, makam- cifr ve ebced ile bin yz elli (1350) tarihine parmak basar ve mn-y ir ile der: Geri o tarihte, dini, dnyadan tefrik ile dinde ikraha ve icbara ve mcahede-i diniyeye ve din iin silhla cihada muarz olan hrriyet-i vicdan, hkmetlerde bir kanun-u esas, bir dstur-u siyas oluyor ve hkmet, lik cumhuriyete dner. Fakat ona mukbil mnev bir cihad- din, iman- tahkik klcyla olacak. nk, dindeki rd- irad ve hak ve hakikati gzlere gsterecek derecede kuvvetli burhanlar izhar edip tebyin ve tebeyyn eden bir nur Kurndan kacak diye haber verip bir lema-i icaz gsterir. Hem, t 2 kelimesine kadar, Risale-i Nurdaki btn muvazenelerin asl, menba olarak aynen o muvazeneler gibi mkerreren nur ve zulmat ve iman ve karanlklar karlatrmasyla gizli bir emaredir ki, o tarihte bulunan cihad- mnev mbarezesinde byk bir kahraman Nur namnda Risale-i Nurdur ki, dinde bulunan yzer tlsmlar kefeden onun mnev elmas klc, madd kllara ihtiya brakmyor. 1. Dinde zorlama yoktur; doruluk sapklktan, man kfrden iyice ayrlmtr. Bakara Sresi, 2:256. 2. Ebediyen kalcdrlar. Bakara Sresi, 2:257. Evet, hadsiz krler olsun ki, yirmi senedir Risale-i Nur bu ihbar- gayb ve lema- icz bilil gstermitir. Ve bu srr- azm iindir ki, Risale-i Nur akirtleri dnya siyasetine ve cereyanlarna ve madd mcadelelerine karmyorlar ve ehemmiyet vermiyorlar ve tenezzl etmiyorlar. Ve hakik akirtleri, en dehetli bir hasmna ve hakaretli tecavzne kar ona der: Ey bedbaht! Ben seni idam- ebedden kurtarmaya ve fni hayvaniyetin en s ve elm derecesinden bir bki insaniyet saadetine karmaya alyorum; sen benim lmme ve idamma alyorsun. Senin bu dnyada lezzetin pek az, pek ksa; ve hirette ceza ve bellarn pek ok ve pek uzundur. Ve benim lmm bir terhistir. Haydi def ol! Seninle uramam, ne yaparsan yap! der. O zlimdmanna hiddet deil, belki acyor, efkat ediyor, Keke kurtulsayd diyerek slahna alr. Sniyen: [( ) ( [( 1 Bu iki kuds cmleler, kuvvetli mnasebet-i mneviye ile beraber makam- cifr ve ebced hesabyla, birincisi Risaletn-Nurun ismine, ikincisi onun tahakkukuna ve tekemmlne ve parlak ftuhatna mnen ve cifren tam tamna tetbuklar bir emredir ki, Risaletn-Nur bu asrda, bu tarihte bir urvetl-vskadr. Yani ok muhkem, kopmaz bir zincir ve bir hablullahtr. Ona elini atan yapan, necat bulur diye mn-y remziyle haber verir. Slisen: 2 ( ( cmlesi hem mn, hem cirle Risaletn-Nura bir remzi var. yle ki: ... [Bu makamda perde indi, yazmaya izin verilmedi. Baka zamana tehir edildi.] HAYE-1 1. Ve kim Allaha man ederse, ite o (...) yapmtr. Sapa salam bir kulpa... Bakara Sresi, 2:256. 2. Allah imn edenlerin dostu ve yardmcsdr. Bakara Sresi, 2:257. Haiye-1 Bu nktenin bki ksm imdilik yazdrlmadnn sebebi, bir derece dnyaya, siyasete temasdr. Biz de bakmaktan memnuuz. Evet, bu tta bakar ve baktrr. (Muhakkak ki insan azgnlar Alk Sresi, 96:6) Said Nurs Risale-i Nur kahraman Hsrevin Meyvenin On Birinci Meselesi mnasebetiyle yazd mektubun bir parasdr.
1
2 Esselm Aleykm ve Rahmetullahi ve Berekth. ok mbarek, ok kymettar, ok sevgili stadmz Efendimiz, Millet ve memleket iin ok byk gzellikleri ihtiva eden Meyve, Dokuz Meselesi ile, dehetli bir zamanda, mthi siler iinde en byk dmanlar arasnda hayret-feza bir surette akirtlerine necat vermeye vesile olmakla kalmam. Onuncu ve On Birinci Meseleleri ile, hususuyla Nurun akirtlerini hakikat yollarnda alklam ve gidecekleri hakiki meknlar olan kabirdeki ahvallerinden ve herkesi titreten ve bilhassa ehl-i gaet iin ok korkun, ok elemli, ok ackl bir menzil olan toprak altnda, grecei ve konuaca melikelerle konumay ve refakati sevdirerek bu mekna daha ok nsiyet izhar etmekle, bu korkulu ilk menzil hakkndaki fevkalhad korkularmz tdil etmi, nefes aldrm. Hususiyle o lemin nuran hayatn benim gibi gremeyenlerin ellerinde, ut yz binlerle senelik mesafelere uzanan bir elektrik lmbas hkmne gemi. Hem de daima koklanlacak nmunelik bir iek bahesi olmutur. Evet, biz sevgili stadmza arz ediyoruz ki, hergn dersini hocasna okuyanbir talebe gibi, Nurdan aldmz feyizlerimizi, her vakit iin sevgilistadmza arz edelim. Fakat sevgili stadmz imdilik konumalarntatil buyurdular. Ey aziz stadm, Risale-i Nurun hakikati ve Meyvenin gzellii ve ieinin feyzi, beni minnettrne, bir para memleketim namna konuturmu ve benim gibi konuan ok kalblere hayat vermi. imdi muhitimizde Risale-i Nura kar atlan admlar ve uzatlan eller, Meyvenin on birinci iei ile daha ok metanet kesb etmi, inkiaf etmi, faaliyete balamtr. ok hakir talebeniz Hsrev 1. Her trl noksandan uzak olan Allahn adyla. 2. Kinatta hibir ey yoktur ki Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi, 17:44. Ispartadaki umum Risale-i Nur talebeleri namna Ramazan tebriki mnasebetiyle yazlm ve on fkra ile tdil edilmi bir mektuptur
1
2 1. Her trl noksandan uzak olan Allahn adyla. 2. Kinatta hibir ey yoktur ki Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi, 17:44. Ey lem-i slmn dnya ve hirette selmeti iin Kurnn feyziyle ve Risale-i Nurun hakikatiyle ve sadk akirtlerin himmetiyle mbarek gzlerinden ya yerine kan aktan, Ve ey tne-i hirzamann u dadaal ve frtnal zamannda Hazret-i Eyyb Aleyhisselmdan ziyade hastalklara, dertlere giriftr olan ve Kurnn nuruyla ve Risale-i Nurun burhanlaryla ve akirtlerin gayretiyle lem-i slmn madd ve mnev hastalklarn Hekm-i Lokman gibi tedaviye alan, Ve ey mbarek ellerinde mevcut olan Nur paralarnn hak ve hakikat olduunu Kurnn otuz yetiyle ve keramet-i Aleviye ve Gavsiye ile ispat eden, Ve ey kendisi hasta ve ihtiyar ve zayf ve gayet acnacak bir halde olduuna gre herkesten ziyade lem-i slma can feda eder derecesinde acyarak, kendine fenalk etmek isteyenlere Kurnn hakikatiyle ve Risale-i Nurun hccetleriyle, Nur talebelerinin sadakatlaryla hayrl dualar ve iyilik etmek ile karlayan, Ve yazd mhim eserlerinden yetl-Kbrnn tabyla kendi ztna ve talebelerine gelen musibette hapishanelere den ve o zindanlar Kurnn iradyla ve Risale-i Nurun dersiyle ve akirtlerin itiyakyla bir medrese-i Yusuyeye eviren ve bir dershane yapan ve iimizde bulunan cahil olanlarn hepsini Kurn o dershanede hatmettirerek karan ve o musibette Kurnn kuvve-i kudsiyesiyle ve Risale-i Nurun tesellsiyle ve kardelerin tahammlleriyle, ihtiyar ve zayf olduu halde btn arlklarmz ve yklerimizizerine alan ve yazd Meyve ve Mdafaanme risaleleriyle Kurn-Mucizl-Beynn iczyla ve Risale-i Nurun kuvvetli burhanlaryla ve akirtlerin ihls ile, izn-i lh ile zerinden kaplarn atrp beraat kazandran ve o gnde bize ve lem-i slma bayram yaptran ve hakikaten Risale-i Nurlar nrun al nr olduunu ispat ederek kyamete kadar serbest okunup ve yazlmasna hak kazandran, Ve lem-i slmn Kurn- Azmnn gda-y kudssiyle ve Nurun uhrev taamyla ve akirtlerinin itihasyla ekmek, su ve hava gibi bu Nurlara pek ok ihtiyac olduunu ve bu Nurlar okuyup yazanlardan binler kii imanla kabre girdiiniispat eden ve kendisine mensup talebelerini hibir yerde malp vemahcup etmeyen ve elyevm Kurnn semv dersleriyle ve Risale-i Nurun esasatyla ve akirtlerinin zekvetleriyle ve Meyvenin Onuncu ve On Birinci Mesele ve iekleriyle, rak ateiyle gece gndz yanan kalblerimizi b- hayat ve arab- kevser gibi o mbarek Mesele ve ieklerle kalblerimizin ateini sndrp srur ve feraha sevk eden, Ve ey leminKurn- Azmann kat vaadiyle ve tehdidiyle ve Risale-i Nurun kef-i katsiyle ve merhum akirtlerinin mahedesiyle ve onlardaki kefl-kubur sahiplerinin grmesiyleen ok korktuu lm, ehl-i iman iin idam- ebedden kurtarp bir terhis tezkeresine eviren ve lem-i nura gitmek iin gzel bir yolculuk olduunu ispat eden ve kr ve mnafklar iin idam- ebed olduunu bildiren Kurn- Mucizl-Beynn, bin mucizat- Ahmediye Aleyhissalt Vesselm ve krk vech-i icznn tasdiki altnda ihbarat- katiyesiyle, ondan kan Risale-i Nurun en muannid dmanlarn malp eden hccetleriyle ve Nur akirtlerinin, ok emarelerin ve tecrbelerin ve kanaatlerinin teslimiyle o korkun, karanlk, souk ve dar kabri, ehl-i iman iin Cennet ukurundan bir ukur ve Cennet bahesinin bir kaps olduunu ispat eden ve kr ve mnfk zndklar iin Cehennem ukurundan ylan ve akreplerle dolu bir ukurolduunu ispat eden ve oraya gelecek olan Mnker, Nekir ismindemelikeleri ehl-i hak ve hakikat yolunda gidenler iin birer mnis arkada yapan ve Risale-i Nurun akirtlerini talebe-i ulm snfna dahil edip Mnker, Nekir suallerine Risale-i Nur ile cevap verdiklerini merhum kahraman ehid Hfz Alinin vefatyla kefeden ve hayatta bulunanlarmzn da yine Risale-i Nur ile cevap vermemizi rahmet-i lhiyeden dua ve niyaz eden ve Hazret-i Kurn, Kurn- Azmann krk tabakadan her tabakaya gre bir nevi icaz- mnevsini gstermesiyle ve umum kinata bakan kelm- ezel olmasyla ve tefsiri olan Risale-i Nurun Mucizat- Kurniye ve Rumuzt- Semniye risaleleriyle ve Risale-i Nur gl fabrikasnn serktibi gibi kahraman kardelerin ve akirtlerin fevkalde gayretleriyle Asr- Saadetten beri byle hrika bir surette mucizeli olarak yazlmasna hi kimse kadir olmad halde Risale-i Nurun kahraman bir ktibi olan Hsreve Yaz! emir buyurulmasyla, Levh-i Mahfuzdaki yazlan Kurn gibi yazlmas ve Kurn- Azmann hak kelmullah olduunu ve btn semv kitaplarn en by ve en efdali ve bir Ftiha iinde binler Ftiha ve bir hls iinde binler hls ve hurufatnn birden on ve yz ve bin ve binler sevap ve hasene verdiklerini hi grlmedik ve iitilmedik pek gzel ve hrika bir srette trif ve ispat eden ve Kurn- Mcizl-Beyann, bin yz seneden beri iczn gstermesiyle ve muarzlarn durdurmasyla ve Nurun gzlere gsterir derecede zhir delilleri ile ve Nur kirtlerinin elmas kalemleriyle bu zamana kadar misli grlmedik Risale-i Nurun dnyaya ferman okuyan ve en mtemerrid ve muannidleri susturan Yirmi Beinci Sz ve zeyilleri krk vech ile icz- Kurn olduunu ispat eden, Ve ey Hazret-i Peygamber Aleyhissalt Vesselmn hak peygamber olduuna ve umum yz yirmi drt bin peygamberlerin efdali ve seyyidi olduuna dair binler mucizelerini Mucizat- Ahmediye (a.s.m.) namndaki Risale-i Nuru ile gzel bir surette ispat eden ve Kurn- Azmann, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn rahmeten lil-lemn olduunu kinatta iln etmesiyle ve Nurun batan nihayete kadar onun rahmeten lil-lemn olduunu burhanlarla ispat etmesiyle ve o resuln ef l ve ahvli, kinatta nmune-i iktida olacak en salam, en gzel rehber olduunu hatt krlere de gstermesiyle ve Anadolu ve husus memleketlerde Nurun intiar zamannda bellarn ref i ve susturulmasyla musibetlerin gelmesi ehadetiyle ve Nur akirtlerinin gayet ar mkltlar iinde keml-i metanetle hizmet ve irtibatlaryla o ztn (a.s.m.) snnet-i seniyyesine ittib etmek ne kadar krl olduunu ve bir snnete bu zamanda ittibda yz ehidin ecrini kazandn bildiren ve sadaka kaza ve bely nasl def ediyorsa Risale-i Nurun da Anadoluya gelecek kazay, bely, yirmi senedir def ettiini aynelyakn ispat eden stad- Ekremimiz Efendimiz Hazretleri! imdi u Risale-i Nurun beraeti, bata siz sevgili stadmz, sonra biz ciz kusurlu talebelerinizi, sonra lem-i slm srura sevk ederek ikinci byk bir bayram yaptrdndan, siz mbarek stadmzn bu byk bayram- erinizi tebrik ile ve yine nc bayram olan Ramazan- erinizi ve Leyle-i Kadrinizi tebrik, emsl-i kesiresiyle merref olmaklmz niyaz ve biz kusurlularn, kusurlarmzn affn rica ederek umumen selm ile mbarek ellerinizden per ve dualarnz temenni ederiz, efendimiz hazretleri. Ispartave havalisinde bulunan Nur Talebeleri Haddimden yz derece ziyade olan bu mektup muhteviyatn tevazu ile reddetmek bir kfran- nimet ve umum kirtlerin hsn- zanlarna kar bir ihanet olmas ve aynen kabul etmek bir gurur, bir enniyet ve benlik bulunmas cihetiyle, umum namna Risale-i Nur ktibinin yazd bu uzun mektubu, on fkralar ilve edip, hem bir kr- mnev, hem gururdan, hem kfran- nimetten kurtulmak iin size bir suretini gnderiyorum ki, Meyvenin On Birinci Meselesinin hirinde Risale-i Nurun Isparta ve civar talebelerinin bir mektubudur diye ilhak edilsin. Ben bu mektubu, bu tdilt ile yazdmz halde, iki defa bir gvercin yanmzdaki pencereye geldi. eriye girecekti. Ceylnn ban grd girmedi. Birka dakika sonra bakas aynen geldi. Yineyazan grd, girmedi. Ben dedim: Herhalde evvelki sere ve kudds kuu gibi mjdecileridir. Veyahut bu mektup gibi mteaddit mektuplar yazdmzdan, mbarek mektubun tdili ile mbarekiyetini tebrik iin gelmiler kanaatimiz geldi. Said Nurs As-y Msdan kinci Ksm Hccetullahil-Blia Risalesi On Bir Hccet-i mniyedir Bu risaleyi Ankara ehl-i vukufu ok takdir ettikleri gibi; bu defa daberaatimize ehemmiyetli bir sebep ve kfr- mutlak kran en keskin veyksek ve kuvvetli bir hccet-i kta ve brhan- bhirdir. Said Nurs Birinci Hccet-i mniye yetl-Kbr Kinattan Hlkn soran bir seyyahn mahedatdr.
1 1. Yedi gkle yer ve onlarn iindekileri Onu tesbih eder. Hibir ey yoktur ki Onu vp Onu tesbih etmesin; ne var ki siz, onlarn tesbihinianlamazsnz. phesiz ki O Halmdir, cez vermekte acele etmez;Gafrdur, gnahlar oka balar. sr Sresi, 17:44. Bu kinci Makam, bu yet-i muazzamay tefsir etmekle beraber, tayyedilen Arab Birinci Makamn burhanlarn ve hccetlerini ve tercmesini ve ksa bir melini beyan eder. yle ki: Bu yet-i muazzama gibi pek ok yt- Kurniye, bu kinat Hlkn bildirmek cihetinde, her vakit ve herkesin en ok hayretle bakp zevkle mtala ettii en parlak bir sahife-i tevhid olan semvt en bata zikretmelerinden, en bata ona balamak muvafktr. Evet, bu dnya memleketine ve misarhanesine gelen herbir misar, gzn ap baktka grr ki: Gayet keremkrne bir ziyafetgh ve gayet sanatkrane bir tehirgh ve gayet hametkrne bir ordugh ve talimgh ve gayet hayretkrne ve evk-engizne bir seyrangh ve temgh ve gayet mnidarne ve hikmetperverne bir mtalagh olan bu gzel misarhanenin sahibini ve bu kitab- kebrin mellini ve bu muhteem memleketin sultann tanmak ve bilmek iin iddetle merak ederken, en bata gklerin nur yaldzyla yazlan gzel yz grnr. Bana bak, aradn sana bildireceim der. O da bakar, grr ki: Bir ksm arzmzdan bin defa byk ve o byklerden bir ksm top gllesinden yetmi derece sratli yz binler ecram- semviyeyi direksiz, drmeden durduran ve birbirine arpmadan fevkalhad abuk ve beraber gezdiren; yasz, sndrmeden mtemadiyen o hadsiz lmbalar yandran ve hibir grlt ve ihtill kartmadan o nihayetsiz byk ktleleri idare eden ve gne ve kamerin vazifeleri gibi, hi isyan ettirmeden o pek byk mahlklar vazifelerle altran ve iki kutbun dairesindeki hesap rakamlarna skmayan bir nihayetsiz uzaklk iinde, ayn zamanda, ayn kuvvet ve ayn tarz ve ayn sikke-i ftrat ve ayn surette, beraber, noksansz tasarruf eden ve o pek byk mtecaviz kuvvetleri tayanlar, tecavz ettirmeden kanununa itaat ettiren ve o nihayetsiz kalabaln enkazlar gibi, gn yzn kirletecek sprntlere meydan vermeden, pek parlak ve pek gzel temizlettiren ve bir muntazam ordu manevras gibi manevrayla gezdiren ve arz dndrmesiyle, o hametli manevrann baka bir surette hakik ve hayal tarzlarn her gece ve her sene sinema levhalar gibi seyirci mahlkatna gsteren bir tezahr- rububiyet ve o rububiyet faaliyeti iinde grnen teshir, tedbir, tedvir, tanzim, tanzif, tavziften mrekkep bir hakikat, bu azameti ve ihatat ile o semvt Hlknn vcub-u vcuduna ve vahdetine ve mevcudiyeti, semvtn mevcudiyetinden daha zhir bulunduuna bilmahede ehadet eder mnsyla Birinci Makamn Birinci Basamanda
: :
1 denilmitir. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, vsat ve mkemmeliyeti bilmahede grnen teshir ve tedbir ve tedvir (dndrme) ve tanzim ve tanzif ve tavzif hakikatlerinin azamet-i ihatasnn ehadetiyle, semvt btn iindekilerle beraber Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, dnyaya gelen o yolcu adama ve misare, cevv-i sema denilen ve maher-i acip olan feza, grltyle konuarak baryor: Bana bak, merakla aradn ve seni burayagndereni benimle bilebilir ve bulabilirsin der. O misar, onun eki,fakat merhametli yzne bakar; mthi, fakat mjdeli grltsn dinler, grr ki: Zemin ile sumn ortasnda muallkta durdurulan bulut, gayet hakmne ve rahmne bir tarzda zemin bahesini sular ve zemin ahalisine b- hayat getirir ve harareti, yani yaamak ateinin iddetini tdil eder ve ihtiyaca gre her yerinimdadna yetiir. Ve bu vazifeler gibi ok vazifeleri grmekle beraber, muntazam bir ordunun acele emirlere gre grnmesi ve gizlenmesi gibi, birden cevvi dolduran o koca bulut dahi gizlenir, btn eczalar istirahate ekilir, hibir eseri grlmez. Sonra, Yamur bana ar! emrini ald anda, bir saat, belki birka dakika zarfnda toplanp cevvi doldurur, bir kumandann emrini bekler gibi durur. Sonra o yolcu, cevvdeki rzgra bakar, grr ki: Hava o kadar ok vazifelerle gayet hakmne ve kermne istihdam olunur ki, gya o cmid havann uursuz zerrelerinden herbir zerresi, bu Kinat Sultanndan gelen emirleri dinler, bilir ve hibirini geri brakmayarak, o kumandann kuvvetiyle yapar ve intizamla yerine getirir bir vaziyetle, zeminin btn nfuslarna nefes vermek ve zhayata lzumu bulunan hararet ve ziya ve elektrik gibi maddeleri ve sesleri nakletmek ve nebatatn telkhine vasta olmak gibi ok kll vazifelerde ve hizmetlerde, bir dest-i gayb tarafndan gayet uurkrne ve almne ve hayatperverne istihdam olunuyor. Sonra yamura bakyor, grr ki: O ltif ve berrak ve tatl ve hiten ve gayb bir hazine-i rahmetten gnderilen katrelerde o kadar Rahmn hediyeler ve vazifeler var ki, gya rahmet tecessm ederek katreler sretinde hazine-i Rabbniyeden akyor mnsnda olduundan, yamura rahmet nam verilmitir. Sonra imee bakar ve rad (gk grlts) dinler, grr ki, pek acip ve garip hizmetlerde altrlyorlar. Sonra gzn eker, aklna bakar, kendi kendine der ki: Atlm pamuk gibi bu cmid, uursuz bulut elbette bizleri bilmez ve bize acyp imdadmza kendi kendine komaz ve emirsiz meydana kmaz ve gizlenmez. Belki gayet kadr ve rahm bir Kumandann emriyle hareket eder ki, bir iz brakmadan gizlenir ve def aten meydana kar, i bana geer. Ve gayet faal ve mtel ve gayet cilveli ve hametli bir Sultann fermanyla ve kuvvetiyle vakit be vakit cevv lemini doldurup boaltr ve mtemadiyen hikmetle yazar ve paydosla bozar tahtasna ve mahv ve ispat levhasna ve hair ve kyamet suretine evirir. Ve gayet ltufkr ve ihsanperver ve gayet keremkr ve rubbiyetperver bir Hkim-i Mdebbirin tedbiriyle rzgra biner ve dalar gibi yamur hazinelerini bindirir,muhta olan yerlere yetiir. Gya onlara acyp alayarak, gzyalaryla onlar ieklerle gldrr, gnein iddet-i ateini serinlendirir ve snger gibi bahelerine su serper ve zemin yzn ykar, temizler. Hem o merakl yolcu kendi aklna der: Bu cmid, hayatsz, uursuz, mtemadiyen alkanan, kararsz, frtnal, dadaal, sebatsz, hedefsiz u havann perdesiyle ve zhir sretiyle vcuda gelen yz binler hakmne ve rahmne ve sanatkrne iler ve ihsanlar ve imdatlar bilbedahe ispat eder ki, bu alkan rzgrn ve bu cevval hizmetkrn kendi bana hibir hareketi yok; belki gayet kadr ve alm ve gayet hakm ve kerm bir mirin emriyle hareket eder. Gya herbir zerresi, herbir ii bilir ve o mirin herbir emrini anlar ve dinler bir nefer gibi, hava iinde cereyan eden herbir emr-i Rabbnyi dinler, itaat eder ki, btn hayvanatn teneffsne ve yaamasna ve nebatatn telkihine ve bymesine ve hayatna lzumlu maddelerin yetitirilmesine ve bulutlarn sevk ve idaresine ve atesiz senelerin seyr seyahatine ve bilhassa seslerin ve bilhassa telsiz telefon ve telgraf ve radyo ile konumalarn saline ve bu hizmetler gibi umum ve kll hizmetlerden baka, azot ve mvellidlhumuza (oksijen) gibi iki basit maddeden ibaret olan havann zerreleri birbirinin misli iken zemin yznde yz binler tarzda bulunan Rabbn sanatlarda keml-i intizam ile bir dest-i hikmet tarafndan altrlyor gryorum. Demek,
1 yetinin tasrihiyle, rzgrn tasriyle hadsiz Rabbn hizmetlerde istimal ve bulutlarn teshiriyle, hadsiz Rahmn ilerde istihdam ve havay o surette icad eden, ancak Vcibl-Vcud ve Kdir-i Klli ey ve lim-i Klli ey bir Rabb-i Zlcell-i vel-kramdr der, hkmeder. 1. ... Ve rzgrlar sevk etmesinde ve gkle yer arasnda Allahn emrine boyun emi bulutlarda... Bakara Sresi, 2:164. Sonra yamura bakar, grr ki: Yamurun taneleri saysnca menfaatler ve katreleri adedince Rahmn cilveler ve rehalar miktarnca hikmetler iinde bulunuyor. Hem o irin ve ltif ve mbarek katreler o kadar muntazam ve gzel halk ediliyor ki, hususan yaz mevsiminde gelen dolu o kadar mizan ve intizamla gnderiliyor ve iniyor ki, frtnalarla alkanan ve byk eyleri arptran iddetli rzgrlar, onlarn muvazene ve intizamlarn bozmuyor; katreleri birbirine arpp, birletirip zararl ktleler yapmyor. Ve bunlar gibi ok hakmne ilerde ve bilhassa zhayatta altrlan basit ve cmid ve uursuz mvellidlm ve mvellidlhumuza (hidrojen-oksijen) gibi iki basit maddeden terekkp eden bu su, yz binlerle hikmetli ve uurlu ve muhtelif hizmetlerde ve sanatlarda istihdam ediliyor. Demek bu tecessm etmi ayn- rahmet olan yamur, ancak bir Rahmn- Rahmin hazine-i gaybiye-i rahmetinde yaplyor ve nzulyle
1 yetini maddeten tefsir ediyor. Sonra rad dinler ve berke (imee) bakar, grr ki: Bu iki hdise-i acbe-i cevviye tam tamna
2 ve
3 yetlerini maddeten tefsir etmekle beraber, yamurun gelmesini haber verip, muhtalara mjde ediyorlar. 1. "nsanlar mitsizlie dtklerinde yamuru indiren ve rahmetini her tarafa yayan da Odur. O, kullarn gzetip koruyan ve her trl vgye lykolandr." r Sresi, 42:28. 2. "imein parlts ise neredeyse gzleri alverir." Nur Sresi, 24:43. 3. Gk grlts Onu hamd ederek, tesbih eder. Rad Sresi, 13:13. Evet, hiten, birden harika bir grltyle cevvi konuturmak ve fevkalde bir nur ve nar ile zulmetli cevvi kla doldurmak ve davar pamukmisl ve dolu ve kar ve su tulumbas hkmnde olan bulutlar atelendirmek gibi hikmetli ve garabetli vaziyetlerle ba aa gal insann bana tokmak gibi vuruyor, Ban kaldr, kendini tanttrmak isteyen faal ve kudretli bir Ztn hrika ilerine bak. Sen babo olmadn gibi, bu hdiseler de babo olamazlar. Herbirisi ok hikmetli vazifeler peinde koturuluyorlar. Bir Mdebbir-i Hakm tarafndan istihdam olunuyorlar diye ihtar ediyorlar. te bu merakl yolcu, bu cevvde, bulutu teshirden, rzgr tasriften, yamuru tenzilden ve hdist- cevviyeyi tedbirden terekkp eden bir hakikatn yksek ve ikr ehadetini iitir, ment billh der. Birinci Makamn kinci Mertebesinde
: : . 4 fkras, bu yolcunun cevve dair mezkr mahedatn ifade eder. HAYE-1HTAR 4. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, vsat ve mkemmeliyeti bilmahede grnen teshir ve tasrif ve tenzil ve tedbir hakikatlerinin azamet-i ihatasnn ehadetiyle, cevv-i sem btn iindekilerle beraber Onun vcub-u vcuduna dellet eder. Haiye-1 HTAR Birinci Makamda geen otuz mertebe-i tevhidi bir para izah etmek isterdim. Fakat imdiki vaziyetim ve halimin msaadesizlii cihetiyle, yalnz gayet muhtasar burhanlarna ve melinin tercmesine iktifaya mecbur oldum. Risale-i Nurun otuz belki yz risalelerinde bu otuz mertebe, delilleriyle, ayr ayr tarzlarda, herbir risalede bir ksm mertebeler beyan edildiinden, tafsili onlara havale edilmi. Sonra, o seyahat-i kriyeye alan o mtefekkir misare, kre-i arz lisan- haliyle diyor ki: Gkte, fezada, havada ne geziyorsun? Gel, ben sana aradn tanttracam. Grdmvazifelerime bak ve sahifelerimi oku. O da bakar, grr ki: Arz, meczup bir Mevlev gibi iki hareketiyle gnlerin, senelerin, mevsimlerin husulne medar olan bir daireyi, har-i zamn meydan etrafnda iziyor. Ve zhayatn yz bin envn btn erzak ve levazmatlaryla iine alp feza denizinde keml-i muvazene ve nizamla gezdiren ve gne etrafnda seyahat eden muhteem ve musahhar bir sene-i Rabbniyedir. Sonra sahifelerine bakar, grr ki: Bablarndaki herbir sahifesi, binler ytyla arzn Rabbini tanttryor. Umumunu okumak iin vakit bulamadndan, yalnz birtek sahife olan zhayatn bahar faslnda icad ve idaresine bakar, mahede eder ki: Yz bin envan hadsiz efradlarnn suretleri, basit bir maddeden gayet muntazam alyor ve gayet rahmne terbiye ediliyor ve gayet mucizne bir ksmnn tohumlarna kanatklar verip, onlar uurmak suretiyle nerettiriliyor ve gayet mdebbirne idare olunuyor ve gayet mkne iae ve itam ediliyor ve gayet rahmne ve rezzkne hadsiz ve eit eit ve lezzetli ve tatl rzklar, hiten ve kuru topraktan ve birbirinin misli ve farklar pek az ve kemik gibi kklerden, ekirdeklerden, su katrelerinden yetitiriliyor. Her bahara, bir vagon gibi, hazine-i gaybdan yz bin nevi etime ve levazmat, keml-i intizamla yklenip zhayata gnderiliyor. Ve bilhassa o erzak paketleri iinde yavrulara gnderilen st konserveleri ve validelerinin efkatli sinelerinde aslan ekerli st tulumbacklarn gndermek, o kadar efkat ve merhamet ve hikmet iinde grnyor ki, bilbedahe bir Rahmn- Rahmin gayet mkane ve mrebbiyne bir cilve-i rahmeti ve ihsan olduunu ispat eder. Elhasl; bu sahife-i hayatiye-i bahariye har-i zamn yz bin nmunelerini ve misallerini gstermekle,
1 yetini maddeten gayet parlak tefsir ettii gibi; bu yet dahi, bu sahifenin mnlarn mucizne ifade eder. Ve arzn, btn sahifeleriyle, bykl nisbetinde ve kuvvetinde L ilhe ill h dediini anlad. te, kre-i arzn yirmiden ziyade byk sahifelerinden birtek sahifenin yirmi vechinden birtek vechinin muhtasar ehadetiyle, o yolcunun sir vecihlerin sahifelerindeki mahedat mnsnda olarak ve o mahedatlar ifade iin, Birinci Makamn nc Mertebesinde byle denilmi:
: :
2 1. imdi bak Allahn rahmet eserlerine: Yeryzn lmnn ardndan nasldiriltiyor? Bunu yapan, elbette lleri de ylece diriltecektir; Ohereye hakkyla kdirdir. Rm Sresi, 30:50. 2. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, umumiyet ve mul vemkemmeliyeti bilmahede grnen, btn zevilhayatn iaesi iintohumlarn teshir ve tedbir ve terbiye ve feth ve tevzi ve muhafaza veidaresi ve Rahmniyet ve Rahmiyet hakikatlerinin azamet-i ihatasnn ehadetiyle, arz btn iindekiler ve zerindekilerle Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, o mtefekkir yolcu her sahifeyi okuduka saadet anahtar olan iman kuvvetlenip ve mnev terakkiyatn miftah olan mrifeti ziyadeleip ve btn kemltn esas ve madeni olan iman- billh hakikat bir derece daha inkiaf edip mnev ok zevkleri ve lezzetleri verdike onun merakn iddetle tahrik ettiinden; sem, cevv ve arzn mkemmel ve kat derslerini dinledii halde, Hel min mezd deyip dururken, denizlerin ve byk nehirlerin cezbekrne c u hurula zikirlerini ve hazin ve leziz seslerini iitir. Lisan- hal ve lisan- kl ile Bize de bak, bizi de oku derler. O da bakar, grr ki: Hayattrne mtemdiyen alkanan ve dalmak ve dklmek ve istil etmek ftratnda olan denizler, arz kuatp, arz ile beraber gayet sratli bir surette bir senede yirmi be bin senelik bir dairede koturulduu halde, nedalrlar, ne dklrler ve ne de komularndaki topraa tecavzederler. Demek gayet kudretli ve azametli bir Ztn emriyle ve kuvvetiyle dururlar, gezerler, muhafaza olurlar. Sonra denizlerin ilerine bakar, grr ki: Gayet gzel ve ziynetli ve muntazam cevherlerinden baka, binlerce eit hayvanatn iae ve idareleri ve tevelldat ve veyatlar o kadar muntazamdr; basit bir kum ve ac bir sudan verilen erzaklar ve tayinatlar o kadar mkemmeldir ki, bilbedahe bir Kadr-i Zlcellin, bir Rahm-i Zlcemlin idare ve iaesiyle olduunu ispat eder. Sonra o misar, nehirlere bakar, grr ki: Menfaatleri ve vazifeleri ve varidat ve saryatlar o kadar hakmne ve rahmnedir; bilbedahe ispat eder ki, btn rmaklar, pnarlar, aylar, byk nehirler, bir Rahmn- Zlcelli vel-kramn hazine-i rahmetinden kyorlar ve akyorlar. Hatt o kadar fevkalde iddihar ve sarf ediliyorlar ki, Drt nehir Cennetten geliyorlar diye rivyet edilmi. Yani, zhir esbabn pek fevkinde olduklarndan, mnev bir cennetin hazinesinden ve yalnz gayb ve tkenmez bir menban feyzinden akyorlar demektir. Mesel, Msrn kumistann bir cennete eviren Nil-i mbarek, cenup tarafndan, Cebel-i Kamer denilen bir dadan, mtemadiyen kk bir deniz gibi tkenmeden akyor. Alt aydaki saryat da eklinde toplansa ve buzlansa, o dadan daha byk olur. Halbuki o dadan ona ayrlan yer ve mahzen, alt ksmdan bir ksm olmaz. Varidat ise, o mntka-i hrrede pek az gelen ve susam toprak abuk yuttuu iin mahzene az giden yamur, elbette o muvazene-i vsiay muhafaza edemediinden, o Nil-i mbarek det-i arziye fevkinde bir gayb cennetten kyor diye rivayeti gayet manidar ve gzel bir hakikati ifade ediyor. te, deniz ve nehirlerin denizler gibi hakikatlerinin ve ehadetlerinin binden birisini grd. Ve umumu bilicm denizlerin bykl nisbetinde bir kuvvetle L ilhe ill H der ve bu ehadete denizler mahlkat adedince ahitler gsterir diye anlad. Ve denizlerin ve nehirlerin umum ehadetlerini irade ederek ifade etmek mnsnda, Birinci Makamn Drdnc Mertebesinde,
: :
1 denilmi. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, genilik ve intizam gzle grnen teshir ve muhafaza ve iddihar ve idare hakikatlerindeki ihatann byklnn ehadetiyle, denizler ve nehirler btn iindekilerle beraber Onun birlik iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, dalar ve sahralar, seyahat- kriyede bulunan o yolcuyu aryorlar Sahifelerimizi de oku diyorlar. O da bakar, grr ki: Dalarn kll vazifeleri ve umum hizmetleri o kadar azametli ve hikmetlidirler; akllar hayret iinde brakr. Mesel, dalarn zeminden emr-i Rabbn ile kmalar ve zeminin iinde, inklbat- dahiliyeden neet eden heyecann ve gazabn ve hiddetini, kmalaryla teskin ederek, zemin o dalarn fkrmasyla ve menfeziyle teneffs edip, zararl olan sarsntlardan ve zelzele-i muzrradan kurtulup, vazife-i devriyesinde sekenesinin istirahatlerini bozmuyor. Demek, nasl ki seneleri sarsntdan vikaye ve muvazenelerini muhafaza iin onlarn direkleri stnde kurul-mu; yle de, dalar, zemin senesine bu mnda hazineli direkler olduklarn, Kurn- Mucizl-Beyan,
1
2
3 gibi ok yetlerle ferman ediyor. Hem mesel dalarn iinde zhayata lzm olan her nevi menbalar, sular, madenler, maddeler, illar o kadar hakmne ve mdebbirne ve kermne ve ihtiyatkrne iddihar ve ihzar ve istif edilmi ki, bilbedahe, kudreti nihayetsiz bir Kadrin ve hikmeti nihayetsiz bir Hakmn hazineleri ve ambarlar ve hizmetkrlar olduklarn ispat ederler diye anlar. Ve sahra ve dalarn da kadar vazife ve hikmetlerinden bu iki cevhere sairlerini kyas edip, dalarn ve sahralarn umum hikmetleriyle, hususan ihtiyat iddiharlar cihetiyle getirdikleri ehadeti ve syledikleri L ilhe ill H tevhidini, dalar kuvvetinde ve sebatnda ve sahralar geniliinde ve byklnde grr, ment Billh der. te bu mny ifade iin, Birinci Makamn Beinci Mertebesinde,
: :
4 denilmi. 1. Dalar direk (yapmadk m?) Nebe Sresi, 78:7. 2. Yeryznde sbit dalar diktik. Hicr Sresi, 15:19. 3. Dalar sapa salam dikti. Nzit Sresi, 79:32. 4. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, Rabbn ihtiyat maddelerininbilmahede vsi ve mm ve muntazam ve mkemmel iddihar ve idare ve muhafaza ve tedbiri ve tohumlarn neri hakikatlerinin azamet-i ihatasnn ehadetiyle, btn dalar ve sahrlar btn iindekiler ve zerindekilerle beraber Onun vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, o yolcu dada ve sahrada kriyle gezerken, ecar ve nebatat leminin kaps krine ald. Onu ieriye ardlar, Gel,dairemizde de gez, yazlarmz da oku dediler. O da girdi, grd ki, gayet muhteem ve mzeyyen bir meclis-i tehlil ve tevhid ve bir halka-i zikir ve kr tekil etmiler. Btn ecar ve nebatatn envlar, bilicm, beraber; L ilhe illll H diyorlar gibi lisan- hallerinden anlad. nk btn meyvedar aa ve nebatlar; mzanl ve fesahatli yapraklarnn dilleriyle ve ssl cezaletli ieklerinin szleriyle ve intizaml ve belatli meyvelerinin kelimeleriyle beraber, msebbihne ehadet getirdiklerine ve L ilhe ill H dediklerine dellet ve ehadet eden byk kll hakikati grd. Birincisi: Pek zhir bir surette kast bir inm ve ikram ve ihtiyar bir ihsan ve imtinan mns ve hakikati herbirisinde hissedildii gibi, mecmuunda ise, gnein zuhurundaki ziyas gibi grnyor. kincisi: Tesadfe havalesi hibir cihet-i imkn olmayan kast ve hakmne bir temyiz ve tefrik, ihtiyar ve rahmne bir tezyin ve tasvir mns ve hakikati, o hadsiz env ve efratta gndz gibi ikre grnyor ve bir Sni-i Hakmin eserleri ve naklar olduklarn gsterir. ncs: O hadsiz masnuatn yz bin eit ve ayr ayr tarz ve ekilde olan suretleri, gayet muntazam, mizanl, ziynetli olarak, mahdut ve mdud ve birbirinin misli ve basit ve cmid ve birbirinin ayn veya az farkl ve kark olan ekirdeklerden, habbeciklerden o iki yz bin nevilerin farikal ve intizaml, ayr ayr, muvazeneli, hayattar, hikmetli, yanlsz, hatsz bir vaziyette umum efradnn sretlerinin fethi ve al ise yle bir hakikattir ki, gneten daha parlaktr ve baharn iekleri ve meyveleri ve yapraklar ve mevcudat saysnca o hakikat ispat eden ahitler var diye bildi. Elhamd lillhi al nimetil-man dedi. te bu mezkr hakikatleri ve ehadetleri ifade mnsyla, Birinci Makamn Altnc Mertebesinde, 1
: :
. : :
denilmi. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, mizanl ve fesahatliyapraklarnn ve ssl ve cezaletli ieklerinin ve intizaml vebelatli meyvelerinin kelimeleriyle konuan ve tesbih eden btn aave nebat nevilerinin icm, birbirinin misli ve benzeri olan mahdut ekirdek vehabbeciklerden ssl ve birbirinden farkl ve mtenevvi, gayr- mahdut suretlerinin hepsinin birden fethi hakikatinin kat delletiyle beraber, kasd ve rahmetli inm ve ikram ve ihsan hakikatinin ve iradeli ve hikmetli temyiz ve tezyin ve tasvir hakikatinin azamet-i ihatasnn ehadetiyle, icm ile Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, seyahat-i kriyede bulunan o merakl ve terakki ile zevki ve evki artan dnya yolcusu, bahar bahesinden bir bahar kadar bir gldeste-i marifet ve iman alp gelirken, hayvanat ve tuyr leminin kaps, hakikat-bn olan aklna ve marifet-in olan krine ald. Yz bin ayr ayr seslerle ve eit eit dillerle onu ieriye ardlar, Buyurun dediler. O da girdi ve grd ki: Btn hayvanat ve kularn btn nevileri ve taifeleri ve milletleri, bilittifak, lisan- kl ve lisan- halleriyle L ilhe ill H deyip, zemin yzn bir zikirhane ve muazzam bir meclis-i tehlil suretine evirmiler; herbiri bizzat birer kasi-de-i Rabbn, birer kelime-i Sbhn ve mnidar birer harf-i Rahmn hkmnde Snilerini tavsif edip hamd sen ediyorlar vaziyetinde grd. Gya o hayvanlarn ve kularn duygular ve kuvlar ve cihazlar ve zlar ve letleri, manzum ve mevzun kelimelerdir ve muntazam ve mkemmel szlerdir. Onlar, bunlarla Hallk ve Rezzaklarna kr ve vahdniyetine ehadet getirdiklerine kat dellet eden muazzam ve muhit hakikatleri mahede etti. Birincisi: Hibir cihetle serseri tesadfe ve kr kuvvete ve uursuz tabiata havalesi mmkn olmayan, hiten hakmne icad ve sanatperverne ibd ve ihtiyarkrne ve almne halk ve ina ve yirmi cihetle ilim ve hikmet ve iradenin cilvesini gsteren ruhlandrmak ve ihy etmek hakikatidir ki, zruhlar adedince ahitleri bulunan bir burhan- bhir olarak, Zt- Hayy- Kayymun vcub-u vcuduna ve sft- sebasna ve vahdetine ehadet eder. kincisi: O hadsiz masnularda birbirinden simaca farikal ve ekilce ziynetli ve miktarca mizanl ve surete intizaml bir tarzdaki temyizden, tezyinden, tasvirden yle azametli ve kuvvetli bir hakikat grnr ki, Kdir-i Klli ey ve lim-i Klli eyden baka hibir ey, bu her cihetle binlerle harikalar ve hikmetleri gsteren ihatal ile sahip olamaz ve hibir imkn ve ihtimali yok. ncs: Birbirinin misli ve ayn veya az farkl ve birbirine benzeyen mahsur ve mahdut yumurtalardan ve yumurtacklardan ve nutfe denilen su katrelerinden o hadsiz hayvanlarn yz binler eit tarzlarda ve birer mucize-i hikmet mhiyetinde bulunan suretlerini, gayet muntazam ve muvazeneli ve hatasz bir heyette amak ve fethetmek yle parlak bir hakikattr ki, hayvanlar adedince senetler, deliller o hakikati tenvir eder. te bu hakikatin ittifakyla, hayvanlarn btn env, beraber yle bir L ilhe ill H deyip ehadet getiriyorlar ki, gya zemin, byk bir insan gibi, bykl nisbetinde L ilhe ill H diyerek semvt ehline iittiriyor mahiyetinde grd ve tam ders ald. Birinci Makamn Yedinci Mertebesinde bu mezkr hakikatleri ifade mnsyla, 1
:
: . : :
denilmitir. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, mevzun ve muntazam ve fasih hasselerinin ve kuvvelerinin ve hissiyat ve ltifelerininkelimeleriyle ve mkemmel ve beli cihazat ve cevarih ve lt vezlarnn kelimeleriyle hamd ve ehadet eden btn hayvanat ve tuyur nevilerinin ittifak, birbirinin misli ve benzeri, mahsur ve mahdut sayda yumurta ve katrelerden muntazam, muhtelif, mtenevvi ve gayr- mahsur suretlerinin fethi hakikatinin kat delletiyle beraber, iradeli icad ve sun ve ibd hakikatinin ve kasd temyiz ve tezyin hakikatinin ve hikmetli takdir ve tasvir hakikatinin azamet-i ihatasnn ehadetiyle, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra o mtefekkir yolcu, marifet-i lhiyenin hadsiz mertebelerinde ve nihayetsiz ezvknda ve envrnda daha ileri gitmek iin, insanlar lemine ve beer dnyasna girmek isterken, bata enbiyalar olarak onu ieriye davet ettiler; o da girdi. En evvel gemi zamann menziline bakt, grd ki: Nev-i beerin en nuran ve en mkemmeli olan umum peygamberler (aleyhimsselm) bilicma beraber L ilhe ill H deyip zikrediyorlar ve parlak ve musaddak olan hadsiz mucizatlarnn kuvvetiyle, tevhidi iddia ediyorlar ve beeri hayvaniyet mertebesinden melekiyet derecesine karmak iin, onlar iman- billha davet ile ders veriyorlar grd. O da, o nuran medresede diz kp derse oturdu. Grd ki: Meahir-i insaniyenin en yksekleri ve namdarlar olan o stadlarn herbirisinin elinde Hlk- Kinat tarafndan verilmi niane-i tasdik olarak mucizeler bulunduundan, herbirinin ihbaryla beerden bir taife-i azme ve bir mmet tasdik edip imana geldiklerinden, o yz bin cidd ve doru ztlarn icm ve ittifakla hkm ve tasdik ettikleri bir hakikat ne kadar kuvvetli ve kat olduunu kyas edebildi. Ve bu kuvvette, bu kadar muhbir-i sadklarn hadsiz mucizeleriyle imza ve ispat ettikleri bir hakikati inkr eden ehl-i dallet ne derece hadsiz bir hata, bir cinayet ettiklerini ve ne kadar hadsiz bir azaba mstehak olduklarn anlad ve onlar tasdik edip iman getirenler ne kadar hakl ve hakikatli olduklarn bildi; iman kudsiyetinin byk bir mertebesi daha ona grnd. Evet, enbiyay (aleyhimsselm) Cenb- Hak tarafndan ilen tasdik hkmnde olan hadsiz mucizatlarndan ve hakkaniyetlerini gsteren, muarzlarna gelen semv pek ok tokatlarndan ve hak olduklarna dellet eden ahs kemltlarndan ve hakikatli talimatlarndan ve doru olduklarna ehadet eden kuvvet-i imanlarndan ve tam ciddiyetlerinden ve fedakrlklarndan ve ellerinde bulunan kuds kitap ve suhuarndan ve onlarn yollar doru ve hak olduuna ehadet eden ittiblaryla hakikate, kemlta, nura vasl olan hadsiz tilmizlerinden baka, onlarn ve o pek cidd muhbirlerin msbet meselelerde icm ve ittifak ve tevatr ve ispatta tevafuku ve tesand ve tetabuku yle bir hccettir ve yle bir kuvvettir ki, dnyada hibir kuvvet karsna kamaz ve hibir phe ve tereddd brakmaz. Ve imann erknnda umum enbiyay (aleyhimsselm) tasdik dahi dahil olmas, o tasdik byk bir kuvvet menba olduunu anlad, onlarn derslerinden ok feyz-i iman ald. te, bu yolcunun mezkr dersini ifade mnsnda, Birinci Makamn Sekizinci Mertebesinde, :
1 denilmi. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Allah ki, btn enbiyann, tasdik edici ve tasdike mazhar mucizt- bhirelerinin kuvvetiyle ittifaklar, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra imann kuvvetinden ulv bir zevk-i hakikat alan o seyyah- talip, enbiya aleyhimsselmn meclisinden gelirken, ulemann ilmelyakn suretinde kat ve kuvvetli delillerle, enbiyalarn (aleyhimsselm) dvlarn ispat eden ve asya ve sddkn denilen mtebahhir, mtehid muhakkikler, onu dershanelerine ardlar. O da girdi, grd ki: Binlerle dhi ve yz binlerce mdakkik ve yksek ehl-i tahkik, kl kadar bir phe brakmayan tetkikat- amkalaryla, bata vcub-u vcud ve vahdet olarak msbet mesil-i imaniyeyi ispat ediyorlar. Evet, istidatlar ve meslekleri muhtelif olduu halde usul ve erkn- imaniyede onlarn mttekan ittifaklar ve herbirisinin kuvvetli ve yakn burhanlarna istinadlar yle bir hccettir ki, onlarn mecmuu kadar bir zekvet ve dirayet sahibi olmak ve burhanlarnn umumu kadar bir burhan bulmak mmkn ise, karlar-na ancak yle klabilir. Yoksa, o mnkirler, yalnz cehalet ve echeliyet ve inkr ve ispat olunmayan menf meselelerde inat ve gz kapamak suretiyle karlarna kabilirler. Gzn kapayan, yalnz kendine gndz gece yapar. Bu seyyah, bu muhteem ve geni dershanede, bu muhterem ve mtebahhir stadlarn nerettikleri nurlar, zeminin yarsn bin seneden ziyade klandrdn bildi. Ve yle bir kuvve-i mneviyeyi buldu ki, btn ehl-i inkr toplansa onu kl kadar artmaz ve sarsmaz. te bu yolcunun bu dershaneden ald derse bir ksa iaret olarak Birinci Makamn Dokuzuncu Mertebesinde, :
1 denilmi. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Allah ki, btn asyann, muhakkak ve mttek ve parlak burhanlarnn kuvvetiyle ittifaklar, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, imann daha ziyade kuvvetlenmesinde ve inkiafnda ve ilmelyakn derecesinden aynelyakn mertebesine terakkisindeki envr ve ezvak grmeye ok mtak olan o mtefekkir yolcu, medreseden gelirken, hadsiz kk tekyelerin ve zaviyelerin telhukuyla tevess eden gayet feyizli ve nurlu ve sahra geniliinde bir tekye, bir hangh, bir zikirhane, bir iradghta ve cadde-i kbr-y Muhammednin (a.s.m.) ve mirac- Ahmednin (a.s.m.) glgesinde hakikate alan ve hakka erien ve aynelyakne yetien binlerle ve milyonlarla kuds mridler onu dergha ardlar. O da girdi, grd ki: O ehl-i keif ve keramet mridler; keyatlarna ve mahedelerine ve kerametlerine istinaden, bilicm, mttekan L ilhe ill H diyerek, vcub-u vcud ve vahdet-i Rabbniyeyi kinata iln ediyorlar. Gnein ziyasndaki yedi renkle gnei tanmak gibi, yetmi renkle, belki Esm-i Hsn adedince, ems-i Ezelnin ziyasndan tecell eden ayr ayr nurlu renkler ve eit eit ziyal levnler ve baka baka hakikatli tarkatler ve muhtelif doru meslekler ve mtenevvi hakl mereplerde bulunan o kuds dhilerin ve nuran rierin icm ve ittifakla imza ettikleri bir hakikat, ne derece zhir ve bhir olduunu aynelyakn mahede etti. Ve enbiyann (aleyhimsselm) icm ve asyann ittifak ve evliyann tevafuku ve bu icman birden ittifak, gnei gsteren gndzn ziyasndan daha parlak grd. te, bu misarin tekyeden ald feyze ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn Onuncu Mertebesinde, :
1 denilmi. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, btn evliyann, muhakkak ve musaddak ve zahir keif ve kerametlerinin icm, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, kemlt- insaniyenin en mhimi ve en by, belki bilcmle kemlt- insaniyenin menba ve esas, iman- billhtan ve marifetullahtan neet eden muhabbetullah olduunu bilen o dnya seyyah, btn kuvvetiyle ve letiyle, imann kuvvetinde ve marifetin inkiafnda daha ziyade terakki etmesini istemek kriyle ban kaldrd ve semvta bakt. Kendi aklna dedi ki: Madem kinatta en kymettar ey hayattr. Ve kinatn mevcudt hayata musahhardr. Ve madem zhayatn en kymettar zruhtur. Ve zruhun en kymettar zuurdur. Ve madem bu kymettarlk iin kre-i zemin, zhayat mtemadiyen oaltmak iin, her asr, her sene dolar, boalr. Elbette ve her halde, bu muhteem ve mzeyyen olan semvtn dahi kendisine mnasip ahalisi ve sekenesi, zhayat ve zruh ve zuurlardan vardr ki, huzur-u Muhammedde (a.s.m.) sahabelere grnen Hazret-i Cebrilin (a.s.) temessl gibi, melikeleri grmek ve onlarla konumak hdiseleri, tevatr suretinde eskiden beri nakil ve rivayet ediliyor. yle ise keke ben semvt ehliyle dahi grseydim, onlar ne kirde olduklarn bilseydim. nk, Hlk- Kinat hakknda en mhim sz onlarndr diye dnrken, birden semv yle bir sesi iitti: Madem bizimle grmek ve dersimizi dinlemek istersin. Bil ki, bata Hazret-i Muhammed Aleyhissalt Vesselm ve Kurn- Mucizl-Beyan olarak btn peygamberlere vastamzla gelen mesil-i imaniyeye en evvel biz iman etmiiz. Hem insanlara temessl edip grnen ve bizlerden olan btn ervh- tayyibe, bil istisna ve bilittifak, bu kinat Hlknn vcub-u vcuduna ve vahdetine ve sft- kudsiyesine ehadet edip birbirine muvafk ve mutabk olarak ihbar etmiler. Bu hadsiz ihbaratn tevafuku ve tetabuku, gne gibi sana bir rehberdir dediklerini bildi ve onun nur-u iman parlad, zeminden gklere kt. te, bu yolcunun melikeden ald derse ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On Birinci ve On kinci Mertebelerinde,
:
1 denilmitir. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Allah ki, insanlarn nazarna temessl eden ve beerin havs ksmyla konuan melikenin ittifak, birbirine tetabuk ve tevafuk eden ihbaratyla, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, pr-merak ve pr-itiyak o misar, lem-i ehadet ve cismn ve madd cihetinde ve mahsus taifelerin dillerinden ve lisan- hallerinden ders aldndan, lem-i gayb ve lem-i berzahta dahi mtala ile bir seyahat ve bir taharri-i hakikat arzu ederken, her taife-i insaniyede bulunan ve kinatn meyvesi olan insann ekirdei hkmnde bulunan ve kklyle beraber, mnen kinat kadar inbisat edebilen mstakim ve mnevver akllarn, selim ve nuran kalblerin kaps ald. Bakt ki, onlar, lem-i gayb ve lem-i ehadet ortasnda insan berzahlardr; ve iki lemin birbiriyle temaslar ve muameleleri, insana nisbeten o noktalarda oluyor grdnden, kendi akl ve kalbine dedi ki: Gelin, bu emsalinizin kapsndan hakikate giden yol daha ksadr. Biz teki yollardaki dillerden ders aldmz gibi deil, belki iman noktasndaki ittisaarndan ve keyyet ve renklerinden mtalamzla istifade etmeliyiz dedi, mtalaya balad. Grd ki: stidatlar gayet muhtelif ve mezhepleri birbirinden uzak ve muhalif olan umum istikametli ve nurlu akllarn iman ve tevhiddeki ittisafkrne ve rsihne itikadlar, tevafuk ve sebatkrne ve mutmainne kanaat ve yaknleri tetabuk ediyor. Demek, tebeddl etmeyen bir hakikate dayanp balanmlar. Ve kkleri, metin bir hakikate girmi, kopmuyor. yle ise, bunlarn nokta-i imaniyede ve vcub ve tevhidde icmlar, hi kopmaz bir zincir-i nurandir ve hakikate alan kl bir penceredir. Hem grd ki: Meslekleri birbirinden uzak ve merepleri birbirine mbayin olan o umum selim ve nuran kalblerin erkn- imaniyedeki mttekane ve itminankrne ve mncezibne keyat ve mahedatlar birbirine tevafuk ve tevhidde birbirine mutabk kyor. Demek, hakikate mukbil ve vsl ve mtemes-sil bu kck birer ar- marifet-i Rabbniye ve bu cmi birer yine-i Samedniye olan nuran kalbler, ems-i hakikate kar alan pencerelerdir; ve umumu birden, gnee yinedarlk eden bir deniz gibi, bir yine-i zamdr. Bunlarn vcub-u vcudda ve vahdette ittifaklar ve icmlar, hi armaz ve artmaz bir rehber-i ekmel ve bir mrid-i ekberdir. nk, hibir cihetle hibir imkn ve hibir ihtimal yok ki, hakikatten baka bir vehim ve hakikatsz bir kir ve aslsz bir sfat, bu kadar mstemirrne ve rsihne bu pek byk ve keskin gzlerin umumunu birden aldatsn, galat- hisse uratsn. Buna ihtimal veren bozulmu ve rm bir akla, bu kinat inkr eden ahmak sofestler dahi raz olmazlar, reddederler diye anlad. Kendi akl ve kalbiyle beraber ment billh dediler. te, bu yolcunun mstakm akllardan ve mnevver kalblerden istifade ettii mrifet-i imaniyeye ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On nc Mertebesinde,
:
1 denilmi. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ki, istidat ve mezheplerinin farkllyla beraber btn mnevver ve mstakim akl sahiplerinin birbirine tetabuk eden kanaat ve yaknleri, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Kez, birbirine mtebayin meslek ve mereplerine ramenbtn selim ve nuran kalb sahiplerinin birbirine tetabuk eden keieri ve birbirine tevafuk eden mahedeleri de, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, lem-i gayba yakndan bakan ve akl ve kalbde seyahat eden o yolcu, Acaba lem-i gayb ne diyor? diye merakla o kapy da yle bir kirle ald. Yani, Madem bu cismn lem-i ehadette, bu kadar ziynetli ve sanatl hadsiz masnularyla kendini tanttrmak ve bu kadar tatl ve ssl ve nihayetsiz nimetleriyle kendini sevdirmek ve bu kadar mucizeli ve maharetli, hesapsz eserleriyle gizli kemltn bildirmek, kavilden ve tekellmden daha zhir bir tarzda ilen isteyen ve hal diliyle bildiren bir Zt, perde-i gayb tarafnda bulunduu bilbedahe anlalyor. Elbette ve her halde, ilen ve halen olduu gibi, kavlen ve tekellmen dahi konuur, kendini tanttrr, sevdirir. yle ise, lem-i gayb cihetinde Onu, Onun tezahratndan bilmeliyiz dedi. Kalbi ieriye girdi, akl gzyle grd ki: Gayet kuvvetli bir tezahratla, vahiylerin hakikati, lem-i gaybn her tarafnda, her zamanda hkmediyor. Kinatn ve mahlkatn ehadetlerinden ok kuvvetli bir ehadet-i vcud ve tevhid, Allml-Guybdan vahiy ve ilham hakikatleriyle geliyor. Kendini ve vcud ve vahdetini, yalnz masnularnn ehadetlerine brakmyor. Kendisi, kendine lyk bir kelm- ezel ile konuuyor. Her yerde ilim ve kudretiyle hzr ve nzrn kelm dahi hadsizdir. Ve kelmnn mns Onu bildirdii gibi, tekellm dahi Onu sftyla bildiriyor. Evet, yz bin peygamberlerin (aleyhimsselm) tevatrleriyle ve ihbaratlarnn vahy-i lhye mazhariyet noktasnda ittifaklaryla ve nev-i beerden ekseriyet-i mutlakann tasdik-gerdesi ve rehberi ve muktedas ve vahyin semereleri ve vahy-i mehud olan ktb- mukaddese ve suhuf-u semviyenin delil ve mucizatlaryla, hakikat-i vahyin tahakkuku ve sbutu bedahet derecesine geldiini bildi ve vahyin hakikat be hakikat- kudsiyeyi ifade ve ifaza ediyor diye anlad: Birincisi: denilen, beerin akllarna ve fehimlerine gre konumak, bir tenezzl- lhdir. Evet, btn zruh mahlkatn konuturan ve konumalarn bilen, elbette Kendisi dahi o konumalara konumasyla mdahale etmesi, rububiyetin muktezasdr. kincisi: Kendini tanttrmak iin, kinat bu kadar hadsiz masraarla, batan baa harikalar iinde yaratan ve binler dillerle kemltn sylettiren, elbette Kendi szleriyle dahi Kendini tanttracak. ncs: Mevcudatn en mntehab ve en muhtac ve en nzenini ve en mtak olan hakik insanlarn mnctlarna ve krlerine ilen mukabele ettii gibi, kelmyla da mukabele etmek, hlkyetin enidir. Drdncs: lim ile hayatn zarur bir lzm ve kl bir tezahr olan mkleme sfat, elbette ihatal bir ilmi ve sermed bir hayat tayan Ztta, ihatal ve sermed bir surette bulunur. Beincisi: En sevimli ve muhabbetli ve endieli ve nokta-i istinada en muhta ve sahibini ve malikini bulmaya en mtak, hem fakir ve ciz bulunan mahlkatlarna, acz ve itiyak, fakr ve ihtiyac ve endie-i istikbali ve muhabbeti ve perestii veren bir Zt, elbette Kendi vcudunu onlara tekellmyle iar etmek, ulhiyetin muktezasdr. te, tenezzl- lh ve taarrf- Rabbn ve mukabele-i Rahmn ve mkleme-i Sbhn ve ir- Samedn hakikatlerini tazammun eden umum, semv vahiylerin, icm ile Vcibl-Vcudun vcduna ve vahdetine delletleri yle bir hccettir ki, gndzdeki gnein utnn gnee ehadetinden daha kuvvetlidir diye anlad. Sonra ilhamlar cihetine bakt, grd ki: Sdk ilhamlar, geri bir cihette vahye benzerler ve bir nevi mkleme-i Rabbniyedir; fakat iki fark vardr. Birincisi: lhamdan ok yksek olan vahyin ekseri melike vastasyla; ve ilhamn ekseri vastasz olmasdr. Mesela, nasl ki, bir padiahn iki suretle konumas ve emirleri var. Birisi: Hamet-i saltanat ve hakimiyet-i umumiye haysiyetiyle bir yaverini, bir valiye gnderir. O hakimiyetin ihtiamn ve emrin ehemmiyetini gstermek iin, bazan, vasta ile beraber bir itima yapar, sonra ferman tebli edilir. kincisi: Sultanlk nvanyla ve padiahlk umum ismiyle deil, belki kendi ahsyla husus bir mnasebeti ve cz bir muamelesi bulunan has bir hizmetisiyle veya bir mi raiyetiyle ve husus telefonuyla husus konumasdr. yle de, Padiah- Ezelnin, umum lemlerin Rabbi ismiyle ve kinat Hlk nvanyla, vahiyle ve vahyin hizmetini gren mull ilhamlaryla mklemesi olduu gibi; herbir ferdin, herbir zhayatn Rabbi ve Hlk olmak haysiyetiyle, hususi bir surette, fakat perdeler arkasnda onlarn kbiliyetine gre bir tarz- mklemesi var. kinci fark: Vahiy glgesizdir, sdir, havassa hastr. lham ise glgelidir, renkler karr, umumdir. Melike ilhamlar ve insan ilhamlar ve hayvanat ilhamlar gibi, eit eit, hem pek ok envlaryla, denizlerin katreleri kadar kelimat- Rabbniyenin teksirine medar bir zemin tekil ediyor.
1 yetinin bir vechini tefsir ediyor anlad. 1. (De ki: ) Rabbimin szlerini yazmak iin btn denizler mrekkep olsa, Rabbimin szleri tkenmeden o denizler tkenirdi. Kehf Sresi, 18:109. Sonra, ilhamn mahiyetine ve hikmetine ve ehadetine bakt, grd ki: Mahiyeti ile hikmeti ve neticesi drt nurdan terekkp ediyor. Birincisi: Teveddd- lh denilen kendini mahlkatna ilen sevdirdii gibi, kavlen ve huzuren ve sohbeten dahi sevdirmek, veddiyetin ve rahmniyetin muktezasdr. kincisi: bdnn dualarna ilen cevap verdii gibi, kavlen dahi perdeler arkasnda icabet etmesi, rahmiyetin enidir. ncs: Ar beliyelere ve iddetli hallere den mahlkatlarnn istimdatlarna ve feryatlarna ve tazarruatlarna ilen imdat ettii gibi, bir nevi konumas hkmnde olan ilhm kavillerle de imdada yetimesi, rububiyetin lzmdr. Drdncs: ok ciz ve ok zayf ve ok fakir ve ok ihtiyal ve kendi malikini ve hmisini ve mdebbirini ve hafzn bulmaya pek ok muhta ve mtak olan zuur masnularna, vcudunu ve huzurunu ve himayetini ilen ihsas ettii gibi, bir nevi mkleme-i Rabbniye hkmnde saylan bir ksm sadk ilhamlar perdesinde ve mahsus ve bir mahlka bakan has ve bir vecihte, onun kbiliyetine gre, onun kalb telefonuyla, kavlen dahi kendi huzurunu ve vcudunu ihsas etmesi, efkat-i ulhiyetin ve rahmet-i rubbiyetin zarur ve vcip bir muktezasdr diye anlad. Sonra ilhamn ehadetine bakt, grd: Nasl ki, gnein faraza uuru ve hayat olsayd ve o halde, ziyasndaki yedi rengi, yedi sfat olsayd, o cihette, nda bulunan ular ve cilveleri ile bir tarz konumas bulunacakt. Ve bu vaziyette, misalinin veaksinin effaf eylerde bulunmas; ve her yine ve her parlak eyler vecam paralar ve kabarcklar ve katreler, hatt effaf zerrelerle herbirinin kbiliyetine gre konumas; ve onlarn hctna cevap vermesi; ve btn onlar gnein vcuduna ehadet etmesi; ve hibir i, bir ie mni olmamas; ve bir konumas, dier konumaya mzahemet etmemesi bilmahede grlecei gibi, aynen yle de: ezel ve ebedin Zlcell Sultan ve btn mevcudatn Zlceml Hlk- Zan olan ems-i Sermednin mklemesi dahi onun ilmi ve kudreti gibi, kll ve muhit olarak hereyin kbiliyetine gre tecell etmesi; hibir sul bir sule, bir i bir ie, bir hitap bir hitabamni olmamas ve kartrmamas bildebahe anlalyor. Ve btn o cilveler, o konumalar, o ilhamlar birer birer ve beraber bilittifak o ems-i Ezelnin huzuruna ve vcub-u vcuduna ve vahdetine ve ehadiyetine dellet ve ehadet ettiklerini aynelyakne yakn bir ilmelyaknle bildi. te, bu merakl misarin lem-i gaybdan ald ders-i marifetine ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On Drdnc ve On beinci Mertebelerinde, 1
:
:
denilmitir. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ve Vhid-i Ehad ki, tenezzlt-lhiyeyi ve mklemt- Sbhniyeyi ve taarrft- Rabbniyeyi vekullarnn mnctna mukabelt- Rahmniyeyi ve mahlkatna vcudunuihsas eden irt- Samedniyeyi mutazammn btn hak vahiylerin icm, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Kez, teveddd- lhiyeyi ve mahlkatnn dularna icbt-Rahmniyeyi ve kullarnn istiaselerine imdadat- Rabbniyeyi vemasnuatna vcudunu bildiren ihsasat- Sbhniyeyi mutazammn sadk ilhamlarn ittifak, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, o dnya seyyah kendi aklna dedi ki: Madem bu kinatn mevcudatyla Mlikimi ve Hlkm aryorum; elbette hereyden evvel bu mevcudatn en mehuru ve adsnn tasdikiyle dahi en mkemmeli ve en byk kumandan ve en namdar hkimi ve szce en yksei ve aklca en parla ve on drt asr faziletiyle ve Kurnyla klandran Muhammed-i Arab Aleyhisselt Vesselm ziyaret etmek ve aradm ondan sormak iin Asr- Saadete beraber gitmeliyiz diyerek, aklyla beraber o asra girdi, grd ki: O asr, hakikaten, o zt (a.s.m.) ile bir saadet-i beeriye asr olmu. nk, en bedev ve en mm bir kavmi, getirdii nur vastasyla, ksa bir zamanda dnyaya stad ve hkim eylemi. Hem kendi aklna dedi: Biz en evvel, bu fevkalde ztn (a.s.m.) bir derece kymetini ve szlerinin hakkaniyetini ve ihbrtnn doruluunu bilmeliyiz. Sonra Hlkmz ondan sormalyz diyerek taharriye balad. Bulduu hadsiz kat delillerden, burada, yalnz dokuz klliyetine birer ksa iaret edilecek. Birincisi: Bu ztta (a.s.m.), hatt dmanlarnn tasdikiyle dahi, btn gzel huylarn ve hasletlerin bulunmas; ve
1
2 yetlerinin sarahatiyle, bir parmann iaretiyle kamer iki para olmas; ve bir avucuyla adasnn ordusuna att az bir toprak, umum o ordunun gzlerine girmesiyle kamalar; ve susuz kalm kendi ordusuna, be parmandan kevser gibi akan suyu kifayet derecesinde iirmesi gibi, nass- kat ile ve bir ksm tevatrle yzer mucizatn onun elinde zhir olmasdr. Bu mucizattan, yzden ziyade bir ksm, On Dokuzuncu Mektup olan Mucizat- Ahmediye (a.s.m.) namndaki harika ve kerametli bir risalede kat delilleriyle beraber beyan edildiinden, onlar ona havale ederek dedi ki: 1. Ay yarld. Kamer Sresi, 54:1. 2. Attn zaman da sen atmadn, ancak Allah att. Enfl Sresi, 8:17. Bu kadar ahlk- hasene ve kemltla beraber bu kadar mucizat- bhiresi bulunan bir zt (a.s.m.) elbetteen doru szldr. Ahlkszlarn ii olan hileye, yalana, yanlatenezzl etmesi kbil deil. kincisi: Elinde, bu kinat Sahibinin bir ferman bulunduu ve o ferman her asrda yz milyondan ziyade insanlarn kabul ve tasdik ettikleri ve o ferman olan Kurn- Azmann, yedi vech ile harika olmasdr. Ve bu Kurnn, krk vech ile mucize olduu ve Kinat Hlknn sz bulunduu, kuvvetli delilleriyle beraber Yirmi Beinci Sz ve Mucizat- Kurniye namlarndaki ve Risale-i Nurun bir gnei olan mehur bir risalede tafsilen beyan edilmesinden, onu, ona havale ederek dedi: Byle ayn- hak ve hakikat bir fermann tercman ve tebli edicisi bir ztta (a.s.m.), fermana cinayet ve ferman sahibine hyanet hkmnde olan yalan olamaz ve bulunamaz. ncs: O zt (a.s.m.) yle bir eriat ve bir slmiyet ve bir ubdiyet ve bir dua ve bir davet ve bir imanla meydana km ki, onlarn ne misli var ne de olur. Ve onlardan daha mkemmel, ne bulunmu ve ne de bulunur. nk, mm bir ztta (a.s.m.) zuhur eden o eriat, on drt asr ve nev-i beerin humsunu, dilne ve hakkaniyet zere ve mdakkikane hadsiz kanunlaryla idare etmesi, emsal kabul etmez. Hem, mm bir ztn (a.s.m.) ef l ve akvl ve ahvlinden kan slmiyet, her asrda, yz milyon insann rehberi ve mercii ve akllarnn muallimi ve mridi ve kalblerinin mnevviri ve musaffsi ve neslerinin mrebbsi ve mzekksi ve ruhlarnn medr- inkiaf ve maden-i terakkiyat olmas cihetiyle, misli olamaz ve olamam. Hem, dininde bulunan btn ibdtn btn envnda en ileri olmas; ve herkesten ziyade takvda bulunmas ve Allahtan korkmas; ve fevkalde daim mcahedat ve dadaalar iinde tam tamna ubdiyetin en ince esrarna kadar mraat etmesi; ve hi kimseyi taklit etmeyerek ve tam mnsyla ve mptediyne fakat en mkemmel olarak, hem iptid ve intihy birletirerek yapmas, elbette misli grlmez ve grnmemi. Hem binler dua ve mnctlarndan Cevenl-Kebr ile, yle bir marifet-i Rabbniye ile, yle bir derecede Rabbini tavsif ediyor ki, o zamandan beri gelen ehl-i mrifet ve ehl-i velyet, telhuk-u efkrla beraber, ne o mertebe-i marifete ve ne de o derece-i tavsife yetiememeleri gsteriyor ki, duada dahi onun misli yoktur. Risale-i Mnctn banda Cevenl-Kebrin doksan dokuz fkrasndan bir fkrasnn ksack bir melinin beyan edildii yere bakan adam, Cevenin dahi misli yoktur diyecek. Hem, tebli-i risalette ve ns hakka davette o derece metanet ve sebat ve cesaret gstermi ki, byk devletler ve byk dinler, hatt kavim ve kabilesi ve amcas ona iddetli adavet ettikleri halde, zerre miktar bir eser-i tereddt, bir tel, bir korkaklk gstermemesi ve tek bayla btn dnyayameydan okumas ve baa da karmas ve slmiyeti dnyann banageirmesi ispat eder ki, tebli ve davette dahi misli olmam ve olamaz. Hem, imanda, yle fevkalde bir kuvvet ve harika bir yakn ve mucizne bir inkiaf ve cihan klandran bir ulv itikad tam ki, o zamann hkmran olan btn efkr ve akideleri ve hkemann hikmetleri ve ruhan reislerin ilimleri ona muarz ve muhalif ve mnkir olduklar halde onun ne yaknine, ne itikadna, ne itimadna, ne itminanna hibir phe, hibir tereddt, hibir zaaf, hibir vesvese vermemesi ve mneviyatta ve meratib-i imaniyede terakki eden bata Sahabeler ve btn ehl-i velyet, onun, her vakit, mertebe-i imanndan feyz almalar ve onu en yksek derecede bulmalar, bilbedahe gsterir ki, iman dahi emsalsizdir. te, byle emsalsiz bir eriat ve misilsiz bir slmiyet ve harika bir ubdiyet ve fevkalde bir dua ve cihan- pesendne bir dvet ve mucizne bir iman sahibinde, elbette hibir cihetle yalan olamaz ve aldatmaz diye anlad ve akl dahi tasdik etti. Drdncs: Enbiyalarn (aleyhimsselm) icm, nasl ki vcud ve vahdniyet-i lhiyeye gayet kuvvetli bir delildir; yle de, bu ztn doruluuna ve risaletine gayet salam bir ehadettir. nk enbiya aleyhimsselmn doruluklarna ve peygamber olmalarna medar olan ne kadar kuds sfatlar ve mucizeler ve vazifeler varsa, o ztta en ileride olduu tarihe musaddaktr. Demek onlar, nasl ki, lisan- kl ile Tevrat, ncil, Zebur ve suhuarnda bu ztn (a.s.m.) geleceini haber verip insanlara bearet vermilerki, ktb- mukaddesenin o bearetli irtndan yirmiden fazla ve pek zhir bir ksm, On Dokuzuncu Mektupta gzelce beyan ve ispat edilmiyle de, lisan- halleriyle, yani nbvvetleriyle ve mucizeleriyle, kendi mesleklerinde ve vazifelerinde en ileri ve en mkemmel olan buzt tasdik edip dvsn imza ediyorlar. Ve lisan- kl ve icm ile vahdniyete dellet ettikleri gibi, lisan- hal ile ve ittifak ile de, bu ztn sadkyetine ehadet ediyorlar diye anlad. Beincisi: Bu ztn dsturlaryla ve terbiyesi ve tebaiyetiyle ve arkasndan gitmeleriyle hakka, hakikate, kemlta, kermta, keyata, mahedata yetien binlerce evliya, vahdniyete dellet ettikleri gibi, stadlar olan bu ztn sadkyetine ve risaletine icm ve ittifakla ehadet ediyorlar. Ve lem-i gaybdan verdii haberlerin bir ksmn nur-u velyetle mahede etmeleri; ve umumunu, nur-u iman ile, ya ilmelyakn veya aynelyakn veya hakkalyakn suretinde itikad ve tasdik etmeleri, stadlar olan bu ztn derece-i hakkaniyet ve sadkyetini gne gibi gsterdiini grd. Altncs: Bu ztn, mmliiyle beraber, getirdii hakaik-i kudsiye ve ihtir ettii ulm-u liye ve kefettii mrifet-i lhiyenin dersiyle ve talimiyle mertebe-i ilmiyede en yksek makama yetien milyonlar asya-y mdakkikn ve sddkn-i muhakkikn ve dhi hkema-i mminn bu ztn sslesas dvs olan vahdniyeti kuvvetli burhanlaryla bilittifak ispat ve tasdik ettikleri gibi, bu muallim-i ekberin ve bu std- zamn hakkaniyetine ve szlerinin hakikat olduuna ittifakla ehadetleri, gndz gibi bir hccet-i risaleti ve sadkyetidir. Mesel, Risale-i Nur, yz parasyla, bu ztn sadakatnn birtek burhandr. Yedincisi: l ve Ashb namnda ve nev-i beerin enbiyadan sonra feraset ve dirayet ve kemltla en mehuru ve en muhterem ve en namdar ve en dindar ve keskin nazarl taife-i azmesi, keml-i merakla ve gayet dikkat ve nihayet ciddiyetle bu ztn btn gizli ve ikr hallerini ve kirlerini ve vaziyetlerini taharr ve tefti ve tetkik etmeleri neticesinde, bu ztn dnyada en sadk ve en yksek ve en hakl ve hakikatli olduuna ittifakla ve icm ile sarslmaz tasdikleri ve kuvvetli imanlar, gnein ziyasna dellet eden gndz gibi bir delildir diye anlad. Sekizincisi: Bu kinat, nasl ki kendini icad ve idare ve tertip eden ve tasvir ve takdir ve tedbir ile bir saray gibi, bir kitap gibi, bir sergi gibi, bir temgh gibi tasarruf eden Sniine ve Ktibine ve Nakkna dellet eder. yle de, kinatn hilkatindeki maksd- lhiyeyi bilecek ve bildirecek ve tahavvltndaki Rabbn hikmetlerini talim edecek ve vazifedarne harektndaki neticeleri ders verecek ve mahiyetindeki kymetini ve iindeki mevcudatn kemltn iln edecek ve o kitab- kebrin mnlarn ifade edecek bir yksek delll, bir doru keaf, bir muhakkik stad, bir sadk muallim istedii ve iktiza ettii ve herhalde bulunmasna dellet ettii cihetiyle, elbette bu vazifeleri herkesten ziyade yapan bu ztn hakkaniyetine ve bu kinat Hlknn en yksek ve sadk bir memuru olduuna ehadet ettiini bildi. Dokuzuncusu: Madem bu sanatl ve hikmetli masnuatyla kendi hnerlerini ve sanatkrlnn kemltn tehir etmek; ve bu ssl ve ziynetli nihayetsiz mahlkatyla kendini tanttrmak ve sevdirmek; ve bu lezzetli ve kymetli hesapsznimetleriyle kendine teekkr ve hamd ettirmek; ve bu efkatli ve himayetli umum terbiye ve iae ile, hatt azlarn en ince zevklerini ve itihalarn her nevini tatmin edecek bir surette ihzar edilen Rabbn itamlar ve ziyafetlerle kendi rubbiyetine kar minnettarne ve mteekkirne ve perestikrne ibadet ettirmek; ve mevsimlerin tebdili ve gece-gndzn tahvili ve ihtilf gibi azametli ve hametli tasarrufat ve icraat ve dehetli ve hikmetli faaliyet ve hallkyetle kendi ulhiyetini izhar ederek, o ulhiyetine kar iman ve teslim ve inkyad ve itaat ettirmek; ve her vakit iyilii ve iyileri himaye, fenal ve fenalar izale ve semv tokatlarla zalimleri ve yalanclar imha etmek cihetiyle, hakkaniyet ve adaletini gstermek isteyen perde arkasnda birisi var. Elbette ve herhalde, o gayb Ztn yannda en sevgili mahlku ve en doru abdi ve onun mezkr maksatlarna tam hizmet ederek, hilkat-i kinatn tlsmn ve muammsn hall ve kefeden ve daima o Hlknn namna hareket eden ve Ondan istimdat eden ve muvaffakiyet isteyen ve Onun tarafndan imdada ve tevke mazhar olan ve Muhammed-i Kurey denilen bu zt (a.s.m.) olacak. Hem aklna dedi: Madem bu mezkr dokuz hakikatler bu ztn sdkna ehadet ederler. Elbette bu dem, ben demin medar- ere ve bu lemin medar- iftihardr. Ve ona Fahr-i lem ve eref-i Ben dem denilmesi pek lyktr. Ve onun elinde bulunan ferman- Rahmn olan Kurn- Mucizl-Beyann hamet-i saltanat- mneviyesinin nsf- arz istils ve ahs kemlt ve yksek hasletleri gsteriyor ki, bu lemde en mhim zt budur; Hlkmz hakknda en mhim sz onundur. te gel, bak! Bu harika ztn yzer zhir ve bhir kat mucizelerinin kuvvetine ve dinindeki binler ali ve esasl hakikatlerine istinaden, btn dvlarnn esas ve btn hayatnn gayesi, Vcibl-Vcudun vcuduna ve vahdetine ve sftna ve esmsna dellet ve ehadet ve o Vcibl- Vcudu ispat ve iln ve ilm etmektir. Demek bu kinatn mnev gnei ve Hlkmzn en parlak bir burhan, bu Habibullah denilen zttr ki, onun ehadetini teyid ve tasdik ve imza eden aldanmaz ve aldatmaz byk icm var. Birincisi: Eer perde-i gayb alsa yaknim ziyadelemeyecek 1 diyen mam- Ali (radyallahu anh) ve yerde iken Ar- zam ve sralin azamet-i heykelini tem eden Gavs- zam (k.s.) 2 gibi keskin nazar ve gayb-bn gzleri bulunan binler aktb ve evliya-y azmeyi cmi ve l-i Muhammed nmyla hretir- lem olan cemaat-i nuraniyenin icm ile tasdikleridir. 1. Aliyyl-Kr, el-Esrrl-Merfa, s. 193. 2. Gmhanev, Mecmatul-Ahzb (zel), s. 561. kincisi: Bedev bir kavim ve mm bir muhitte, hayat- itimaiyeden ve efkr- siyasiyeden hli ve kitapsz ve fetret asrnn karanlklarnda bulunan ve pek az bir zamanda en meden ve malmatl ve hayat- itimaiyede ve siyasiyede en ileri olan milletlere ve hkmetlere stad ve rehber ve diplomat ve hkim-i dil olarak, arktan garba kadar cihan-pesendane idare eden ve Sahabe nmyla dnyada namdar olan cemaat- mehurenin, ittifakla, can ve mallarn, peder ve airetlerini feda ettiren bir kuvvetli imanla tasdikleridir. ncs: Her asrda binlerle efrad bulunan ve her fende dhiyne ileri giden ve muhtelif mesleklerde alan, mmetinde yetien hadsiz muhakkik ve mtebahhir ulemasnn cemaat- uzmsnn, tevafukla ve ilmelyakn derecesinde tasdikleridir. Demek bu ztn vahdniyete ehadeti, ahs ve cz deil; belki, umum ve kll ve sarslmaz ve btn eytanlar toplansa karsna hi bir cihetle kamaz bir ehadettir diye hkmetti. te, Asr- Saadette aklyla beraber seyahat eden dnya misari ve hayat yolcusunun o medrese-i nuraniyeden ald derse ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On Altnc Mertebesinde, byle 1
:
.
denilmitir. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ve Vhid-i Ehad ki, Kurnnnazamet-i saltanat ve dininin hamet-i vsati ve kemltnn kesreti ve hatt dmanlarnn tasdikiyle dahi ahlknn ulviyetiyle, fahr-i lemve eref-i nev-i ben dem olan zt (a.s.m.), Onun vahdet iindekivcub-u vcuduna dellet eder. Kez, o zt (a.s.m.), zhir ve bhir vemusaddk ve musaddak yzlerce muciztnn kuvvetiyle ve dininin stive kti binlerce hakaik-i diniyesinin kuvvetiyle ve Ehl-i Beytininicmyla ve basar sahibi Ashabnn ittifakyla ve mmetinden burhan venuran basiret sahibi muhakkiklerin tevafukuyla, Onun vahdet iindekivcub-u vcuduna ehadet ve onu ispat eder. Sonra, bu dnyada hayatn gayesi ve hayatn hayat iman olduunu bilen bu yorulmaz ve tok olmaz yolcu, kendi kalbine dedi ki: Aradmz ztn sz ve kelm denilen, bu dnyada en mehur ve en parlak ve en hkim; ve ona teslim olmayan herkese, her asrda meydan okuyan Kurn- Mucizl-Beyan namndaki kitaba mracaat edip, o ne diyor bilelim. Fakat en evvel, bu kitap bizim Hlkmzn kitab olduunu ispat etmek lzmdr diye taharrye balad. Bu seyyah, bu zamanda bulunduu mnasebetiyle, en evvel, mnev icz- Kurniyenin lemalar olan Risale-i Nura bakt ve onun yz otuz risaleleri, yt- Furkaniyenin nkteleri ve klar ve esasl tefsirleri olduunu grd. Ve Risale-i Nur, bu kadar muannid ve mlhid bir asrda, her tarafa hakaik-i Kurniyeyi mcahidne nerettii halde, karsna kimse kamadndan ispat eder ki, onun stad ve menba ve mercii ve gnei olan Kurn, semvdir, beer kelm deildir. Hatt, Resiln-Nurun yzer hccetlerinden birtek hccet-i Kurniyesi olan Yirmi Beinci Sz ile On Dokuzuncu Mektubun hiri, Kurnn krk vech ile mucize olduunu yle ispat etmi ki, kim grmse, deil tenkit ve itirazetmek, belki ispatlarna hayran olmu, takdir ederek ok sen etmi. Kurnn vech-i iczn ve hak kelmullah olduunu ispat etmek cihetini Risaletn-Nura havale ederek, yalnz bir ksa iaretle, bykln gsteren birka noktaya dikkat etti. Birinci Nokta: Nasl ki Kurn, btn mucizatyla ve hakkaniyetine delil olan btn hakaikiyle, Muhammed Aleyhissalt Vesselmn bir mucizesidir. yle de, Muhammed Aleyhissalt Vesselm da, btn mucizatyla ve delil-i nbvvetiyle ve kemlt- ilmiyesiyle, Kurnn bir mucizesidir ve Kurn kelmullah olduuna bir hccet-i ktasdr. kinci Nokta: Kurn, bu dnyada, yle nuran ve saadetli ve hakikatli bir surette bir tebdil-i hayat- itimaiye ile beraber, insanlarn hem neslerinde, hem kalblerinde, hem ruhlarnda, hem akllarnda, hem hayat- ahsiyelerinde ve hem hayat- itimaiyelerinde, hem hayat- siyasiyelerinde yle bir inklp yapm ve idame etmi ve idare etmi ki, on drt asrmddetinde, her dakikada, alt bin alt yz altm alt yetleri keml-i ihtiramla, hi olmazsa yz milyondan ziyade insanlarn dilleriyle okunuyor ve insanlar terbiye ve neslerini tezkiye ve kalblerini tasye ediyor, ruhlara inkiaf ve terakki ve akllara istikamet ve nur ve hayata hayat ve saadet veriyor. Elbette byle bir kitabn misli yoktur, harikadr, fevkaldedir, mucizedir. nc Nokta: Kurn, o asrdan t imdiye kadar yle bir belat gstermi ki, Kbenin duvarnda altnla yazlan en mehur ediplerin Muallkat- Seba nmyla hretiar kasidelerini o dereceye indirdi ki, Lebidin kz, babasnn kasidesini Kbeden indirirken demi: yta kar bunun kymeti kalmad. Hem bedev bir edip 1 yeti okunurken iittii vakit secdeye kapanm. Ona demiler: Sen Mslman m oldun? O demi: Hayr, ben bu yetin belatine secde ettim. Hem ilm-i belatn dhilerinden Abdlkahir-i Crcan ve Sekkk ve Zemaher gibi binlerle dhi imamlar ve mtefennin edipler, icm ve ittifakla karar vermiler ki, Kurnn belat tkat-i beerin fevkindedir; yetiilmez. Hem o zamandan beri, mtemadiyen meydan- muarazaya davet edip, marur ve enniyetli ediplerin ve bellerin damarlarna dokundurup, gururlarn kracak bir tarzda der: Ya birtek srenin mislini getiriniz, veyahut dnyada ve hirette helket ve zilleti kabul ediniz diye iln ettii halde, o asrn muannid belileri birtek srenin mislini getirmekle ksa bir yol olan muarazay brakp, uzun olan, can ve mallarn tehlikeye atan muharebe yolunu ihtiyar etmeleri ispat eder ki, o ksa yolda gitmek mmkn deildir. Hem Kurnn dostlar, Kurna benzemek ve taklit etmek evkiyle; ve dmanlar dahi, Kurna mukabele ve tenkit etmek sevkiyle o vakitten beri yazdklar ve yazlan ve telhuk-u efkr ile terakki eden milyonlarla Arab kitaplar ortada geziyor. Hibirisinin ona yetiemediini, hatt en di adam dahi dinlese, elbette diyecek: Bu Kurn, bunlara benzemez ve onlarn mertebesinde deil. Ya onlarn altnda veya umumunun fevkinde olacak. Umumunun altnda olduunu, dnyada hibir fert, hibir kr, hatt hibir ahmak diyemez. Demek, mertebe-i belati, umumun fevkndedir. Hatt bir adam, 2
yetini okudu. Dedi ki: Bu yetin harika telkki edilen belatn gremiyorum. 1. Artk emrolunduun ey ile onlar (camn krlp dalmas gibi) parala. Hicr Sresi, 15:94. 2. Gklerde ve yerde ne varsa Allah tesbih eder. Hadd Sresi, 57:1. Ona denildi: Sen dahi bu seyyah gibi o zamana git, orada dinle. O da, kendini Kurndan evvel orada tahayyl ederken grd ki, mevcudat- lem perian, karanlk, cmid ve uursuz ve vazifesiz olarak, hli, hadsiz, hudutsuz bir fezada, kararsz fni bir dnyada bulunuyorlar. Birden, Kurnn lisanndan bu yeti dinlerken grd: Bu yet, kinat stnde, dnyann yznde yle bir perde at ve klandrd ki, bu ezel nutuk ve bu sermed ferman, asrlar sralarnda dizilen zuurlara ders verip gsteriyor ki, bu kinat, bir cami-i kebr hkmnde, bata semvt ve arz olarak umum mahlkat hayattarne zikir ve tesbihte ve vazife banda c-u hurula mesudne ve memnunne bir vaziyette bulunduruyor, diye mahede etti. Ve bu yetin derece-i belatini zevk ederek, sair yetleri buna kyasla, Kurnn zemzeme-i belati arzn nsfn ve nev-i beerin humsunu istil ederek, hamet-i saltanat keml-i ihtiramla on drt asr bilfasla idame ettiinin binler hikmetlerinden bir hikmetini anlad. Drdnc Nokta: Kurn yle hakikatli bir halvet gstermi ki, en tatl bir eyden dahi usandran ok tekrar, Kurn tilvet edenler iin deil usandrmak, belki kalbi rmemi ve zevki bozulmam adamlara tekrar- tilveti halvetini ziyadeletirdii, eski zamandan beri herkese msellem olup darb- mesel hkmne gemi. Hem yle bir tazelik ve genlik ve ebbet ve garabet gstermi ki, on drt asr yaad ve herkesin eline kolayca girdiihalde, imdi nazil olmu gibi tazeliini muhafaza ediyor. Her asr,kendine hitap ediyor gibi bir genlikte grm. Her taife-i ilmiye, ondan her vakit istifade etmek iin kesretle ve mebzuliyetle yanlarnda bulundurduklar ve slb-u ifadesine ittiba ve iktida ettikleri halde, o, slbundaki ve tarz- beyanndaki garabetini aynen muhafaza ediyor. Beincisi: Kurnn bir cenah mazide, bir cenah mstakbelde, kk ve bir kanad eski peygamberlerin ittifakl hakikatleri olduu ve bu onlar tasdik ve teyid ettii ve onlar dahi tevafukun lisan- haliyle bunu tasdik ettikleri gibi; yle de, evliya ve asya gibi ondan hayat alan semereleri ve hayattar tekemmlleriyle ecere-i mbarekelerinin hayattar, feyizdar ve hakikatmedar olduuna dellet eden ve ikinci kanadnn himayesi altnda yetien ve yaayan velyetin btn hak tarkatleri ve slmiyetin btn hakikatli ilimleri, Kurnn ayn- hak ve mecma-i hakaik ve cmiiyette misilsiz bir harika olduuna ehadet eder. Altncs: Kurnn alt ciheti nurandir, sdk ve hakkaniyetini gsterir, Evet, altnda hccet ve burhan direkleri, stnde sikke-i icaz lemalar, nnde ve hedende saadet-i dreyn hediyeleri, arkasnda nokta-i istinad vahy-i semv hakikatleri, sanda hadsiz ukul- mstakmenin delillerle tasdikleri, solunda selim kalblerin ve temiz vicdanlarn cidd itminanlar ve samim incizaplar ve teslimleri, Kurnn fevkalde hrika, metin ve hcum edilmez bir kala-i semviye-i arziye olduunu ispat ettikleri gibi alt makamdan dahi, onun ayn- hak ve sadk olduuna ve beerin kelm olmadna, hem yanl olmadna imza eden, bata, bu kinatta daima gzellii izhar, iyilii ve doruluu himaye ve sahtekrlar ve mfterileri imha ve izale etmek detini bir dstur-u faaliyet ittihaz eden bu kinatn Mutasarrf, o Kurna, lemde en makbul, en yksek, en hkimne bir makam- hrmet ve bir mertebe-i muvaffakiyet vermesiyle onu tasdik ve imza ettii gibi; slmiyetin menba ve Kurnn tercman olan ztn (aleyhissalt vesselm) herkesten ziyade ona itikad ve ihtiram ve nzl zamannda uyku gibi bir vaziyet-i nimanede bulunmas ve sir kelmlar ona yetiememesi ve bir derece benzememesi ve mmiyetiyle beraber gitmi ve gelecek hakik hdist- kevniyeyi gaybiyne, Kurn ile tereddtsz ve itminan ile beyan etmesi ve ok dikkatli gzlerin nazar altnda, hibir hile, hibir yanl vaziyeti grlmeyen o tercmannbtn kuvvetiyle, Kurnn herbir hkmne iman edip tasdik etmesi vehibir ey onu sarsmamas; Kurn semv, hakkaniyetli ve kendi Hlk- Rahminin mbarek kelm olduunu imza ediyor. Hem nev-i insann humsu, belki ksm- zam, gz nnde o Kurna mncezibne ve dindarne irtibat ve hakikatperestne ve mtakane kulak vermesi ve ok emarelerin ve vakalarn ve keyatn ehadetiyle, cin ve melek ve ruhanlerin dahi tilveti vaktinde pervane gibi hakperestne etrafnda toplanmas, Kurnn kinata makbuliyetine ve en yksek bir makamda bulunduuna bir imzadr. Hem, nev-i beerin umum tabakalar, en gab ve miden tut, t en zeki ve lime kadar herbirisi Kurnn dersinden tam hissealmalar ve en derin hakikatleri fehmetmeleri ve yzlerle fen ve ulm-u slmiyenin ve bilhassa eriat- Kbrnn byk mtehidleri ve usulddin ve ilm-i kelmn dhi muhakkikleri gibi her taife, kendi ilimlerine ait btn hctn ve cevaplarn Kurndan istihra etmeleri, Kurn menba- hak ve maden-i hakikat olduuna bir imzadr. Hem edebiyata en ileri bulunan Arap edipleri (slmiyete girmeyenler) imdiye kadar muarazaya pek ok muhta olduklar halde, Kurnn iczndan yedi byk vechi varken, yalnz birtek vechi olan belatinin, tek bir srenin mislini getirmekten istinkar; ve imdiye kadar gelen ve muaraza ile hret kazanmak isteyen mehur bellerin ve dhi limlerin, onun hibir vech-i iczna kar kamamalar ve cizne skt etmeleri, Kurn mucize ve tkat-i beerin fevkinde olduuna bir imzadr. Evet, bir kelm, Kimden gelmi ve kime gelmi ve ne iin? denilmesiyle kymeti ve ulviyeti ve belati tezahr etmesi noktasndan, Kurnn misli olamaz ve ona yetiilemez. nk, Kurn, btn lemlerin Rabbi ve Hlknn hitab ve konumas; ve hibir cihette taklidi ve tasannuu ihsas edecek bir emare bulunmayan bir muklemesi; ve btn insanlarn, belki btn mahlkatn namna mebus ve nev-i beerin en mehur ve namdar muhatab bulunan ve o muhatabn kuvvet ve vsat-i iman koca slmiyeti tereuh edip sahibini Kab- Kavseyn makamna kararak muhatab- Samedniyeye mazhariyetle nzul eden; ve saadet-i dreyne dair ve hilkat-i kinatn neticelerine ve ondaki Rabbn maksatlara ait mesili ve o muhatabn btn hakaik-i slmiyeyi tayan en yksek ve en geni olan imann beyan ve izah eden; ve koca kinatn bir harita, bir saat, bir hane gibi her tarafn gsterip, evirip, onlar yapan Sanatkr tavryla ifade ve talim eden Kurn- Mucizl-Beyann elbette mislini getirmek mmkn deildir ve derece-i iczna yetiilmez. Hem, Kurn tefsir eden ve bir ksm otuz-krk, hatt yetmi cilt olarak birer tefsir yazan yksek zekl mdakkik binlerle mtefennin ulemann senetleri ve delilleriyle beyan ettikleri Kurndaki hadsiz meziyetleri ve nkteleri ve hsiyetleri ve srlar ve li mnalar ve umr-u gaybiyenin her nevinden kesretli, gayb ihbarlar izhar ve ispat etmeleri; ve bilhassa Risale-i Nurun yz otuz kitabnn herbiri, Kurnn bir meziyetini, bir nktesini kat burhanlarla ispat etmesi; ve bilhassa Mucizat- Kurniye Risalesi imendifer ve tayyare gibi medeniyetin harikalarndan ok eyleri Kurndan istihra eden Yirminci Szn kinci Makam; ve Risale-i Nura ve elektrie iaret eden yetlerin irtn bildiren art- Kurniye namndaki Birinci u; ve huruf-u Kurniye ne kadar muntazam, esrarl ve mnl olduunu gsteren Rumuzt- Semaniye nmndaki sekiz kk risaleler; ve Sre-i Fethin hirki yeti be vech ile ihbar- gayb cihetinde mucizeliini ispat eden kk bir risale gibi Risale-i Nurun herbir cz, Kurnn bir hakikatini, bir nurunu izhar etmesi, Kurnn misli olmadna ve mucize ve harika olduuna ve bu lem-i ehadette lem-i gaybn lisan ve bir Allml-Guybun kelm bulunduuna bir imzadr. te, alt noktada ve alt cihette ve alt makamda iaret edilen Kurnn mezkr meziyetleri ve hsiyetleri iindir ki, hametli hakimiyet-i nuraniyesi ve azametli saltanat- kudsiyesi, asrlarn yzlerini klandrarak, zemin yzn dahi bin yz sene tenvir ederek keml-i ihtiramla devam etmesi; hem o hsiyetleri iindir ki, Kurnn herbir har, hi olmazsa on sevab ve on hasenesi olmas ve on meyve-i bki vermesi; hatt bir ksm ytn ve srelerin herbir har, yz ve bin ve daha ziyade meyve vermesi; ve mbarek vakitlerde her harn nuru ve sevab ve kymeti ondan yzlere kmas gibi kuds imtiyazlar kazanm diye dnya seyyah anlad ve kalbine dedi: te byle her cihetle mucizatl bu Kurn, srelerinin icmyla ve ytnn ittifakyla ve esrar ve envrnn tevfukuyla ve semerat ve srnn tetabukuyla birtek Vcibl-Vcudun vcuduna ve vahdetine ve sft ve esmsna, delillerle ispat suretinde yle ehadet etmi ki, btn ehl-i imann hadsiz ehadetleri, onun ehadetinden tereuh etmiler. te, bu yolcunun, Kurndan ald ders-i tevhid ve imana ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On Yedinci Mertebesinde byle, 1
:
...
denilmitir. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O Vcibl-Vcud ve Vhid-i Ehad ki, melek ve ins ve cin ecnsnn makbul ve mergubuolan, her dakikada btn yetleri nev-i insandan yz milyonlarnlisannda keml-i ihtiramla okunan, saltanat- kudsiyesi arzn velemlerin aktarnda ve zamann ve asrlarn yzlerinde devam eden,nuran hkimiyet-i mneviyesi arzn yarsnda ve beerin bete birindeon drt asrdr keml-i ihtiamla cr olan Kurn- Mucizl-Beyan,Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Kez, Kurn, mahede ve ayn ile, kuds ve semvsrelerinin icm ve nurn ve lh yetlerinin ittifak ve esrar veenvrnn tevafuku ve hakaik ve semert ve srnn tetabukuyla Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna ehadet ve onu ispat eder. Sonra, bir fakir insana deil fni ve muvakkat bir tarlay, bir haneyi, belki koca kinat ve dnya kadar bir mlk- bkiyi kazandran ve bir fni adama ebed bir hayatn levazmatn bulduran ve ecelin daraacn bekleyen bir bareyi idam- ebedden kurtaran ve saadet-i sermediyenin hazinesini aan en kymettar sermaye-i insaniyenin iman olduunu bilen mezkr misar ve hayat yolcusu, kendi nefsine dedi ki: Haydi, ileri! mann hadsiz mertebelerinden bir mertebe daha kazanmak iin kinatn heyet-i mecmuasna mracaat edip, o da ne diyor, dinlemeliyiz; erknndan ve eczasndan aldmz dersleri tekmil ve tenvir etmeliyiz diye, Kurndan ald geni ve ihatal bir drbnle bakt, grd: Bu kinat, o kadar mnidar ve muntazamdr ki, mcessem bir kitab- Sbhn ve cismn bir Kurn- Rabbn ve mzeyyen bir saray- Samedn ve muntazam bir ehr-i Rahmn suretinde grnyor. O kitabn btn sreleri, yetleri ve kelimatlar, hatt hareri ve bablar ve fasllar ve sahifeleri ve satrlar, umumunun her vakit mnidarne mahv u ispatlar ve hakmne tayir ve tahvilleri, icma ile, bir Alm-i Klli eyin ve bir Kadr-i Klli eyin ve bir Musannfn, hereyde hereyi gren ve hereyin hereyi ile mnasebetini bilen, riayet eden bir Nakk- Zlcellin ve bir Ktib-i Zlkemlin vcudunu ve mevcudiyetini bilbedhe ifade ettikleri gibi, btn erkn ve envyla ve ecza ve cziyatyla ve sekeneleri ve mtemiltiyle ve varidat ve masarfatyla ve onlarda maslahatkrne tebdilleriyle ve hikmetperverne tecditleriyle, bilittifak, hadsiz bir kudret ve nihayetsiz bir hikmetle i gren li bir Ustann ve misilsiz bir Sniin mevcudiyetini ve vahdetini bildiriyorlar. Ve kinatn azametine mnasip iki byk ve geni hakikatn ehadetleri, kinatn bu byk ehadetini ispat ediyorlar. Birinci Hakikat: Usulddin ve ilm-i kelmn dhi ulemasnn ve hkema-i slmiyenin grdkleri ve hadsiz burhanlarla ispat ettikleri huds ve imkn hakikatleridir. Onlar demiler ki: Madem lemde ve hereyde tagayyr ve tebeddl var; elbette fnidir, hdistir, kadm olamaz. Madem hdistir, elbette onu ihdas eden bir Sni var. Ve madem hereyin ztnda vcud ve adem bir sebep bulunmazsa msvidir; elbette vcip ve ezel olamaz. Ve madem muhal ve btl olan devir ve teselsl ile birbirini icad etmek mmkn olmad kat burhanlarla ispat edilmi; elbette yle bir Vcibl-Vcudun mevcudiyeti lzmdr ki, nazri mmteni, misli muhal ve btn mads mmkn ve msivs mahlku olacak. Evet huds hakikati kinat istil etmi. ounu gz gryor, dier ksmn akl gryor. nk,gzmzn nnde her sene gz mevsiminde yle bir lem vefat eder ki,herbirisinin hadsiz efrad bulunan ve herbiri zhayat bir kinat hkmnde olan yz bin nevi nebatat ve kck hayvanat, o lemle beraber vefat ederler. Fakat o kadar intizamla bir vefattr ki, hair ve neirlerine medar olan ve rahmet ve hikmetin mucizeleri, kudret ve ilmin harikalar bulunan ekirdekleri ve tohumlar ve yumurtacklar baharda yerlerinde brakp, defter-i amllerini ve grdkleri vazifelerin programlarn onlarn ellerine vererek Hafz-i Zlcellin himayesi altnda, hikmetine emanet eder, sonra vefat ederler. Ve bahar mevsiminde, Har-i zamn yz bin misali ve nmune ve delilleri hkmnde olarak, o vefat eden aalar ve kkler ve bir ksm hayvancklar, aynen ihya ve diriliyorlar. Ve bir ksmnn dahi, kendi yerlerinde emsalleri ve aynen onlara benzeyenleri icad ve ihya olunuyor. Ve geen baharn mevcudat, iledikleri amellerin ve vazifelerin sahifelerini ilnat gibi neredip 1 yetinin bir misalini gsteriyorlar. 1. Amel defterleri alp yaynlandnda Tekvir Sresi, 81:10. Hem heyet-i mecmua cihetinde, her gzde ve her baharda byk bir lem vefat eder ve taze bir lem vcuda gelir. Ve o vefat ve huds o kadar muntazam cereyan ediyor ve o vefat ve hudsta, gayet intizam ve mizanla o kadar nevilerin veyatlar ve hudslar oluyor ki, gya dnya yle bir misarhanedir ki, zhayat kinatlar ona misar olurlar ve seyyah lemler ve seyyar dnyalar ona gelirler, vazifelerini grrler, giderler. te, bu dnyada byle hayattar dnyalar ve vazifedar kinatlar keml-i ilim ve hikmet ve mzanla ve muvazene ve intizam ve nizamla ihdas ve icad edip Rabbn maksatlarda ve lh gayelerde ve Rahmn hizmetlerde kadrne istimal ve rahmne istihdam eden bir Zt- Zlcellin vcub-u vcudu ve hadsiz kudreti ve nihayetsiz hikmeti, bilbedahe gne gibi, akllara grnyor. Huds mesilini Risale-i Nura ve muhakkikn-i kelmiyenin kitaplarna havale ile o bahsi kapyoruz. Amma imkn ciheti ise, o da kinat istil ve ihta etmi. nk gryoruz ki, herey, kll ve cz bulunsun, byk ve kk olsun, Artan fere, zerrattan seyyrta kadar her mevcut, mahsus bir zt ve muayyen bir suret ve mmtaz bir ahsiyet ve has sfatlar ve hikmetli keyyetler ve maslahatl cihazlarla dnyaya gnderiliyor. Halbuki, o mahsus zta ve o mahiyete, hadsiz imknat iinde o hususiyeti vermek; hem, sretler adedince imknlar ve ihtimaller iinde o nakl ve frikal ve mnasip o muayyen sureti giydirmek; hem, hemcinsinden olan ehasn miktarnca imknlar iinde alkanan o mevcuda, o lyk ahsiyeti imtiyazla tahsis etmek; hem, sfatlarn nevileri ve mertebeleri saysnca imknlar ve ihtimaller iinde ekilsiz ve mtereddit bulunan o masnua o has ve muvafk maslahatl sfatlar yerletirmek; hem hadsiz yollar ve tarzlarda bulunmas mmkn olmas noktasnda hadsiz imknat ve ihtimalt iinde mtehayyir, sergerdan, hedefsiz o mahlka, o hikmetli keyyetleri ve inyetli cihazlar takmak ve tehiz etmek, elbette kll ve cz btn mmkinat adedince ve her mmknn mezkr mahiyet ve hviyet, heyet ve suret, sfat ve vaziyetinin imknt adedince, tahsis edici, tercih edici, tayin edici, ihdas edici bir Vcibl-Vcudun vcub-u vcuduna ve hadsiz kudretine ve nihayetsiz hikmetine ve hibir ey ve hibir en Ondan gizlenmediine ve hibir ey Ona ar gelmediine ve en bykbirey, en kk birey gibi Ona kolay geldiine ve bir bahar bir aakadar ve bir aac bir ekirdek kadar suhuletle icad edebildiine iaretler ve delletler ve ehadetler, imkn hakikatinden kp kinatn bu byk ehadetinin bir kanadn tekil ederler. Kinatn ehadetini, her iki kanad ve iki hakikatyle Risale-i Nur eczalar ve bilhassa Yirmi kinci ve Otuz kinci Szler ve Yirminci ve Otuz nc Mektuplar tamamiyle ispat ve izah ettiklerinden, onlara havale ederek bu pek uzun kssay ksa kestik. Kinatn heyet-i mecmuasndan gelen byk ve kll ehadetin ikinci kanadn ispat eden: kinci Hakikat: Bu mtemadiyen alkanan inklplar ve tahavvltlar iinde vcudunu ve hizmetini ve zhayat ise hayatn muhafazaya ve vazifesini yerine getirmeye alan mahlkatta, kuvvetlerinin btn btn haricinde bir teavn hakikati grnyor. Mesel, unsurlar zhayatn imdadna, hususan bulutlar, nebatatn mededine ve nebatat dahi hayvanatn yardmna ve hayvanat ise insanlarn muavenetine ve memelerin kevser gibi stleri, yavrularn beslenmelerine ve zhayatlarn iktidarlar haricindeki pek ok hcetleri ve erzaklar, umulmadk yerlerden onlarn ellerine verilmesi, hatt zerrt- taamiye dahi hceyrat- bedeniyenin tamirine komalar gibi, teshir-i Rabbn ile ve istihdam- Rahmn ile, hakikat-i teavnn pek ok misalleri dorudan doruya, btn kinat bir saray gibi idare eden bir Rabbl-lemnin umum ve rahmne rububiyetini gsteriyorlar. Evet; cmid ve uursuz ve efkatsiz olan ve birbirine efkatkrne, uurdarne vaziyet gsteren muavenetiler, elbette gayet Rahm ve Hakm bir Rabb-i Zlcellin kuvvetiyle, rahmetiyle, emriyle yardma koturuluyorlar. te, kinatta cri olan teavn- umum, seyyrttan t zhayatn z ve cihazat ve zerrt- bedeniyesine kadar keml-i intizamla cereyan eden muvazene-i mme ve muhafaza-i mile; ve semvtn yaldzl yznden ve zeminin ziynetli yznden t ieklerin ssl yzlerine kadar kalem gezdiren tezyin; ve kehkeandan ve manzume-i emsiyeden t msr ve nar gibi meyvelere kadar hkmeden tanzim; ve gne ve kamerden ve unsurlardan ve bulutlardan t bal arlarna kadar memuriyet veren tavzif gibi pek byk hakikatlerin, byklkleri nisbetindeki ehadetleri, kinatn ehadetinin ikinci kanadn ispat ve tekil ederler. Madem Risale-i Nur bu byk ehadeti ispat ve izah etmi; biz burada bu ksack iaretle iktifa ederiz. te, dnya seyyahnn kinattan ald ders-i imanye ksa bir iaret olarak, Birinci Makamn On Sekizinci Mertebesinde byle 1
:
:
denilmitir. 1. Allahtan baka ilh yoktur. Nazri mmteni ve Ondan baka herey mmkin veVhid-i Ehad olan o Vcibl-Vcud ki, mcessem bir kitab- kebr,muazzam bir kurn- cismn, munazzam ve mzeyyen bir kasr ve muntazamve muhteem bir memleket olan bu kinat, srelerinin ve yetlerinin ve kelimelerinin ve harerinin vebablarnn ve fasllarnn ve sayfalarnn ve satrlarnn icmyla veerknnn ve envnn ve eczasnn ve cziyatnn ve sekene vemtemiltnn ve varidat ve masarinin ittifakyla, btn ulema- iilm-i kelmn icmna mstenit hudus ve tagayyr ve imkn hakikatininazamet-i ihatasnn ehadetiyle ve suret ve mtemiltnn hikmet ve intizamla tebdili ve huruf ve kelimatnn nizam ve mizanla tecdidi hakikatinin ehadetiyle ve mevcudatnda mahede ve ayn ile grnen tevn ve tecavb vetesand ve tedahl ve muvazene ve muhafaza hakikatlerinin azamet-iihatasnn ehadetiyle, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. Sonra, dnyaya gelen ve dnyann Yaratann arayan ve on sekiz adet mertebelerden kan ve ar- hakikate yetien bir mrac- iman ile gaibane marifetten hzrne ve muhatabne bir makama terakki eden merakl ve mtak yolcu adam, kendi ruhuna dedi ki: Ftiha-i erifede, bandan t 1 kelimesine kadar gibane medh sen ile bir huzur gelip hitabna klmas gibi, biz dahi dorudan doruya gaibane aramay brakp, aradmz aradmzdan sormalyz. Hereyi gsteren gnei, gneten sormak gerektir. Evet, hereyi gsteren, kendinihereyden ziyade gsterir. yle ise, emsin ut ile onu grmek ve tanmak gibi, Hlkmzn Esm-i Hsnsyla ve sft- kudsiyesiyle, Onu kbiliyetimizin nisbetinde tanmaya alabiliriz. 1. Yalnz Sana. Ftiha Sresi, 1:5. Bu maksadn hadsiz yollarndan iki yolu ve o iki yolun hadsiz mertebelerinden iki mertebeyi ve o iki mertebenin pek ok hakikatlerinden ve pek ok uzun tafsiltndan yalnz iki hakikati icmal ve ihtisar ile bu risalede beyan edeceiz. Birinci Hakikat: Bilmahede gzmzle grnen ve muhit ve daim ve muntazam ve dehetli ve semv ve arz olan btn mevcudat eviren ve tebdil ve tecdit eden ve kinat kaplayan faaliyet-i mstevliye hakikati grnmesi; ve o her cihetle hikmet-medar faaliyet hakikatnn iinde tezahr- rubbiyet hakikatinin bilbedahe hissedilmesi; ve o her cihetle rahmetfean tezahr- rububiyet hakikatnn iinde, tebarz- ulhiyet hakikat bizzarure bilinmi olmasdr. te bu hkimne ve hakmne faaliyet-i daimeden ve perdesinin arkasnda bir Fil-i Kadr ve Almin ef li, grnr gibi hissedilir. Ve bu mrebbiyne ve mdebbirne ef l-i Rabbniyeden ve perdesinin arkasndan, hereyde cilveleri bulunan esm-i lhiye, hissedilir derecesinde bedahetle bilinir. Ve bu celldarne ve cemlperverne cilvelenen Esm-i Hsndan ve perdesinin arkasnda, sft- seba-i kudsiyenin ilmelyakn, belki aynelyakn, belki hakkalyakn derecesinde vcutlar ve tahakkuklar anlalr. Ve bu yedi kuds sfatn dahi, btn masnuatn ehadetiyle, hem hayattarne, hem kadrne, hem almne, hem semne, hem basrne, hem mridne, hem mtekellimne nihayetsiz bir surette tecellileriyle bilbedahe ve bizzarure ve biilmelyakn bir mevsuf-u Vcibl-Vcudun ve bir msemm-i Vhid-i Ehadin ve bir fil-i Ferd-i Samedin mevcudiyeti, gneten daha zhir, daha parlak bir tarzda, kalbdeki iman gzne grnr gibi kat bilinir. nk, gzel ve mnidar bir kitap ve muntazam bir hane, bedahetle, yazmak ve yapmak illerini; ve gzel yazmak ve intizaml yapmak illeri dahi, bedahetle, yazc ve dlger namlarn; yazc ve dlger nvanlar ise, bedahetle, kitabet ve dlgerlik sanatlarn ve sfatlarn; ve bu sanat ve sfatlar, bedahetle, herhalde bir zt istilzam eder ki, mevsuf ve sni ve msemm ve fil olsun. Filsiz bir il ve msemmsz bir isim mmkn olmad gibi, mevsufsuz bir sfat, sanatkrsz bir sanat dahi mmkn deildir. te bu hakikat ve kaideye binaen, bu kinat, btn mevcudtyla beraber, kaderin kalemiyle yazlm, kudretin ekiciyle yaplm mnidar hadsiz kitaplar, mektuplar, nihayetsiz binalar ve saraylar hkmnde, herbiri binler vech ile ve beraber hadsiz vch ile Rabbn ve Rahmn nihayetsiz illeri ve o illerin meneleri olan bin bir esm-i lhiyenin hadsiz cilveleriyle ve o gzel isimlerin menba olan yedi sft- Sbhniyenin nihayetsiz tecellleriyle, o yedi muhit ve kuds sfatlarn madeni ve mevsufu olan ezel ve ebed bir Zt- Zlcellin vcub-u vcuduna ve vahdetine hadsiz iaretler ve nihayetsiz ehadetler ettikleri gibi; btn o mevcudatta bulunan btn hsnler, cemller, kymetler, kemller dahi, ef l-i Rabbniyenin ve esm-i lhiyenin ve sft- Samedniyenin ve unt- Sbhniyenin, kendilerine lyk ve muvafk kuds cemllerine ve kemllerine ve hepsi birden Zt- Akdesin kuds cemline ve kemline bedahetle ehadet ederler. te, faaliyet hakikati iinde tezahr eden rububiyet hakikati, ilim ve hikmetle halk ve icad ve sun ve ibd, nizam ve mizan ile takdir ve tasvir ve tedbir ve tedvir, kast ve irade ile tahvil ve tebdil ve tenzil ve tekmil, efkat ve rahmetle itm ve inm ve ikram ve ihsan gibi untyla ve tasarrufatyla kendini gsterir ve tanttrr. Ve tezahr- rububiyet hakikat iinde bedahetle hissedilen ve bulunan ulhiyetin tebarz hakikat dahi, Esm-i Hsnnn rahmne ve kermne cilveleriyle ve yedi sft- sbtiye olan hayat, ilim, kudret, irade, sem, basar ve kelm sfatlarnn cellli ve cemlli tecellileriyle kendini tanttrr, bildirir. Evet, nasl ki kelm sfat, vahiyler ve ilhamlarla Zt- Akdesi tanttrr. yle de, kudret sfat dahi, mcessem kelimeleri hkmnde olan sanatl eserleriyle o Zt- Akdesi bildirir ve kinat batan baa bir furkan- cismn mahiyetinde gsterip bir Kadr-i Zlcelli tavsif ve tarif eder. Ve ilim sfat dahi hikmetli, intizaml, mizanl olan btn masnuat miktarnca ve ilimle idare ve tedbir ve tezyin ve temyiz edilen btn mahlkat adedince, mevsuar olan birtek Zt- Akdesi bildirir. Ve hayat sfat ise, kudreti bildiren btn eserler ve ilmin vcudunu bildiren btn intizaml ve hikmetli ve mizanl ve ziynetli suretler, haller ve sair sfatlar bildiren btn deliller, sfat- hayatn delilleriyle beraber, hayat sfatnn tahakkukuna dellet ettikleri gibi; hayat dahi, btn o delilleriyle, yineleri olan btn zhayatlar ahit gstererek Zt- Hayy- Kayymu bildirir. Ve kinat, serbeser her vakit taze taze ve ayr ayr cilveleri ve naklar gstermek iin, daima deien ve tazelenen ve hadsiz yinelerden terekkp eden bir yine-i ekber suretine evirir. Ve bu kyasla, grmek ve iitmek, ihtiyar etmek ve konumak sfatlar dahi, herbiri birer kinat kadar, Zt- Akdesi bildirir, tanttrr. Hem o sfatlar Zt- Zlcellin vcuduna dellet ettikleri gibi, hayatn vcuduna ve tahakkukuna ve o Ztn hayattar ve diri olduuna dahi bedahetle dellet ederler. nk, bilmek, hayatn almeti; iitmek, dirilik emresi; grmek, dirilere mahsus; irade, hayat ile olabilir; ihtiyar iktidar, zhayatlarda bulunur; tekellm ise, bilen dirilerin iidir. te, bu noktalardan anlalr ki, hayat sfatnn yedi defa kinat kadar delilleri ve kendi vcudunu ve mevsufun vcudunu bildiren burhanlar vardr ki, btn sfatlarn esas ve menba ve sm-i zamn masdar ve medar olmutur. Risale-i Nur bu birinci hakikat kuvvetli burhanlarla ispat ve bir derece izah ettiinden, bu denizden, bu mezkr katre ile imdilik iktifa ediyoruz. kinci Hakikat: Sfat- kelmdan gelen tekellm- lhdir. 1 yetinin srryla, kelm- lh nihayetsizdir. Bir ztn vcudunu bildiren en zhir almet, konumasdr. Demek bu hakikat, nihayetsiz bir surette Mtekellim-i Ezelnin mevcudiyetine ve vahdetine ehadet eder. Bu hakikatn iki kuvvetli ehadeti, bu risalenin On Drdnc ve On Beinci Mertebelerinde beyan edilen vahiyler ve ilhamlar cihetiyle; ve geni bir ehadeti dahi, Onuncu Mertebesinde iaret edilen ktb- mukaddese-i semviye cihetiyle, ve ok parlak ve cmi bir dier ehadeti dahi On Yedinci Mertebesinde Kurn- Mucizl-Beyan cihetiyle geldiinden, bu hakikatn beyan ve ehadetini o mertebelere havale edip, o hakikati mucizne iln eden ve ehadetini sair hakikatlerin ehadetleriyle beraber ifade eden
2 yet-i muazzamann envr ve esrar bizim bu yolcuya k ve v gelmi ki, daha ileri gidememi. 1. Rabbimin szlerini yazmak iin btn denizler mrekkep olsa, Rabbimin szleritkenmeden o denizler tkenirdi. Kehf Sresi, 18:109. 2. Btn kinat adletle tedbir ve idare etmekte olan Allah, Ondan bakaibdete lyk hibir ilh bulunmadn ap ak delillerle bildirdi.Buna melekler ve ilim sahipleri de hitlik ettiler. Ondan baka ilhyoktur; Onun kudreti hereye galiptir ve Onun her ii hikmet iledir.l-i mrn Sresi, 3:18. te, bu yolcunun bu makam- kudsden ald dersin ksa bir meline bir iaret olarak, Birinci Makamn On Dokuzuncu Mertebesinde, 1
:
. :
denilmitir. 1. Allahtan baka ilh yoktur. O yle bir Vcibl-Vcud ve Vhid-i Ehaddir ki,btn gzel isimler, btn yce sfatlar ve en yce vasar Ona aittir. rade ve kudretle icad ve halk ve sun ve ibd illerini, ihtiyar vehikmetle takdir ve tasvir ve tedbir ve tedvir illerini, kasd verahmetle ve keml-i intizam ve muvazene ile tasrif ve tanzim ve muhafaza ve idare ve iae illerini tazammun eden faaliyet-i mstevliyenindevam iinde grnen tezahr- rububiyet ve onun iinde grnentebarz- ulhiyet hakikatinin azametinin ehadetiyle; ve Btn kinat adaletle tedbir ve idare etmekte olan Allah, Ondan baka ilhbulunmadn ap ak delillerle bildirdi. Buna melekler ve ilimsahipleri de ahitlik ettiler. Ondan baka ilh yoktur; Onun kudretihereye galiptir ve hikmeti hereyi kuatr (l-i mrn Sresi, 3:18.)melindeki yet-i kerimenin hakikat-i esrarnn azamet-i ihatasnnehadetiyle; btn kuds ve muht sfatlarnn ve kinatta tecell edenbtn Esm-i Hsnsnn icm ve kinatta tasarruf eden btn uunat veef linin ittifak, Onun vahdet iindeki vcub-u vcuduna dellet eder. kinci Hccet-i mniye Otuz kinci Szn Birinci Mevkf 1
2
3 1. Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla. 2. Eer gklerde ve yerde Allahtan baka ilhlar olsayd, ikisi de harap olup giderdi. Enbiy Sresi, 21:22. 3. Allahtan baka ibadete lyk hibir ilh yoktur. O birdir ve hibir erikiyoktur. Mlk umumen Onundur; hamd btnyle Ona aittir. Hayat veren de, lm veren de Odur. O, kendisine lm rz olmayan Hayy- Ezeldir.Btn hayr Onun elindedir. Onun kudreti hereye yeter. Herkesin vehereyin dn de Onadr. Buhar,Ezn 155, Teheccd 21, Umre 12, Cihad 133, Bedl-Halk 11, Maz 29, Daavt 18, 52, Rikk 11, Itism 3; Mslim, Zikir 28, 30, 74, 75, 76, Vitir 24, Cihad 158, Edeb 101; Tirmiz, Mevkt 108, Hac 104, Daavt 35, 36; Nes, Sehiv 83-86, Mensik 163, 170, mn 12; bni Mce, Ticrt 40, Mensik 84, Edeb 58, Dua 10, 14, 16; Eb Dvud, Mensik 56; Drm, Salt 88, 90, Mensik 34, stizn 53, 57; Muvatta, Hac 127, 243, Kurn 20, 22. BR RAMAZAN gecesinde, u kelm- tevhidnin on bir cmlesinin herbirinde, birer tevhid mertebesi ve birer mjde bulunduunu ve o mertebelerden yalnz L erke lehudaki mny, basit avmn fehmine gelecek bir muhavere-i temsiliye ve bir mnazara-i faraziye tarznda ve lisan- hali lisan- kl suretinde sylemitim. Bana hizmet eden kymettar kardelerimin ve mescid arkadalarmn arzular ve istemeleri zerine o muhavereyi yazyorum. yle ki: Btntabiatperest, esbabperest ve mrik gibi umum env- ehl-i irkin ve kfrn ve dalletin tevehhm ettikleri eriklerin namna bir ahs farz ediyoruz ki, o ahs- faraz, mevcudat- lemden bireye rab olmak istiyor ve hakik mlik olmak dv etmektedir. te, o mdde, evvel mevcudatn en k olan bir zerreye rast gelir. Ona rab ve hakik mlik olmakta olduunu, zerreye tabiat lisanyla, felsefe diliyle syler. O zerre dahi, hakikat lisanyla ve hikmet-i Rabbn diliyle der ki: Ben hadsiz vazifeleri gryorum. Ayr ayr her masnua girip iliyorum. Eer btn o vezi bana grdrecek, sende ilim ve kudret varsa Hem benim gibi had ve hesaba gelmeyen zerrat iinde beraber gezip i gryoruz. HAYE-1 Eer btn emsalim o zerreleri de istihdam edip emir tahtna alacak bir hkm ve iktidar sende varsa Hem keml-i intizamla cz olduum mevcutlara, mesel kandaki kreyvt- hamrya hakik mlik ve mutasarrf olabilirsen, bana rab olmak dv et, beni Cenb- Haktan bakasna isnad et. Yoksa sus! Haiye-1 Evet, mteharrik herbir ey, zerrattan seyyrta kadar, kendilerinde olan sikke-i samediyet ile vahdeti gsterdikleri gibi, harektlaryla dahi, gezdikleri btn yerleri vahdet namna zaptederler, kendi Mlikinin mlkne idhal ederler. Hareket etmeyen masnuat ise, nebtattan ncum-u sevbite kadar, birer mhr- vahdniyet hkmndedirler ki, bulunduu mekn, kendi Sniinin mektubu olduunu gsterirler. Demek herbir nebat, herbir meyve birer mhr- vahdniyet, birer sikke-i vahdettirler ki, meknlarn ve vatanlarn, vahdet namna, Snilerinin mektubu olduunu gsterirler. Elhasl, herbir ey, hareketiyle btn eyay vahdet namna zapteder. Demek btn yldzlar elinde tutmayan, birtek zerreye rab olamaz. Hem bana rab olmadn gibi, mdahale dahi edemezsin. nk, vezimizde ve harektmzda o kadar mkemmel bir intizam var ki, nihayetsiz bir hikmet ve muhit bir ilim sahibi olmayan, bize parmak kartramaz. Eer karsa, kartracak. Halbuki, senin gibi cmid, ciz ve kr ve iki eli tesadf ve tabiat gibi iki krn elinde olan bir ahs, hibir cihette parmak uzatamaz. O mdde, maddiyyunlarn dedikleri gibi dedi ki: yle ise sen kendi kendine mlik ol. Neden bakasnn hesabna almasn sylyorsun? Zerre ona cevaben der: Eer gne gibi bir dimam ve ziyas gibi ihatal bir ilmim ve harareti gibi mull bir kudretim ve ziyasndaki yedi renk gibi muhit duygularm ve gezdiim her yere ve ilediim her mevcuda mteveccih birer yzm ve bakar birer gzm ve geer birer szm bulunsayd, belki senin gibi ahmaklk edip kendi kendime mlik olduumu dv ederdim. Haydi, def ol git, sen benden i bulamazsn! te, eriklerin vekili zerreden meyus olunca, kreyvt- hamrdan i bulacam diye, kandaki bir kreyvt- hamrya rast gelir. Ona esbab namna ve tabiat ve felsefe lisanyla der ki: Ben sana rab ve mlikim. O kreyvt- hamr, yani yuvarlak, krmz mevcut, ona hakikat lisanyla ve hikmet-i lhiye diliyle der: Ben yalnz deilim. Eer sikkemiz ve memuriyetimiz ve nizamatmz bir olan kan ordusundaki btn emsalime mlik olabilirsen, hem gezdiimiz ve keml-i hikmetle istihdam olunduumuz btn hceyrt- bedene mlik olacak bir dakik hikmet ve azm kudret sende varsa, gster. Ve gsterebilirsen, belki senin dvnda bir mn bulunabilir. Halbuki, senin gibi sersem ve senin elindeki sar tabiat ve kr kuvvetle, deil mlik olmak, belki zerre miktar karamazsn. 1 nk bizdeki intizam o kadar mkemmeldir ki, ancak hereyi grr ve iitir ve bilir ve yapar bir zt bize hkmedebilir. 2 yle ise sus! Vazifem o kadar mhim ve intizam o kadar mkemmeldir ki, seninle, senin byle karma kark szlerine cevap vermeye vaktim yok der, onu tard eder. 1. bk. Rad Sresi, 13:16; Ahkaf Sresi, 46:4-5. 2. bk. Lokman Sresi, 31:28; r Sresi, 42:11. Sonra, onu kandramad iin, o mdde gider, bedendeki hceyre tabir ettikleri menzilcie rast gelir. Felsefe ve tabiat lisanyla der: Zerreye ve kreyvt- hamrya sz anlattramadm. Belki sen szm anlarsn. nk sen gayet kk bir menzil gibi birka eyden yaplmsn. yle ise ben seni yapabilirim. Sen benim masnuum ve hakik mlkm ol der. O hceyre, ona cevaben, hikmet ve hakikat lisanyla der ki: Ben endan kck bir eyim. Fakat pek byk vazifelerim, pek ince mnasebetlerim ve bedenin btn hceyrtna ve heyet-i mecmuasna bal alkalarm var. Ezcmle, evride ve eryin damarlarna ve hassse ve muharrike saplarna ve cazibe, daa, mvellide, musavvire gibi kuvvelere kar derin ve mkemmel vazifelerim var. Eer btn bedeni, btn damar ve sab ve kuvveleri tekil ve tanzim ve istihdam edecek bir kudret ve ilim sende varsa ve benim emsalim ve sanata ve keyyete birbirimizin kardei olan btn hceyrt- bedeniyeye tasarruf edecek naz bir kudret, amil bir hikmet sende varsa, gster; sonra Ben seni yapabilirim diye dv et. Yoksa haydi git! Kreyvt- hamr bana erzak getiriyorlar. Kreyvt- beyz da bana hcum eden hastalklara mukabele ediyorlar. im var, beni megul etme. Hem senin gibi ciz, cmid, sar, kr bir ey bize hibir cihetle karamaz. nk bizde o derece ince ve nazik ve mkemmel bir intizam HAYE-1 var ki, eer bize hkmeden bir Hakm-i Mutlak ve Kadr-i Mutlak ve Alm-i Mutlak olmazsa intizammz bozulur, nizammz karr. 1 Haiye-1 Sni-i Hakm, beden-i insan gayet muntazam bir ehir hkmnde halk etmitir. Damarlarn bir ksm telgraf vetelefon vazifesini grr. Bir ksm da, emelerin borular hkmnde, b- hayat olan kann cevelnna medardrlar. Kan ise, iinde iki ksm kreyvt halk edilmi. Bir ksm kreyvt- hamr tabir edilir ki, bedenin hceyrelerine erzak datyor ve bir kanun-u lh ile hceyrelere erzak yetitiriyor (tccar ve erzak memurlar gibi). Dier ksm kreyvt- beyzdrlar ki, tekilere nisbeten ekalliyettedirler. Vazifeleri, hastalk gibi dmanlara kar asker gibi mdafaadr ki, ne vakit mdafaaya girseler, Mevlev gibi iki hareket-i devriye ile sratli bir vaziyet-i acibe alrlar. Kann heyet-i mecmuas ise, iki vazife-i umumiyesi var: Biri bedendeki hceyrtn tahribatn tamir etmek, dieri hceyrtn enkazlarn toplayp bedeni temizlemektir. Evride ve eryin namnda iki ksm damarlar var ki, biri s kan getirir, datr,s kann mecrlardr. Dier ksm, enkaz toplayan bulank kannmecrsdr ki, u ikinci ise, kan ree denilen, nefesin geldii yeregetirirler. Sni-i Hakm, havada iki unsur halk etmitir: biri azot, biri mvellidlhumuza.Mvellidlhumuza ise, nefes iinde kana temas ettii vakit, kan telviseden karbon unsur-u kesini kehribar gibi kendine eker. kisi imtizaeder. Buhar hmz- karbon denilen, semli hava bir maddeye inklbettirir. Hem hararet-i gariziyeyi temin eder, hem kan tasye eder.nk, Sni-i Hakm, fenn-i kimyada ak- kimyev tabir edilen bir mnasebet-i edideyi, mvellidlhumuza ile karbona vermi ki, o iki unsur birbirine yakn olduu vakit, o kanun-u lh ile o iki unsur imtiza ederler. Fennen sabittir ki, imtizatan hararet hasl olur. nk imtiza bir nevi ihtiraktr. u srrn hikmeti budur ki: O iki unsurun, herbirisinin zerrelerinin ayr ayr hareketleri var. mtiza vaktinde her iki zerre, yani onun zerresi bunun zerresiyle imtiza eder, birtek hareketle hareket eder, bir hareket muallk kalr. nk imtizatan evvel iki hareket idi. imdi iki zerre bir oldu; her iki zerre, bir zerre hkmnde bir hareket ald. Dier hareket, Sni-i Hakmin bir kanunuyla hararete inklb eder. Zaten Hareket harareti tevlid eder bir kanun-u mukarreredir. te bu srra binaen, beden-i insandeki hararet-i gariziye, bu imtizac- kimyeviye ile temin edildii gibi,kandaki karbon alnd iin kan dahi s olur. te nefes dahilegirdii vakit, vcudun hem b- hayatn temizliyor, hem nr- hayat il ediyor. kt vakit, azda, mucizt- kudret-i lhiye olan kelime meyvelerini veriyor. Fesbhne men tehayyere f sunihil-ukul! 1. bk. Kehf Sresi, 17:37; Meryem Sresi, 19:67; Mminn Sresi, 23:12-14;Secde Sresi, 32:7; Ftr Sresi, 35:11; Ysn Sresi, 36:77. Sonra o mdde onda da meyus oldu. Bir insann bedenine rast gelir. Yine kr tabiat ve serseri felsefe lisanyla, tabiiyyunun dedikleri gibi der ki: Sen benimsin. Seni yapan benim. Veya sende hissem var. Cevaben, o beden-i insan, hakikat ve hikmet diliyle ve intizamnn lisan- haliyle der ki: Eer btn emsalim ve yzmzdeki sikke-i kudret ve turra-i ftrat bir olan btn insanlarn bedenlerine hakik mutasarrf olacak bir kudret ve ilim sende varsa hem sudan ve havadan tut, t nebtat ve hayvnta kadar benim erzakmn mahzenlerine mlik olacak bir servetin ve bir hkimiyetin varsa hem ben klf olduum gayet geni ve yksek olan ruh, kalb, akl gibi letif-i mneviyeyi benim gibi dar, s bir zarfta yerletirerek, keml-i hikmetle istihdam edip ibadet ettirecek, sende nihayetsiz bir kudret, hadsiz bir hikmet varsa, gster. Sonra Ben seni yaptm de. Yoksa sus! Hem bendeki intizam- ekmelin ehadetiyle ve yzmdeki sikke-i vahdetin delletiyle, benim Sniim hereye kadr, hereye alm, hereyi grr ve hereyi iitir bir Zttr. Senin gibi sersem cizin parma Onun sanatna karamaz, zerre miktar mdahale edemez. 1 1. bk. Hicr Sresi,15:26; Nahl Sresi, 16:4; Kehf Sresi, 18:37; MeryemSresi, 19:67; Mminn Sresi, 23:12-14; Lokman Sresi, 31:28; SecdeSresi, 32:7; Ftr Sresi, 35:11. O eriklerin vekili, bedende dahi parmak kartracak yer bulamaz. Gider, insann nevine rast gelir. Kalbinden der ki: Belki bu dank, karma kark olan cemaat iinde, eytan onlarn ef l-i ihtiyariye ve itimaiyelerine kart gibi, belki ben de ahvl-i vcudiye ve ftriyelerine karabileceim ve parmak kartracak bir yer bulacam. Ve onda bir yer bulup, beni tard eden bedene ve beden hceyresine hkmm icra ederim. Onun iin, beerin nevine, yine sar tabiat ve sersem felsefe lisanyla der ki: Siz ok kark birey grnyorsunuz. Ben size rab ve mlikim. Veyahut hissedarm der. O vakit nev-i insan, hak ve hakikat lisanyla, hikmet ve intizamn diliyle der ki: Eer btn kre-i arza giydirilen ve nevimiz gibi btn hayvnat ve nebttn yz binler envndan rengrenk atk ve iplerden keml-i hikmetle dokunan ve dikilen gmlei ve yeryzne serilen ve yz binler zhayat envndan nesc olunan ve gayet nakl bir surette icad edilen halieyi yapacak ve her vakit keml-i hikmetle tecdid edip tazelendirecek bir kudret ve hikmet sende varsa hem, eer biz meyve olduumuz kre-i arza ve ekirdek olduumuz lemde tasarruf edecek ve hayatmza lzm maddeleri mzan- hikmetle aktr- lemden bize gnderecek bir muhit kudret ve amil bir hikmet sende varsa ve yzmzdeki sikke-i kudret bir olan btn gitmi ve gelecek emsalimizi icad edecek bir iktidar sende varsa, belki bana rububiyet dv edebilirsin. Yoksa, haydi sus! Benim nevimdeki karma karkla bakp parmak kartrabilirim deme. nk intizam mkemmeldir. O karma kark zannettiin vaziyetler, kudretin kader kitabna gre keml-i intizamla bir istinsahtr. nk, bizden ok aa olan ve bizim taht- nezaretimizde bulunan hayvnat ve nebttn keml-i intizamlar gsteriyor ki, bizdeki karklklar bir nevi kitabettir. 1 Hi mmkn mdr ki, bir halienin her tarafna yaylan bir atk ipini sanatkrne yerletiren, halienin ustasndan bakas olsun? Hem bir meyvenin mucidi, aacnn mucidinden bakas olsun? Hem ekirdei icad eden, ekirdekli cismin sniinden bakas olsun? Hem gzn krdr. Yzmdeki mucizt- kudreti, mahiyetimizdeki havrk- ftrat grmyorsun. Eer grsen anlarsn ki, benim Sniim yle bir Zttr ki, hibir ey Ondan gizlenemez, 2 hibir ey Ona nazlanp ar gelemez. 3 Yldzlar, zerreler kadar Ona kolay gelir. 4 Bir bahar bir iek kadar suhuletle icad eder. 5 Koca kinatn hristesini, keml-i intizamla benim mahiyetimde derc eden bir Zttr. 1 Byle bir Ztn sanatna senin gibi cmid, ciz ve kr, sar parmak kartrabilir mi? yle ise sus, def ol git der, onu tard eder. 1. bk. Bakara Sresi, 2:164; l-i mran Sresi, 3:190; Rad Sresi, 13:16;Th Sresi, 20:50; Rm Sresi, 30:22; Csiye Sresi, 45:4. 2. bk. l-i mran Sresi, 3:5, 29; brahim Sresi, 14:38; Ahzb Sresi, 33:54; Mmin Sresi, 40:16; Al Sresi; 87:7. 3. bk. l-i mran Sresi, 3:83; Rad Sresi, 13:15; Fussilet Sresi, 41:11. 4. bk. Enm Sresi, 6:97; Arf Sresi, 7:54; Nahl Sresi, 16:12; Th Sresi, 22:88. 5. bk. Mmin Sresi, 40:57; r Sresi, 42:29; Kaf Sresi, 50:15; Nzit Sresi, 79:27. Sonra o mdde gider, zeminin yzne serilen geni halieye ve zemine giydirilen gayet mzeyyen ve mnakk gmlee, esbab namna ve tabiat lisanyla ve felsefe diliyle der ki: Sende tasarruf edebilirim ve sana mlikim. Veya sende hissem var diye dv eder. O vakit, o gmlek, HAYE-1 o halie, hak ve hakikat namna, lisan- hikmetle o mddeye der ki: 1. bk. Enbiy Sresi, 21:30. Haiye-1 Fakat u halie hem hayattardr, hem intizaml bir ihtizazdadr. Her vakit naklar keml-i hikmet ve intizamla tebeddl eder-t ki, Nesscnn muhtelif cilve-i esmsn ayr ayr gstersin. Eer seneler, karnlar adedince yere giydirilip, sonra intizamla karlp gemi zamann ipine aslan ve yeniden giydirilecek ve keml-i intizamla kader dairesinde programlar ve biimleri izilen ve tayin olunan ve gelecek zamann eridine taklan ve intizaml ve hikmetli, ayr ayr naklar bulunan btn gmlekleri, halieleri dokuyacak, icad edecek kudret ve sanat sende varsa hem hilkat-i arzdan t harab- arza kadar, belki ezelden ebede kadar ulaacak, hikmetli, kudretli iki mnev elin varsa ve btn atklarmdaki btn fertleri icad edecek, keml-i intizam ve hikmetle tamir ve tecdid edecek sende bir iktidar ve hikmet varsa hem bizim modelimizve bizi giyen ve bizi kendine pee ve araf yapan kre-i arz elinde tutup mucid olabilirsen, bana rububiyet dv et. Yoksa, haydi darya! Bu yerde yer bulamazsn. Hem bizde yle bir sikke-i vahdet ve yle bir turra-i ehadiyet vardr ki, btn kinat kabza-i tasarrufunda olmayan ve btn eyay btn untyla birden grmeyen ve nihayetsiz ileri beraber yapamayan ve her yerde hazr ve nazr bulunmayan ve mekndan mnezzeh olmayan ve nihayetsiz hikmet ve ilim ve kudrete mlik olmayan, bize sahip olamaz ve mdahale edemez. 1 Sonra o mdde gider, Belki kre-i arz kandrp orada bir yer bulurum der. Gider, kre-i arza, HAYE-1 yine esbab namna ve tabiat lisanyla der ki: Byle serseri gezdiinden, sahipsiz olduunu gsteriyorsun. yle ise sen benim olabilirsin. O vakit, kre-i arz, hak namna ve hakikat diliyle, gk grlts gibi bir sad ile ona der ki: Halt etme! Ben nasl serseri, sahipsiz olabilirim? Benim elbisemi ve elbisemin iindeki en kk bir noktay, bir ipi intizamsz bulmu musun ve hikmetsiz ve sanatsz grm msn ki bana sahipsiz, serseri dersin? Eer hareket-i seneviyemle takriben yirmi be bin senelik HAYE-2 bir mesafede bir senede gezdiim ve keml-i mizan ve hikmetle vazife-i hizmetimi grdm daire-i azmeye hakik mlik olabilirsen; ve kardelerim ve benim gibi vazifedar olan on seyyareye ve gezdikleri btn dairelere ve bizim imammz ve biz onunla bal ve cazibe-i rahmetle ona takl olduumuz gnei icad edip yerletirecek ve sapan ta gibi beni ve seyyrt yldzlar ona balayacak ve keml-i intizam ve hikmetle dndrp istihdam edecek bir nihayetsiz hikmet ve nihayetsiz kudret sende varsa, bana rububiyet dv et. Yoksa, haydi cehennem ol, git! Benim iim var; vazifeme gidiyorum. 1. bk. Bakara Sresi, 2:115, 148, 164, 258; Ynus Sresi, 10:5; Nahl Sresi,16:65; Furkan Sresi, 25:2, 49: Ankebt Sresi, 29:63, Rm Sresi,30:50; Ftr Sresi, 35:9; Ysn Sresi, 36:33. Haiye-1 Elhasl: Zerre, o mddeyi kreyvt- hamrya havale eder. Kreyvt- hamr onu hceyreye, hceyre dahi beden-i insana, beden-i insan ise nev-i insana, nev-i insan onu zhayat envndan dokunan arzn gmleine, arzn gmlei dahi kre-i arza, kre-i arz onu gnee, gne ise btn yldzlara havale eder. Herbiri der: Git,benden yukardakini zaptedebilirsen, sonra gel, benim zaptma al.Eer onu malp etmezsen beni ele geiremezsin. Demek, btn yldzlara szn geiremeyen, birtek zerreye rububiyetini dinletemez. Haiye-2 Bir dairenin takriben nsf- kutru yz seksen milyon kilometre olsa, o daire kendisi takriben yirmi be bin senelik mesafe olur. Hem bizlerdeki hametli intizamat ve dehetli harekt ve hikmetli teshirat gsteriyor ki, bizim ustamz yle bir Zttr ki, btn mevcudat, zerrelerden yldzlara ve gnelere kadar emirber nefer hkmnde Ona mut ve musahhardrlar. Bir aac meyveleriyle tanzim ve tezyin ettii gibi kolayca, gnei seyyrtla tanzim eder bir Hakm-i Zlcell ve Hkim-i Mutlaktr. 1 Sonra o mdde, yerde yer bulamad iin gider, gnee kalbinden der ki: Bu ok byk bireydir. Belki iinde bir delik bulup bir yol aarm, yeri de musahhar ederim. Gnee irk namna ve eytanlam felsefe lisanyla, mecuslerin dedikleri gibi der ki: Sen bir sultansn. Kendi kendine mliksin, istediin gibi tasarruf edersin. Gne ise, hak namna ve hakikat lisanyla ve hikmet-i lhiye diliyle ona der: H, yz bin defa h ve kell! Ben musahhar bir memurum. Seyyidimin misarhanesinde bir mumdarm. Bir sinee, belki bir sinein kanadna dahi hakik mlik olamam. nk sinein vcudunda yle mnev cevherler ve gz, kulak gibi antika sanatlar var ki, benim dkknmda yok, daire-i iktidarmn haricindedir 2 der, mddeyi tekdir eder. Sonra o mdde dner, ravunlam felsefe lisanyla der ki: Madem kendine mlik ve sahip deilsin, bir hizmetkrsn. Esbab namna benimsin der. O vakit gne, hak ve hakikat namna ve ubdiyet lisanyla der ki: Ben yle birinin olabilirim ki, btn emsalim olan ulv yldzlar icad eden ve semvtnda keml-i hikmetle yerletiren ve keml-i hametle dndren ve keml-i ziynetle sslendiren bir Zt olabilir. 3 1. bk. Bakara Sresi, 2:22, 164; Rad Sresi, 13:2; brahim Sresi, 14:32-33;Nahl Sresi, 16:12; Ankebt Sresi, 29:44, 61; Lokman Sresi, 31:25, 29; Secde Sresi, 32:4; Ftr Sresi, 35:13, 40. 2. bk. Ynus Sresi, 10:5; Nahl Sresi, 16:12; Hac Sresi, 22:18, 73; Ysin Sresi, 36:38. 3. bk. Ysin Sresi, 36:38-40; Sfft Sresi, 37:6; Fussilet Sresi, 41:12; Mlk Sresi, 67:5. Sonra o mdde, kalbinden der ki: Yldzlar ok kalabalktrlar. Hem dank, karma kark grnyorlar. Belki onlarn iinde, mvekkillerim namna birey kazanrm der, onlarn iine girer. Onlara esbab namna, erikleri hesabna ve tuyan etmi felsefe lisanyla, ncumperest olan sbiiyyunlarn dedikleri gibi der ki: Sizler pek ok dank olduunuzdan, ayr ayr hkimlerin taht- hkmnde bulunuyorsunuz. O vakit yldzlar namna bir yldz der ki: Ne kadar sersem, aklsz ve ahmak ve gzszsn ki, bizim yzmzdeki sikke-i vahdetive turra-i ehadiyeti grmyorsun, anlamyorsun. Ve bizim nizamat- liyemizi ve kavnin-i ubdiyetimizi bilmiyorsun. Bizi intizamsz zannediyorsun. Bizler yle bir Ztn sanatyzve hizmetkrlaryz ki, bizim denizimiz olan semvt ve eceremiz olan kinat ve mesireghmz olan nihayetsiz feza-y lemi kabza-i tasarrufunda tutan bir Vhid-i Ehaddir. Bizler, donanma elektrik lmbalar gibi, Onun keml-i rububiyetini gsteren nuran ahitleriz ve saltanat- rububiyetini iln eden kl burhanlarz. Herbir taifemiz, Onun daire-i saltanatnda, ulv, s, dnyev, berzah, uhrev menzillerde hamet-i saltanatn gsteren ve ziya veren nuran hizmetkrlarz. 1 Evet, herbirimiz kudret-i Vhid-i Ehadin birer mucizesi; ve ecere-i hilkatin birer muntazam meyvesi; ve vahdniyetin birer mnevver burhan; ve melikelerin birer menzili, birer tayyaresi, birer mescidi; ve avlim-i ulviyenin birer lmbas, birer gnei; ve saltanat- rububiyetin birer ahidi; ve feza-y lemin birer ziyneti, birer kasr, birer iei; ve sem denizinin birer nuran bal; ve gkyznn birer gzel gz HAYE-1 olduumuz gibi, heyet-i mecmuamzda sknet iinde bir skt ve hikmet iinde bir hareket ve hamet iinde bir ziynet ve intizam iinde bir hsn- hilkat ve mevzuniyet iinde bir keml-i sanat bulunduundan, Sni-i Zlcellimizi, nihayetsiz dillerle vahdetini, ehadiyetini, samediyetini ve evsf- ceml ve cell ve kemlini btn kinata iln ettiimiz halde, bizim gibi nihayet derecede s, temiz, mut, musahhar hizmetkrlar karma karklk ve intizamszlk ve vazifesizlik, hatt sahipsizlikle ittiham ettiinden tokada mstehaksn der. O mddenin yzne recm-i eytan gibi bir yldz, yle bir tokat vurur ki, yldzlardan t Cehennemin dibine onu atar. 2 Ve beraberinde olan tabiat HAYE-2 evham derelerine ve tesadf adem kuyusuna ve erikleri imtin ve muhaliyet zulmatna ve din aleyhindeki felsefeyi esfel-i slnin dibine atar. Btn yldzlarla beraber o yldz 3
ferman- kudssini okurlar. Ve Sinek kanadndan tut, t semvt kandillerine kadar, bir sinek kanad kadar erike yer yoktur ki parmak kartrsn diye iln ederler. 1. bk. Bakara Sresi, 2:117; Nahl Sresi, 16:49; Nr Sresi, 24:41; Rm Sresi, 30:26. Haiye-1 Cenb- Hakkn acaib-i masnuatna bakp, tem edip ve ettiren iaretleriz. Yani, semvt hadsiz gzlerle zemindeki acaib-i sanat- lhiyeyi tem eder gibi grnyor. Semnn melikeleri gibi, yldzlar dahi, maher-i acaip ve garaip olan arza bakyorlar ve zuurlar dikkatle baktryorlar, demektir. 2. bk. Mlk Sresi, 67:5. Haiye-1 Fakat sukuttan sonra tabiat tevbe etti. Hakik vazifesi tesir ve il olmadn, belki kabul ve inal olduunu anlad. Ve kendisi kader-i lhnin bir nevi defteri-fakat tebeddl ve tagayyre kabil bir defteri-ve kudret-i Rabbniyenin bir nevi program ve Kadr-i Zlcellin bir nevi ftr eriati ve bir nevi mecmua-i kavnni olduunu bildi. Keml-i acz ve inkyadla vazife-i ubdiyetini taknd ve "ftrat- lhiye" ve "san'at- Rabbniye" ismini ald. 3. "Eer gklerde ve yerde Allah'tan baka ilhlar olsayd, ikisi de harap olur giderdi." Enbiy Sresi, 21:22.
1
2 3. Seni her trl noksandan tenzih ederiz. Senin bize rettiinden bakabilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti hereyi kuatan Sensin.Bakara Sresi, 2:32. 4. Allahm! Mahlkatnn kesret daireleri iinde sirc- vahdetin ve kinatnn meherinde delll- vahdniyetin olan Efendimiz Muhammede ve btn l ve ashabna salt ve selm olsun. Birinci Mevkfn kk bir zeyli Festemi yet: 1
il hir-i yet...
2
il hir-i yet... Bu yetin bir nevi tercmesi olan
tercmesidir. 1. stlerindeki ge bakmazlar m, onu nasl bina edip ssledik. Kaf Sresi, 50:6. 2. Sonra gn yzne bak, nasl sknet ierisinde bir sessizlik, hikmet ierisinde bir hareket, hametierisinde bir parldama, znet ierisinde bir tebessm greceksin.Bunlar intizam- hilkat, ittizn- sanat ile beraber olmaktadr. Kandilinin parlamas, lmbasnn k vermesi,yldzlarnn parldamalar akl sahiplerine sonsuz bir saltanatnvarln iln eder. Yani, yet-i kerime, nazar- dikkati, semnn ziynetli ve gzel yzne eviriyor. T, dikkat-i nazar ile, semnn yznde fevkalde sknet iinde bir sktu grp, bir Kadr-i Mutlakn emir ve teshiriyle o vaziyeti aldn anlasn. Yoksa, eer babo olsaydlar, birbiri iinde o dehetli hadsiz ecram, o gayet byk kreler ve gayet sratli hareketleriyle yle bir velveleyi karmak lzmd ki, kinatn kulan sar edecekti. Hem yle bir zelzele-i hercmerc iinde karklk olacakt ki, kinat datacakt. Yirmi camus birbiri iinde hareket etse ne kadar velveleli bir hercmerce sebebiyet verdii malm. Halbuki, kre-i arzdan bin defa byk ve top gllesinden yetmi defa sratli hareket edenler, yldzlar ierisinde var olduunu kozmorafya sylyor. te, sknet iindeki skt-u ecramdan, Sni-i Zlcellin ve Kadr-i Zlkemlin derece-i kudret ve teshirini ve ncumun Ona derece-i inkyad ve itaatini anla. Hem, semnn yznde, hikmet iinde bir hareketi grmeyi yet emrediyor. Evet, gayet acip ve azm o harekt, gayet dakik ve geni hikmet iindedir. Nasl ki bir fabrikann arklarn ve dolaplarn bir hikmet iinde eviren bir sanatkr, fabrikann azamet ve intizam derecesinde derece-i sanat ve maharetini gsterir. yle de, koca gnee, seyyrtla beraber fabrika vaziyetini veren ve o mthi azm kreleri sapan talar misill ve fabrika arklar gibi etrafnda dndren bir Kadr-i Zlcellin derece-i kudret ve hikmeti, o nisbette nazara tezahr eder. Yani, hem, semvt yznde yle bir hamet iinde bir parlamak ve bir ziynet iinde bir tebessm var ki, Sni-i Zlcellin ne kadar muazzam bir saltanat, ne kadar gzel bir sanat olduunu gsterir. Donanma gnlerinde kesretli elektrik lmbalar sultann derece-i hametini ve terakkiyt- medeniyede derece-i kemlini gsterdii gibi, koca semvt, o hametli, ziynetli yldzlaryla Sni-i Zlcellin keml-i saltanatn ve ceml-i sanatn ylece nazar- dikkate gsteriyorlar. Hem diyor ki: Semnn yzndeki mahlkatn intizamn, dakik mizanlar iinde masnuatn mevzuniyetini gr ve anla ki, onlarn Snii ne kadar Kadr ve ne kadar Hakm olduunu bil. Evet, muhtelif ve kk cirimleri veyahut hayvanlar dndren ve bir vazife iin eviren ve bir mizan- mahsusla herbirini muayyen bir yolda sevk eden bir ztn derece-i iktidar ve hikmetini ve hareket eden cirmlerin ona derece-i itaat ve musahhariyetlerini gsterdikleri gibi, koca semvt o dehetli azametiyle, hadsiz yldzlaryla ve o yldzlar da dehetli byklkleriyle ve gayet iddetli hareketleriyle beraber, zerre miktar ve bir saniyecik kadar hudutlarndan tecavz etmemeleri, bir ire-i dakika kadar vazifelerinden geri kalmamalar, Sni-i Zlcelllerinin ne kadar dakik bir mizan- mahsusla rububiyetini icra ettiini nazar- dikkate gsterirler. Hem de u yet gibi, Sre-i Ammede ve sir yetlerde beyan olunan teshir-i ems ve kamer ve ncumla iaret ettii gibi,
Yani, semann mzeyyen tavanna, gne gibi k verici, sndrc bir lmbay takmak; gece-gndz hatlaryla, k-yaz sahifelerinde mektubt- Samedniyeyi yazmasna bir nur hokkas hkmne getirmek; ve yksek minare ve kulelerdeki byk saatlerin parlayan akrepleri misill, kubbe-i semda kameri zamann saat-i kbrsna bir akrep yapmak, mtefavit ok hilller suretinde her geceye gya ayr bir hill brakp, sonra dnp kendine toplamak, menzillerinde keml-i mizanla, dakik hesapla hareket ettirmek; ve kubbe-i semda parlayan, tebessm eden yldzlarla gn gzel yzn yaldzlamak, elbette nihayetsiz bir saltanat- rububiyetin eiridir. Zuura, Onu ir eden muhteem bir Ulhiyetin irtdr; ehl-i kri imana ve tevhide davet eder. Bak kitab- kinatn safha-i renginine, Hme-i zerrn-i kudret, gr, ne tasvir eylemi. Kalmam bir nokta-i muzlim em-i dil erbbna, Sanki ytn Hd nur ile tahrir eylemi. Bak, ne muciz-i hikmet, izan-rb-y kinat, Bak, ne li bir temdr feza-y kinat. Dinle de yldzlar, u hutbe-i irinine, Nme-i nurn-i hikmet bak ne takrir eylemi. Hep beraber nutka gelmi, hak lisanyla derler: Bir Kadr-i Zlcellin hamet-i sultanna, Birer burhan- nurefnz vcub-u Snie; hem vahdete, hem kudrete ahitleriz biz. u zeminin yzn yaldzlayan nazenin mucizt n melek seyranna, Bu semnn arza bakan, Cennete dikkat eden, binler mdakkik gzleriz biz. Tb-y hilkatten semvt kkna, hep kehkean asnna, Bir Ceml-i Zlcellin dest-i hikmetiyle taklm binler gzel meyveleriz biz. u semvt ehline birer mescid-i seyyar, birer hane-i devvar, birer ulv iyne, Birer misbah- nevvar, birer gemi-i Cebbar, birer tayyareyiz biz. Bir Kadr-i Zlkemlin, bir Hakm-i Zlcellin birer mucize-i kudret, birer harika-i sanat- Hlkane, Birer nadire-i hikmet, birer dhiye-i hilkat, birer nur lemiyiz biz. Byle yz bin dille yz bin burhan gsteririz, iittiririz insan olan insana. Kr olas dinsiz gz grmez oldu yzmz. Hem iitmez szmz. Hak syleyen yetleriz biz. Sikkemiz bir, turramz bir, Rabbimize musahharz, msebbihiz abdne Zikrederiz, kehkeann halka-i kbrsna mensup birer meczuplarz biz. nc Hccet-i mniye (Yirmi nc Lema) Tabiat Risalesi Tabiattan gelen kr-i kfryi dirilmeyecek bir surette ldryor, kfrn temel tan zrzeber ediyor. HTAR: u Notada, tabiiyyunun mnkir ksmnn gittikleri yolun iyz ne kadar akldan uzak ve ne kadar irkin ve ne derece hurafe olduu, lakal doksan muhali tazammun eden Dokuz Muhal ile beyan edilmi. Sair risalelerde o muhaller ksmen izah edildiinden; burada gayet muhtasar olmak haysiyetiyle, bz basamaklar tayyedilmitir. Onun iin, birden bire, Bu kadar zhir ve ikre bir hurafeyi nasl bu mehur kl feylesoar kabul etmiler, o yolda gidiyorlar? hatra geliyor. Evet, onlar mesleklerinin iyzn grememiler. Hem, hakikat-i meslekleri ve mesleklerinin lzm ve muktezas odur ki, yazlm herbir muhalin ucunda beyan edilen o irkin ve mstekreh ve gayr- mkul HAYE-1 hlsa-i mezhepleri ve mesleklerinin lzm ve zarur muktezas olduunu gayet bedih ve kat burhanlarla, phesi olanlara tafsilen beyan ve ispat etmeye hazrm. Haiye-1 Bu risalenin sebeb-i teli, gayet mtecavizne ve gayet irkin bir tarzla, hakaik-i imaniyeyi tezyif edip, bozulmu akl yetimedii eye hurafe deyip, dinsizlii tabiata balayarak, Kurna hcum edilmesidir. O hcum ise iddetli bir hiddeti kalbe (kaleme) verdi ki, iddetli ve galiz tokatlar o mlhidlere ve haktan yz eviren btl mezheplilere yedirdi. Yoksa, Risale-i Nurun meslei, nezihne ve nazikne ve kavl-i leyyindir.
1 1. Peygamberleri onlara dedi ki: Gkleri ve yeri yoktan var eden Allah hakknda phe olur mu? brahim Sresi, 14:10. u yet-i kerime, istifham- inkr ile, Cenb- Hak hakknda ek olmaz ve olmamal demekle, vcud ve vahdniyet-i lhiye bedhet derecesinde olduunu gsteriyor. u srr izahtan evvel bir ihtar: 1338de Ankaraya gittim. slm Ordusunun Yunana galebesinden nee alan ehl-i imann kuvvetli efkr iinde, gayet mthi bir zndka kri, iine girmek ve bozmak ve zehirlendirmek iin desssne altn grdm. Eyvah, dedim. Bu ejderha imann erknna iliecek! O vakit, u yet-i kerime bedhet derecesinde vcud ve vahdniyeti ifham ettii cihetle, ondan istimdad edip, o zndkann ban datacak derecede Kurn- Hakmden alnan kuvvetli bir burhan, Nurun Arab risalesinde yazdm. Ankarada, Yeni Gn Matbaasnda tab ettirmitim. Fakat maatteessf Arab bilen az ve ehemmiyetle bakanlar da nadir olmakla beraber, gayet muhtasar ve mcmel bir surette o kuvvetli burhan tesirini gstermedi. Maatteessf, o dinsizlik kri hem inkiaf etti, hem kuvvet buldu. Bilmecburiye, o burhan Trke olarak bir derece beyan edeceim. O burhann baz paralar baz risalelerde tam izah edildiinden, burada icmlen yazlacaktr. Sair risalelerde inksam etmi olan mteaddit burhanlar, bu burhanda ksmen ittihad ediyor, herbiri bunun bir cz hkmne geiyor. Mukaddime Ey insan! Bil ki, insanlarn azndan kan ve dinsizlii imam eden dehetli kelimeler var; ehl-i iman bilmeyerek istimal ediyorlar. Mhimlerinden tanesini beyan edeceiz. Birincisi: Evcedethul-esbab, yani, Esbab bu eyi icad ediyor. kincisi: Teekkele binefsih,yani, Kendi kendine teekkl ediyor, oluyor, bitiyor. ncs: ktezathut-tabiat, yani, Tabidir, tabiat iktiza edip icad ediyor. Evet, madem mevcudat var ve inkr edilmez. Hem, her mevcut sanatl ve hikmetli vcuda geliyor. Hem madem kadm deil, yeniden oluyor. Herhalde, ey mlhid, bu mevcudu, mesel bu hayvan, ya diyeceksin ki, esbab- lem onu icad ediyor, yani esbabn itimanda o mevcut vcut buluyor; veyahut o kendi kendine teekkl ediyor; veyahut, tabiat muktezas olarak, tabiatn tesiriyle vcuda geliyor; veyahut bir Kadr-i Zlcellin kudretiyle icad edilir. Madem aklen bu drt yoldan baka yol yoktur. Evvelki yol muhal, battal, mmteni, gayr- kabil olduklar kat ispat edilse, bizzarure ve bilbedhe, drdnc yol olan tarik-i vahdniyet eksiz, phesiz sabit olur. AMMA BRNC YOL ki, esbab- lemin itimayla tekil-i eya ve vcud-u mahlkattr. Pek ok muhltndan yalnz tanesini zikrediyoruz. BRNCS Bir eczahanede, gayet muhtelif maddelerle dolu, yzer kavanoz ieler bulunuyor. O edviyelerden, zhayat bir macun istenildi. Hem hayattar, harika bir tiryak, onlardan yaplmak icap etti. Geldik, o eczahanede, o zhayat macunun ve hayattar tiryakn oklukla efradn grdk. O macunlardan herbirisini tetkik ettik. Gryoruz ki, o kavanoz ielerden herbirisinden, bir mizan- mahsusla, bir iki dirhem bundan, drt dirhem tekinden, alt yedi dirhem bakasndan, ve hkez, muhtelif miktarlarda eczalar alnm. Eer birinden, bir dirhem ya noksan veya fazla alnsa, o macun zhayat olamaz, hsiyetini gsteremez. Hem o hayattar tiryak da tetkik ettik. Herbir kavanozdan bir mizan- mahsusla bir madde alnm ki, zerre miktar noksan veya ziyade olsa, tiryak hassasn kaybeder. O kavanozlar elliden ziyade iken, herbirisinden ayr bir mizanla alnm gibi, ayr ayr miktarda eczalar alnm. Acaba hibir cihette imkn ve ihtimal var m ki, o ielerden alnan muhtelif miktarlar, ielerin garip bir tesadf veya frtnal bir havannarpmasyla devrilmesinden, herbirisinden alnan miktar kadar, yalnz omiktar aksn, beraber gitsinler ve toplanp o macunu tekil etsinler? Acaba bundan daha hurafe, muhal, btl birey var m? Eek muzaaf bir eeklie girse, sonra insan olsa, Bu kri kabul etmem diye kaacaktr. te bu misal gibi, herbir zhayat, elbette zhayat bir macundur. Ve herbir nebat, hayattar bir tiryak gibidir ki, ok mteaddit eczalardan, ok muhtelif maddelerden, gayet hassas bir lyle alnan maddelerden terkip edilmitir. Eer esbaba, ansra isnad edilse ve Esbab icad etti denilse, aynen eczahanedeki macunun, ielerin devrilmesinden vcut bulmas gibi, yz derece akldan uzak, muhal ve btldr. Elhasl, u eczahane-i kbr-y lemde, Hakm-i Ezelnin mizan- kaz ve kaderiyle alnan mevdd- hayatiye, hadsiz bir hikmet ve nihayetsiz bir ilim ve hereye mil bir irade ile vcut bulabilir. Kr, sar, hudutsuz, sel gibi akan kll anasr ve tabyi ve esbabn iidir diyen bedbaht, O tiryak- acip, kendi kendine, ielerin devrilmesinden kp olmutur diyen divane bir hezeyanc, sarho bulunan bir ahmaktan daha ziyade ahmaktr. Evet, o kfr ahmakane, sarhone, divanece bir hezeyandr. KNC MUHAL Eer herey, Vhid-i Ehad olan Kadr-i Zlcelle verilmezse, belki esbaba isnad edilse, lzm gelir ki, lemin pek ok ansr ve esbab, herbir zhayatn vcudunda mdahalesi bulunsun. Halbuki, sinek gibi bir kk mahlkun vcudunda keml-i intizamla, gayet hassas bir mizan ve tamam bir ittifakla, muhtelif ve birbirine zt, mbyin esbabn itima o kadar zhir bir muhaldir ki, sinek kanad kadar uuru bulunan, Bu muhaldir, olamaz diyecektir. Evet, bir sinein kck cismi, kinatn ekser ansr ve esbabyla alkadardr, belki bir hlsasdr. Eer Kadr-i Ezelye verilmezse, o esbab- maddiye, onun vcudu yannda bizzat hazr bulunmak lzm; belki onun kck cismine girmek gerektir. Belki, cisminin kk bir nmunesi olan gzndeki bir hcresine girmeleri icap ediyor. nk, sebep madd ise, msebbebin yannda ve iinde bulunmas lzm geliyor. u halde, iki sinein ine ucu gibi parmaklar yerlemeyen o hcrecikte, erkn- lem ve ansr ve tabyiin, maddeten iinde bulunup, usta gibi iinde altklarn kabul etmek lzm geliyor. te, Sofestnin en eblehleri dahi byle bir meslekten utanyor. NC MUHAL kaide-i mukarreresiyle, Bir mevcudun vahdeti varsa, elbette bir vhidden, bir elden sudur edebilir. Hususan o mevcut, gayet mkemmel bir intizam ve hassas bir mizan iinde ve cmi bir hayata mazhar ise, bilbedhe, sebeb-i ihtilf ve kemeke olan mteaddit ellerden kmadn, belki gayet kadr, hakm olan birtek elden ktn gsterdii halde; hadsiz ve cmid ve cahil, mtecaviz, uursuz, karmakarklk iinde, kr, sar esbab- tabiiyenin karmakark ellerinehadsiz imknat yollar iinde ve itima ve ihtiltla o esbabn krl, sarl ziyadeletii haldeo muntazam ve mevzun ve vhid bir mevcudu onlara isnad etmek, yz muhali birden kabul etmek gibi akldan uzaktr. Haydi, bu muhalden kat- nazar, esbab- maddiyenin elbette tesirleri, mbaeretle ve temasla olur. Halbuki, o esbab- tabiiyenin temaslar, zhayat mevcutlarn zhirleriyledir. Halbuki gryoruz ki, o esbab- maddiyenin elleri yetimedii ve temas edemedikleri o zhayatn btn, on defa zhirinden daha muntazam, daha ltif, sanata daha mkemmeldir. Esbab- maddiyenin elleri ve letleriyle hibir cihetle yerleemedikleri, belki tam zhirine de temas edemedikleri kck zhayat, kck hayvancklar, en byk mahlklardan daha ziyade sanata acip, hilkate bed bir surette olduklar halde, o cmid, cahil, kaba, uzak, byk ve birbirine zt olan sar, kr esbaba isnad etmek, yz derece kr, bin derece sar olmakla olur. AMMA KNC MESELE teekkele binefsihdir. Yani, Kendi kendine teekkl ediyor. te bu cmlenin dahi ok muhlt var; ok cihetle btldr, muhaldir. Nmune iin, muhltndan tanesini beyan ederiz. BRNCS Ey muannid mnkir! Senin enniyetin seni o kadar ahmaklatrm ki, yz muhali birden kabul etmeyi bir derece hkmediyorsun. nk sen mevcutsun. Ve basit bir madde ve cmid ve tagayyrsz deilsin. Belki, daima tecedddde olarak, gayet muntazam bir makine ve harika ve daima tahavvlde bir saray gibisin. Senin vcudunda her vakit zerreler alyorlar. Senin vcudun kinatla, hususan rzk mnasebetiyle, hususan bek-y nev itibaryla alkadar ve alverii vardr. Senin vcudunda alan zerreler, o mnasebt bozmamak ve o alkadarl krmamak iin dikkat ediyorlar, ylece ihtiyatla ayaklarn atyorlar. Gya btn kinata bakyorlar, senin mnasebtn kinatta grp yle vaziyet alyorlar. Sen zhir ve btn duygularnla, o zerrelerin o harika vaziyetine gre istifade edersin. Eer sen vcudundaki zerreleri, Kadr-i Ezelnin kanunuyla hareket eden kck memurlar veya bir ordusu veya kalem-i kaderin ular (herbir zerre bir kalem ucu) veya kalem-i kudretin noktalar (herbir zerre bir nokta) olduunu kabul etmezsen, o vakitsenin gznde alan herbir zerreye yle bir gz lzm ki senin mecmu-u cesedinin her tarafn grmekle beraber, mnasebettar olduun btn kinat dahi grecek bir gz ve btn senin mazi ve mstakbel ve nesil ve asln ve ansrnn menbalarn ve rzknn madenlerini bilecek, tanyacak, yz dhi kadar bir akl vermek lzm geliyor. Senin gibi bu meselelerde zerre kadar akl olmayann bir zerresine bin Etun kadar bir ilim ve uur vermek, bin derece divanece bir hurafeciliktir. KNC MUHAL Senin vcudun bin kubbeli harika bir saraya benzer ki, her kubbesinde talar, direksiz birbirine ba baa verip muallkta durdurulmu. Belki senin vcudun, bin defa bu saraydan daha aciptir. nk, o saray- vcudun, daima, keml-i intizamla tazelenmektedir. Gayet harika olan ruh, kalb ve mnev letiften kat- nazar, yalnz cesedindeki herbir z, bir kubbeli menzil hkmndedir. Zerreler, o kubbedeki talar gibi birbirleriyle keml-i muvazene ve intizamla babaa verip, harika bir bina, fevkalde bir sanat, gz ve dil gibi acip birer mucize-i kudret gsteriyorlar. Eer bu zerreler, u lemin ustasnn emrine tbi birer memur olmasalar, o vakit herbir zerre, umum o cesetteki zerrelere hem hkim-i mutlak, hem herbirisine mahkm-u mutlak, hem herbirisine misil, hem hkimiyet noktasnda zt, hem yalnz Vcibl-Vcuda mahsus olan ekser sftn masdar, menba, hem gayet mukayyet, hem gayet mutlak bir surette olmakla beraber, srr- vahdetle yalnz bir Vhid-i Ehadin eseri olabilen gayet muntazam bir masnu-u vhidi o hadsiz zerrta isnad etmekzerre kadar uuru olan, bunun pek zhir bir muhal, belki yz muhal olduunu derk eder. NC MUHAL Eer senin vcudun, Vhid-i Ehad olan Kadr-i Ezelnin kalemiyle mektub olmazsa ve tabiata, esbaba mensup matb ise, o vakit senin vcudundaki bir hceyre-i bedenden tut, birbiri iinde daireler misilli, binler mrekkepler adedince tabiat kalplarnn bulunmas lzm gelir. nk, mesel bu elimizdeki kitap eer mektub olsa, birtek kalem, ktibinin ilmine istinad edip btn onlar yazar. Eer o mektub olmazsa ve onunkalemine verilmezse, Kendi kendine olmu denilse veya tabiata verilse, o vakit matb kitap gibi herbir har iin ayr bir demir kalem lzmdr ki, tab edilsin. Nasl ki, matbaada hurufat adedince demir harer bulunur, sonra o harer vcut bulur. O vakit birtek kaleme bedel, o hurufat adedince kalemler bulunmas lzm gelir. Belki o hurufat iindebazan olduu gibikk kalemle bir byk harfte bir sayfa ince hatla yazlm ise, binler kalem birtek harf iin lzm geliyor. Belki, birbirinin iine girip muntazam bir vaziyetle senin cesedin gibi bir ekil alyorsa, o vakit herbir dairede, herbir cz iin, o mrekkebat adedince kalplar lzm geliyor. Haydi, yz muhal iinde bulunan bu tarz mmkn desen dahi, bu muntazam sanatl demir hareri ve mkemmel kalplar ve kalemleri yapmak iin, yine birtek kaleme verilmezse, o kalemler, o kalplar, o demirharerin yaplmas iin, onlarn adetlerince yine kalemler, kalplar ve harer lzm. nk onlar da yaplmlar ve onlar da muntazam sanatldrlar. Ve hkez, mteselsilen gittike gidecek. te, sen de anla, bu yle bir kirdir ki, senin zerrtn adedince muhlt ve hurafeler, iinde bulunuyor. Ey muannid muattl! Sen de utan, bu dalletten vazge. NC KELME: ktezathut-tabiat, yani, Tabiat iktiza ediyor, tabiat yapyor. te bu hkmn ok muhlt var. Nmune iin n zikrediyoruz. BRNCS Eer mevcudatta, hususan zhayatta grnen, basrne, hakmne olan sanat ve icad ems-i Ezelnin kalem-i kader ve kudretine verilmezse, belki kr, sar, dncesiz olan tabiata ve kuvvete isnad edilse, lzm gelir ki, tabiat, icad iin hereyde hadsiz mnev makine ve matbaalar bulundursun; veyahut hereyde kinat halk ve idare edecek bir kudret ve hikmet derc etsin. nk, nasl emsin cilveleri ve akisleri, zemin yzndeki zerrecik cam paralarnda ve katrelerde grnyor. Eer o misal ve aks gneikler semdaki tek gnee isnad edilmese, lzm gelir ki, bir kibrit ba yerlemeyen bir zerrecik cam parasnda tabi, ftr ve gnein hsiyetlerine mlik, zhiren kk, mnen ok derin bir gnein haric vcudunu kabul ederek, zerrt- zcciye adedince tabi gneleri kabul etmek lzm geldii gibi; aynen bu misal gibi, mevcudat ve zhayat dorudan doruya ems-i Ezelnin cilve-i esmsna verilmezse, herbir mevcutta, hususan herbir zhayatta, hadsiz bir kudret ve irade ve nihayetsiz bir ilim ve hikmet tayacak bir tabiat, bir kuvveti, adeta bir ilh, iinde kabul etmek lzm gelir. Bu tarz- kir ise, kinattaki muhltn en btl, en hurafesidir. Hlk- Kinatn sanatn mevhum, ehemmiyetsiz, uursuz bir tabiata veren insan, elbette yz defa hayvandan daha hayvan, daha uursuz olduunu gsterir. KNC MUHAL Eer gayet intizaml, mizanl, sanatl, hikmetli u mevcudat, nihayetsiz kadr, hakm bir zta verilmezse, belki tabiata isnad edilse, lzm gelir ki, tabiat, herbir para toprakta, Avrupann umum matbaalar ve fabrikalar adedince makineleri, matbaalar bulundursun, t o para toprak, mene ve tezgh olduu hadsiz iekler ve meyvelerin yetimelerine ve tekillerine medar olabilsin. nk, iekler iin sakslk vazifesini gren bir kse toprak, iine tohumlar nbetle atlan umum ieklerin birbirinden ok ayr olan ekil ve heyetlerini tekil ve tasvir edebilir bir kabiliyeti, bilil grlyor. Eer Kadr-i Zlcelle verilmezse, o vakit, o ksedeki toprakta, herbir iek iin mnev, ayr, tabi bir makinesi bulunmazsa, bu hal vcuda gelemez. nk tohumlar ise, nutfeler ve yumurtalar gibi, maddeleri birdir. Yani, mvellidlm, mvellidlhumuza, karbon, azotun intizamsz, ekilsiz, hamur gibi halitasndan ibaret olmakla beraber; hava, su, hararet, ziya dahi, herbiri basit ve uursuz ve hereye kar sel gibi bir tarzda gittiinden, o hadsiz ieklerin tekilleri ayr ayr ve gayet muntazam ve sanatl olarak o topraktan kmas, bilbedhe ve bizzarure iktiza ediyor ki, o ksede bulunan toprakta, mnen Avrupa kadar, mnev ve kk mikyasta matbaalar ve fabrikalar bulunsun. T ki, bu kadar hayattar kumalar ve binler ayr ayr nakl mensucatlar dokuyabilsin. te, tabiiyyunlarn kr-i kfrleri ne derece daire-i akldan hari saptn kyas et. Ve tabiat mcid zanneden insan suretindeki ahmak sarholar Mtefennin ve akllyz diye dv ettikleri halde, akl ve fenden ne kadar uzak dtklerini ve mmteni ve hibir cihetle mmkn olmayan bir hurafeyi kendilerine meslek ittihaz ettiklerini gr, gl ve tkr! Eer desen: Mevcudat tabiata isnad edilse byle acip muhaller olur, imtin derecesinde mkilt olur. Acaba Zt- Ehad ve Samede verildii vakit o mkilt nasl kalkyor? Ve o suubetli imtin, o suhuletli vcuba nasl inklp eder? Elcevap: Birinci Muhalde, nasl ki gnein cilve-i iniks keml-i suhuletle, klfetsiz, en kk zerrecik camdan tut, t en byk bir denizin yzne kadar feyzini ve tesirini misal gneiklerle gayet kolaylkla gsterdikleri halde, eer gneten nisbeti kesilse, o vakit herbir zerrecikte tabi ve bizzat bir gnein haric vcudu, imtin derecesinde bir suubetle olabilmesi kabul edilmek lzm gelir. yle de, herbir mevcut, dorudan doruya Zt- Ehad ve Samede verilse, vcub derecesinde bir suhulet, bir kolaylkla ve bir intisap ve cilve ile, herbir mevcuda lzm herbir ey ona yetitirilebilir. Eer o intisap kesilse ve o memuriyet babozuklua dnse ve herbir mevcut kendi bana ve tabiata braklsa, o vakit imtin derecesinde yz bin mkilt ve suubetle, sinek gibi bir zhayatn, kinatn kk bir hristesi olan gayet harika makine-i vcudunu icad eden, iindeki kr tabiatn, kinat halk ve idare edecek bir kudret ve hikmet sahibi olduunu farz etmek lzm gelir. Bu ise bir muhal deil, belki binler muhaldir. Elhasl, nasl ki Zt- Vcibl-Vcudun erik ve nazri mmteni ve muhaldir; yle de rububiyetinde ve icad- eyada bakalarnn mdahalesi, erk-i zt gibi mmteni ve muhaldir. Amma kinci Muhaldeki mkilt ise: Mteaddit risalelerde ispat edildii gibi, eer btn eya Vhid-i Ehade verilse, btn eya birtek ey gibi suhuletli ve kolay olur. Eer esbaba ve tabiata verilse, birtek ey umum eya kadar mkiltl olduu, mteaddit ve kat burhanlarla ispat edilmi. Bir burhann hlsas udur ki: Nasl ki bir adam, bir padiaha askerlik veya memuriyet cihetiyle intisap etse, o memur ve o asker, o intisap kuvvetiyle, yz bin defa kuvvet-i ahsiyesinden fazla ilere medar olabilir. Ve padiah namna, bazan bir ah esir eder. nk grd ilerin ve yapt eserlerin cihazatn ve kuvvetini kendi tamyor ve tamaya mecbur olmuyor. O intisap mnasebetiyle, padiahn hazineleri ve arkasndaki nokta-i istinad olan ordu, o kuvveti, o cihazat tayor. Demek grd iler, ahane olarak bir padiahn ii gibi ve gsterdii eserler bir ordu eseri misilli harika olabilir. Nasl ki karnca o memuriyet cihetiyle Firavunun sarayn harap ediyor. Sinek o intisapla Nemrudu gebertiyor. Ve o intisapla, buday tanesi gibi bir am ekirdei, koca am aacnn btn cihazatn yetitiriyor. HAYE-1 Eer o intisap kesilse, o memuriyetten terhis edilse, yapaca ilerin cihazatn ve kuvvetini, belinde ve bileinde tamaya mecburdur. O vakit, okck bileindeki kuvvet miktarnca ve belindeki cephane adedince igrebilir. Evvelki vaziyette gayet kolaylkla grd ileri bu vaziyette ondan istenilse, elbette bileinde bir ordu kuvvetini ve belinde bir padiahn cihazat- harbiye fabrikasn yklemek lzm gelir ki, gldrmek iin acip hurafeleri ve masallar hikye eden maskaralar dahi bu hayalden utanyorlar. Haiye-1 Evet, eer intisap olsa, o ekirdek, kader-i lhden bir emir alr, o harika ilere mazhar olur. Eer o intisap kesilse, o ekirdein hilkati, koca am aacnn hilkatinden daha ziyade cihazat ve iktidar ve sanat iktiza eder. nk, dadaki, kudret eseri olan mcessem am aacnn, btn zlar ve cihazatyla, o ekirdekteki kader eseri olan mnev aata mevcut bulunmas lzm gelir. nk o koca aacn fabrikas o ekirdektir. indeki kader aa, kudretle harite tezahr eder, cisman am aac olur. Elhasl, Vcibl-Vcuda her mevcudu vermek, vcub derecesinde bir suhuleti var. Ve tabiata icad cihetinde vermek, imtin derecesinde mkl ve haric-i daire-i akliyedir. NC MUHAL Bu Muhali izah edecek, baz risalelerde beyan edilen iki misal: BRNC MSAL: Btn sr- medeniyetle tekmil ve tezyin edilmi, hli bir sahrda kurulmu, yaplm bir saraya gayet vah bir adam girmi, iine bakm. Binlerle muntazam sanatl eyay grm. Vahetinden, ahmaklndan, Hariten kimse mdahale etmeyip, o saray iinde o eyadan birisi o saray mtemiltyla beraber yapmtr diye taharrye balyor. Hangi eye bakyor, o vahetli akl dahi kabil grmyor ki, o ey bunlar yapsn. Sonra, o sarayn tekilt programn ve mevcudat hristesini ve idare kanunlar iinde yazl olan bir defteri grr. endan, elsiz ve gzsz ve ekisiz olan o defter dahi, sair iindeki eyler gibi, hibir kabiliyeti yoktur ki, o saray tekil ve tezyin etsin. Fakat muztar kalarak, bilmecburiye, eya-y hare nisbeten, kavnn-i ilmiyenin bir nvan olmak cihetiyle, o sarayn mecmuuna bu defteri mnasebettar grdnden, te bu defterdir ki, o saray tekil, tanzim ve tezyin edip bu eyay yapm, takm, yerletirmi diyerek, vahetini ahmaklarn, sarholarn hezeyanna evirmi. te, aynen bu misal gibi, hadsiz derecede misaldeki saraydan daha muntazam, daha mkemmel ve btn etraf mucizne hikmetle dolu u saray- lemin iine, inkr- ulhiyete giden tabiiyyun krini tayan vah bir insan girer. Daire-i mmkinat haricinde olan Zt- Vcibl- Vcudun eser-i sanat olduunu dnmeyerek ve Ondan irz ederek, daire-i mmkinat iinde, kader-i lhnin yazar bozar bir levhas hkmnde ve kudret-i lhiyenin kavnn-i icraatna tebeddl ve tagayyr eden bir defteri olabilen ve pek yanl ve hata olarak tabiat nam verilen bir mecmua-i kavnn-i dt- lhiye ve bir hriste-i sanat- Rabbniyeyi grr. Ve der ki: Madem bu eya bir sebep ister. Hibir eyin bu defter gibi mnasebeti grnmyor. endan hibir cihetle akl kabul etmez ki, gzsz, uursuz, kudretsiz bu defter, rububiyet-i mutlakann ii olan ve hadsiz bir kudreti iktiza eden icad yapamaz. Fakat madem Sni-i Kadmi kabul etmiyorum; yleyse, en mnasibi, Bu defter bunu yapm ve yapar diyeceim der. Biz de deriz: Ey ahmakul-humakadan tahammuk etmi sarho ahmak! Ban tabiat bataklndan kar, arkana bak. Zerrattan seyyrta kadar btn mevcudat, ayr ayr lisanlarla ehadet ettikleri ve parmaklaryla iaret ettikleri bir Sni-i Zlcelli gr. Ve o saray yapan ve o defterde sarayn programn yazan Nakk- Ezelnin cilvesini gr, fermanna bak, Kurnn dinle, o hezeyanlardan kurtul. KNC MSAL: Gayet vah bir adam, muhteem bir kla dairesine girer. Gayet muntazam bir ordunun umum, beraber talimlerini, muntazam hareketlerini grr. Bir neferin hareketiyle bir tabur, bir alay, bir frka kalkar, oturur, gider, bir ate emriyle ate ettiklerini mahede eder. Onun kaba, vah akl, bir kumandann, devletin nizmtyla ve kanun-u padiah ile o kumandann emrini, kumandasn anlamayp inkr ettiinden, oaskerlerin iplerle birbiriyle bal olduklarn tahayyl eder. O hayalip ne kadar harikal bir ip olduunu dnr, hayrette kalr. Sonra gider, Ayasofyagibi gayet muazzam bir camie, Cuma gnnde dahil olur. O cemaat-i Mslimnin, bir adamn sesiyle kalkar, eilir, secde ederek oturduklarn mahede eder. Mnev ve semv kanunlarn mecmuundan ibaret olan eriat ve eriat Sahibinin emirlerinden gelen mnev dsturlarn anlamadndan, o cemaatin madd iplerle balandn ve o acip ipler onlar esir edip oynattn tahayyl ederek, en vah, insan suretindeki canavar hayvanlar dahi gldrecek derecede maskaral bir kirle kar, gider. te, ayn bu misal gibi, Sultan- Ezel ve Ebedin hadsiz cnudunun muhteem bir klas olan u leme ve o Mbd-u Ezelnin muntazam bir mescidi olan u kinata, mahz- vahet olan inkrl kr-i tabiat tayan bir mnkir giriyor. O Sultan- Ezelnin hikmetinden gelen nizmt- kinatn mnev kanunlarn birer madd madde tasavvur ederek ve saltanat- rububiyetin kavnn-i itibariyesi ve o Mbd-u Ezelnin eriat- ftriye-i kbrsnn, mnev ve yalnz vcud-u ilmsi bulunan ahkmlarn ve dsturlarn, birer mevcud-u haric ve madd birer madde tahayyl ederek, kudret-i lhiyenin yerine, o ilim ve kelmdan gelen ve yalnz vcud-u ilmsi bulunan o kanunlar ikame etmek ve ellerine icad vermek, sonra da onlara tabiat namn takmak ve yalnz bir cilve-i kudret-i Rabbniye olan kuvveti, bir zkudret ve mstakil bir kadr telkki etmek, misaldeki vahden bin defa aa bir vahettir. Elhasl, tabiiyyunlarn, mevhum ve hakikatsiz, tabiat dedikleri ey, olsa olsa ve hakikat-i hariciye sahibi ise, ancak bir sanat olabilir, sni olamaz. Bir naktr, nakk olamaz. Ahkmdr, hkim olamaz. Bir eriat- ftriyedir, ri olamaz. Mahlk bir perde-i izzettir, hlk olamaz. Mnfail bir ftrattr, ftr bir fil olamaz. Kanundur, kudret deildir, kadr olamaz. Mistardr, masdar olamaz. Elhasl: Madem mevcudat var. Madem On Altnc Notann banda denildii gibi, mevcudun vcuduna, taksim-i akl ile, drt yoldan baka yol tahayyl edilmez. O drt cihetten nnherbirinin zhir muhallerle butlan kat bir surette ispat edildi. Elbette, bizzarure ve bilbedhe, drdnc yol olan vahdet yolu, kat bir surette ispat olunuyor. O drdnc yol ise, bataki 1
yeti, eksiz ve phesiz, bedhet derecesinde, Zt- Vcibl-Vcudun uluhiyetini ve herey dorudan doruya dest-i kudretinden ktn ve semvat ve arz kabza-i tasarrufunda bulunduunu gsteriyor. 1. Gkleri ve yeri yoktan var eden Allah hakknda phe olur mu? brahim Sresi, 14:10. Ey esbabperest ve tabiata tapan biare adam! Madem hereyin tabiat, herey gibi mahlktur; nk sanatldr ve yeni oluyor. Hem her msebbep gibi, zhir sebebi dahi masnudur. Ve madem hereyin vcudu pek ok cihazat ve letlere muhtatr. O halde, o tabiat icad eden ve o sebebi halk eden bir Kadr-i Mutlak var. Ve o Kadr-i Mutlakn ne ihtiyac var ki, ciz vesiti rububiyetine ve icadna terik etsin? H! Belki dorudan doruya, msebbebi sebep ile beraber halk ederek, cilve-i esmsn ve hikmetini gstermek iin, bir tertip ve tanzim ile zhir bir sebebiyet, bir mukarenet vermekle, eyadaki zhir kusurlara, merhametsizliklere ve noksaniyetlere merci olmak iin, esbab ve tabiat dest-i kudretine perde etmi, izzetini o suretle muhafaza etmi. Acaba bir saati, saatin arklarn yapsn, sonra saati arklarla tertip edip tanzim etsin, daha m kolaydr? Yoksa harika bir makineyi o arklar iinde yapsn, sonra saatin yaplmasn o makinenin cmid ellerine versin, t saati yapsn, daha m kolaydr? Acaba imkn haricinde deil midir? Haydi, o insafsz aklnla sen syle, sen hkim ol. Veyahut bir ktip mrekkep, kalem, kd getirdi. Onunla kendi bizzat o kitab yazsa daha m kolaydr? Yoksa o kt, mrekkep, kalem iinde, o kitaptan daha sanatl, daha zahmetli, yalnz o tek kitaba mahsus olarak bir yaz makinesi icad etsin, sonra o uursuz makineye Haydi, sen yaz desin de kendi karmasn, daha m kolaydr? Acaba yz defa yazdan daha mkl deil midir? Eer desen: Evet, bir kitab yazan makinenin icad o kitaptan yz defa daha mkldr. Fakat o makine, ayn kitabn birok nshalarn yazmasna vasta olmak cihetiyle, belki bir kolaylk var. Elcevap: Nakk- Ezel, hadsiz kudretiyle, nihayetsiz cilve-i esmsn her vakit tazelendirmekle ayr ayr ekilde gstermek iin, eyadaki teahhuslar ve husus simalar yle bir surette halk etmitir ki, hibir mektub-u Samedn ve hibir kitab- Rabbn, dier kitaplarn ayn aynna olamyor. Alkllihal, ayr mnlar ifade etmek iin, ayr bir simas bulunacak. Eer gzn varsa, insann simasna bak, gr ki: Zaman- demden imdiye kadar, belki ebede kadar, bu kk simada, z-y esasde ittifakla beraber, herbir sima, umum simalara nisbeten, herbirisine kar birer almet-i farikas var olduu katiyen sabittir. Bunun iin, herbir sima ayr bir kitaptr. Yalnz sanatn tanzimi iin ayr bir yaz takm ve ayr bir tertip ve telif ister. Ve maddelerini hem getirmek, hem yerletirmek ve hem de vcuda lzm olan hereyi derc etmek iin, btn btn baka bir tezgh ister. Haydi, farz- muhal olarak, tabiata bir matbaa nazaryla baktk. Fakat bir matbaaya ait olan tanzim ve basmak, yani, muayyen intizamn kalba sokmaktan baka, o tanzimin icadndan, icadlar yz derece daha mkl bir zhayatn cismindeki maddeleri aktr- lemden mizan- mahsusla ve has bir intizamla icad etmek ve getirmek ve matbaa eline vermek iin, yine o matbaay icad eden Kadr-i Mutlakn kudret ve iradesine muhtatr. Demek bu matbaalk ihtimali ve farz, btn btn mnsz bir hurafedir. te bu saat ve kitap misalleri gibi, Sni-i Zlcell, Kadr-i Klli ey, esbab halk etmi, msebbebt da halk ediyor. Hikmetiyle, msebbebt esbaba balyor. Kinatn harektnn tanzimine dair kavnn-i detullahtan ibaret olan eriat- ftriye-i kbr-y lhiyenin bir cilvesini ve eyadaki o cilvesine yalnz bir yine ve bir mkes olan tabiat- eyay, iradesiyle tayin etmitir. Ve o tabiatn vcud-u haricye mazhar olan vehini, kudretiyle icad etmi ve eyay o tabiat zerinde halk etmi, birbirine mezc etmi. Acaba gayet derecede mkul ve hadsiz burhanlarn neticesi olan bu hakikatin kabul m daha kolaydr? Acaba vcub derecesinde lzm deil midir? Yoksa cmid, uursuz, mahlk, masnu, basit olan o sebep ve tabiat dediiniz maddelere, herbir eyin vcuduna lzm hadsiz cihazat ve lt verip hakmne, basrne olan ileri kendi kendilerine yaptrmak m daha kolaydr? Acaba imtin derecesinde imkn haricinde deil midir? Senin o insafsz aklnn insafna havale ediyoruz. Mnkir ve tabiatperest diyor ki: Madem beni insafa davet ediyorsun. Ben de diyorum ki: imdiye kadar yanl gittiimiz yol hem yz derece muhal, hem gayet zararl ve nihayet derecede irkin bir meslek olduunu itiraf ediyorum. Sabk tahkikatnzdan, zerre miktar uuru bulunan anlayacak ki, esbaba, tabiata icad vermek mmtenidir, muhaldir. Ve hereyi dorudan doruya Vcibl-Vcuda vermek vciptir, zarurdir. Elhamd lillhi alel-mn 1 deyip iman ediyorum. Yalnz bir phem var: Cenb- Hakkn Hlk olduunu kabul ediyorum. Fakat baz cz esbabn ehemmiyetsiz eylerde icada mdahaleleri ve bir para medh sen kazanmalar, saltanat- rububiyetine ne zarar verir? Saltanatna noksaniyet gelir mi? Elcevap: Baz risalelerde gayet kat ispat ettiimiz gibi, hkimiyetin eni, mdahaleyi reddetmektir. Hatt, en edn bir hkim, bir memur, daire-i hkimiyetinde olunun mdahalesini kabul etmiyor. Hatt, hkimiyetine mdahale tevehhmyle, baz dindar padiahlar, halife olduklar halde msum evltlarn katletmeleri, bu redd-i mdahale kanununun hkimiyette ne kadar esasl hkmettiini gsteriyor. Bir nahiyede iki mdrden tut, t bir memlekette iki padiaha kadar, hkimiyetteki istiklliyetin iktiza ettii men-i itirak kanunu, tarih-i beerde ok acip hercmerc ile kuvvetini gstermi. Acaba ciz ve muavenete muhta insanlardaki miriyet ve hkimiyetin bir glgesi bu derece mdahaleyi reddetmeyi ve bakasnn mdahalesini men etmeyi ve hkimiyetinde itirak kabul etmemeyi ve makamnda istiklliyetini nihayet taassupla muhafazaya almay gr; sonra, hkimiyet-i mutlaka rububiyet derecesinde; ve miriyet-i mutlaka ulhiyet derecesinde; ve istiklliyet-i mutlaka ehadiyet derecesinde; ve istin-y mutlak kadriyet-i mutlaka derecesinde bir Zt- Zlcellde, bu redd-i mdahale ve men-i itirak ve tard- erik, ne derece o hkimiyetin zarur bir lzm ve vcip bir muktezas olduunu, kyas edebilirsen et. 1. Bize ihsan ettii iman nimeti sebebiyle Allaha hamd olsun. Amma ikinci k phen ki: Baz esbab, baz cziytn baz ubudiyetlerine merci olsa, o Mbd-u Mutlak olan Zt- Vcibl-Vcuda mteveccih, zerrattan seyyrta kadar mahlkatn ubudiyetlerinden ne noksan gelir? Elcevap: u kinatn Hlk- Hakmi, kinat bir aa hkmnde halk edip, en mkemmel meyvesini zuur, ve zuurun iinde en cmi meyvesini insan yapmtr. Ve insann en ehemmiyetli, belki insann netice-i hilkati ve gaye-i ftrat ve semere-i hayat olan kr ve ibadeti, o Hkim-i Mutlak ve mir-i Mstakil, kendini sevdirmek ve tanttrmak iin kinat halk eden o Vhid-i Ehad, btn kinatn meyvesi olan insan ve insann en yksek meyvesi olan kr ve ibadetini baka ellere verir mi? Btn btn hikmetine zt olarak, netice-i hilkati ve semere-i kinat abes eder mi? H ve kell, hem hikmetini ve rububiyetini inkr ettirecek bir tarzda, mahlkatn ibadetlerini bakalara vermeye rza gsterir mi? Hi msaade eder mi? Ve hem hadsiz bir derecede kendini sevdirmeyi ve tanttrmay ef liyle gsterdii halde, en mkemmel mahlkatnn kr ve minnettarlklarn, tahabbb ve ubudiyetlerini baka esbaba vermekle kendini unutturup, kinattaki makasd- liyesini inkr ettirir mi? Ey tabiatperestlikten vazgeen arkada, haydi sen syle. O diyor: Elhamd lillh, bu iki phem hallolmakla beraber, vahdniyet-i lhiyeye dair ve Mbd-u Bilhak O olduuna ve Ondan bakalar ibadete lyk olmadna o kadar parlakve kuvvetli iki delil gsterdin ki, onlar inkr etmek, gnei vegndz inkr etmek gibi bir mkberedir. Htime Tabiat kr-i kfrsini terk eden ve imana gelen zat diyor ki: Elhamd lillh, benim phelerim kalmad. Yalnz merakm mucip olan birka sualim var. BRNC SUAL: ok tembellerden ve trikssaltlardan iitiyoruz. diyorlar ki: Cenb- Hakkn bizim ibadetimize ne ihtiyac var ki, Kurnda ok iddet ve srarla,ibadeti terk edeni zecredip Cehennem gibi dehetli bir cezayla tehditediyor? tidalli ve istikametli ve adaletli olan ifade-i Kurniyeye nasl yakyor ki, ehemmiyetsiz bir cz hataya kar nihayet iddeti gsteriyor? Elcevap: Evet, Cenb- Hak senin ibadetine, belki hibir eye muhta deil. Fakat sen ibadete muhtasn; mnen hastasn. badet ise, mnev yaralarna tiryaklar hkmnde olduunu ok risalelerde ispat etmiiz. Acaba bir hasta, o hastalk hakknda, efkatli bir hekimin ona n illar iirmek hususunda ettii srara mukabil, hekime dese: Senin ne ihtiyacn var, bana byle srar ediyorsun? Ne kadar mnsz olduunu anlarsn. Amma Kurnn, terk-i ibadet hakknda iddetli tehdidt ve dehetli cezalar ise: Nasl ki bir padiah, raiyetinin hukukunu muhafaza etmek iin, di bir adamn, raiyetinin hukukuna zarar veren bir hatasna gre, iddetli cezaya arpar. yle de, ibadeti ve namaz terk eden adam, Sultan- Ezel ve Ebedin raiyeti hkmnde olan mevcudatn hukukuna ehemmiyetli bir tecavz ve mnev bir zulm eder. nk, mevcudatn kemlleri, Snie mteveccih yzlerinde tesbih ve ibadetle tezahr eder. badeti terk eden, mevcudatn ibadetini grmez ve gremez. Belki de inkr eder. O vakit, ibadet ve tesbih noktasnda yksek makamda bulunan ve herbiri birer mektub-u Samedn ve birer yine-i esm-i Rabbniye olan mevcudat li makamlarndan tenzil ettiinden ve ehemmiyetsiz, vazifesiz, cmid, perian bir vaziyette telkki ettiinden, mevcudat tahkir eder, kemltn inkr ve tecavz eder. Evet, herkes kinat kendi yinesiyle grr. Cenb- Hak, insan kinat iin bir mikyas, bir mizan suretinde yaratmtr. Her insan iin, bu lemden husus bir lem vermi; o lemin rengini, o insann itikad- kalbsine gre gsteriyor. Mesel, gayet meyus ve matemli olarak alayan bir insan, mevcudat alar ve meyus suretinde grr. Gayet srurlu ve neeli, mjdeli ve keml-i neesinden glen bir adam, kinat neeli, gler grd gibi; mtefekkirne ve cidd bir surette ibadet ve tesbih eden adam, mevcudatn hakikaten mevcut ve muhakkak olan ibadet ve tesbihatlarn bir derece kefeder ve grr. Gaetle veya inkrla ibadeti terk eden adam, mevcudat, hakikat-i kemltna tamamyla zt ve muhalif ve hata bir surette tevehhm eder ve mnen onlarn hukukuna tecavz eder. Hem o trikssalt, kendi kendine mlik olmad iin, kendi mlikinin bir abdi olan kendi nefsine zulmeder. Onun mliki, o abdinin hakkn onun nefs-i emmresinden almak iin, dehetli tehdit eder. Hem netice-i hilkati ve gaye-i ftrat olan ibadeti terk ettiinden, hikmet-i lhiye ve meiet-i Rabbniyeye kar bir tecavz hkmne geer. Onun iin cezaya arplr. Elhasl, ibadeti terk eden hem kendi nefsine zulmeder nes ise Cenb- Hakkn abdi ve memlkdrhem kinatn hukuk-u kemltna kar bir tecavz, bir zulmdr. Evet, nasl ki kfr, mevcudata kar bir tahkirdir; terk-i ibadet dahi, kinatn kemltn bir inkrdr. Hem hikmet-i lhiyeye kar bir tecavz olduundan, dehetli tehdide, iddetli cezaya mstehak olur. te bu istihkak ve mezkr hakikati ifade etmek iin, Kurn- Mucizl-Beyan, mucizne bir surette o iddetli tarz- ifadeyi ihtiyar ederek, tam tamna hakikat-i belgat olan mutabk- mukteza-y hale mutabakat ediyor. KNC SUAL: Tabiattan vazgeen ve imana gelen zat diyor ki: Her mevcut, her cihette, her iinde ve hereyinde ve her eninde meiet-i lhiyeye ve kudret-i Rabbniyeye tbi olmas, ok azm bir hakikattir. Azameti cihetinde dar zihinlerimize skmyor. Halbuki gzmzle grdmz bu nihayet derecede mebzuliyet, hem hilkat ve icad- eyadaki hadsiz suhulet, hem sabk burhanlarnzla tahakkuk eden, vahdet yolundaki icad- eyada nihayet derecede kolaylk ve suhulet, hem nass- Kurn ile beyan edilen
1
2 gibi yetlerin sarahaten gsterdikleri nihayet derecede kolaylk, o hakikat-i azmeyi, en makbul ve en mkul bir mesele olduunu gsteriyorlar. Bu kolayln srr ve hikmeti nedir? Elcevap: Yirminci Mektubun Onuncu Kelimesi olan 3 beyannda, o sr gayet vzh ve kat ve mukni bir tarzda beyan edilmi. Hususan o mektubun zeylinde daha ziyade vuzuhla ispat edilmi ki, btn mevcudat, Sni-i Vhide isnad edildii vakit, birtek mevcut hkmnde kolaylar. Eer Vhid-i Ehade verilmezse, birtek mahlkun icad btn mevcudat kadar mklleir. Ve bir ekirdek, bir aa kadar suubetli olur. 1. Sizin yaratlmanz da, diriltilmeniz de, tek bir kiinin yaratlp diriltilmesi gibidir. Lokman Sresi, 31:28. 2. Kyametin gereklemesi gz ap kapayncaya kadar, yahut ondan da yakndr. Nahl Sresi, 16:77. 3. O hereye hakkyla kadirdir. Rum Sresi, 30:50. Eer Sni-i Hakiksine verilse, kinat bir aa gibi ve aa bir ekirdek gibi ve Cennet bir bahar gibi ve bahar bir iek gibi kolaylar, suhulet peyd eder. Ve bilmahede grnen hadsiz mebzuliyet ve ucuzluun ve her nevin suhuletle kesret-i efrad bulunmasnn ve kesret-i suhulet ve sratle muntazam, sanatl, kymetli mevcudatn kolayca vcuda gelmesinin srlarna medar olan ve hikmetlerini gsteren yzer delillerinden ve baka risalelerde tafsilen beyan edilen bir ikisine muhtasar bir iaret ederiz. Mesel, nasl ki yz nefer bir zbitin idaresine verilse, bir neferin yz zbitin idarelerine verilmesinden yz derece daha kolay olduu gibi; bir ordunun tehizat- askeriyesi bir merkez, bir kanun, bir fabrika ve bir padiahn emrine verildii vakit, adeta kemiyeten bir neferin tehizat kadar kolaylat gibi, bir neferin tehizat- askeriyesi mteaddit merkezlere, mteaddit fabrikalara, mteaddit kumandanlara havalesi de, adeta bir ordunun tehizat kadar kemiyeten mkiltl oluyor. nk birtek neferin tehizat iin, btn orduya lzm olan fabrikalarn bulunmas gerektir. Hem bir aacn, srr- vahdet cihetiyle, bir kkte, bir merkezde, bir kanunla mevdd- hayatiyesi verildiinden, binler meyve veren o aa, bir meyve kadar suhuletli olduu bilmahede grnr. Eer vahdetten kesrete gidilse, herbir meyveye lzm mevdd- hayatiye baka yerden verilse, herbir meyve bir aa kadar mkilt peyd eder. Belki aacn bir enmzeci ve hristesi olan birtek ekirdek dahi, o aa kadar suubetli olur. nk bir aacn hayatna lzm olan btn mevdd- hayatiye birtek ekirdek iin de lzm oluyor. te bu misaller gibi yzler misaller var, gsteriyorlar ki, vahdette nihayet derecede suhuletle vcuda gelen binler mevcut, irkte ve kesrette birtek mevcuttan daha ziyade kolay olur. Sair risalelerde bu hakikat iki kere iki drt eder derecede ispat edildiinden, onlara havale edip, burada yalnz bu suhulet ve kolayln ilim ve kader-i lh ve kudret-i Rabbniye nokta-i nazarnda gayet mhim bir srrn beyan edeceiz. yle ki: Sen bir mevcutsun. Eer Kadr-i Ezelye kendini versen, bir kibrit akar gibi, hiten, yoktan, bir emirle, hadsiz kudretiyle, seni bir anda halk eder. Eer sen kendini Ona vermezsen, belki esbab- maddiyeye ve tabiata isnad etsen, o vakit sen, kinatn muntazam bir hlsas, meyvesi ve kk bir hristesi ve listesi olduundan; seni yapmak iin kinat ve ansr ince elekle eleyip hassas llerle aktr- lemden senin vcudundaki maddeleri toplamak lzm gelir. nk esbab- maddiye yalnz terkip eder, toplar. Kendilerinde bulunmayan hiten, yoktan yapamadklar, btn ehl-i akl yannda musaddaktr. yleyse, kk bir zhayatn cismini aktr- lemden toplamaya mecbur olurlar. te vahdette ve tevhidde ne kadar kolaylk ve irkte ve dallette ne kadar mkilt var olduunu anla. kincisi: lim noktasnda hadsiz bir suhulet vardr. yle ki: Kader, ilmin bir nevidir ki, hereyin mnev ve mahsus kalb hkmnde bir miktar tayin eder. Ve o miktar- kader, o eyin vcuduna bir pln, bir model hkmne geer. Kudret icad ettii vakit, gayet suhuletle, o kader miktar stnde icad eder. Eer o ey muhit ve hadsiz ve ezel bir ilmin sahibi olan Kadr-i Zlcelle verilmezse, sabkan getii gibi, binler mkilt deil, belki yz muhlt ortaya der. nk o miktar- kader ve miktar- ilm olmazsa, binler haric ve madd kalplar, kck bir hayvann cesedinde istimal edilmek lzm gelir. te vahdette nihayetsiz kolaylk ve dallette ve irkte hadsiz mkiltn bir srrn anla,
1 yeti ne kadar hakikatli ve doru ve yksek bir hakikati ifade ettiini bil. 1. Kyametin gereklemesi ise gz ap kapayncaya kadar, yahut ondan daha yakndr. Nahl Sresi, 16:77. NC SUAL: Eskiden dman, imdi dost olan mhted diyor ki: u zamanda ok ileri giden feylesoar diyorlar ki: Hiten, hibir ey icad edilmiyor ve hibir ey idam edilmiyor; yalnz bir terkip, bir tahlildir ki, kinat fabrikasn ilettiriyor. Elcevap: Nur-u Kurn ile mevcudata bakmayan feylesoarn en ileri gidenleri bakmlar ki, tabiat ve esbab vastasyla bu mevcudatn teekklt ve vcutlarn sabkan ispat ettiimiz tarzdaimtin derecesinde mkiltl grdklerinden, iki ksma ayrldlar. Bir ksm Sofest olup, insann hassas olan akldan istifa ederek, ahmak hayvanlardan daha aa derek, kinatn vcudunu inkr etmeyi, hatt kendilerinin vcutlarn dahi inkr etmesini, dallet mesleinde esbab ve tabiatn icad sahibi olmalarndan daha ziyade kolay grdklerinden, hem kendilerini, hem kinat inkr edip cehl-i mutlaka dmler. kinci gruh bakmlar ki, dallette, esbab ve tabiat mcid olmak noktasnda, bir sinek ve bir ekirdein icad, hadsiz mkilt var. Ve tavr- akln haricinde bir iktidar iktiza ediyor. Onun iin, bilmecburiye, icad inkr ediyorlar, Yoktan var olmaz diyorlar. Ve idam da muhal gryorlar, Var yok olmaz hkmediyorlar. Yalnz, harekt- zerrat ile, tesadf rzgrlaryla bir terkip ve tahlil ve dalmak ve toplanmak suretinde bir vaziyet-i itibariye tahayyl ediyorlar. te, sen gel, ahmakln ve cehaletin en aa derecesinde, en yksek akll kendini zanneden adamlar gr! Ve dallet, insan ne kadar maskara ve s ve ehel yaptn bil, ibret al. Acaba her senede drt yz bin env birden zemin yznde icad eden; ve semvat ve arz alt gnde halk eden; ve alt haftada, her baharda, kinattan daha sanatl, hikmetli, zhayat bir kinat ina eden bir kudret-i ezeliye, bir ilm-i ezelnin dairesinde plnlar ve miktarlar taayyn eden mevcudat- ilmiyeyi, gze gstermeyen bir ecza ile yazlan ve grnmeyen bir yazy gstermek iin srlen bir ecza misilli, gayet kolay o mdmt- hariciye olan mevcudat- ilmiyeye vcud-u haric vermeyi o kudret-i ezeliyeden uzak grmek ve icad inkr etmek, evvelki gruh olan Sofestlerden daha ziyade ahmakane ve cahilnedir. Bu bedbahtlar, ciz-i mutlak ve yalnz bir cz- ihtiyarden baka ellerinde olmayan, ravunlam kendi nesleri hibir eyi idam ve yok edemediklerinden ve hibir zerreyi, bir maddeyi hiten, yoktan icad edemediklerinden ve gvendikleri esbab ve tabiatn ellerinde hiten icad gelmedii cihetle, ahmaklklarndan diyorlar: Yoktan var olmaz, var da yok olmaz deyip, bu btl ve hata dsturu Kadr-i Mutlaka temil etmek istiyorlar. Evet, Kadr-i Zlcellin iki tarzda icad var: Biri ihtir ve ibd iledir. Yani hiten, yoktan vcut veriyor ve ona lzm hereyi de hiten icad edip eline veriyor. Dieri ina ile, sanat iledir. Yani, keml-i hikmetini ve ok esmsnn cilvelerini gstermek gibi ok dakik hikmetler iin, kinatn ansrndan bir ksm mevcudat ina ediyor; her emrine tbi olan zerratlar ve maddeleri, rezzkiyet kanunuyla onlara gnderir ve onlarda altrr. Evet, Kadr-i Mutlakn iki tarzda, hem ibd, hem ina suretinde icad var. Var yok etmek ve you var etmek en kolay, en suhuletli, belki daim, umum bir kanunudur. Bir baharda, yz bin env- zhayat mahlkatn ekillerini, sfatlarn, belki zerratlarndan baka btn keyyat ve ahvallerini hiten var eden bir kudrete kar You var edemez diyen adam, yok olmal! Tabiat brakan ve hakikate geen zat diyor ki: Cenb- Hakka zerrat adedince kr ve hamd ve sen ediyorum ki, keml-i iman kazandm, evham ve dalletlerden kurtuldum ve hibir phem de kalmad. Elhamd lillhi al dnil-slm ve kemlil-mn. 1
2 1. Bize ihsan ettii slm dini ve mkemmel iman nimeti sebebiyle Allaha hamd olsun. 2. Seni her trl noksandan tenzih ederiz. Senin bize rettiinden baka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki ilmi ve hikmeti hereyi kuatan Sensin. Bakara Sresi, 2:32. Drdnc Hccet-i mniye Otuzuncu Lemann kinci Nktesi
1 yetinin bir nktesi ve bir sm-i zam veyahut sm-i zamn alt nurundan bir nuru olan Adl isminin bir cilvesi, Birinci Nkte gibi, Eskiehir Hapishanesinde uzaktan uzaa grnd. Onu yaknlatrmak iin yine temsil yoluyla deriz: 1. Hibir ey yoktur ki, hazineleri Bizim yanmzda olmasn. Hereyi Biz belirlibir miktarla indiririz. Hicr Sresi, 15:21. u kinat yle bir saraydr ki, o sarayda mtemadiyen tahrip ve tamir iinde alkanan bir ehir var. Ve o ehirde her vakit harp ve hicret iinde kaynayan bir memleket var. Ve o memlekette her zaman mevt ve hayat iinde yuvarlanan bir lem var. Halbuki, o sarayda, o ehirde, o memlekette, o lemde o derece hayret-engiz bir muvazene, bir mizan, bir tevzin hkmediyor; bilbedhe ispat eder ki, bu hadsiz mevcudatta olan hadsiz tahavvlt ve vridat ve masarif, herbir anda umum kinat grr, nazar- teftiinden geirir birtek Ztn mizanyla llr, tartlr. Yoksa, balklardan bir balk, bin yumurtackla ve nebtattan haha gibi bir iek, yirmi bin tohumla ve sel gibi akan unsurlarn, inklplarn hcumuyla, iddetle muvazeneyi bozmaya alan ve istil etmek isteyen esbab babo olsalard veyahut maksatsz, serseri tesadf ve mizansz, kr kuvvete ve uursuz, zulmetli tabiata havale edilseydi, o muvazene-i eya ve muvazene-i kinat yle bozulacakt ki, bir senede, belki bir gnde hercmerc olurdu. Yani, deniz karma kark eylerle dolacakt, taaffn edecekti. Hava gazt- muzrra ile zehirlenecekti. Zemin ise bir mezbele, bir mezbaha, bir batakla dnecekti. Dnya boulacakt. te, cesed-i hayvnnin hceyrtndan ve kandaki kreyvt- hamr ve beyzdan ve zerrtn tahavvltndan ve cihazat- bedeniyenin tenasbnden tut, t denizlerin vridat ve masarine, t zemin altndaki emelerin gelir ve saryatlarna, t hayvnat ve nebttn tevelldat ve veyatlarna, t gz ve baharn tahribat ve tamiratlarna, t unsurlarn ve yldzlarn hidemat ve harektlarna, t mevt ve hayatn, ziya ve zulmetin ve hararet ve burudetin deimelerine ve dmelerine ve arpmalarna kadar, o derece hassas bir mizanla ve o kadar ince bir lyle tanzim edilir ve tartlr ki, akl- beer hibir yerde hakik olarak hibir israf, hibir abes grmedii gibi, hikmet-i insaniye dahi hereyde en mkemmel bir intizam, en gzel bir mevzuniyet gryor ve gsteriyor. Belki, hikmet-i insaniye, o intizam ve mevzuniyetin bir tezahrdr, bir tercmandr. te, gel, Gne ile muhtelif on iki seyyarenin muvazenelerine bak. Acaba bu muvazene, gne gibi, Adl ve Kadr olan Zt- Zlcelli gstermiyor mu? Ve bilhassa, seyyrttan olan gemimiz, yani kre-i arz, bir senede yirmi drt bin senelik bir dairede gezer, seyahat eder. Ve o harika sratiyle beraber, zeminin yznde dizilmi, istif edilmi eyay datmyor, sarsmyor, fezaya frlatmyor. Eer srati bir para tezyid veya tenkis edilseydi, sekenesini havaya frlatp fezada datacakt. Ve bir dakika, belki bir saniye muvazenesini bozsa, dnyamz bozacak, belki bakasyla arpacak, bir kyameti koparacak. Ve bilhassa zeminin yznde, nebt ve hayvn drt yz bin taifenin tevelldat ve veyata ve iae ve yaaya rahmne muvazeneleri, ziya gnei gsterdii gibi, birtek Zt- Adl ve Rahmi gsteriyor. Ve bilhassa o hadsiz milletlerin hadsiz efradndan birtek ferdin zs, cihazat, duygular o derece hassas bir mizanla birbiriyle mnasebettar ve muvazenettedir ki, o tenasp, o muvazene, bedhet derecesinde bir Sni-i Adl ve Hakmi gsteriyor. Ve bilhassa her ferd-i hayvnnin bedenindeki hceyrtn ve kan mecrlarnn ve kandaki kreyvtn ve o kreyvattaki zerrelerin o derece ince ve hassas ve harika muvazeneleri var; bilbedhe ispat eder ki, hereyin dizgini elinde ve hereyin anahtar yannda ve birey bireye mni olmuyor, umum eyay birtek ey gibi kolayca idare eden birtek Hlk- Adl u Hakmin mizanyla, kanunuyla, nizamyla terbiye ve idare oluyor. Harin Mahkeme-i Kbrsnda, mizan- zam- adaletinde cin ve insin muvazene-i amllerini istibd edip inanmayan, bu dnyada gzyle grd bu muvazene-i ekbere dikkat etse, elbette istibd kalmaz. Ey isra, iktisatsz, ey zulml, adaletsiz, ey kirli, nezafetsiz, bedbaht insan! Btn kinatn ve btn mevcudatn dstur-u hareketi olan iktisat ve nezafet ve adaleti yapmadndan, umum mevcudata muhalefetinle, mnen onlarn nefretlerine ve hiddetlerine mazhar oluyorsun. Neye dayanyorsun ki, umum mevcudat zulmnle, mizanszlnla, israfnla, nezafetsizliinle kzdryorsun? Evet, ism-i Hakmin cilve-i zamndan olan hikmet-i mme-i kinat, iktisat ve israfszlk zerinde hareket ediyor, iktisad emrediyor. Ve ism-i Adlin cilve-i zamndan gelen kinattaki adalet-i tmme, umum eyann muvazenelerini idare ediyor. Ve beere de adaleti emrediyor. Sre-i Rahmnda,
1 yetindeki, drt mertebe, drt nevi mizana iaret eden, drt defa mizan zikretmesi, kinatta mizann derece-i azametini ve fevkalde, pek byk ehemmiyetini gsteriyor. Evet, hibir eyde israf olmad gibi, hibir eyde de hakik zulm ve mizanszlk yoktur. 1. Gkyzn ykseltip nizam ve l verdi. T ki lde snr amayn. ly ve tarty adaletle yerine getirin ve hiretteki mizannz ziyana drmeyin. Rahmn Sresi, 55:7-9. Ve ism-i Kuddsn cilve-i zamndan gelen tanzif ve nezafet, btn kinatn mevcudatn temizliyor, gzelletiriyor. Beerin bulak eli karmamak artyla, hibir eyde hakik nezafetsizlik ve irkinlik grnmyor. te, hakaik-i Kurniyeden ve destir-i slmiyeden olan adalet, iktisat, nezafet hayat- beeriyede ne derece esasl birer dstur olduunu anla. Ve ahkm- Kurniye ne derece kinatla alkadar ve kinat iine kk salm ve sarm bulunduunu ve o hakaiki bozmak, kinat bozmak ve suretini deitirmek gibi, mmkn olmadn bil. Ve bu ziya-y zam gibi, rahmet, inyet, hafziyet misill yzer ihatal hakikatler hari, hireti iktiza ve istilzam ettikleri halde, hi mmkn mdr ki, kinatta ve umum mevcudatta hkmferm olan rahmet, inyet, adalet, hikmet, iktisat ve nezafet gibi pek kuvvetli, ihatal hakikatler, harin ademiyle ve hiretin gelmemesiyle merhametsizlie, zulme, hikmetsizlie, israfa, nezafetsizlie, abesiyete inklp etsinler? H, yz bin defa h! Bir sinein hakk- hayatn rahmne muhafaza eden bir rahmet, bir hikmet, acaba hari getirmemekle, umum zuurlarn hadsiz hukuk-u hayatlarn ve nihayetsiz mevcudatn nihayetsiz hukuklarn zayi eder mi? Ve, tabiri caizse, rahmet ve efkatte ve adalet ve hikmette hadsiz hassasiyet ve dikkat gsteren bir hamet-i Rububiyet ve kemltn gstermek ve kendini tanttrmak ve sevdirmek iin bu kinat hadsiz harika sanatlaryla, nimetleriyle sslendiren bir saltanat- Ulhiyet, byle, hem umum kemltn, hem btn mahlkatn hie indiren ve inkr ettiren hairsizlie msaade eder mi? H! Byle bir ceml-i mutlak, byle bir kubh-u mutlaka, bilbedhe, msaade etmez. Evet, hireti inkr etmek isteyen adam, evvelce btn dnyay btn hakaikiyle inkr etmeli. Yoksa, dnya btn hakaikiyle, yz bin lisanla onu tekzip ederek bu yalannda yz bin derece yalancln ispat edecek. Onuncu Sz kat delillerle ispat etmitir ki, hiretin vcudu, dnyann vcudu kadar kat ve phesizdir. Beinci Hccet-i mniye sm-i zamn alt nurundan nc nuruna iaret eden nc Nkte
1 yetinin bir nktesi ve bir sm-i zam veya sm-i zamn alt nurundan bir nuru olan ism-i Hakemin bir cilvesi, Ramazan- erifte Eskiehir Hapishanesinde grnd. Ona yalnz bir iaret olarak, be noktadan ibaret nc Nkte acele olarak yazld, msvedde olarak kald. 1. Rabbinin yoluna hikmetle ar. Nahl Sresi, 16:125. NC NKTENN BRNC NOKTASI Onuncu Szde iaret edildii gibi, ism-i Hakemin tecell-i zam u kinat yle bir kitap hkmne getirmi ki, her sahifede yzer kitap yazlm;ve her satrnda yzer sayfa derc edilmi; ve her kelimesinde yzersatr mevcuttur; ve her harnde yzer kelime var; ve her noktasnda kitabn muhtasar bir hristecii bulunur bir tarza getirmitir. O kitabn sahifeleri, satrlar, t noktalarna kadar yzer cihette Nakkn, Ktibini yle vuzuhla gsteriyor ki, o kitab- kinatn mahedesi, kendi vcudundan yz derece daha ziyade Ktibinin vcudunu ve vahdetini ispat eder. nk bir harf kendi vcudunu bir harf kadar ifade ettii halde, ktibini bir satr kadar ifade ediyor. Evet, bu kitab- kebrin bir sahifesi, zemin yzdr. O sahifede nebtat, hayvnat taifeleri adedince kitaplar birbiri iinde, beraber, bir vakitte, yanlsz, gayet mkemmel bir surette, bahar mevsiminde yazld gzle grnyor. Bu sayfann bir satr, bir bahedir. O bahede bulunan iekler, aalar, nebatlar adedince manzum kasideler beraber, birbiri iinde, yanlsz yazldn gzmzle gryoruz. O satrn bir kelimesi, iek am, meyve vermek zere yapran vermi bir aatr. te bu kelime, muntazam, mevzun, ssl yaprak, iek ve meyveleri adedince, Hakem-i Zlcellin medh- sensna dair mnidar fkralardr. Gya iek am her aa gibi, o aa dahi, Nakknn medhelerini tegann eden manzum bir kasidedir. Hem gya Hakem-i Zlcell, zeminin meherinde tehir ettii antika ve acip eserlerine binler gzle bakmak istiyor. Hem gya o Sultan- Ezelnin o aaca verdii murass hediye ve nianlar ve formalar, husus bayram ve resm-i kd olan baharda, padiahn nazarna arz etmek iin, yle mzeyyen, mevzun, muntazam, mnidar bir ekil alm ve yle hikmetli bir ekil verilmitir ki, herbir ieinde, herbir meyvesinde, birbiri iinde ok vecihler ve delillerle Nakknn vcuduna ve esmsna ehadet ederler. Mesel, herbir iekte, herbir meyvede bir mizan var. Ve o mizan, bir intizam iinde; ve o intizam, tazelenen bir tanzim ve tevzin iinde; ve o tevzin ve tanzim, bir ziynet ve sanat iinde; ve o ziynet ve sanat, mnidar kokular ve hikmetli tatlar iinde bulunduundan; herbir iek, o aacn iekleri adedince, Hakem-i Zlcelle iaretler ediyor. Ve bu bir kelime olan bu aata, bir harf hkmnde olan bir meyvede bulunan bir ekirdek noktas, btn aacn hristesini, programn tayan kk bir sandukadr. Ve hkez, buna kyasen, kinat kitabnn btn satrlar, sahifeleri, byle, ism-i Hakem ve Hakmin cilvesiyle, yalnz herbir sahifesi deil, belki herbir satr ve herbir kelimesi ve herbir har ve herbir noktas, birer mucize hkmne getirilmitir ki, btn esbab toplansa, bir noktasnn nazrini getiremezler, muaraza edemezler. Evet, bu Kurn- Azm-i Kinatn herbir yet-i tekvniyesi, o yetin noktalar ve hurufu adedince mucizeler gsterdiklerinden, elbette serseri tesadf, kr kuvvet, gayesiz, mizansz, uursuz tabiat, hibir cihetle o hakmne, basrne olan has mizana ve gayet ince intizama karamazlar. Eer karsaydlar, elbette kark eseri grnecekti. Halbuki hibir cihette intizamszlk mahede olunmuyor. NC NKTENN KNC NOKTASI ki Meseledir. BRNC MESELES: Onuncu Szde beyan edildii gibi, nihayet kemlde bir ceml ve nihayet cemlde bir keml, elbette kendini grmek ve gstermek, tehir etmek istemesi, en esasl bir kaidedir. te bu esasl dstur-u umumye binaendir ki, bu kitab- kebr-i kinatn Nakk- Ezelsi, bu kinatla ve bu kinatn herbir sahifesiyle ve herbir satryla, hatt hareri ve noktalaryla kendini tanttrmak ve kemltn bildirmek ve cemlini gstermek ve kendisini sevdirmek iin, en czden en kllye kadar herbir mevcudun mteaddit lisanlaryla ceml-i kemlini ve keml-i cemlini tanttryor ve sevdiriyor. te, ey gal insan! Bu Hkim-i Hakem-i Hakm-i Zlcelli vel-Ceml, sana kar kendisini herbir mahlkuyla byle hadsiz ve parlak tarzlarda tanttrmak ve sevdirmek istedii halde, sen Onuntanttrmasna kar imanla tanmazsan ve Onun sevdirmesine mukabil ubudiyetinle kendini Ona sevdirmezsen, ne derece hadsiz muzaaf bir cehalet, bir hasret olduunu bil, ayl. KNC NOKTANIN KNC MESELES: Bu kinatn Sni-i Kadr ve Hakminin mlknde itirak yeri yoktur. nk hereyde nihayet derecede intizam bulunduundan, irki kabul edemez. nk mteaddit eller bir ie karrsa, o i karr. Bir memlekette iki padiah, birehirde iki vali, bir kyde iki mdr bulunsa, o memleket, o ehir, okyn her iinde bir karklk balayaca gibi, en edn bir vazifedar adam, o vazifesine bakasnn mdahalesini kabul etmemesi gsteriyor ki, hkimiyetin en esasl hassas, elbette istikll ve inraddr. Demek intizam vahdeti ve hkimiyet inrad iktiza eder. Madem hkimiyetin bir muvakkat glgesi, muavenete muhta ve ciz insanlarda byle mdahaleyi reddederse, elbette, derece-i rububiyette hakik bir hkimiyet-i mutlaka, bir Kadr-i Mutlakta, btn iddetiyle mdahaleyi reddetmek gerektir. Eer zerre kadar mdahale olsayd, intizam bozulacakt. Halbuki bu kinat yle bir tarzda yaratlm ki, bir ekirdei halk etmek iin, bir aac halk edebilir bir kudret lzmdr. Ve bir aac halk etmek iin de, kinat halk edebilir bir kudret gerektir. Ve kinat iinde parmak kartran bir erik bulunsa, en kk bir ekirdekte de hissedar olmak lzm gelir. nk o, onun nmunesidir. O halde, koca kinatta yerlemeyen iki rububiyet bir ekirdekte, belki bir zerrede yerlemek lzm gelir. Bu ise, muhltn ve btl hayltn en mnsz ve en uzak bir muhlidir. Koca kinatn umum ahval ve keyytn mizan- adlinde ve nizam- hikmetinde tutan bir Kadr-i Mutlakn aczinihatt bir ekirdekte dahiiktiza eden irk ve kfr ne kadar hadsiz derecede muzaaf bir hilf, bir hata, bir yalan olduunu ve tevhid ne derece hadsiz muzaaf bir derecede hak ve hakikat ve doru olduunu bil, Elhamd lillhi alel-mn 1 de. 1. man nimetini veren Allaha krler olsun. NC NOKTA Sni-i Kadr, ism-i Hakem ve Hakmi ile, bu lem iinde binler muntazam lemleri derc etmitir. O lemler iinde en ziyade kinattaki hikmetlere medar ve mazhar olan insan bir merkez, bir medar hkmnde yaratm. Ve o kinat dairesinin en mhim hikmetleri ve faideleri insana bakyor. Ve insan dairesi iinde dahi, rzk bir merkez hkmne getirmi; lem-i insande ekser hikmetler, maslahatlar, o rzka bakar ve onunla tezahr eder. Ve insanda, uur ve rzkta zevk vastasyla, ism-i Hakmin cilvesi parlak bir surette grnyor. Ve uur-u insan vastasyla kefolunan yzer fenlerden herbir fen, Hakem isminin, bir nevide bir cilvesini tarif ediyor. Mesel, tp fenninden sual olsa, Bu kinat nedir? Elbette diyecek ki: Gayet muntazam ve mkemmel bir eczahane-i kbrdr. inde herbir il gzelce ihzar ve istif edilmitir. Fenn-i kimyadan sorulsa, Bu kre-i arz nedir? Diyecek: Gayet muntazam ve mkemmel bir kimyahanedir. Fenn-i makine diyecek: Hibir kusuru olmayan, gayet mkemmel bir fabrikadr. Fenn-i ziraat diyecek: Nihayet derecede mahsuldar, her nevi hububu vaktinde yetitiren muntazam bir tarladr ve mkemmel bir bahedir. Fenn-i ticaret diyecek: Gayet muntazam bir sergi ve ok intizaml bir pazar ve mallar ok sanatl bir dkkndr. Fenn-i iae diyecek: Gayet muntazam, btn erzkn envn cmi bir ambardr. Fenn-i rzk diyecek: Yz binler leziz taamlar beraber, keml-i intizamla iinde piirilen bir matbah- Rabbn ve bir kazan- Rahmndir. Fenn-i askeriye diyecek ki: Arz bir ordughtr. Her bahar mevsiminde yeni taht- silha alnm ve zemin yznde adrlar kurulmu drt yz bin muhtelif milletler o orduda bulunduu halde, ayr ayr erzaklar, ayr ayr libaslar, silhlar, ayr ayr talimatlar, terhisatlar, keml-i intizamla, hibirini unutmayarak ve armayarak, birtek Kumandan- zamn emriyle, kuvvetiyle, merhametiyle, hazinesiyle, gayet muntazam yaplp idare ediliyor. Ve fenn-i elektrikten sorulsa, Bu lem nedir? Elbette diyecek: Bu muhteem saray- kinatn dam, gayet intizaml, mizanl, hadsiz elektrik lmbalaryla tezyin edilmitir. Fakat o kadar harika bir intizam ve mizanladr ki, bata gne olarak, kre-i arzdan bin defa byk o semv lmbalar, mtemadiyen yandklar halde muvazenelerini bozmuyorlar, patlak vermiyorlar, yangn karmyorlar. Saryatlar hadsiz olduu halde, vridatlar ve gazyalar ve madde-i itialleri nereden geliyor? Neden tkenmiyor? Neden yanmak muvazenesi bozulmuyor? Kk bir lmba dahi muntazam baklmazsa sner. Kozmorafyaca, kre-i arzdan bir milyondan ziyade byk ve bir milyon seneden ziyade yaayan gnei HAYE-1 kmrsz, yasz yandran, sndrmeyen Hakm-i Zlcellin hikmetine, kudretine bak, Sbhnallah de. Gnein mddet-i mrnde geen dakikalarn irt adedince Maallah, brekllah, l ilhe ill H syle. Haiye-1 Acaba dnya sarayn sndran gne sobasna veyahut lmbasna ne kadar odun ve kmr ve gazya lzm olduu hesap edilsin. Hergn yanmas iinkozmorafyann szne baklsabir milyon kre-i arz kadar odun ynlar ve binler denizler kadar gazya gerektir. imdi dn: Onu odunsuz, gazsz, daim klandran Kadr-i Zlcellin hametine, hikmetine, kudretine, gnein zerreleri adedince Sbhnallah, maallah, brekllah de. Demek bu semv lmbalarda gayet harika bir intizam var. Ve onlara ok dikkatle baklyor. Gya o pek byk ve pek ok ktle-i nriyelerin ve gayet ok kandil-i nuriyelerin buhar kazan ise, harareti tkenmez bir Cehennemdir ki, onlara nursuz hararet veriyor. Ve o elektrik lmbalarnn makinesi ve merkez fabrikas daim bir Cennettir ki, onlara nur ve k veriyor; ism-i Hakem ve Hakmin cilve-i zamyla, intizamla yanmaklar devam ediyor. Ve hkez, bunlara kyasen, yzer fennin herbirisinin kat ehadetiyle, noksansz bir intizam- ekmel iinde, hadsiz hikmetler, maslahatlarla bu kinat tezyin edilmitir. Ve o harika ve ihatal hikmetle mecmu-u kinata verdii intizam ve hikmetleri, en kk bir zhayat ve bir ekirdekte, kk bir mikyasta derc etmitir. Ve malm ve bedihdir ki, intizamla gayeleri ve hikmetleri ve faydalar takip etmek, ihtiyar ile, irade ile, kast ile, meiet ile olabilir, baka olamaz. htiyarsz, iradesiz, kastsz, uursuz esbab ve tabiatn ii olmad gibi, mdahaleleri dahi olamaz. Demek bu kinatn btn mevcudatndaki hadsiz intizamat ve hikmetleriyle iktiza ettikleri ve gsterdikleri bir Fil-i Muhtr, bir Sni-i Hakmi bilmemek veya inkr etmek, ne kadar acip bir cehalet ve divanelik olduu tarif edilmez. Evet, dnyada en ziyade hayret edilecek birey varsa, o da bu inkrdr. nk kinatn mevcudatndaki hadsiz intizmt ve hikmetleriyle vcut ve vahdetine ahitler bulunduu halde Onu grmemek, bilmemek, ne derece krlk ve cehalet olduunu, en kr cahil de anlar. Hatt, diyebilirim ki, ehl-i kfrn iinde, kinatn vcudunu inkr ettiklerinden ahmak zannedilen Sofestler, en aklllardr. nk, kinatn vcudunu kabul etmekle Allaha ve Hlkna inanmamak kabil ve mmkn olmadndan, kinat inkra baladlar. Kendilerini de inkr ettiler, Hibir ey yok diyerek, akldan istifa ederek, akl perdesi altnda sair mnkirlerin hadsiz aklszlklarndan kurtulup bir derece akla yanatlar. DRDNC NOKTA Onuncu Szde iaret edildii gibi, bir Sni-i Hakm ve gayet hikmetli bir usta, bir sarayn herbir tanda yzer hikmeti hassasiyetle takip etse, sonra o saraya dam yapmayp, bou bouna harap olmasyla, takip ettii hadsiz hikmetleri zayi etmesini hibir zuur kabul etmedii ve bir Hakm-i Mutlak, keml-i hikmetinden, bir dirhem kadar bir ekirdekten yzer batman faydalar, gayeleri, hikmetleri dikkatle takip ettii halde, da gibi koca aaca bir dirhem kadar birtek fayda, birtek kk gaye, birtek meyve vermek iin o koca aacn pek ok masarfn yapmakla, kendi hikmetine btn btn zt ve muhalif olarak, msrifne bir sefahet irtikp etmesi hibir cihetle imkn olmad gibi; aynen yle de, bu kinat saraynn herbir mevcudatna yzer hikmet takan ve yzer vazife ile tehiz eden, hatt herbir aaca meyveleri adedince hikmetler ve iekleri adedince vazifeler veren bir Sni-i Hakm, kyameti getirmemekle ve hari yapmamakla, btn had ve hesaba gelmeyen hikmetleri ve nihayetsiz vazifeleri mnsz, abes, bo, faydasz zayi etmesi, o Kadr-i Mutlakn keml-i kudretine acz-i mutlak verdii gibi, o Hakm-i Mutlakn keml-i hikmetine hadsiz abesiyet ve faydaszl ve o Rahm-i Mutlakn ceml-i rahmetine nihayetsiz irkinlii ve o dil-i Mutlakn keml-i adaletine nihayetsiz zulm vermek demektir. Adeta, kinatta herkese grnen hikmet, rahmet, adaleti inkr etmektir. Bu ise en acip bir muhaldir ki, hadsiz btl eyler, iinde bulunur. Ehl-i dallet gelsin, baksn: Girecei ve dnd kendi kabri gibi, kendi dalletinde ne derece dehetli bir zulmet, bir karanlk ve ylanlarn, akreplerin yuvas bir kuyu olduunu grsn. Ve hirete iman ise, Cennet gibi gzel ve nuran bir yol olduunu bilsin, imana girsin. BENC NOKTA ki Meseledir. BRNC MESELE: Sni-i Zlcell, ism-i Hakmin muktezasyla, hereyde en haf sureti, en ksa yolu, en kolay tarz, en faydal ekli ehemmiyetle takip ettii gsteriyor ki, israf, abesiyet, faydaszlk, ftratta yoktur. sraf ise, ism-i Hakmin zdd olduu gibi, iktisat onun lzmdr ve dstur-u esasdr. Ey iktisatsz, isra insan! Btn kinatn en esasl dsturu olan iktisad yapmadndan, ne kadar hilf- hakikat hareket ettiini bil; 1 yeti ne kadar esasl, geni bir dsturu ders verdiini anla. 1. Yiyin, iin, fakat israf etmeyin. Arf Sresi, 7:31. KNC MESELE: sm-i Hakem ve Hakm, bedhet derecesinde, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn risaletine dellet ve istilzam ediyor denilebilir. Evet, madem gayet mnidar bir kitap, onu ders verecek bir muallim ister. Ve gayet gzel bir ceml, kendini grecek ve gsterecek bir yine iktiza eder. Ve gayet kemlde bir sanat, tehirci bir delll ister. Elbette, herbir harnde yzer mnlar, hikmetler bulunan bu kitab- kebr-i kinatn muhatab olan nev-i insan iinde, elbette bir rehber-i ekmel, bir muallim-i ekber bulunacak. T ki, o kitapta bulunan kuds ve hakik hikmetleri ders verecek; belki kinattaki hikmetlerin vcudunu bildirecek; belki kinatn hilkatindeki makasd- Rabbniyenin zuhuruna, belki husulne vesile olacak; ve umum kinatta Hlk tarafndan gayet ehemmiyetle izharn irade ettii keml-i sanatn, ceml-i esmsn bildirecek, yinedarlk edecek. Ve o Hlk, btn mevcudatla kendini sevdirmek ve zuur mahlklarndan mukabele istediinden, o zuurlarn namna birisi o geni tezahrt- rububiyete kar geni bir ubudiyetle mukabele edip, ber ve bahri cezbeye getirecek, semvat ve arz nlatacak bir velvele-i tehir ve takdisle o zuurlarn nazarn o sanatlarn Sniine evirecek; ve kuds dersler ve talimatla btn ehl-i akln kulaklarn kendine evirecek bir Kurn- Azmanla, o Sni-i Hakem-i Hakmin makasd- lhiyesini en gzel bir surette gsterecek; ve btn hikmetlerinin tezahrne ve tezahrt- cemliye ve celliyesine kar en ekmel bir mukabele edecek bir zt, gnein vcudu gibi bu kinata lzmdr, zarurdir. Ve yle eden ve en ekmel bir surette o vazifeleri yapan, bilmahede, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmdr. yleyse, gne ziyay, ziya gndz istilzam ettii derecede, kinattaki hikmetler risalet-i Ahmediyeyi (a.s.m.) istilzam eder. Evet, nasl ki ism-i Hakem ve Hakmin cilve-i zam ile, zam derecede risalet-i Ahmediyeyi iktiza ediyor; yle de, Esm-i Hsndan Allah, Rahmn, Rahm, Vedd, Mnim, Kerm, Ceml, Rab gibi ok isimlerin herbiri, kinatta grnen bir cilve-i zamla, zam derecede ve mertebe-i katiyette risalet-i Ahmediyeyi (a.s.m.) istilzam ederler. Mesel, ism-i Rahmnn cilvesi olan rahmet-i vsia, o Rahmeten lil-lemn ile tezahr eder. Ve ism-i Veddun cilvesi olan tahabbb- lh ve taarrf- Rabbn, o Habib-i Rabbl-lemn ile netice verir, mukabele grr. Ve ism-i Cemlin bir cilvesi olan btn cemller, yani, ceml-i Zt, ceml-i esm, ceml-i sanat, ceml-i masnuat o yine-i Ahmediyede grlr, gsterilir. Ve hamet-i rububiyetin ve saltanat- ulhiyetin cilveleri dahi, o delll- saltanat- rububiyet olan zt- Ahmediyenin risaletiyle bilinir, grnr, anlalr, tasdik edilir. Ve hkez, bu misaller gibi, ekser Esm-i Hsnnn herbiri, risalet-i Ahmediyeye (a.s.m.) birer parlak burhandr. Elhasl, madem kinat mevcuttur ve inkr edilmiyor. Elbette kinatn renkleri ziynetleri, klar, ziyalar, sanatlar, hayatlar, rabtalar hkmnde olan hikmet, inyet, rahmet, ceml, nizam, mizan, ziynet gibi mehud hakikatler, hibir cihetle inkr edilmez. Madem bu sfatlarn, illerin inkr mmkn deildir. Elbette o sfatlarn mevsufu ve o illerin fili ve o ziyalarn gnei olan Zt- Vcibl-Vcud, Hakm, Kerm, Rahm, Ceml, Hakem, Adl dahi hibir cihetle inkr edilmez ve inkr kabil olmaz. Ve elbette o sfatlarn ve o illerin medar- zuhurlar, belki medar- kemlleri, belki medar- tahakkuklar olan rehber-i ekber, muallim-i ekmel ve delll- zam ve tlsm- kinatn keaf ve yine-i Samedn ve Habib-i Rahmn olan Muhammed Aleyhissalt Vesselmn risaleti hibir cihetle inkr edilmez. lem-i hakikatin ve hakikat-i kinatn ziyalar gibi, bunun risaleti dahi, kinatn en parlak bir ziyasdr.
1
2 1. Gnlerin ireleri ve mahlkatn zerreleri saysnca ona ve l ve ashabna salt ve selm olsun. 2. Seni her trl noksandan tenzih ederiz. Senin bize rettiinden baka bilgimiz yoktur. Muhakkak ki Sen, ilmi ve hikmeti hereyi kuatan Alm-i Hakmsin. Bakara Sresi, 2:32. Altnc Hccet-i mniye ONUNCU SZN DOKUZUNCU HAKKAT Bb- hy ve mtedir. sm-i Hayy- Kayymun, Muhy ve Mmtin cilvesidir. Hi mmkn mdr ki, lm, kurumu koca arz ihy eden; ve o ihy iinde, herbiri beer hari gibi acip, yz binden ziyade env- mahlkat hair ve neredip kudretini gsteren; ve o hair ve neir iinde, nihayet derecede kark ve ihtilt iinde nihayet derecede imtiyaz ve tefrik ile ihata-i ilmiyesini gsteren; ve btn semv fermanlaryla beerin harini vaad etmekle btn ibdnn enzrn saadet-i ebediyeye eviren; ve btn mevcudat ba baa, omuz omuza, el ele verdirip, emir ve iradesi dairesinde dndrp birbirine yardmc ve musahhar klmakla azamet-i Rububiyetini gsteren; ve beeri, ecere-i kinatn en cami ve en nazik ve en nazenin, en nazdar, en niyazdar bir meyvesi yaratp kendine muhatap ittihaz ederek hereyi ona musahhar klmakla, insana bu kadar ehemmiyet verdiini gsteren bir Kadr-i Rahm, bir Alm-i Hakm, kyameti getirmesin, hari yapmasn ve yapamasn, beeri ihy etmesin veya edemesin, Mahkeme-i Kbry aamasn, Cennet ve Cehennemi yaratamasn? H ve kell! Evet, u lemin Mutasarrf- Zn, her asrda, her senede, her gnde bu dar, muvakkat r-yi zeminde har-i ekberin ve meydan- kyametin pek ok emsalini ve nmunelerini ve irtn icad ediyor. Ezcmle: Har-i baharde gryoruz ki, be alt gn zarfnda, kk ve byk hayvanat ve nebatattan, yz binden ziyade env haredip nerediyor. Btn aalarn, otlarn kklerini ve bir ksm hayvanlar aynen ihy edip iade ediyor. Bakalarn ayniyet derecesinde bir misliyet suretinde icad ediyor. Halbuki, maddeten farklar pek az olan tohumcuklar, o kadar karmken, keml-i imtiyaz ve tehis ile, o kadar srat ve vsat ve suhulet iinde, keml-i intizam ve mizan ile, alt gn veya alt hafta zarfnda ihya ediliyor. Hi kabil midir ki, bu ileri yapan Zta birey ar gelebilsin, semvt ve arz alt gnde halk edemesin, insan bir sayha ile haredemesin? H! Acaba, muciznm bir ktip bulunsa, huruar ya bozulmu veya mahvolmu yz bin kitab tek bir saihfede, kartrmakszn, galatsz, sehivsiz, noksansz, hepsini beraber, gayet gzel bir surette, bir saatte yazarsa; birisi sana dese, u ktip, kendi telif ettii, senin suya dm olan kitabn yeniden, bir dakika zarfnda hafzasndan yazacak; sen diyebilir misin ki, Yapamaz veinanmam? Veyahut bir sultan- mucizekr, kendi iktidarn gstermek iin veya ibret ve tenezzh iin, bir iaretle dalar kaldrr, memleketleri tebdil eder, denizikaraya evirdiini grdn halde, sonra grsen ki, byk bir ta dereye yuvarlanm, o ztn kendi ziyafetine davet ettii misarlerin yolunukesmi, geemiyorlar. Biri sana dese, O zt, bir iaretle, o ta, nekadar byk olursa olsun, kaldracak veya datacak; misarlerini yolda brakmayacak. Sen desen ki, Kaldrmaz veya kaldramaz. Veyahut, bir zt, bir gnde yeniden byk bir orduyu tekil ettii halde, biri dese, O zt, bir boru sesiyle, efrad istirahat iin dalm olan taburlar toplar; taburlar nizam altna girerler. Sen desen ki, nanmam; ne kadar divanece hareket ettiini anlarsn. te, u temsili fehmettinse, bak: Nakk- Ezel, gzmzn nnde kn beyaz sahifesini evirip, bahar ve yaz yeil yapran ap, r-yi arzn sahifesinde yz binden ziyade env, kudret ve kader kalemiyle ahsen-i suret zere yazar. Birbiri iinde, birbirine karmaz. Beraber yazar; birbirine mani olmaz. Tekilce, surete birbirinden ayr, hi artmaz, yanl yazmaz. Evet, en byk bir aacn ruh programn, bir nokta gibi en kk bir ekirdekte derc edip muhafaza eden Zt- Hakm-i Hafz, vefat edenlerin ruhlarn nasl muhafaza eder, denilir mi? Ve kre-i arz bir sapan ta gibi eviren Zt- Kadr, hirete giden misarlerinin yolunda nasl bu arz kaldracak veya datacak, denilir mi? Hem, hiten, yeniden btn zhayatn ordularn, btn cesetlerinin taburlarnda keml-i intizamla zerrt emr-i 1 ile kaydedip yerletiren, ordular icad eden Zt- Zlcell, tabur-misal cesedin nizam altna girmekle birbiriyle tanan zerrt- esasiye ve ecz-y asliyesini bir sayha ile nasl toplayabilir, denilir mi? Hem bu bahar harine benzeyen, dnyann her devrinde, her asrnda, hatt gece gndzn tebdilinde, hatt cevv-i havada bulutlarn icad ve ifnsnda hare nmune ve misal ve emare olacak ne kadar naklar yaptn gznle gryorsun. Hatt, eerhayalen bin sene evvel kendini farz etsen, sonra zamann iki cenah olan mazi ile mstakbeli birbirine karlatrsan; asrlar, gnler adedince misal-i hair ve kyametin nmunelerini greceksin. Sonra, bu kadar nmune ve misalleri mahede ettiin halde, har-i cismnyi akldan uzak grp istibd etmekle inkr etsen, ne kadar divanelik olduunu sen de anlarsn. Bak, Ferman- zam, bahsettiimiz hakikate dair ne diyor:
2 1. (Cenb- Hak) Bireyin olmasn murad ettii zaman, Onun ii sadece Ol demektir; o da oluverir. Ysin Sresi, 36:82. 2. imdi bak Allahn rahmet eserlerine: Yeryzn lmnn ardndan nasldiriltiyor! Bunu yapan, elbette lleri de ylece diriltecektir; Ohereye hakkyla kadirdir. Rum Sresi, 30:50. Elhasl: Hare mni hibir ey yoktur. Muktaz ise, hereydir. Evet, maher-i acaip olan u koca arz, di bir hayvan gibi imte ve ihy eden ve beer ve hayvana ho bir beik, gzel bir gemi yapan ve gnei onlara u misarhanede k verici ve sndrc bir lmba eden, seyyrt meleklerine tayyare yapan bir Ztn, bu derece muhteem ve sermed Rububiyeti ve bu derece muazzam ve muht hkimiyeti, elbette, yalnz byle geici, devamsz, bkarar, ehemmiyetsiz, mtegayyir, beksz, nks, tekemmlsz umr-u dnya zerinde kurulmaz ve durmaz. Demek, Ona ayeste, daim, berkarar, zevlsiz, muhteem bir diyar- har var, baka bki bir memleketi vardr. Bizi onun iin altrr. Oraya davet eder. Ve oraya nakledeceine, zahirden hakikate geen ve kurb-u huzuruna merref olan btn ervh- neyyire ashab, btn kulb-u mnevvere aktb, btn ukul-u nuraniye erbab ehadet ediyorlar ve bir mkfat ve mcazat ihzar ettiini mttekan haber veriyorlar ve mkerreren pek kuvvetli vaad ve pek iddetli tehdit eder, naklederler. Hulfl-vaad ise, hem zillet, hem tezellldr; hibir cihetle cell-i kudsiyetine yanaamaz. Hulfl-vad ise, ya aftan, ya aczden gelir. Halbuki kfr cinayet-i mutlakadr; HAYE-1 affa kabil deil. Kadr-i Mutlak ise, aczden mnezzeh ve mukaddestir. Haiye-1 Evet, kfr, mevcudatn kymetini iskat ve mnszlkla itham ettiinden, btn kinata kar bir tahkir ve mevcudat yinelerinde cilve-i Esmy inkr olduundan, btn esm-i lhiyeye kar bir tezyif ve mevcudatn vahdniyete olan ehadetlerini reddettiinden, btn mahlkata kar bir tekzip olduundan, istidad- insanyi yle ifsad eder ki, salh ve hayr kabule liyakati kalmaz. Hem bir zulm- azmdir ki, umum mahlkatn ve btn esm-i lhiyenin hukukuna bir tecavzdr. te u hukukun muhafazas ve nefs-i kr hayra kabiliyetsizlii, kfrn adem-i affn iktiza eder. [Muhakkak ki irk pek byk bir zulmdr. Lokman Sresi, 31:13] u mny ifade eder. ahitler, muhbirler ise, mesleklerinde, mereplerinde, mezheplerinde muhtelif olduklar halde, keml-i ittifakla u meselenin esasnda mttehiddirler. Kesrete tevatr derecesindedirler. Keyyete icm kuvvetindedirler. Mevkice herbiri nev-i beerin bir yldz, bir taifenin gz, bir milletin azizidirler. Ehemmiyete u meselede hem ehl-i ihtisas, hem ehl-i ispattrlar. Halbuki bir fende veya bir sanatta iki ehl-i ihtisas, binler bakalara mreccahtrlar ve ihbarda iki msbit, binler nflere tercih edilir. Mesel, Ramazan hillinin sbutunu ihbar eden iki adam, binler mnkirlerin inkrlarn hie atarlar. Elhasl, dnyada bundan daha doru bir haber, daha salam bir dv, daha zahir bir hakikat olamaz. Demek, phesiz dnya bir mezraadr. Maher ise bir beyderdir, harmandr. Cennet, Cehennem ise birer mahzendir. Yedinci Hccet-i mniye Otuz nc Mektubun On Yedinci Penceresi
1 1. Muhakkak ki, gklerde ve yerde, iman edenler iin deliller vardr. Csiye Sresi, 45:3. Zeminin yzn yaz zamannda tem edip gryoruz ki: cad- eyada mevveiyeti iktiza eden ve intizamszla sebep olan nihayetsiz sehvet ve bir cd-u mutlak, gayet derecede bir insicam ve intizam iinde grnyor. te, zemin yzn tezyin eden btn nebtt gr. Hem mizanszl ve kabal iktiza eden, icad- eyadaki srat-i mutlaka dahi keml-i mevzuniyet iinde grnyor. te, zemin yzn sslendiren btn meyvelere bak. Hem ehemmiyetsizlii, belki irkinlii iktiza eden kesret-i mutlaka dahi, keml-i hsn- sanat iinde grnyor. te, yeryzn yaldzlayan btn ieklere bak. Hem sanatszl, basitlii iktiza eden, icad- eyadaki suhulet-i mutlaka dahi, nihayetsiz derecede sanatkrlk ve maharet ve ihtimamkrlk iinde grnyor. te, yeryzndeki aa ve nebtat cihztnn sandukalar ve programlar ve tarihe-i hayatlarnn kutucuklar hkmnde olan btn tohumlara, ekirdeklere dikkatle bak. Hem ihtilf ve ayrl iktiza eden uzaklk ve bud-u mutlak dahi bir ittifak- mutlak iinde grnyor. te, btn aktr- zeminde zer edilen her nevi hububata bak. Hem karmay ve bulamay iktiza eden keml-i ihtilt, bilkis, keml-i imti-yaz ve tefrik iinde grnyor. te, btn yeraltna kark atlan ve madde itibaryla birbirine benzeyen tohumlarn, snbl vaktinde keml-i imtiyazlar ve aalara giren muhtelif maddelerin yaprak, iek ve meyvelere keml-i imtiyazla tefrikleri ve mideye giren kark gdalarn muhtelif z ve hceyrta gre keml-i imtiyazla ayrlmalarna bak, keml-i hikmet iinde keml-i kudreti gr. Hem ehemmiyetsizlii, kymetsizlii iktiza eden gayet derecede mebzuliyet ve nihayet derecede ucuzluk dahi, yeryznde masnuata, sanata, nihayet derecede kymettar ve pahal bir keyyette grnyor. te, o hadsiz acaib-i sanat iinde, yeryznn Rahmn sofrasnda, yalnz, kudretin ekerlemeleri olan dutlarn nevilerine bak, keml-i rahmeti keml-i sanat iinde gr. te, btn r-yi zeminde, gayet kymettarlkla beraber hadsiz ucuzluk; ve hadsiz ucuzluk iinde, hadsiz ihtilt ve karklkla beraber hadsiz imtiyaz ve tefrik; ve hadsiz imtiyaz ve tefrik iinde, gayet uzaklkla beraber son derecede muvafakat ve benzeyi; ve son derece benzemek iinde, gayet derecede suhulet ve kolaylkla beraber gayet derecede ihtimamkrne yapl; ve gayet derecede gzel yapl ierisinde, srat-i mutlaka ve abuklukla beraber gayet derecede mevzun ve mizanl ve israfszlk; ve gayet derecede israfszlk iinde, son derece okluk ve kesretle beraber son derecede hsn- sanat; ve son derece hsn- sanat iinde, nihayet derecede sehvetle beraber intizam- mutlak, elbette gndz , k gnei gsterdii gibi, bir Kadr-i Zlcellin, bir Hakm-i Zlkemlin, bir Rahm-i Zlcemlin vcub-u vcuduna ve keml-i kudretine ve ceml-i rububiyetine ve vhidiyetine ve ehadiyetine ehadet ederler, 1 srrn gsterirler. 1. En gzel isimler srf Ona mahsustur. Th Sresi, 20:8. imdi, ey biare cahil, gal, muannid, muattl! Bu hakikat-i uzmy neyle tefsir edebilirsin? Bu nihayet derecede mucize ve harika keyyeti neyle izah edebilirsin? Bu hadsiz derecede acip u sanatlar neye isnad edebilirsin? Bu yeryz derecesinde geni bu pencereye hangi perde-i gaeti atp kapatabilirsin? Senin tesadfn nerede, tabiat dediin ve gvendiin uursuz yoldan ve dallette istinadghn ve arkadan nerede? Bu ilere tesadfn karmas yz derece muhal deil mi? Ve u harika ilerin binden birinin tabiata havalesi bin derece muhal olmuyor mu? Yoksa cmid, ciz tabiatn, herbir eyin iinde o eyden yaplan eya adedince mnev makine ve matbaalar m var? Sekizinci Hccet-i mniye Mnct Bu Sekizinci Hccet-i maniye, vcub-u vcuda ve vahdniyete dellet ettii gibi, hem delil-i katiye ile rububiyetin ihatasna ve kudretinin azametine dellet eder. Hem hkimiyetinin ihatasna ve rahmetinin mulne dahi dellet ve ispat eder. Hem kinatn btn eczasna hikmetinin ihatasn ve ilminin muln ispat eder. Elhasl: Bu Sekizinci Hccet-i maniyenin herbir mukaddimesinin sekiz neticesi var. Sekiz mukaddimelerin herbirinde, sekiz neticeyi delilleriyle ispat eder ki; bu cihette bu Sekizinci Hccet-i maniyede yksek meziyetler vardr. Said Nurs
1 1. Gklerin ve yerin yaratlmasnda, gecenin ve gndzn deimesinde, insanlarafaydal eylerle denizde akp giden gemilerde, Allahn gkten suindirip onunla yeryzn lmnden sonra diriltmesinde, her trlcanly yeryzne yaymasnda, rzgrlar sevk etmesinde ve gkle yerarasnda Allahn emrine boyun emi bulutlarda, akln kullanan birtopluluk iin Allahn varlk ve birliine, kudret ve rahmetine iaret eden nice deliller vardr. Bakara Sresi, 2:164. Y lh ve y Rabb, Ben imann gzyle ve Kurnn talimiyle ve nuruyla ve Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn dersiyle ve ism-i Hakmin gstermesiyle gryorum ki, semvtta hibir deveran ve hareket yoktur ki, byle intizamyla Senin mevcudiyetine iaret ve dellet etmesin. Ve hibir ecram- semviye yoktur ki, sktuyla, grltsz vazife grerek direksiz durmalaryla, Senin rubbiyetine ve vahdetine ehadeti ve iareti olmasn. Ve hibir yldz yoktur ki, mevzun hilkatiyle, muntazam vaziyetiyle ve nuran tebessmyle ve btn yldzlara mmselet ve mabehet sikkesiyle Senin hamet-i ulhiyetine ve vahdniyetine iaret ve ehadette bulunmasn. Ve on iki seyyareden hibir seyyare yldz yoktur ki, hikmetli hareketiyle ve itaatli musahhariyetiyle ve intizaml vazifesiyle ve ehemmiyetli peykleriyle Senin vcub-u vcuduna ehadet ve saltanat- ulhiyetine iaret etmesin. Evet, gkler sekeneleriyle, herbiri tek bayla ehadet ettikleri gibi, heyet-i mecmuasyla, derece-i bedahette, ey zemin ve gkleri yaratan Yaratc, Senin vcub-u vcuduna yle zhir ehadet, ve ey zerrt muntazam mrekkebatyla tedbirini gren ve idare eden ve bu seyyare yldzlar manzum peykleriyle dndren, emrine itaat ettiren, Senin vahdetine ve birliine yle kuvvetli ehadet ederler ki, gn yznde bulunan yldzlar saysnca nuran burhanlar ve parlak deliller o ehadeti tasdik ederler. Hem bu s, temiz, gzel gkler, fevkalde byk ve fevkalde sratli ecramyla muntazam bir ordu ve elektrik lmbalaryla sslenmi bir saltanat donanmas vaziyetini gstermek cihetiyle, Senin rububiyetinin hametine ve hereyi icad eden kudretinin azametine zhir dellet ve hadsiz semvt ihta eden hkimiyetinin ve herbir zhayat kucana alan rahmetinin hadsiz geniliklerine kuvvetli iaret ve btn mahlkat- semviyenin btn ilerine ve keyyetlerine taallk eden ve avucuna alan, tanzim eden ilminin hereye ihatasna ve hikmetinin her ie mlne phesiz ehadet ederler. Ve o ehadet ve dellet o kadar zhirdir ki gya yldzlar, ahit olan gklerin ehadet kelimeleri ve tecessm etmi nuran delilleridirler. Hem semvt meydannda, denizinde, fezasndaki yldzlar ise, mut neferler, muntazam seneler, harika tayyareler, acip lmbalar gibi vaziyetiyle, Senin saltanat- ulhiyetinin aasn gsteriyorlar. Ve o ordunun efradndan bir yldz olan gneimizin seyyarelerinde ve zeminimizdeki vazifelerinin dellet ve ihtaryla gnein sir arkadalar olan yldzlarn bir ksm hiret lemlerine bakarlar ve vazifesiz deiller; belki bki olan lemlerin gneleridirler. Ey Vcibl-Vcud, ey Vhid-i Ehad, Bu harika yldzlar, bu acp gneler, aylar, Senin mlknde, Senin semvtnda, Senin emrinle ve kuvvetin ve kudretinle ve Senin idare ve tedbirinle teshir ve tanzim ve tavzif edilmilerdir. Btn o ecram- ulviye, kendilerini yaratan ve dndren ve idare eden bir tek Hlka tesbih ederler, tekbir ederler, lisan- hal ile Sbhnallah, Allahu Ekber derler. Ben dahi onlarn btn tesbihatyla Seni takdis ederim. Ey iddet-i zuhurundan gizlenmi ve ey azamet-i kibriysndan ihtifa etmi olan Kadr-i Zlcell, ey Kdir-i Mutlak, Kurn- Hakmin dersiyle ve Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn tlimiyle anladm: Nasl ki gkler, yldzlar Senin mevcudiyetine ve vahdetine ehadet ederler. yle de, cevv-i sem, bulutlaryla ve imekleri ve radlar ve rzgrlaryla ve yamurlaryla, Senin vcub-u vcuduna ve vahdetine ehadet ederler. Evet, cmid, uursuz bulut, b- hayat olan yamuru, muhta olan zhayatlarn imdadna gndermesi, ancak Senin rahmetin ve hikmetinledir; kark tesadf karamaz. Hem elektriin en by bulunan ve fevid-i tenviriyesine iaret ederek ondan istifadeye tevik eden imek ise, senin fezadaki kudretini gzelce tenvir eder. Hem yamurun gelmesini mjdeleyen ve koca fezay konuturan ve tesbihatnn grltsyle gkleri nlatan radat dahi, lisan- kl ile konuarak Seni takdis edip, rububiyetine ehadet eder. Hem zhayatlarn yaamasna en lzumlu rzk ve istifadece en kolay ve nefesleri vermek ve nfuslar rahatlandrmak gibi ok vazifelerle tavzif edilen rzgrlar dahi, cevvi deta bir hikmete binaen Levh-i mahv ve isbat ve yazar, ifade eder sonra bozar tahtas suretine evirmekle, Senin faaliyet-i kudretine iaret ve Senin vcduna ehadet ettii gibi, Senin merhametinle bulutlardan sap zhayatlara gnderilen rahmet dahi, mevzun, muntazam katreleri kelimeleriyle Senin vsat- rahmetine ve geni efkatine ehadet eder. Ey Mutasarrf- Fal ve ey Feyyz- Mtel, Senin vcub-u vcuduna ehadet eden bulut, berk, rad, rzgr, yamur, birer birer ehadet ettikleri gibi, heyet-i mecmuasyla, keyyete birbirinden uzak, mahiyete birbirine muhalif olmakla beraber, birlik, beraberlik, birbiri iine girmek ve birbirinin vazifesine yardm etmek haysiyetiyle, Senin vahdetine ve birliine gayet kuvvetli iaret ederler. Hem koca fezay bir maher-i acip yapan ve baz gnlerde birka defa doldurup boaltan rububiyetinin hametine ve o geni cevvi, yazar deitirir bir levha gibi ve skar ve onunla zemin bahesini sulattrr bir snger gibi tasarruf eden kudretinin azametine ve herbir eye mulne ehadet ettikleri gibi, umum zemine ve btn mahlkata cevv perdesi altnda bakan ve idare eden rahmetinin ve hkimiyetinin hadsiz geniliklerine ve hereye yetimelerine dellet eder. Hem fezadaki hava o kadar hakmne vazifelerde istihdam ve bulut ve yamur, o kadar almne faidelerde istiml olunur ki, hereye ihta eden bir ilim ve hereye mil bir hikmet olmazsa, o istimal, o istihdam olamaz. Ey Faln lim Yrid, Cevv-i fezadaki faaliyetinle her vakit bir nmune-i hair ve kyamet gstermek, bir saatte yaz ka ve k yaza dndrmek, bir lem getirmek, bir lem gayba gndermek misill unatta bulunan kudretin, dnyay hirete evirecek ve hirette unat- sermediyeyi gsterecek iaretini veriyor. Ey Kadr-i Zlcell, Cevv-i fezadaki hava, bulut ve yamur, berk ve rad Senin mlknde, Senin emrin ve havlinle, Senin kuvvet ve kudretinle musahhar ve vazifedardrlar. Mahiyete birbirinden uzak olan bu feza mahlkat, gayet sratli ve ni emirlere ve abuk ve acele kumandalara itaat ettiren mir ve Hkimlerini takdis ederek rahmetini medh sen ederler. Ey arz ve semvtn Hlk- Zlcelli, Senin Kurn- Hakminin talimiyle ve Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn dersiyle iman ettim ve bildim ki: Nasl semvt yldzlaryla ve cevv-i feza mtemiltyla Senin vcub-u vcuduna ve Senin birliine ve vahdetine ehadet ediyorlar. yle de, arz, btn mahlkatyla ve ahvliyle Senin mevcudiyetine ve vahdetine, mevcudat adedince ehadetler ve iaretler ederler. Evet, zeminde hibir tahavvl ve aa ve hayvanlarnda her senede urbasn deitirmek gibi hibir tebeddlcz olsun, kll olsunyoktur ki, intizamyla Senin vcuduna ve vahdetine iaret etmesin. Hem hi bir hayvan yoktur ki, zaayet ve ihtiyacnn derecesine gre verilen rahmne rzkyla ve yaamasna lzumlu bulunan cihazatn hakmne verilmesiyle, Senin varlna ve birliine ehadeti olmasn. Hem her baharda gzmz nnde icad edilen nebatat ve hayvanttan hibir tanesi yoktur ki, sanat- acbesiyle ve ltif ziynetiyle ve tam temeyyzyle ve intizamyla ve mevzuniyetiyle Seni bildirmesin. Ve zemin yzn dolduran ve nebatat ve hayvanat denilen kudretinin hrikalar ve mucizeleri, mahdut ve maddeleri bir ve mteabih olan yumurta ve yumurtacklardan ve katrelerden ve habbe ve habbeciklerden ve ekirdeklerden yanlsz, mkemmel, ssl, almet-i frikal olarak yaratllar, Sni-i Hakmlerinin vcuduna ve vahdetine ve hikmetine ve hadsiz kudretine yle bir ehadettir ki, ziyann gnee ehadetinden daha kuvvetli ve parlaktr. Hem, hava, su, nur, ate toprak gibi hibir unsur yoktur ki, uursuzluklaryla beraber uurkrne, mkemmel vazifeleri grmesiyle; basit ve istil edici, intizamsz, her yere dalmakla beraber, gayet muntazam ve mtenevvi meyveleri ve mahsulleri hazine-i gaybdan getirmesiyle, Senin birliine ve varlna ehadeti bulunmasn. Ey Ftr- Kdir, ey Fetth- Allm, ey Fal-i Hallk, Nasl arz btn sekenesiyle Hlknn Vcibl-Vcud olduuna ehadet eder. yle de, Seniney Vhid-i Ehad, ey Hannn- Mennn, ey Vehhb- Rezzkvahdetine ve ehadiyetine, yzndeki sikkesiyle ve sekenesinin yzlerindeki sikkeleriyle ve birlik ve beraberlik ve birbiri iine girmek ve birbirine yardm etmek ve onlara bakan rububiyet isimlerinin ve illerinin bir olmak cihetinde, bedahet derecesinde, Senin vahdetine ve ehadiyetine ehadet, belki mevcudat adedince ehadetler eder. Hem nasl, zemin bir ordugh, bir meher, bir talimgh vaziyetiyle ve nebatat ve hayvant frkalarnda bulunan drt yz bin muhtelif milletlerin ayr ayr cihazatlar muntazaman verilmesiyle, Senin rububiyetinin hametine ve kudretinin hereye yetimesine dellet eder. yle de, hadsiz btn zhayatn ayr ayr rzklar, vakti vaktine, kuru ve basit bir topraktan, rahmne, kermne verilmesi ve hadsiz o efradn keml-i musahhariyetle evmir-i Rabbniyeye itaatleri, rahmetinin hereye muln ve hkimiyetinin hereye ihatasn gsteriyor. Hem zeminde deimekte bulunan mahlkat klelerinin sevk ve idareleri, mevt ve hayat mnavebeleri ve hayvan ve nebatatn idare ve tedbirleri dahi, hereye taallk eden bir ilimle ve hereyde hkmeden nihayetsiz bir hikmetle olabilmesi, senin ihata-i ilmine ve hikmetine dellet eder. Hem zeminde ksa bir zamanda hadsiz vazifeler gren ve hadsiz bir zaman yaayacak gibi istidat ve mnev cihazatla techiz edilen ve zemin mevcudatna tasarruf eden insan iin, bu talimgh- dnyada ve bu muvakkat ordugh- zeminde ve bu muvakkat meherde bu kadar ehemmiyet, bu hadsiz masraf, bu nihayetsiz tecelliyat- rububiyet, bu hadsiz hitabt- Sbhniye ve bu gayetsiz ihsanat- lhiye, elbette ve herhalde, bu ksack ve hznl mre ve bu kark kederli hayata, bu bell ve fni dnyaya smaz. Belki, ancak baka ve ebed bir mr ve bki bir dr- saadet iin olabildii cihetinden, lem-i bekda bulunan ihsnat- uhreviyeye iaret, belki ehadet eder. Ey Hlk- Klli ey, Zeminin btn mahlkat, Senin mlknde, Senin arznda, Senin havl ve kuvvetinle ve Senin kudretin ve iradetinle ve ilmin ve hikmetinle idare olunuyorlar ve musahhardrlar. Ve zemin yznde faaliyeti mahede edilen bir rububiyet, yle ihata ve mul gsteriyor ve onun idaresi ve tedbiri ve terbiyesi yle mkemmel ve yle hassastr ve her taraftaki icraat yle birlik ve beraberlik ve benzemeklik iindedir ki, tecezz kabul etmeyen bir kll ve inksam imknsz bulunan bir kll hkmnde bir tasarruf, bir rubbiyet olduunu bildiriyor. Hem zemin btn sekenesiyle beraber, lisan- klden daha zhir hadsiz lisanlarla Hlkn takdis ve tesbih ve nihayetsiz nimetlerinin lisan- halleriyle Rezzk- Zlcellinin hamd ve medh sensn ediyorlar... Ey iddet-i zuhurundan gizlenmi ve ey azamet-i kibriysndan istitar etmi olan Zt- Akdes, Zeminin btn takdisat ve tesbihatyla, Seni kusurdan, aczden, erikten takdis ve btn tahmidat ve senlaryla Sana hamd ve krederim. Ey Rabbul-Berri vel-Bahr, Kurnn dersiyle ve Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn talimiyle anladm ki: Nasl gkler ve feza ve zemin, Senin birliine ve varlna ehadet ederler. yle de, bahirler, nehirler ve emeler ve rmaklar, Senin vcub-u vcuduna ve vahdetine bedahet derecesinde ehadet ederler. Evet, bu dnyamzn menba- acip buhar kazanlar hkmnde olan denizlerde hibir mevcut, hatt hibir katre su yoktur ki, vcuduyla, intizamyla, menfaatiyle ve vaziyetiyle Hlkn bildirmesin. Ve basit bir kumda ve basit bir suda rzklar mkemmel bir surette verilen garip mahlklardan ve hilkatleri gayet muntazam hayvant- bahriyeden, hususan bir tanesi bir milyon yumurtacklaryla denizleri enlendiren balklardan hibirisi yoktur ki, hilkatiyle ve vazifesiyle ve idare ve iaesiyle ve tedbir ve terbiyesiyle yaratanna iaret ve rezzkna ehadet etmesin. Hem denizde, kymettar, hsiyetli, ziynetli cevherlerden hibirisi yoktur ki, gzel hilkatiyle ve czibedar ftratyla ve menfaatli hsiyetiyle Seni tanmasn, bildirmesin. Evet, onlar birer birer ehadet ettikleri gibi, heyet-i mecmuasyla, beraberlik ve birbiri iinde karmak ve sikke-i hilkatte birlik ve icata gayet kolay ve efrata gayet okluk noktalarndan Senin vahdetine ehadet ettikleri gibi; arz, toprayla beraber bu kre-i arz kuatan muhit denizlerini muallkta durdurmak ve dkmeden ve datmadan gnein etrafnda gezdirmek ve topra istil ettirmemek ve basit kumundan ve suyundan, mtenevvi ve muntazam hayvantn ve cevherlerini halk etmek ve erzak vesair umrlarn kll ve tam bir surette idare etmek ve tedbirlerini grmek ve yznde bulunmak lzm gelen hadsiz cenazelerinden hibirisi bulunmamak noktalarndan, Senin varlna ve Vcibl-Vcud olduuna mevcudat adedince iaretler ederek ehadet eder. Ve Senin saltanat- rububiyetinin hametine ve hereye muhit olan kudretinin azametine pek zhir dellet ettikleri gibi, gklerin fevkindeki gayet byk ve muntazam yldzlardan, t denizlerin dibinde bulunan gayet kck ve intizamla iae edilen balklara kadar hereye yetien ve hkmeden rahmetinin ve hkimiyetinin hadsiz geniliklerine dellet ve intizmtyla ve faideleriyle ve hikmetleriyle ve mizan ve mevzuniyetleriyle, Senin hereye muhit ilmine ve hereye mil hikmetine iaret ederler. Ve Senin bu misarhane-i dnyada yolcular iin byle rahmet havuzlarn bulunmas ve insann seyr seyahatine ve gemisine ve istifadesine musahhar olmas iaret eder ki, yolda yaplm bir handa, bir gece misarlerine bu kadar deniz hediyeleriyle ikram eden Zt, elbette makarr- saltanat- ebediyesinde yle ebed rahmet denizleri bulundurmu ki, bunlar onlarn fni ve kk nmuneleridirler. te denizlerin byle gayet harika bir tarzda arzn etrafnda vaziyet-i acibesiyle bulunmas ve denizlerin mahlkat dahi gayet muntazam idare ve terbiye edilmesi, bilbedahe gsterir ki, yalnz Senin kuvvetin ve kudretinle ve Senin irade ve tedbirinle, Senin mlknde, Senin emrine musahhardrlar ve lisan- halleriyle Hlkn takdis edip Allahu Ekber derler. Ey dalarzemin senesine hazineli direkler yapan Kadr-i Zlcell, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn talimiyle ve Kurn- Hakminin dersiyle anladm ki, nasl denizler acipleriyle Seni tanyorlar ve tanttryorlar. yle de, dalar dahi, zelzele tesiratndan zeminin sknetine ve iindeki dahil inklbat frtnalarndan sktuna ve denizlerin istilsndan kurtulmasna ve havann gazt- muzrradan tasyesine ve suyun muhafaza ve iddiharlarna ve zhayatlara lzm olan madenlerin hazinedarlna ettii hizmetleriyle ve hikmetleriyle Seni tanyorlar ve tanttryorlar. Evet, dalardaki talarn envndan ve muhtelif hastalklara il olan maddelerin aksamndan ve zhayata hususan insanlara ok lzm ve ok mtenevvi olan madeniyatn ecnsndan ve dalar, sahrlar iekleriyle sslendiren ve meyveleriyle enlendiren nebatatn esnafndan hibirisi yoktur ki, tesadfe havalesi mmkn olmayan hikmetleriyle, intizamyla, hsn- hilkatiyle, faideleriyle, hususan madeniyatn tuz, limon tuzu, sulfato ve ap gibi sureten birbirine benzemekle beraber, tatlarnn iddet-i muhalefetiyle ve bilhassa nebatatn basit bir topraktan eit eit envlaryla, ayr ayr iek ve meyveleriyle, nihayetsiz Kadr, nihayetsiz Hakm, nihayetsiz Rahm ve Kerm bir Sniin vcub-u vcuduna bedahetle ehadet ettikleri gibi, heyet-i mecmuasndaki vahdet-i idare ve vahdet-i tedbir ve mene ve mesken ve hilkat ve sanata beraberlik ve birlik ve ucuzluk ve kolaylk ve okluk ve yaplmakta abukluk noktalarndan, Sniin vahdetine ve ehadiyetine ehadet ederler. Hem nasl ki dalarn yznde ve karnndaki masnular, zeminin her tarafnda, herbir nevi ayn zamanda, ayn tarzda, yanlsz, gayet mkemmel ve abuk yaplmalar ve bir i bir ie mni olmadan, sair nevilerle beraber kark iken kartrmakszn icadlar, Senin rububiyetinin hametine ve hibir ey ona ar gelmeyen kudretinin azametine dellet eder. yle de, zeminin yzndeki btn zhayat mahlklarn hadsiz hcetlerini, hatt mtenevvi hastalklarn, hatt muhtelif zevklerini ve ayr ayr itihalarn tatmin edecek bir surette, dalarn yzlerini ve ilerini muntazam ecar ve nebatat ve madeniyatla doldurmak ve muhtalara teshir etmek cihetiyle, Senin rahmetinin hadsiz geniliine ve hkimiyetinin nihayetsiz vsatine dellet ve toprak tabakat iinde gizli ve karanlk ve kark bulunduu halde, bilerek, grerek, armayarak, intizamla, hcetlere gre ihzar edilmeleriyle Senin hereye taallk eden ilminin ihatasna ve herbir eyi tanzim eden hikmetinin btn eyaya mulne ve illarn ihzrt ve maden maddelerin iddihrtyla rububiyetinin rahmne ve kermne olan tedbirinin mehsinine ve inyetinin ihtiyatl letine pek zhir bir surette iaret ve dellet ederler. Hem bu dnya hannda misar yolcular iin koca dalar levzmtlarna ve istikbaldeki ihtiyalarna muntazam ihtiyat deposu ve cihazat ambar ve hayata lzumu olan ok denelerin mkemmel mahzeni olmak cihetinde iaret, belki dellet, belki ehadet eder ki, bu kadar kerm ve misarperver ve bu kadar hakm ve efkatperver ve bu kadar kadr ve rububiyetperver bir Sniin, elbette ve herhalde, ok sevdii o misarleri iin, ebed bir lemde, ebed ihsntnn ebed hazineleri vardr. Buradaki dalara bedel, orada yldzlar o vazifeyi grrler. Ey Kdir-i Klli ey, Dalar ve iindeki mahlklar Senin mlknde ve Senin kuvvet ve kudretinle ve ilim ve hikmetinle musahhar ve mdahhardrlar. Onlar bu tarzda tavzif ve teshir eden Hlkn takdis ve tesbih ederler. Ey Hlk- Rahmn ve ey Rabb-i Rahm, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn talimiyle ve Kurn- Hakminin dersiyle anladm: Nasl ki sem ve feza ve arz ve deniz ve da, mtemilt ve mahlklaryla beraber Seni tanyorlar ve tanttryorlar. yle de, zemindeki btn aa ve nebatat, yapraklar ve iekleri ve meyveleriyle Seni bedhet derecesinde tanttryorlar ve tanyorlar. Ve umum ecrn ve nebatatn cezbedrne hareket-i zikriyede bulunan yapraklarndan ve ziynetleriyle Sniinin isimlerini tavsif ve tarif eden ieklerinden ve letfet ve cilve-i merhametinden tebessm eden meyvelerinden herbirisi, tesadfe havalesi hibir cihet-i imkn olmayan harika sanat iindeki nizam ve nizam iindeki mizan ve mizan iindeki ziynet ve ziynet iindeki naklar ve naklar iindeki gzel ve ayr ayr kokular ve kokular iindeki meyvelerin muhtelif tatlaryla, nihayetsiz Rahm ve Kerm bir Sniin vcub-u vcuduna bedhet derecesinde ehadet ettikleri gibi; heyet-i mecmuasyla, btn zemin yznde birlik ve beraberlik, birbirine benzemeklik ve sikke-i hilkatte mabehet ve tedbir ve idarede mnasebet ve onlara taallk eden icad illeri ve Rabbn isimlerde muvafakat ve o yz bin envn hadsiz efradlarn birbiri iinde armayarak birden idareleri gibi noktalar, o Vcibl-Vcud Sniin bilbedhe vahdetine ve ehadiyetine dahi ehadet ederler. Hem nasl ki, onlar Senin vcub-u vcuduna ve vahdetine ehadet ediyorlar. yle de, r-yi zeminde drt yz bin milletlerden teekkl eden zhayat ordusundaki hadsiz efradn yz binler tarzda iae ve idareleri, armayarak kartrmayarak mkemmel yaplmasyla, Senin rububiyetinin vahdniyetteki hametine ve bir bahar bir iek kadar kolay icad eden kudretinin azametine ve hereye taallukuna dellet ettikleri gibi; koca zeminin her tarafnda, hadsiz hayvanatna ve insanlara, hadsiz taamlarn eit eit aksamn ihzar eden rahmetinin hadsiz geniliine ve o hadsiz iler ve inmlar ve idareler ve iaeler ve icraatlar keml-i intizamla cereyanlar ve herey, hatt zerreler o emirlere ve icraata itaat ve musahhariyetleriyle hkimiyetinin hadsiz vsatine kat dellet etmekle beraber; o aalarn ve nebatlarn ve herbir yaprak ve iek ve meyve ve kk ve dal ve budak gibiherbirisinin herbir eyini, herbir iini bilerek, grerek faidelere, maslahatlara, hikmetlere gre yaplmakla, Senin ilminin hereye ihatasna ve hikmetinin hereye mulune pek zhir bir surette dellet ve hadsiz parmaklaryla iaret ederler. Ve Senin gayet kemldeki ceml-i sanatna ve nihayet cemldeki keml-i nimetine hadsiz dilleriyle sen ve medhederler. Hem bu muvakkat handa ve fni misarhanede ve ksa bir zamanda ve az bir mrde, ecar ve nebatatn elleriyle, bu kadar kymettar ihsanlar ve nimetler ve bu kadar fevkalde masraar ve ikramlar, iaret belki ehadet eder ki, misarlerine burada byle merhametler yapan kudretli, keremkr Zt- Rahm, btn ettii masraf ve ihsan, kendini sevdirmek ve tanttrmak neticesinin aksiyle, yani btn mahlkat tarafndan Bize tattrd, fakat yedirmeden bizi idam etti dememek ve dedirmemek ve saltanat- ulhiyetini iskat etmemek ve nihayetsiz rahmetini inkr etmemek ve ettirmemek ve btn mtak dostlarn mahrumiyet cihetinde dmanlara evirmemek noktalarndan, elbette ve herhalde, ebed bir lemde, ebed bir memlekette, ebed brakaca abdlerine, ebed rahmet hazinelerinden, ebed cennetlerinde, ebed ve cennete lyk bir surette meyvedar ecar ve iekli nebatlar ihzar etmitir. Buradakiler ise, mterilere gstermek iin nmunelerdir. Hem aalar ve nebatlar, umumen yaprak ve iek ve meyvelerinin kelimeleriyle Seni takdis ve tesbih ve tahmid ettikleri gibi, o kelimelerden herbirisi dahi ayrca Seni takdis eder. Hususan meyvelerin bed bir surette, etleri ok muhtelif, sanatlar ok acip, ekirdekleri ok harika olarak yaplarak o yemek tablalarn aalarn ellerine verip ve nebatlarn balarna koyarak zhayat misarlerine gndermek cihetinde, lisan- hal olan tesbihatlar, zuhurca lisan- kl derecesine kar. Btn onlar Senin mlknde, Senin kuvvet ve kudretinle, Senin irade ve ihsanatnla, Senin rahmet ve hikmetinle musahhardrlar ve Senin herbir emrine mutdirler. Ey iddet-i zuhurundan gizlenmi ve ey kibriy-y azametinden tesettr etmi olan Sni-i Hakm ve Hlk- Rahm, Btn ecar ve nebatatn, btn yaprak ve iek ve meyvelerin dilleriyle ve adediyle Seni kusurdan, aczden, erikten takdis ederek hamd sen ederim. Ey Ftr- Kadr, ey Mdebbir-i Hakm, ey Mrebb-i Rahm, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn talimiyle ve Kurn- Hakmin dersiyle anladm ve iman ettim ki nasl nebatat ve ecar Seni tanyorlar, Senin sft- kudsiyeni ve Esm-i Hsnn bildiriyorlar. yle de, zhayatlardan ruhlu ksm olan insan ve hayvanattan hibirisi yoktur ki; cisminde gayet muntazam saatler gibi ileyen ve ilettirilen dahil ve haric zlaryla ve bedeninde gayet ince bir nizam ve gayet hassas bir mzan ve gayet mhim faidelerle yerletirilen lt ve duygularyla ve cesedinde gayet sanatl bir yapl ve gayet hikmetli bir tefri ve gayet dikkatli bir muvazene iinde konulan cihazat- bedeniyesiyle, Senin vcub-u vcuduna ve sfatlarnn tahakkukuna ehadet etmesin. nk, bu kadar basrne nazik sanat ve uurkrne ince hikmet ve mdebbirne tam muvazeneye, elbette kr kuvvet ve uursuz tabiat ve serseri tesadf karamazlar ve onlarn ii olamaz ve mmkn deildir. Ve kendi kendine teekkl edip yle olmas ise, yz derece muhl iinde muhldir. nk, o halde herbir zerresi, herbir eyini ve cesedinin teekkln, belki dnyada alkadar olduu hereyini bilecek, grecek, yapabilecek, deta ilh gibi ihatal bir ilim ve kudreti bulunacak, sonra tekil-i ceset ona havale edilir ve kendi kendine oluyor denilebilir. Ve heyet-i mecmuasndaki vahdet-i tedbir ve vahdet-i idare ve vahdet-i neviye ve vahdet-i cinsiye ve umumun yzlerinde gz, kulak, az gibi noktalarda ittifak cihetinde mahede edilen sikke-i ftratta birlik ve herbir nevin efrad simalarnda grlen sikke-i hikmette ittihad ve iaede ve icadda beraberlik ve birbirinin iinde bulunmak gibi keyyetlerinden hibirisi yoktur ki, Senin vahdetine kat ehadette bulunmasn ve herbir ferdinde kinata bakan btn isimlerin cilveleri bulunmakla, vhidiyet iinde, Senin ehadiyetine iareti olmasn. Hem nasl ki insan ile beraber hayvanatn, zeminin btn yznde yaylan yz bin env, muntazam bir ordu gibi tehiz ve talimat ve itaat ve musahhariyetle ve en kkten t en bye kadar, rububiyetin emirleri intizamla cereyanlaryla o rububiyetinin derece-i hametine ve gayet oklukla beraber gayet kymetli ve gayet mkemmel olmaklaberaber gayet abuk yaplmalar ve gayet sanatl olmakla beraber gayetkolay yapllaryla, kudretinin derece-i azametine dellet ettikleri gibi; arktan garba, imalden cenuba kadar yaylan mikroptan t gergedana kadar, en kck sinekten t en byk kua kadar btn onlarn rzklarn yetitiren rahmetinin hadsiz vsatine ve herbiri emirber nefer gibi vazife-i ftriyesini yapmak ve zemin yz her baharda, gz mevsiminde terhis edilenler yerinde yeniden taht- silha alnm bir orduya ordugh olmak cihetiyle, hkimiyetinin nihayetsiz geniliine kat dellet ederler. Hem nasl ki hayvanttan herbirisi kinatn bir kk nshas ve bir misal-i musaar hkmnde gayet derin bir ilim ve gayet dakik bir hikmetle, kark eczalar kartrmayarak ve btn hayvanlarn ayr ayr suretlerini armayarak hatasz, sehivsiz, noksansz yaplmalaryla, ilminin hereye ihatasna ve hikmetinin hereye mulne, adetlerince iaretler ederler. yle de, herbiri birer mucize-i sanat ve birer harika-i hikmet olacak kadar sanatl ve gzel yaplmasyla, ok sevdiin ve tehirini istediin sanat- Rabbniyenin keml-i hsnne ve gayet derecede gzelliine iaret ve herbirisi, hususan yavrular, gayet nazdar, nzenin bir surette beslenmeleriyle ve heveslerinin ve arzularnn tatmini cihetiyle, Senin inyetinin gayet irin cemline hadsiz iaretler ederler. Ey Rahmnrrahm, ey Sdkul-Vdil-Emn, ey Mlik-i Yevmiddn, Senin Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmnn tlimiyle ve Kurn- Hakminin iradyla anladm ki: Madem kinatn en mntehap neticesi hayattr. Ve hayatn en mntehap hlsas ruhtur. Ve zruhun en mntehap ksm zuurdur. Ve zuurun en camii insandr. Ve btn kinat ise hayata musahhardr ve onun iin alyor. Ve zhayatlar zruhlara musahhardr; onlar iin dnyaya gnderiliyorlar. Ve zruhlar insanlara musahhardr; onlara yardm ediyorlar. Ve insanlar ftraten Hlkn pek cidd severler ve Hlklar onlar hem sever, hem kendini onlara her vesile ile sevdirir. Ve insann istidad ve cihazat- mneviyesi, baka bir bki leme ve ebed bir hayata bakyor. Ve insann kalbi ve uuru, btn kuvvetiyle bek istiyor ve lisan, hadsiz dualaryla bek iin Hlkna yalvaryor. Elbette ve herhalde, o ok seven ve sevilen ve mahbub ve muhib olan insanlar dirilmemek zere ldrmekle, ebed bir muhabbet iin yaratlm iken, ebed bir advetle gcendirmek olamaz ve kbil deildir. Belki, baka bir ebed lemde mesudne yaamas hikmetiyle, bu dnyada almak ve onu kazanmak iin gnderilmitir. Ve insana tecell eden isimlerin, bu fni ve ksa hayattaki cilveleriyle lem-i bekda onlarn yinesi olan insanlarn, ebed cilvelerine mazhar olacaklarna iaret ederler. Evet, ebednin sdk dostu ebed olacak. Ve bkinin yine-i zuuru bki olmak lzm gelir. Hayvanlarn ruhlar bki kalacan ve hdhd- Sleyman (a.s.) ve Nemli ve Nka-i Salih (a.s.) ve kelb-i Ashb- Kehf 1 gibi baz efrad- mahsusa hem ruhu, hem cesediyle bki leme gidecei ve herbir nevin, arasra istiml iin birtek cesedi bulunaca, rivyet-i sahihadan anlalmakla beraber; hikmet ve hakikat, hem rahmet ve rubbiyet yle iktiza ederler. Ey Kdir-i Kayym, Btn zhayat, zruh, zuur, Senin mlknde, yalnz Senin kuvvet ve kudretinle ve ancak Senin irade ve tedbirlerinle ve rahmet ve hikmetinle, rububiyetinin emirlerine teshir ve ftr vazifelerle tavzif edilmiler. Ve bir ksm, insann kuvveti ve galebesi iin deil, belki ftraten insann zaaf ve aczi iin rahmet tarafndan ona musahhar olmular. Ve lisan- hal ve lisan- kl ile Snilerini ve Mbudlarn kusurdan, erikten takdis ve nimetlerine kr ve hamd ederek, herbiri ibadet-i mahsusasn yapyorlar. Ey iddet-i zuhurundan gizlenmi ve ey azamet-i kibriysndan perdelenmi olan Zt- Akdes, Btn zruhlarn tesbihatyla seni takdis etmek, niyet edip
2 diyorum. 1. bk. Als, Ruhul-Beyn: 5:226; Kurtub: 1:372. 2. Ey su ile hereyi canlandran Zt- Akdes, Seni her trl noksanlktan tenzih ederim. Y Rabbel-lemn, y lhel-Evvelne vel-hirin, y Rabbes-Semvti vel-Aradn, Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn talimiyle ve Kurn- Hakmin dersiyle anladm ve iman ettim ki: Nasl sema, feza, arz, berr ve bahr, ecer, nebat, hayvan, efradyla, eczasyla, zerrtyla Seni biliyorlar, tanyorlar ve varlna ve birliine ehadet ve dellet ve iaret ediyorlar. yle de, kinatn hlsas olan zhayat ve zhayatn hlsas olan insan ve insann hlsas olan enbiya, evliya, asyann hlsas olan kalblerinin ve akllarnn mahedat ve keyat ve ilhamat ve istihracatyla yzer icma ve yzer tevatr kuvvetinde bir katiyetle, Senin vcub-u vcuduna ve Senin vahdniyet ve ehadiyetine ehadet edip ihbar ediyorlar, mucizat ve kermt ve yakn burhanlaryla haberlerini ispat ediyorlar. Evet, kalblerde, perde-i gaybda ihtar edici bir Zta bakan hi bir htrat- gaybiye ve ilham edici bir Zta baktran hi bir ilhmt- sdka; ve hakkalyakn sretinde sft- kudsiye ve Esm-i Hsnn kefeden hibir itikad- yakne; ve enbiya ve evliyada, bir Vcibl-Vcudun envrn aynelyakn ile mahede eden hibir nuran kalp; ve asya ve sddknde, bir Hlk- Klli eyn yt- vcbunu ve berhin-i vahdetini ilmelyakn ile tasdik eden, ispat eden hibir mnevver akl yoktur ki, Senin vcub-u vcuduna ve sft- kudsiyene ve Senin vahdetine ve ehadiyetine ve Esm-i Hsnna ehadet etmesin, delleti bulunmasn ve iareti olmasn. Ve bilhassa, btn enbiya ve evliya ve asya ve sddknin imam ve reisi ve hlsas olan Resl-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn ihbarn tasdik eden hibir mucizat- bhiresi ve hakkaniyetini gsteren hi bir hakikat-i aliyesi ve btn mukaddes ve hakikatli kitaplarn hlsatl-hlsas olan Kurn- Mucizl-Beynn hibir yet-i tevhidiye-i ktas ve mesil-i imaniyeden hibir mesele-i kudsiyesi yoktur ki, Senin vcub-u vcuduna ve kuds sfatlarna ve Senin vahdetine ve ehadiyetine ve esm ve sftna ehadet etmesin ve delleti olmasn ve iareti bulunmasn. Hem nasl ki btn o yz binler muhbir-i sdklar, mucizatlarna ve keramtlarna ve hccetlerine istinad ederek, Senin varlna ve birliine ehadet ederler. yle de, hereye muhit olan Ar- zamn klliyat- umurunu idareden, t kalbin gayet gizli ve cz htrtn ve arzularn ve dualarn bilmek ve iitmek ve idare etmeye kadar cereyan eden rububiyetinin derece-i hametini ve gzmz nnde hadsiz muhtelif eyay birden icad eden, hibir il bir ile, bir i bir ie mniolmadan, en byk bir eyi en kk bir sinek gibi kolayca yapan kudretinin derece-i azametini, icm ile, ittifak ile iln ve ihbar ve ispat ediyorlar. Hem nasl ki, bu kinat, zruha, hususan insana mkemmel bir saray hkmne getiren ve Cenneti ve saadet-i ebediyeyi cin ve inse ihzar eden ve en kk bir zhayat unutmayan ve en ciz bir kalbin tatminine ve taltine alan rahmetinin hadsiz geniliini ve zerrattan t seyyrta kadar btn env- mahlkat emirlerine itaat ettiren ve teshir ve tavzif eden hkimiyetinin nihayetsiz vsatini haber vererek, mucizat ve hccetleriyle ispat ederler. yle de, kinat, eczalar adedince risaleler iinde bulunan bir kitab- kebir hkmne getiren ve Levh-i Mahfuzun defterleri olan mam- Mbn ve Kitab- Mbnde, btn mevcudatn btn sergzetlerini kaydedip yazan ve umum ekirdeklerde umum aalarnn hristlerini ve programlarn ve zuurun balarnda btn kuvve-i hfzalarda, sahiplerinin tarihe-i hayatlarn yanlsz, muntazaman yazdran ilminin hereye ihatasna ve herbir mevcuda ok hikmetleri takan, hatt herbir aata meyveleri saysnca neticeleri verdiren ve herbir zhayatta zlar, belki eczalar ve hceyratlar adedince maslahatlar takip eden, hatt insann lisann ok vazifelerde tavzif etmekle beraber, taamlarn tatlar adedince zevk olan mizancklarla tehiz ettiren hikmet-i kudsiyenin herbir eye mulne; hem bu dnyada nmuneleri grlen cell ve ceml isimlerinin tecellileri daha parlak bir surette ebedl-bdda devam edeceine ve bu fni lemde nmuneleri mahede edilen ihsanatnn daha aal bir surette dr- saadette istimrarna ve beksna ve bu dnyada onlar gren mtaklarn ebedde dahi refakatlerine ve beraber bulunmalarna bil-icm, bil-ittifak ehadet ve dellet ve iaret ederler. Hem yzer mucizt- bhiresine ve yt- ktasna istinaden, bata Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselm ve Kurn- Hakmin olarak, btn ervh- neyyire ashb olan enbiyalar ve kulb-u nuraniye aktb olan evliyalar ve ukul- mnevvere erbab olan asyalar, btn suhuf ve ktb- mukaddesede, Senin ok tekrar ile ettiin vaadlerine ve tehditlerine istinaden ve Senin kudret ve rahmet ve inyet ve hikmet ve cell ve cemlin gibi kuds sfatlarna ve enlerine ve izzet-i celline ve saltanat- rububiyetine itimaden ve keyat ve mahedat ve ilmelyakn itikadlaryla saadet-i ebediyeyi cin ve inse mjdeliyorlar ve ehl-i dallet iin Cehennem bulunduunu haber verip iln ediyorlar ve iman edip ehadet ediyorlar. Ey Kadr-i Hakm, ey Rahmn- Rahm, ey Sdkul-Vdil- Kerm,, ey izzet ve azamet ve cell sahibi Kahhr- Zlcell, Bu kadar sadk dostlarn ve bu kadar vaadlerini ve bu kadar sft ve unatn tekzip edip, saltanat- rububiyetinin kat mukteziyatn ve sevdiin ve onlar dahi Seni tasdik ve itaatle kendilerini Sana sevdiren hadsiz makbul ibdnn hadsiz dualarn ve dvlarn reddederek, kfr ve isyan ile ve Seni vaadinde tekzip etmekle Senin azamet-i kibriyna dokunan ve izzet-i celline dokunduran ve ulhiyetinin haysiyetine ilien ve efkat-i rububiyetini mteessir eden ehl-i dallet ve ehl-i kfr, harin inkrnda tasdik etmekten yz bin derece mukaddessin ve hadsiz derece mnezzeh ve lsin. Byle nihayetsiz bir zulmden, bir irkinlikten, Senin nihayetsiz adaletini ve cemlini ve rahmetini takdis ediyorum. 1 ` yetini, vcudumun btn zerrt adedince sylemek istiyorum. Belki, Senin o sadk elilerin ve doru delll- saltanatnn hakkalyakn, aynelyakn, ilmelyakn suretinde Senin uhrev rahmet hazinelerine ve lem-i bekda ihsanatnn denelerine ve dr- saadette tamamiyle zuhur eden gzel isimlerinin harika gzel cilvelerine ehadet, iaret, bearet ederler. Ve btn hakikatlerin mercii ve gnei ve hmsi olan Hak isminin en byk bir u, bu hakikat- ekber-i hariye olduunu, iman ederek Senin ibdna ders veriyorlar. 1. Allah, onlarn syledikleri eylerden pek mnezzehtir ve pek byk bir ycelikle ycedir. sr Sresi, 17:43. Ey Rabbul-Enbiy ves-Sddkn, Btn onlar Senin mlknde, Senin emrin ve kudretinle, Senin irade ve tedbirinle, Senin ilmin ve hikmetinle musahhar ve muvazzaftrlar. Takdis, tekbir, tahmid, tehlil ile kre-i arz bir zikirhne-i zam, bu kinat bir mescid-i ekber hkmnde gstermiler. Y Rabb ve y Rabbes-Semvti vel-Aradn, y Hlk ve y Hlk- Klli ey, Gkleri yldzlaryla, zemini mtemiltyla ve btn mahlukat btn keyyatyla teshir eden kudretinin ve iradetinin ve hikmetinin ve hkimiyetinin ve rahmetinin hakk iin, nefsimi bana musahhar eyle ve matlubumu bana musahhar kl. Kurna ve imana hizmet iin, insanlarn kalblerini Risale-i Nura musahhar yap. Ve bana ve ihvanma iman- kmil ve hsn- htime ver. Hazret-i Ms Aleyhisselma denizi ve Hazret-i brahim Aleyhisselma atei ve Hazret-i Dvud Aleyhisselma da, demiri ve Hazret-i Sleyman Aleyhisselma cinni ve insi ve Hazret-i Muhammed Aleyhissalt Vesselma ems ve kameri teshir ettiin gibi, Risale-i Nura kalbleri ve akllar musahhar kl. Ve beni ve Risale-i Nur Talebelerini nes ve eytann errinden ve kabir azabndan ve Cehennem ateinden muhafaza eyle ve Cennetl- Firdevste mesut kl. min, min, min.
1
2 Kurndan ve mnct- Nebeviye olan Cevenl- Kebrden aldm bu dersimi, bir ibadet-i tefekkriye olarak Rabb-i Rahmimin derghna arz etmekte kusur etmisem, kusurumun aff iin Kurn ve Cevenl-Kebri efaati ederek rahmetinden affm niyaz ediyorum. Said Nurs 1. Seni her trl noksandan tenzih ederiz. Senin bize rettiinden bakabilgimiz yoktur. Muhakkak ki Sen, ilmi ve hikmeti hereyi kuatan Alm-i Hakmsin. Bakara Sresi, 2:32. 2. Onlarn dualarnn sonu da udur: Ezelden ebede her trl hamd ve vg, krve minnet, lemlerin Rabbi olan Allaha mahsustur. Ynus Sresi, 10:10. Dokuzuncu Hccet-i mniye (DOKUZUNCU UIN MUKADDME- HARYYES) 1
1. Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla. Akama erdiinizde ve sabahakavutuunuzda Allah tesbih edin. Gklerde ve yerde olanlarn hamd vesens Ona mahsustur. Gndzn sonuna doru ve le vaktine eriince deAllah tesbih edip namaz kln. lden diriyi, diriden ly O karr. lmnden sonra yeryzn O diriltir. Siz de kabirlerinizden bylekarlacaksnz. Yine Onun yetlerindendir ki, sizi topraktanyaratmtr; sonra siz birer insan olarak yeryzne yaylrsnz. YineOnun yetlerindendir ki, size hemcinslerinizden kendilerine snacanz eler yaratm, aranza muhabbet ve merhamet vermitir. Dnen birtopluluk iin elbette bunda Allahn varlk ve birliine, kudret verahmetine deliller vardr. Gklerin ve yerin yaratl ile dillerinizin ve renklerinizin, seslerinizin ve smlarnzn farkll da yine Onun yetlerindendir. lim sahipleri iin elbette bunda deliller vardr.Gece ve gndzde uyumanz ve Onun ltfundan rzk aramanz da yine Onunyetlerindendir. Kulak veren bir topluluk iin bunda elbette delillervardr. Yine Onun yetlerindendir ki, size korku ve mit vermek iinimei gsterir; gkten bir su indirir ve lmnden sonra yeryznonunla diriltir. Akl sahibi bir topluluk iin elbette bunda delillervardr. Yine Onun yetlerindendir ki, gk ve yer Onun emriyle ayaktadurur. Sonra O sizi bir emirle ardnda derhal kabirlerinizdenkarsnz. Gklerde ve yerde kim varsa Onundur; hepsi de Ona boyuneer. Halk nce yaratan, sonra tekrar diriltecek olan Odur; bu ise Onun iin daha kolaydr. Gklerde ve yerde tecell eden en yce sfatlarOnundur. Onun kudreti hereye galiptir; O hereyi hikmetle yapar. RumSresi, 30:17-27. mann bir kutbunu gsteren bu semv yt- kbrann ve hari ispat eden u kuds berhin-i uzmnn bir nkte-i ekberi ve bir hccet-i zam bu Dokuzuncu uda beyan edilecek. Ltif bir inyet-i Rabbniyedir ki, bundan otuz sene evvel Eski Said, yazd tefsir mukaddimesi Muhkemat namndaki eserin hirinde, kinci Maksat: Kurnda hare iaret eden iki yet tefsir ve beyan edilecek. 1 deyip durmu, daha yazamam. Hlk- Rahmime delil ve emrt- hariye adedince kr ve hamd olsun ki, otuz sene sonra tevk ihsan eyledi. Evet bundan dokuz on sene evvel, o iki yetten birinci yet olan
2 ferman- lhnin iki parlak ve ok kuvvetli hccetleri ve tefsirleri bulunan Onuncu Sz ile Yirmi Dokuzuncu Sz inm etti. Mnkirleri susturdu. Hem, iman- harnin hcum edilmez o iki metin kalasndan, dokuz ve on sene sonra ikinci yet olan bata mezkr yt- ekberin tefsirini bu risale ile ikram etti. te bu Dokuzuncu u, mezkr ytyla iaret edilen dokuz l makam ve bir ehemmiyetli mukaddimeden ibarettir. 3 1. yle ise: Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla 2. imdi bak Allahn rahmet eserlerine: Yeryzn lmnn ardndan nasldiriltiyor? Bunu yapan, elbette lleri de ylece diriltecektir; Ohereye hakkyla kdirdir. Rum Sresi, 30:50 3. stad Hazretleri, bunlardan sadece Mukaddimeyi telif etmi, dokuz makamdan Birinci Makama (Zeylin kinci Parasna) ise sadece balang yapmtr. Kastamonu Lhikasnda, bu dokuz makam tamamlama vazifesinin, Nur talebelerine ait olduunu ifade etmektedir. Mukaddime Hair akdesinin, pek ok ruh faidelerinden ve hayat neticelerinden birtek netice-i cmiay ihtisarla beyan ve hayat- insaniyeye, hususan hayat- itimaiyesine ne derece lzumlu ve zarur olduunu izhar ve bu iman- har akdesinin pek ok hccetlerinden, bir tek hccet-i klliyeyi icmal ile gstermek ve o akde-i hariye ne derece bedhi ve phesiz bulunduunu ifade etmekten ibaret olarak ki Noktadr. BRNC NOKTA hiret akdesi, hayat- itimaiye ve ahsiye-i insaniyenin ssl-esas ve saadetinin ve kemltnn esasat olduuna, yzer delillerinden bir mikyas olarak yalnz drt tanesine iaret edeceiz: Birincisi: Nev-i beerin hemen yarsn tekil eden ocuklar, yalnz Cennet kriyle, onlara dehetli ve alatc grnen lmlere ve vefatlara kar dayanabilirler. Ve gayet zayf ve nazik vcutlarnda bir kuvve-i mneviye bulabilirler. Ve hereyden abuk alayan gayet mukavemetsiz mzac- ruhlarnda, o Cennet ile bir mit bulup mesrurne yaayabilirler. Mesel, Cennet kriyle der: Benim kk kardeim veya arkadam ld, Cennetin bir kuu oldu. Cennette gezer, bizden dahagzel yaar. 1 Yoksa, her vakit etrafnda kendi gibi ocuklarn ve byklerin lmleri o zayf biarelerin endieli nazarlarna arpmas, mukavemetlerini ve kuvve-i mneviyelerini zr zeber ederek gzleriyle beraber, ruh, kalb, akl gibi btn letaini dahi yle alattracak, ya mahvolup veya divne bir bedbaht hayvan olacakt. 1. Hennd, ez-Zhed1:221; es-Suyt, ed-Drrul-Mensr, 1:287, 288. kinci delil: Nev-i insann nsf olan ihtiyarlar, yalnz hayat- uhreviye ile ya-knlarnda bulunan kabre kar tahamml edebilirler. Ve ok alkadar olduklar hayatlarnn yaknda snmesine ve gzel dnyalarnn kapanmasna mukbil bir teselli bulabilirler. Ve ocuk hkmne geen serit-teessr ruhlarnda ve mizalarnda mevt ve zevlden kan elm ve dehetli meyusiyete kar, ancak hayat- bkiye midiyle mukabele edebilirler. Yoksa, o efkate lyk muhteremler ve sknete ve istirahat-i kalbiyeye ok muhta o endieli babalar ve analar yle bir vaveyl-i ruh ve bir dadaa-i kalb hissedeceklerdi ki, bu dnya onlara zulmetli bir zindan ve hayat dahi kasavetli bir azap olurdu. nc delil: nsanlarn hayat- itimaiyesinin en kuvvetli medar olan genler, delikanllar, iddet-i galeyanda olan hissiyatlarn ve ifratkr bulunan nes ve hevlarn tecavzattan ve zulmlerden ve tahribattan durduran ve hayat- itimaiyenin hsn- cereyann temin eden, yalnz Cehennem kridir. Yoksa, Cehennem endiesi olmazsa, El-hkm lil-galib kaidesiyle, o sarho delikanllar, hevesatlar peinde bare zaiere, cizlere, dnyay cehenneme evireceklerdi ve yksek insaniyeti gayet s bir hayvaniyete dndreceklerdi. Drdnc delil: Nev-i beerin hayat- dnyeviyesinde en cemiyetli merkez ve en esasl zemberek ve dnyev saadet iin bir cennet, bir melce bir tahassungh ise, aile hayatdr. Ve herkesin hanesi, kk bir dnyasdr. Ve o hane ve aile hayatnn hayat ve saadeti ise; samim ve cidd ve vefadarne hrmet ve hakiki ve efkatli ve fedakrne merhamet ile olabilir. Ve bu hakik hrmet ve samim merhamet ise, ebed bir arkadalk ve daim bir refakat ve sermed bir beraberlik ve hadsiz bir zamanda ve hudutsuz bir hayatta birbiriyle pederne, ferzendne, kardene, arkadane mnasebetlerin bulunmak kriyle ve akdesiyle olabilir. Mesel der: Bu haremim, ebed bir lemde, ebed bir hayatta daim bir reka-i hayatmdr. imdilik ihtiyar ve irkin olmu ise de zarar yok. nk ebed bir gzellii var, gelecek. Ve byle daim arkadaln hatr iin herbirfedakrl ve merhameti yaparm diyerek, o ihtiyare karsna, gzelbir hri gibi muhabbetle, efkatle, merhametle mukabele edebilir. Yoksa, ksack bir iki saat sr bir refakatten sonra ebed bir rak ve mfarakate urayan arkadalk, elbette gayet sr ve muvakkat ve esassz, hayvan gibi bir rikkat-i cinsiye mnsnda ve bir mecaz merhamet ve sun bir hrmet verebilir. Ve hayvanatta olduu gibi, baka menfaatler ve sair galip hisler, o hrmet ve merhameti malp edip o dnya cennetini cehenneme evirir. te, iman- harnin yzer neticesinden birisi, hayat- itimaiye-i insaniyeye taallk eder. Ve bu tek neticenin de yzer cihetinden ve faidelerinden mezkr drt delile sairleri kyas edilse anlalr ki, hakikat- hariyenin tahakkuku ve vukuu, insaniyetin ulv hakikat ve kll hceti derecesinde katdir. Belki, insann midesindeki ihtiyacn vcdu, taamlarn vcuduna dellet ve ehadetinden daha zhirdir. Ve daha ziyade tahakkukunu bildirir. Ve eer bu hakikat- hariyenin neticeleri insaniyetten ksa, o ok ehemmiyetli ve yksek ve hayattar olan insaniyet mahiyeti, murdar ve mikrop yuvas bir le hkmne sukut edeceini isbat eder. Beerin idare ve ahlk ve itimaiyat ile ok alkadar olan itimaiyyun ve siyasiyyun ve ahlkiyyunun kulaklar nlasn! Gelsinler, bu boluu neyle doldurabilirler? Ve bu derin yaralar neyle tedavi edebilirler? KNC NOKTA Hakikat- hariyenin hadsiz burhanlarndan, sair erkn- imaniyeden gelen ehadetlerin hlsasndan kan bir burhan, gayet muhtasar bir surette beyan eder. yle ki: Hazret-i Muhammed Aleyhissalt Vesselmn risaletine dellet eden btn mucizeleri ve btn delil-i nbvveti ve hakkaniyetinin btn burhanlar, birden hakikat- hariyenin tahakkukuna ehadet ederek ispat ederler. nk; bu ztn btn hayatnda btn dvalar, vahdniyetten sonra hairde temerkz ediyor. Hem, umum peygamberleri tasdik eden ve ettiren btn mucizeleri ve hccetleri ayn hakikate ehadet eder. Hem 1 kelimesinden gelen ehadeti bedahet derecesine karan 2 ehadeti de ayn hakikate ehadet eder. yle ki: Bata Kurn- Mucizl-Beynn hakkaniyetini ispat eden btn mucizeleri, hccetleri ve hakikatleri birden hakikat-i hariyenin tahakkukuna ve vukuuna ehadet edip ispat ederler. nk, Kurnn hemen ten birisi hairdir. Ve ekser ksa srelerinin balarnda gayet kuvvetli yt- hariyedir. Sarhan ve iareten binler ytyla ayn hakikati haber verir, ispat eder, gsterir. Mesel,
3
4
5
6
7
8
9 gibi, otuz krk surelerin balarnda btn katiyetle hakikat- hariyeyi kinatn en ehemmiyetli ve vcip bir hakikati olduunu gstermekle beraber, sair yetlerinde dahi o hakikatin eit eit delillerini beyan edip ikna eder. 1. Resullerine imn etmek. 2. Kitaplarna imn etmek. 3. Gne drlp toplandnda Tekvir Sresi, 81:1. 4. Ey insanlar, Rabbinizin azabndan ekinin. Kymet gnnn zelzelesi, muhakkak ki pek byk bireydir. Hac Sresi, 22:1. 5. Ne zaman ki yer mthi bir sarsntyla sarslr. Zilzl Sresi, 99:1. 6. Gk yarld zaman. ntar Sresi, 82:1. 7. Gk yarldnda. nikak Sresi, 84:1. 8. Onlar birbirlerine neyi sorup duruyorlar? Nebe Sresi, 78:1. 9. Deheti hereyi kaplayan kymetin haberi sana geldi mi!? Giye Sresi, 88:1. Acaba birtek yetin birtek iareti gzmz nnde ulm-u slmiyede mteaddit ilm ve kevn hakikatleri meyve veren bir kitabn binler byle ehadetleri ve dvlar ile, gne gibi zuhur eden iman- har hakikatsiz olmas, gnein inkr belki kinatn ademi gibi hibir cihet-i imkn var m? Ve yz derece muhal ve btl olmaz m? Acaba, bir sultann birtek iareti yalan olmamak iin bazan bir ordu hareket edip arpt halde, o pek cidd ve izzetli sultann binler szleri ve vaadleri ve tehditlerini yalan karmak hibir cihette kbil midir? Ve hakikatsz olmak mmkn mdr? Acaba, on asrda faslasz olarak hadsiz ruhlara, akllara, kalblere, neslere hak ve hakikat dairesinde hkmeden, terbiye eden, idare eden bu mnev Sultan- Znn birtek iareti byle bir hakikati ispat etmeye k iken, binler tasrihat ile bu hakikat- hariyeyi gsterip ispat ettikten sonra, o hakikati tanmayan bir echel ahmak iin Cehennem azab lzm gelmez mi? Ve ayn- adlet olmaz m? Hem, birer zamana ve birer devre hkmeden btn semv suhuar ve mukaddes kitaplar dahi, btn istikbale ve umum zamanlara hkmran olan Kurnn tafsiltla, izahatla, tekrarla beyan ve ispat ettii hakikat-i hariyeyi asrlarna ve zamanlarna gre o hakikat kat kabul ile beraber, tafsiltsz ve perdeli ve muhtasar bir surette beyan, fakat kuvvetli bir tarzda iddia ve ispatlar, Kurnn dvsn binler imza ile tasdik ederler. Bu bahsin mnasebetiyle Risale-i Mnctn hirinde: mnn bil-yevmil-hir rknne sair rknlerin, hususan rusl ve ktbn ehadeti, mnacat suretinde zikredilen pek kuvvetli ve hlsal ve btn evhamlar izale eden bir hccet-i hariye aynen buraya giriyor. yle ki, mnctta demi: Ey Rabb-i Rahmim! Resl-i Ekreminin tlimiyle ve Kurn- Hakmin dersiyle anladm ki: Bata Kurn ve Resl-i Ekremin olarak, btn mukaddes kitaplar ve peygamberler bu dnyada ve her tarafta nmuneleri grlen cell ve ceml isimlerinin tecellileri daha parlak bir srette ebedl- bdda devam edeceine ve bu fni lemde rahmne cilveleri, nmuneleri mahede edilen ihsanatnn daha aaal bir tarzda dar- saadette istimrarna ve beksna ve bu ksa hayat- dnyeviyede onlar zevk ile gren ve muhabbet ile refakat eden mtaklarn, ebedde dahi refakatlerine ve beraber bulunmalarna icma ve ittifak ile ehadet ve dellet ve iaret ederler. Hem, yzer mucizat- bhirelerine ve yt- ktalarna istinaden, bata Resl-i Ekrem ve Kurn- Hakmin olarak btn nuran ruhlarn sahipleri olan peygamberler ve btn mnevver kalblerin kutuplar olan veliler ve btn keskin ve nurlu akllarn mdenleri olan sddknler, btn suhuf-u Semviyede ve ktb- mukaddesede senin ok tekrar ile ettiin binler vaadlerine ve tehditlerine istinaden, hem senin kudret ve rahmet ve inyet ve hikmet ve cell ve ceml gibi hireti iktiza eden kuds sfatlarna ve enlerine ve senin izzet-i celline ve saltanat- rubbiyetine itimaden, hem hiretin izlerini ve tereuhatn bildiren hadsiz keyatlarna ve mahedelerine ve ilmelyakn ve aynelyakn derecesinde bulunan itikadlarna ve imanlarna binaen saadet-i ebediyeyi insanlara mjdeliyorlar. Ehl-i dallet iin cehennem ve ehl-i hidyet iin cennet bulunduunu haber verip iln ediyorlar, kuvvetli iman edip ehadet ediyorlar. Ey Kadr-i Hakm! Ey Rahmn- Rahm! Ey Sdkul- Vdil-Kerm! Ey izzet ve azamet ve cell sahibi Kahhr- Zlcell! Bu kadar sdk dostlarn, bu kadar vaadlerini ve bu kadar sft ve untn yalanc karmak, tekzib etmek ve saltanat- rubbiyetinin kat muktaziyatn tekzib edip yapmamak ve senin sevdiin ve onlar dahi Seni tasdik ve itaat etmekle kendilerini sana sevdiren hadsiz makbul ibdnn hirete bakan hadsiz dualarn ve dvlarn reddetmek, dinlememek ve kfr ve isyan ile ve Seni vaadinde tekzib etmekle, Senin azamet ve kibriyna dokunan ve izzet-i celline dokunduran ve ulhiyetinin haysiyetine ilien ve efkat-i rubbiyetini mteessir eden ehl-i dalleti ve ehl-i kfr harin inkrnda, onlar tasdik etmekten yzbinler derece mukaddessin ve hadsiz derece mnezzeh ve lisin. Byle nihayetsiz bir zulmden ve nihayetsiz bir irkinlikten senin o nihayetsiz adletini ve nihayetsiz cemlini ve hadsiz rahmetini hadsiz derece takdis ediyoruz. Ve btn kuvvetimizle iman ederiz ki; o yzbinler sdk elilerin 1 ve o hadsiz doru delll- saltanatn olan enbiya, asya evliyalar hakkalyakn, aynelyakn, ilmelyakn sretinde senin uhrev rahmet hazinelerine, lem-i bekdaki ihsanatnn denelerine ve dar- saadette tamamiyle zuhur eden gzel isimlerinin hrika gzel cilvelerine ehadetleri hak ve hakikattr. Ve iaretleri doru ve mutabktr. Ve bearetleri sdk ve vkidir. Ve onlar btn hakikatlerin mercii ve gnei ve hmsi olan Hak isminin en byk bir u; bu hakikat- ekber-i hariye olduunu iman ederek senin emrin ile senin ibdna hak dairesinde ders veriyorlar. Ve ayn- hakikat olarak tlim ediyorlar. 1. Yz yirmi drt bin neb, yz on be (veya yz on ) resl olduuna dair bk. Msned5:265; bn Hibbn, es-Sahh 2:77; et-Tabern, el-Muceml-Kebr 8:217; el-Hkim, el-Mstedrek 2:652; bni Sad, et-Tabaktl-Kbr, 1:32, 54. Y Rab! Bunlarn ders ve talimlerinin hakk ve hrmeti iin bize ve Risale-i Nur talebelerine iman- ekmel ve hsn- htime ver. Ve bizleri onlarn efaatlerine mazhar eyle. min. Hem nasl ki Kurnn, belki btn semv kitaplarn hakkaniyetini ispat eden umum deliller ve hccetler ve Habibullahn, belki btn enbiyann nbvvetlerini ispat eden umum mucizeler ve burhanlar, dolaysyla, en byk mddelar olan hiretin tahakkukuna dellet ederler. Aynen yle de, Vcibl-Vcudun vcuduna ve vahdetine ehadet eden ekser deliller ve hccetler, dolaysyla rububiyetin ve ulhiyetin en byk medar ve mazhar olan dr- saadetin ve lem-i beknn vcuduna, almasna ehadet ederler. nk, gelecek makamatta beyan ve ispat edilecei gibi, Zt- Vcibl-Vcudun hem mevcudiyeti hem umum sfatlar, hem ekser isimleri, hem rububiyet, ulhiyet, rahmet, inyet, hikmet, adalet gibi vasar, enleri, lzum derecesinde hireti iktiza ve vcub derecesinde bki bir lemi istilzam ve zaruret derecesinde mkfat ve mczt iin hari ve neri isterler. Evet, madem ezel ve ebed bir Allah var; elbette saltanat- ulhiyetinin sermed bir medar olan hiret vardr. Ve madem bu kinatta ve zhayatta gayet hametli ve hikmetli ve efkatli bir rubbiyet-i mutlaka var ve grnyor. Elbette o rububiyetin hametini sukuttan ve hikmetini abesiyetten ve efkatini gadirden kurtaran ebed bir dr- saadet bulunacak ve girilecek. Hem madem, gzle grnen bu hadsiz inmlar, ihsanlar, ltuar, keremler, inyetler, rahmetler, perde-i gayb arkasnda bir Zt- Rahmn- Rahmin bulunduunu snmemi akllara, lmemi kalblere gsterir. Elbette inm istihzadan ve ihsan aldatmaktan ve inyeti advetten ve rahmeti azaptan ve ltuf ve keremi ihanetten hals eden ve ihsan ihsan eden ve nimeti nimet eden bir lem-i bkide bir hayat- bkiye var ve olacaktr. Hem madem bahar faslnda, zeminin dar sahifesinde hatasz yz bin kitab birbiri iinde yazan bir kalem-i kudret gzmz nnde yorulmadan iliyor. Ve o kalem sahibi yz bin defa ahdve vaad etmi ki, Bu dar yerde ve kark ve birbiri iinde yazlanbahar kitabndan daha kolay olarak, geni bir yerde gzel ve lyemut bir kitab yazacam ve size okutturacam diye btn fermanlarda o kitaptan bahsediyor. Elbette ve herhalde, o kitabn asl yazlm ve hair ve neir ile hiyeleri de yazlacak ve umumun defter-i amlleri onda kaydedilecek. Hem madem bu arz, kesret-i mahlkat cihetiyle ve mtemadiyen deien yz binler eit eit env- zevil-hayat ve zevil-ervhn meskeni, menei, fabrikas, meheri, maheri olmas haysiyetiyle bu kinatn kalbi, merkezi, hlsas, neticesi, sebeb-i hilkati olarak gayet byk yle bir ehemmiyeti var ki, kklyle beraber koca semvta kar denk tutulmu. Semv fermanlarda daima 1 deniliyor. 1. Gklerin ve yerin Rabbi. Rad Sresi, 13:16 Ve madem, bu mahiyetteki arzn her tarafna hkmeden ve ekser mahlkatna tasarruf eden ve ekser zhayat mevcudatn teshir edip kendi etrafna toplattran ve ekser masnuatn kendi hevesatnn hendesesiyle ve ihtiyacatnn dsturlaryla yle gzelce tanzim ve tehir ve tezyin ve ok antika nevilerini liste gibi birer yerlerde yle toplayp sslettirir ki, deil yalnz ins ve cin nazarlarn, belki semvt ehlinin ve kinatn nazar- dikkatlerini ve takdirlerini ve Kinat Sahibinin nazar- istihsann celbetmekle gayet byk bir ehemmiyet ve kymet alan ve bu haysiyetle bu kinatn hikmet-i hilkati ve byk neticesi ve kymetli meyvesi ve arzn halifesi olduunu fenleriyle, sanatlaryla gsteren ve dnya cihetinde Sni-i lemin mucizeli sanatlarn gayet gzelce tehir ve tanzim ettii iin, isyan ve kfryle beraber dnyada braklan ve azab tehir edilen ve bu hizmeti iin imhal edilip muvaffakiyet gren nev-i beni dem var. Ve madem, bu mhiyetteki nev-i ben dem, miza ve hilkat itibaryla gayet zayf ve ciz ve gayet acz ve fakryla beraber hadsiz ihtiyact ve teellmt olduu halde, btn btn kuvvetinin ve ihtiyarnn fevkinde olarak, koca kre-i arz, o nev-i insana lzumu bulunan her nevi madenlere mahzen ve her nevi taamlara ambar ve nev-i insann houna gidecek her eit mallara bir dkkn suretine getiren gayet kuvvetli ve hikmetli ve efkatli bir mutasarrf var ki, byle nev-i insana bakyor, besliyor, istediini veriyor. Ve madem, bu hakikatteki bir Rab; hem insan sever, hem kendini insana sevdirir. Hem bkidir, hem bki lemleri var, hem adletle her ii grr. Ve hikmetle hereyi yapyor. Hem, bu ksa hayat- dnyeviyede ve bu ksack mr- beerde ve bu muvakkat ve fni zeminde o Hkim-i Ezelnin hamet-i saltanat ve sermediyet-i hkimiyeti yerleemiyor. Ve nev-i insanda vuku bulan ve kinatn intizamna ve adalet ve muvazenelerine ve hsn- cemline mn ve muhalif ok byk zulmleri ve isyanlar ve velinimetine ve onu efkatle besleyene kar ihanetleri, inkrlar, kfrleri bu dnyada cezasz kalp, gaddar, zlim rahatla hayatn ve biare mazlum meakkatler iinde mrlerini geirirler. Ve umum kinatta eserleri grnen u adalet-i mutlakann mhiyeti ise, dirilmemek suretiyle o gaddar zlimlerin ve meyus mazlumlarn vefat iindeki msvatlarna btn btn zttr, kaldrmaz, msaade etmez. Ve madem, nasl ki Kinatn Sahibi, kinattan zemini ve zeminden nev-i insan intihap edip gayet byk bir makam, bir ehemmiyet vermi. yle de, nev-i insandan dahi maksd- rububiyetine tevafuk eden ve kendilerini iman ve teslim ile Ona sevdiren hakik insanlar olan enbiya ve evliya ve asyay intihap edip kendine dost ve muhatap ederek onlar mucizeler ve tevklerle ikram ve dmanlarn semv tokatlarla tazip ediyor. Ve bu kymetli ve sevimli dostlarndan dahi onlarn imam ve mefhari olan Muhammed Aleyhissalt Vesselm intihap ederek, ehemmiyetli kre-i arzn yarsn ve ehemmiyetli nev-i insann beten birisini uzun asrlarda onun nuruyla tenvir ediyor. det bukinat onun iin yaratlm gibi, btn gayeleri onunla ve Onun diniyleve Kurn ile tezahr ediyor. Ve o pek ok kymettar ve milyonlar sene yaayacak kadar hadsiz hizmetlerinin cretlerini hadsiz bir zamanda almaya mstehak ve lyk iken, gayet meakkatler ve mcahedeler iinde, altm sene gibi ksack bir mr verilmi. Acaba hibir cihetle hibir imkn, hibir ihtimali, hibir kbiliyeti var m ki, o zt, btn emsli ve dostlaryla beraber dirilmesin? Ve imdi de ruhen diri ve hayy olmasn, idam- ebed ile mahvolsunlar? H, yz bin defa h ve kell! Evet, btn kinat ve hakikat-i lem onun dirilmesini dv eder ve hayatn Sahib-i Kinattan talep ediyor. Ve madem, Yedinci u olan yetl-Kbrda herbiri bir da kuvvetinde otuz adet icm- azm ispat etmiler ki, bu kinat bir elden km ve bir tek Ztn mlkdr. Ve kemlt- lhiyenin medar olan vahdetini ve ehadiyetini bedahetle gstermiler. Ve vahdet ve ehadiyet ile, btn kinat o Zt- Vhidin emirber neferleri ve musahhar memurlar hkmne geiyor. Ve hiretin gelmesiyle, kemlt sukuttan ve adalet-i mutlakas mstehziyne gadr- mutlaktan ve hikmet-i mmesi sefahetkrne abesiyetten ve rahmet-i vsias lhiyne tzipten ve izzet-i kudreti zelilne aczden kurtulurlar, takadds ederler. Elbette ve elbette ve herhalde iman- billhn yzer nktesinden, bu alt mademlerdeki 1 hakikatlerin muktezasyla kyamet kopacak, hair ve neir olacak, dar- mcazat ve mkfat alacakt ki arzn mezkr ehemmiyeti ve merkeziyeti ve insann ehemmiyeti ve kymeti tahakkuk edebilsin. Ve arz ve insann Hlk ve Rabbi olan Mutasarrf- Hakmin mezkr adaleti, hikmeti, rahmeti, saltanat takarrur edebilsin. Ve o bki Rabbin mezkr hakiki dostlar ve mtaklar idam- ebedden kurtulsun. Ve o dostlarn en by ve en kymettar, btn kinat memnun ve minnettar eden kuds hizmetlerinin mkfatn grsn. Ve Sultan- Sermednin kemlt naks ve kusurdan ve kudreti aczden ve hikmeti sefahetten ve adaleti zulmden tenezzh ve takadds ve teberri etsin. 1. Ve madem ile balayan paragraar Elhsl madem Allah var, elbette hiret vardr. Hem nasl ki mezkr erkn- imaniye, onlar ispat eden btn delilleriyle hare ehadet ve dellet ederler. yle de, 1
olan iki rkn- iman dahi hari istilzam edip kuvvetli bir surette lem-i bekya ehadet ve dellet ederler. yle ki: 1. Meleklere ve kadere, hayr ve errin Allah Tealdan geldiine inanmak. Melikenin vcudunu ve vazife-i ubdiyetlerini ispat eden btn deliller ve hadsiz mahedeler mklemeler, dolaysyla lem-i ervahn ve lem-i gaybn ve lem-i beknn ve lem-i hiretin ve ileride cin ve ins ile enlendirilecek olan dr- saadetin ve Cennet ve Cehennemin vcutlarna dellet ederler. nk melekler bu lemleri izn-i lh ile grebilirler ve girerler. Ve Hazret-i Cebril gibi, insanlarla gren umum melike-i mukarrebn, mezkr lemlerin vcutlarn ve onlar, onlarda gezdiklerini mttekan haber veriyorlar. Grmediimiz Amerika ktasnn vcudunu, ondan gelenlerin ihbaryla bedih bildiimiz gibi, yz tevatr kuvvetinde bulunan melike ihbaratyla lem-i beknn ve dr- hiretin ve Cennet ve Cehennemin vcutlarna o katiyette iman etmek gerektir. Ve yle de iman ederiz. Hem, Yirmi Altnc Sz olan Risale-i Kaderde iman- bil-kader rknn ispat eden btn deliller, dolaysyla hare ve ner-i suhufa ve mizan- ekberdeki muvazene-i amle dellet ederler. nk, hereyin mukadderatn gzmz nnde nizam ve mizan levhalarnda kaydetmek ve her zhayatn sergzet-i hayatiyelerini kuvve-i hafzalarnda ve ekirdeklerinde ve sair elvh- misliyede yazmak ve her zruhun, hususan insanlarn defter-i amllerini elvh- mahfuzada tesbit etmek ve geirmek, elbette yle muhit bir kader ve hakmne bir takdir ve mdakkikane bir kayt ve hafzne bir kitabet, ancak mahkeme-i kbrda umum bir muhakeme neticesinde daim bir mkfat ve mcazat iin olabilir. Yoksa, o ihatal ve inceden ince olan kayt ve muhafaza, btn btn mnsz, faidesiz kalr, hikmete ve hakikate mn olur. Hem, hair gelmezse, kader kalemiyle yazlan bu kitab- kinatn btn muhakkak mnlar bozulur ki, hibir cihet-i imkn olamaz. Ve o ihtimal, bu kinatn vcudunu inkr gibi bir muhal, belki bir hezeyan olur. Elhsl, imann be rkn btn delilleriyle hair ve nerin vukuuna ve vcuduna ve dr- hiretin vcuduna ve almasna dellet edip isterler ve ehadet edip talep ederler. te, hakikat-i hariyenin azametine tam muvafk byle azametli ve sarslmaz direkleri ve burhanlar bulunduu iindir ki, Kurn- Mucizl-Beynn hemen hemen ten birisi hair ve hireti tekil ediyor. Ve onu, btn hakaikine temel ta ve ssl-esas yapyor. Ve hereyi onun stne bina ediyor. (Mukaddime nihayet buldu) Bataki yetin mucizne iaret ettikleri dokuz tabaka berahin-i hariyeye dair Dokuz Makamdan Birinci Makam:
1 olan fkradaki ferman- hare dair buradaki gsterdii brhan- bhiri ve hccet-i katas beyan ve izah edilecek. naallahr-Rahmn... 1. Akama erdiinizde ve sabaha kavutuunuzda Allah tesbih edin. Gklerde veyerde olanlarn hamd ve sens Ona mahsustur. Gndzn sonuna doru vele vaktine eriince de Allah tesbih edip namaz kln. lden diriyi, diriden ly O karr. lmnden sonra yeryzn O diriltir. Siz dekabirlerinizden byle karlacaksnz. Rum Sresi, 30:17-19. Onuncu Hccet-i mniye (YRMNC MEKTUP)
1
2
3 SABAH ve akam namazndan sonra tekrar pek ok fazileti bulunan 4 ve Bir rivyet-i sahhada sm-i zam mertebesini tayan 5 u cmle-i tevhidiyenin on bir kelimesi var. Herbir kelimesinde, hem birer mjde ve bearet, hem birer mertebe-i tevhd-i rubbiyet, hem bir sm-i zam noktasnda bir kibriy-i vahdet ve bir keml-i vahdniyet vardr. Bu byk ve ulv hakikatlerin izahn sair Szlere havale edip, bir vaade binaen, imdilik mcmel bir hlsa suretinde iki makam, bir mukaddime ile ona bir hriste yapacaz. 1. Her trl noksan sfatlardan yce olan Allahn adyla. 2. Hibir ey yoktur ki, Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi, 17:44. 3. Rahmn ve Rahm olan Allahn adyla Allahtan baka ibadete lyk hibirilh yoktur. O birdir; Onun hibir eriki yoktur. Mlk Ona ait, hamd Ona mahsustur. Hayat veren de Odur, lm veren de Odur. O, kendisine asla lm rz olmayan Hayy- Ezeldir. Btn hayr Onun elindedir. Ohereye hakkyla kdirdir. Hereyin ve herkesin dn de Onadr. Buhar,Ezn: 155; Teheccd: 21; Mslim, Zikir: 28, 30, 74, 75, 76; Tirmiz, Mevkt: 108; Hac: 104; Nes, Sehiv: 83-86; bni Mce, Dua: 10, 14, 16; Eb Dvud, Mensik: 56; Drm, Salt: 88, 90; Muvatta, Hac: 127, 243; Kurn: 20, 22; Msned, 1:47; 2:5; 3:320; 4:4; 5:191. 4. bk. Msned, 4:60; 5:415; Mecmeuz-Zevid, 10:107. 5. bk. bni Mce, Du, 9. Mukaddime Katiyen bil ki, hilkatin en yksek gayesi ve ftratn en yce neticesi, iman- billhtr. Ve insaniyetin en li mertebesi ve beeriyetin en byk makam, iman- billh iindeki marifetullahtr. Cin ve insin en parlak saadeti ve en tatl nimeti, o marifetullah iindeki muhabbetullahtr. Ve ruh-u beer iin en hlis srur ve kalb-i insan iin en s sevin, o muhabbetullah iindeki lezzet-i ruhaniyedir. Evet, btn hakik saadet ve hlis srur ve irin nimet ve s lezzet, elbette marifetullah ve muhabbetullahtadr. Onlar, onsuz olamaz. Cenb- Hakk tanyan ve seven, nihayetsiz saadete, nimete, envra, esrara, ya bilkuvve veya bilil mazhardr. Onu hakik tanmayan, sevmeyen, nihayetsiz ekavete, lma ve evhama mnen ve maddeten mptel olur. Evet, u perian dnyada, vre nev-i beer iinde, semeresiz bir hayatta, sahipsiz, hmisiz bir surette, ciz, miskin bir insan, btn dnyann sultan da olsa ka para eder? te bu vre nev-i beer iinde, bu perian, fni dnyada, insan sahibini tanmazsa, mlikini bulmazsa, ne kadar biare sergerdan olduunu herkes anlar. Eer sahibini bulsa, mlikini tansa, o vakit rahmetine iltica eder, kudretine istinad eder. O vahetgh dnya, bir tenezzhgha dner ve bir ticaretgh olur. Birinci Makam u kelm- tevhidnin on bir kelimesinin herbirinde birer mjde var. Ve o mjdede birer ifa ve o ifada birer lezzet-i mneviye bulunur. BRNC KELME da yle bir mjde var ki: Hadsiz hcta mptel, nihayetsiz adnn hcumuna hedef olan ruh-u insan u kelimede yle bir nokta-i istimdad bulur ki, btn hctn temin edecek bir hazine-i rahmet kapsn ona aar. Ve yle bir nokta-i istinad bulur ki, btn adsnn errinden emin edecek bir kudret-i mutlakann sahibi olan kendi Mbudunu ve Hlkn bildirir ve tanttrr, sahibini gsterir, mliki kim olduunu ire eder. Ve o ire ile, kalbi vahet-i mutlakadan ve ruhu hzn- elmden kurtarp, ebed bir ferah, daim bir sruru temin eder. KNC KELME u kelimede ifal, saadetli bir mjde vardr. yle ki: Kinatn ekser envyla alkadar ve o alkadarlk yznden perian ve kemeke iinde boulmak derecesine gelen ruh-u beer ve kalb-i insan, kelimesinde bir melce, bir halskr bulur ki, onu btn o kemeketen, o perianiyetten kurtarr. Yani, mnen der: Allah birdir. Baka eylere mracaat edip yorulma. Onlara tezelll edip minnet ekme. Onlara temelluk edip boyun eme. Onlarn arkasna dp zahmet ekme. Onlardan korkup titreme. nk Sultan- Kinat birdir. Hereyin anah-tar Onun yannda, hereyin dizgini Onun elindedir. Herey Onun emriyle halledilir. Onu bulsan, her matlubunu buldun; hadsiz minnetlerden, korkulardan kurtuldun. NC KELME Yani, nasl ki ulhiyetinde ve saltanatnda eriki yoktur; Allah bir olur, mteaddit olamaz. yle de, rububiyetinde ve icraatnda ve icdtnda dahi eriki yoktur. Bazan olur ki, sultan bir olur, saltanatnda eriki olmaz; fakat icraatnda, onun memurlar onun eriki saylrlar ve onun huzuruna herkesin girmesine mni olurlar, Bize de mracaat et derler. Fakat Ezel-Ebed Sultan olan Cenb- Hak, saltanatnda eriki olmad gibi, icraat- rububiyetinde dahi muinlere, eriklere muhta deildir. Emir ve iradesi, havl ve kuvveti olmazsa, hibir ey hibir eye mdahale edemez. Dorudan doruya herkes Ona mracaat edebilir. eriki ve muini olmadndan, o mracaat adama Yasaktr, Onun huzuruna giremezsin denilmez. te, u kelime ruh-u beer iin yle bir mjde verir ki: man elde eden ruh-u beer, mnisiz, mdahalesiz, hilsiz, mmanaatsz, her halinde, her arzusunda, her anda, her yerde o ezel ve ebed ve hazin-i rahmet mliki ve defin-i saadet sahibi olan Ceml-i Zlcell, Kadr-i Zlkemlin huzuruna girip hctn arz edebilir. Ve rahmetini bulup kudretine istinad ederek keml-i ferah ve sruru kazanabilir. DRDNC KELME Yani, mlk umumen Onundur. Sen, hem Onun mlksn, hem memlksn, hem mlknde alyorsun. u kelime, yle ifal bir mjde veriyor ve diyor: Ey insan! Sen kendini, kendine mlik sayma. nk sen kendini idare edemezsin. O yk ardr; kendi bana muhafaza edemezsin, bellardan saknp levazmatn yerine getiremezsin. yle ise, beyhude ztraba dp azap ekme. Mlk bakasnndr. O Mlik hem Kadrdir, hem Rahmdir. Kudretine istinad et; rahmetini ittiham etme. Kederi brak, keyni ek. Zahmeti at, safy bul. Hem der ki: Mnen sevdiin ve alkadar olduun ve perianiyetinden mteessir olduun ve slah edemediin u kinat, bir Kadr-i Rahmin mlkdr. Mlk sahibine teslim et. Ona brak; cefsn deil, safsn ek. O hem Hakmdir, hem Rahmdir. Mlknde istedii gibi tasarruf eder, evirir. Dehet aldn zaman, brahim Hakk gibi Mevl grelim neyler / Neylerse gzel eyler de, pencerelerden seyret, ilerine girme. BENC KELME Yani, hamd ve sen, medih ve minnet Ona mahsustur, Ona lyktr. Demek nimetler Onundur ve Onunhazinesinden kar. Hazine ise daimdir. te u kelime yle mjdeverip diyor ki: Ey insan! Nimetin zevlinden elem ekme. nk rahmet hazinesi tkenmez. Ve lezzetin zevlini dnp o elemden feryad etme. nk o nimet meyvesi, bir rahmet-i bnihayenin semeresidir. Aac bki ise, meyve gitse de yerine gelen var. Nimetin lezzeti iinde, o lezzetten yz derece daha ziyade lezzetli bir iltifat- rahmeti hamd ile dnp, lezzeti, birden yz derece yapabilirsin. Nasl ki, bir padiah- znn sana hediye ettii bir elma lezzeti iinde, yz, belki bin elmann lezzetinin fevkinde, bir iltifat- ahane lezzetini sana ihsas ve ihsan eder. yle de, kelimesiyle, yani hamd ve krle, yani nimetten inm hissetmekle, yani Mnimi tanmakla ve inm dnmekle, yani Onun rahmetinin iltifatn ve efkatinin tevecchn ve inmnn devamn dnmekle, nimetten bin derece daha leziz, mnev bir lezzet kapsn sana aar. ALTINCI KELME Yani, hayat veren Odur. Ve hayat rzkla idame eden de Odur. Ve levazmat- hayat da ihzar eden yine Odur. Ve hayatn li gayeleri Ona aittir ve mhim neticeleri Ona bakar; yzde doksan dokuz meyvesi Onundur. te u kelime, yle fni ve ciz beere nid eder, mjde verir ve der: Ey insan! Hayatn ar teklini omuzuna alp zahmet ekme. Hayatn fensn dnp hzne dme. Yalnz dnyev, ehemmiyetsiz meyvelerini grp, dnyaya geliinden pimanlk gsterme. Belki, o sene-i vcudundaki hayat makinesi, Hayy- Kayyma aittir. Masarf ve levazmatn O tedarik eder. Ve o hayatn pek kesretli gayeleri ve neticeleri var ve Ona aittir. Sen o gemide bir dmenci neferisin. Vazifeni gzel gr, cretini al, keyne bak. O hayat senesi ne kadar kymettar olduunu ve ne kadar gzel faideler verdiini ve o sene sahibi Ztn ne kadar Kerm ve Rahm olduunu dn, mesrur ol ve kret. Ve anla ki, vazifeni istikametle yaptn vakit, o senenin verdii btn netic, bir cihetle senin defter-i amline geer, sana bir hayat- bkiyeyi temin eder, seni ebed ihy eder. YEDNC KELME Yani, mevti veren Odur. Yani, hayat vazifesinden terhis eder, fni dnyadan yerini tebdil eder, klfet-i hizmetten zd eder. Yani, hayat- fniyeden, seni hayat- bkiyeye alr. te u kelime, ylece fni cin ve inse barr, der ki: Sizlere mjde! Mevt idam deil, hilik deil, fen deil, inkraz deil, snmek deil, rak- ebed deil, adem deil, tesadf deil, filsiz bir inidam deil. Belki, bir Fil-i Hakm-i Rahm tarafndan bir terhistir, bir tebdil-i mekndr. Saadet-i ebediye tarafna, vatan- asllerine bir sevkiyattr. Yzde doksan dokuz ahbabn mecma olan lem-i berzaha bir visal kapsdr. SEKZNC KELME Yani, btn kinatn mevcudatnda grnen ve vesile-i muhabbet olan keml ve hsn ve ihsann hadsiz bir derece fevkinde bir ceml ve keml ve ihsann sahibi ve btn mahbuplara bedel, birtek cilve-i cemli k gelen bir Mbud-u Lemyezel, bir Mahbub-u Lyezlin ezel ve ebed bir hayat- daimesi var ki, aibe-i zevl ve fendan mnezzeh ve avrz- naks ve kusurdan mberrdr. te u kelime, cin ve inse ve btn zuura ve ehl-i muhabbet ve aka iln eder ki: Sizlere mjde! Mahbuplarnzdan nihayetsiz raklarn yaralarn tedavi edip merhem sren bir Mahbub-u Bkniz var. Madem O var ve bkidir; bakalar ne olursa olsun, merak ekmeyiniz. Belki o mahbuplarda sebeb-i muhabbetiniz olan hsn ve ihsan, fazl ve keml, o Mahbub-u Bknin cilve-i ceml-i bkisinden ok perdelerden geip, gayet zayf bir glgenin glgesidir. Onlarn zevlleri sizleri incitmesin. nk onlar bir nevi yinelerdir. yinelerin deimesi, aa-i cemlin cilvesini tazeletirir, gzelletirir. Madem O var, herey var. DOKUZUNCU KELME Yani, her hayr Onun elindedir. Her yaptnz hayrat Onun defterine geer. Her ilediiniz aml-i saliha, yannda kaydedilir. te, u kelime, cin ve inse nid edip mjde veriyor. Diyor ki: Ey biareler! Mezaristana gtnz zaman, Eyvah, malmz harap olup sayimiz heb oldu. u gzel ve geni dnyadan gidip dar bir topraa girdik demeyiniz, feryad edip meyus olmaynz. nk sizin hereyiniz muhafaza ediliyor. Her ameliniz yazlmtr. Her hizmetiniz kaydedilmitir. Hizmetinizin mkftn verecek ve her hayr elinde ve her hayr yapabilecek bir Zt- Zlcell sizi celb edip yeraltnda muvakkaten durdurur, sonra huzuruna aldrr. Ne mutlu sizlere ki, hizmetinizi vevazifenizi bitirdiniz. Zahmetiniz bitti; rahata ve rahmete gidiyorsunuz. Hizmet, meakkat bitti; cret almaya gidiyorsunuz. Evet, geen baharn defter-i amlinin sahifeleri ve hidemtnn sandukalar olan tohumlar, ekirdekleri muhafaza eden ve ikinci baharda gayet aal, belki yz derece aslndan daha bereketli bir tarzda muhafaza eden, nereden Kadr-i Zlcell, elbette sizin de netic-i hayatnz yle muhafaza ediyor ve hizmetinize pek kesretli bir surette mkfat verecektir. ONUNCU KELME Yani, O Vhiddir, Ehaddir. Hereye kdirdir. Hibir ey Ona ar gelmez. Bir bahar halk etmek, bir iek kadar Ona kolaydr. Cenneti halk etmek, bir bahar kadar Ona rahattr. Her gnde, her senede, her asrda yeniden yeniye icad ettii hadsiz masnuat, nihayetsiz kudretine nihayetsiz lisanlarla ehadet ederler. te u kelime dahi yle mjde eder; der ki: Ey insan! Yaptn hizmet, ettiin ubdiyet bou bouna gitmez. Bir dr- mkfat, bir mahall-i saadet senin iin ihzar edilmitir. Senin u fni dnyana bedel, bki bir Cennet seni bekler. badet ettiin ve tandn Hlk- Zlcellin vaadine iman ve itimad et. Ona, vaadinde hulf etmek muhaldir. Kudretinde hibir cihetle noksaniyet yoktur. lerine acz mdahale edemez. Senin kk baheni halk ettii gibi, Cenneti dahi senin iin halk edebilir ve halk etmi ve sana vaad etmi. Ve vaad ettii iin, elbette seni onun iine alacak. Madem bilmahede gryoruz: Her senede, yeryznde hayvnat ve nebttn yz binden ziyade envlarn ve milletlerini keml-i intizam ve mizanla keml-i srat ve suhuletle haredip nereder. Elbette byle bir Kadr-i Zlcell, vaadini yerine getirmeye muktedirdir. Hem madem her senede, yle bir Kadr-i Mutlak, harin ve Cennetin nmunelerini binler tarzda icad ediyor. Hem madem btn semv fermanlaryla saadet-i ebediyeyi vaad edip Cenneti mjde veriyor. Hem madem btn icraat ve unt hak ve hakikattir ve sdk ve ciddiyetledir. Hem madem, srnn ehadetiyle, btn kemlt Onun nihayetsiz kemline dellet ve ehadet eder. Ve hibir cihette naks ve kusur Onda yoktur. Hem madem hulflvaad ve hilf ve kizb ve aldatmak, en irkin bir haslet ve naks ve kusurdur. Elbette ve elbette, o Kadr-i Zlcell, O Hakm-i Zlkeml, o Rahm-i Zlceml, vaadini yerine getirecek, saadet-i ebediye kapsn aacak, dem babanzn vatan- aslsi olan Cennete sizleri, ey ehl-i iman, idhal edecektir. ON BRNC KELME Yani, ticaret ve memuriyet iin, mhim vazifelerle bu dr- imtihan olan dnyaya gnderilen insanlar, ticaretlerini yapp, vazifelerini bitirip ve hizmetlerini itmam ettikten sonra, yine onlar gnderen Hlk- Zlcelllerine dnecekler ve Mevl-y Kermlerine kavuacaklar. Yani, bu dr- fniden gidip dr- bkide huzur-u Kibriyya merref olacaklar. Yani, esbab dadaasndan ve vesitin karanlk perdelerinden kurtulup, Rabb-i Rahmlerine, makarr- saltanat- ebedsinde perdesiz kavuacaklar. Dorudan doruya, herkes, kendi Hlk ve Mbudu ve Rabbi ve Seyyidi ve Mliki kim olduunu bilecek ve bulacaklar. te, u kelime, btn mjdelerin fevkinde yle mjde eder ve der ki: Ey insan! Bilir misin nereye gidiyorsun ve nereye sevk olunuyorsun? Otuz kinci Szn hirinde denildii gibi, dnyann bin sene mesudne hayat, bir saat hayatna mukbil gelmeyen Cennet hayatnn; ve o Cennet hayatnn dahi bin senesi, bir saat ryet-i cemline mukbil gelmeyen bir Ceml-i Zlcellin daire-i rahmetine ve mertebe-i huzuruna gidiyorsun. Mptel ve meftun ve mtak olduunuz mecaz mahbuplarda ve btn mevcudat- dnyeviyedeki hsn ve ceml, Onun cilve-i cemlinin ve hsn- esmsnn bir nevi glgesi; ve btn Cennet, btn letfetiyle, bir cilve-i rahmeti; ve btn itiyaklar ve muhabbetler ve incizaplar ve czibeler, bir lema-i muhabbeti olan bir Mbud-u Lemyezelin, bir Mahbub-u Lyezlin daire-i huzuruna gidiyorsunuz. Ve ziyafetgh- ebedsi olan Cennete arlyorsunuz. yle ise, kabir kapsna alayarak deil, glerek giriniz. Hem u kelime yle mjde veriyor, diyor ki: Ey insan! Fenya, ademe, hilie, zulmata, nisyana, rmeye, dalmaya ve kesrette boulmaya gittiinizi tevehhm edip dnmeyiniz. Siz fenya deil, bekya gidiyorsunuz. Ademe deil, vcud-u daimye sevk olunuyorsunuz. Zulmata deil, lem-i nura giriyorsunuz. Sahip ve Mlik-i Hakiknin tarafna gidiyorsunuz. Ve Sultan- Ezelnin payitahtna dnyorsunuz. Kesrette boulmaya deil, vahdet dairesinde teneffs edeceksiniz. Firaka deil, visale mteveccihsiniz. On Birinci Hccet-i mniye (YRM KNC SZN BRNC MAKAMI)
1
2 1. Allah insanlara misaller verir ki, dnp t alsnlar. brahim Sresi, 14:25. 2. Dnsnler diye, insanlara Biz byle misaller veriyoruz. Hair Sresi, 59:21. BR ZAMAN iki adam bir havuzda ykandlar. Fevkalde bir tesir altnda kendilerinden getiler. Gzlerini atklar vakit grdler ki, acip bir leme gtrlmler. yle bir lem ki, keml-i intizamndan bir memleket hkmnde, belki bir ehir hkmnde, belki bir saray hkmndedir. Keml-i hayretlerinden etraarna baktlar. Grdler ki, bir cihette baklsa azm bir lem grnyor; bir cihette baklsa muntazam bir memleket, bir cihette baklsa mkemmel bir ehir, dier bir cihette baklsa gayet muhteem bir lemi iine alm bir saraydr. u acaip lemde gezerek seyran ettiler. Grdler ki, bir ksm mahlklar var; bir tarz ile konuuyorlar, fakat bunlar onlarn dillerinibilmiyorlar. Yalnz, iaretlerinden anlalyor ki, mhim ilergryorlar ve ehemmiyetli vazifeler yapyorlar. O iki adamdan birisi, arkadana dedi ki: u acip lemin elbette bir mdebbiri ve u muntazam memleketin bir mliki, u mkemmel ehrin bir sahibi, u musann sarayn bir ustas vardr. Biz almalyz, onu tanmalyz. nk,anlalyor ki, bizi buraya getiren odur. Onu tanmazsak kim bize medet verecek? Dillerini bilmediimiz ve onlar bizi dinlemedikleri u ciz mahlklardan ne bekleyebiliriz? Hem koca bir lemi bir memleket suretinde, bir ehir tarznda, bir saray eklinde yapan ve batan baa hrika eylerle dolduran ve mzeyyentn envyla tezyin eden ve ibretnm mucizatlarla donatan bir zat, elbette bizden ve buraya gelenlerden bir istediivardr. Onu tanmalyz. Hem ne istediini bilmekliimiz lzmdr. teki adam dedi: nanmam, byle bahsettiin gibi bir zat bulunsun ve btn bu lemi tek bayla idare etsin. Arkada cevaben dedi ki: Bunu tanmazsak, lkayt kalsak, menfaati hi yok. Zarar olsa pek azmdir. Eer tanmasna alsak, meakkati pek haftir; menfaati olursa pek azmdir. Onun iin, ona kar lkayt kalmak hi kr- akl deildir. O serseri adam dedi: Ben btn rahatm, keymi, onu dnmemektegryorum. Hem byle aklma smayan eylerle uramayacam. Btn bu iler, tesadf ve karma kark ilerdir; kendi kendine dnyor. Benim neme lzm? Akll arkada ona dedi: Senin bu temerrdn beni de, belki oklar da belya atacaktr. Bir edepsizin yznden, bazan olur ki, bir memleket harap olur. Yine o serseri dnp dedi ki: Ya katiyen bana ispat et ki, bu koca memleketin tek bir mliki, tek bir snii vardr. Yahut bana ilime. Cevaben, arkada dedi: Madem inadn divanelik derecesine km; o inadnla bizi ve belki memleketi bir kahra giriftar edeceksin. Ben de sana On ki Burhan ile gstereceim ki, bir saray gibi u lemin, bir ehir gibi umemleketin tek bir ustas vardr. Ve o usta, hereyi idare eden yalnzodur. Hibir cihetle noksaniyeti yoktur. Bize grnmeyen o usta, bizi ve hereyi grr ve szlerini iitir. Btn ileri mucize ve hrikadr. Btn bu grdmz ve dillerini bilmediimiz u mahlklar onun memurlardr. BRNC BURHAN Gel, her tarafa bak, hereye dikkat et. Btn bu iler iinde gizli bir el iliyor. nk, bak, bir dirhem HAYE-1 kadar kuvveti olmayan, bir ekirdek kklnde birey, binler batman yk kaldryor. Zerre kadar uuru HAYE-2 olmayan, gayet hakmne iler gryor. Haiye-1 Aalar balarnda tayan ekirdeklere iarettir. Haiye-2 Kendi kendine ykselmeyen ve meyvelerin skletine dayanmayan zm ubuklar gibi nzenin nebttn, baka aalara ltif eller atp sarmalarna ve onlara yklenmelerine iarettir. Demek bunlar kendi kendilerine ilemiyorlar. Onlar ilettiren gizli bir kudret sahibi vardr. Eer kendi bana olsa, btn batan baa bu grdmz memlekette her i mucize, herey mucizekr bir hrika olmak lzm gelir. Bu ise bir safsatadr. KNC BURHAN Gel, btn bu ovalar, bu meydanlar, bu menzilleri sslendiren eyler stnde dikkat et. Herbirisinde o gizli zattan haber veren iler var. Adeta herbiri birer turra, birer sikke gibi, o gayb zattan haber veriyorlar. te, gznn nnde, bak, bir dirhem pamuktan HAYE-1 ne yapyor: Bak, ka top uha ve patiska ve iekli kuma kt. Bak, ondan ne kadar ekerlemeler, yuvarlaktatl kfteler yaplyor ki, bizim gibi binler adam giyse ve yese k gelir. Hem de bak, bu demiri, topra, suyu, kmr, bakr, gm, altn gayb avucuna ald, bir et paras HAYE-2 yapt. Bak, gr! te, ey aklsz adam, bu iler yle bir zta mahsustur ki, btn bu memleket, btn eczasyla onun mucize-i kuvveti altnda duruyor, her arzusuna rm oluyor. Haiye-1 Tohuma iarettir. Mesel, zerre gibi bir afyon bzr, bir dirhem gibi bir zerdali nvat, bir kavun ekirdei, nasl uhadan daha gzel dokunmu yapraklar, patiskadan daha beyaz ve sar iekler, ekerlemeden daha tatl ve kftelerden ve konserve kutularndan daha ltif, daha leziz, daha irin meyveleri hazine-i rahmetten getiriyorlar, bize takdim ediyorlar. Haiye-2 Unsurlardan cism-i hayvanyi halk ve nutfeden zhayat icad etmeye iarettir. NC BURHAN Gel, bu mteharrik antika HAYE-1 sanatlarna bak. Herbirisi yle bir tarzda yaplm; adeta bu koca sarayn bir kk nshasdr. Btn bu sarayda ne varsa, o kck mteharrik makinelerde bulunuyor. Haiye-1 Hayvanlara ve insanlara iarettir. Zira hayvan, u lemin kk bir hristesi; ve mahiyet-i insaniye, u kinatn bir misal-i musaar olduundan, adeta lemde ne varsa insanda nmunesi vardr. Hi mmkn mdr ki, bu sarayn ustasndan baka birisi gelip, bu acip saray kk bir makinede derc etsin? Hem hi mmkn mdr ki, bir kutu kadar bir makine, btn bir lemi iine ald halde, tesadf veyahut abes bir i, iinde bulunsun? Demek, btn gzn grd ne kadar antika makineler var, o gizli ztn birer sikkesi hkmndedirler. Belki birer delll, birer ilnnme hkmndedirler. Lisan- hlleriyle derler ki: Biz yle bir ztn sanatyz ki, btn bu lemimizi, bizi yapt ve suhuletle icad ettii gibi kolaylkla yapabilir bir zattr. DRDNC BURHAN Ey muannid arkada! Gel, sana daha acibini gstereceim. Bak, bu memlekette btn bu iler, bu eyler deiti, deiiyor. Bir halette durmuyor. Dikkat et ki, bu grdmz cmid cisimler, hissiz kutular, birer hkim-i mutlak suretini aldlar. Adeta herbir ey btn eyaya hkmediyor. te, bu yanmzdaki bu makineye bak. HAYE-1 Gya emrediyor; ite, onun tezyinatna ve ilemesine lzm levazmat ve maddeler, uzak yerlerden koup geliyorlar. te, oraya bak: O uursuz cisim HAYE-2 gya bir iaret ediyor; en byk bir cismi kendine hizmetkr ediyor, kendi ilerinde altryor. Daha baka eyleri bunlara kyas et. Adeta herbir ey, btn bu lemdeki hilkatleri musahhar ediyor. Eer o gizli zt kabul etmezsen, btn bu memleketteki tanda, topranda, hayvannda, insana benzer mahlklarda, o ztn btn hnerlerini, sanatlarn, kemltlarn, birer birer o eylere vereceksin. te, akln uzak grd birtek muciznm ztn bedeline, milyarlar onun gibi muciznm, hem birbirine zt, hem birbirine misil, hem birbiri iinde bulunsun, bu intizam bozulmasn, ortal kartrmasnlar. Halbuki bu koca memlekette ikiparmak karsa, kartrr. nk bir kyde iki mdr, bir ehirde ikivali, bir memlekette iki padiah bulunsa, kartrr. Nerede kald, hadsiz hkim-i mutlak beraber bulunsun! Haiye-1 Makine, meyvedaraalara iarettir. nk yzer tezghlar, fabrikalar incecik dallarnda tayor gibi, hayretnm yapraklar, iekleri, meyveleri dokuyor, sslendiriyor, piiriyor, bizlere uzatyor. Halbuki am ve katran gibi muhteem aalar kuru bir tata tezghn atm, alp duruyorlar. Haiye-2 Hububata, tohumlara, sineklerin tohumcuklarna iarettir. Mesel, bir sinek, birkaraaacn yapranda yumurtasn brakr. Birden, o koca karaaa,yapraklarn o yumurtalara bir rahm- mder, bir beik, bal gibi bir gda ile dolu bir mahzene eviriyor. Adeta o meyvesiz aa, o surette zruh meyveler veriyor. BENC BURHAN Ey vesveseli arkada! Gel, bu azm sarayn naklarna dikkat et. Ve btn bu ehrin ziynetlerine bak. Ve btn bu memleketin tanzimatn gr. Ve btn bu lemin sanatlarn tefekkr et. te, bak: Eer nihayetsiz mucizeleri ve hnerleri olan gizli bir ztn kalemi ilemezse, bu naklar sair uursuz sebeplere, kr tesadfe, sar tabiata verilse, o vakit, ya bu memleketin herbir ta, herbir otu yle muciznm nakk, yle bir harikulde ktip olmas lzm gelir ki, bir harfte bin kitab yazabilsin, bir naktamilyonlar sanat derc edebilsin. nk, bak bu talardaki naka: HAYE-1 Herbirisinde btn sarayn naklar var, btn ehrin tanzimat kanunlar var, btn memleketin tekilt programlar var. Demek bu naklar yapmak, btn memleketi yapmakkadar hrikadr. yle ise, herbir nak, herbir sanat, o gizli ztnbir ilnnmesidir, bir htemidir. Haiye-1 ecere-i hilkatin meyvesi olan insana ve kendi aacnn programn ve hristesini tayan meyveye iarettir. Zira, kalem-i kudret, lemin kitab- kebirinde ne yazmsa, icmlini mahiyet-i insaniyede yazmtr. Kalem-i kader, da gibi bir aata ne yazmsa, trnak gibi meyvesinde dahi derc etmitir. Madem bir harf, ktibini gstermeksizin olmaz. Sanatl bir nak, nakkn bildirmemek olmaz. Nasl olur ki, bir harfte koca bir kitab yazan, bir nakta bin nak nakeden nakk, kendi kitabyla ve nakyla bilinmesin? ALTINCI BURHAN Gel, bu geni ovaya kacaz. HAYE-1 te, o ova iinde yksek bir da var. stne kacaz, t btnetraf grlsn. Hem hereyi yaknlatracak gzel drbnleri de beraber alacaz. nk bu acip memlekette acip iler oluyor. Her saatte, hi aklmza gelmeyen iler oluyor. Haiye-1 Bahar ve yaz mevsiminde zeminin yzne iarettir. Zira yz binler muhtelif mahlkatn taifeleri birbiri iinde beraber icad edilir, r-yi zeminde yazlr. Galatsz, kusursuz, keml-i intizamla deitirilir. Binler sofra-i Rahmn alr, kaldrlr, taze taze gelir. Herbir aa birer tablac, herbir bostan birer kazan hkmne geer. te, bak: Bu dalar ve ovalar ve ehirler, birden deiiyor. Hem nasldeiiyor! yle bir tarzda ki, milyonlarla birbiri iinde iler, gayet muntazam surette deiiyor. Adeta milyonlar mtenevvi kumalar birbiri iinde beraber dokunuyor gibi, pek acip tahavvlt oluyor. Bak, o kadar nsiyet ettiimiz ve tandmz iekli miekli eyler kayboldular. Muntazaman yerlerine ve mahiyete onlara benzer, fakat surete ayr, bakalar geldiler. Adeta u ova, dalar birer sahife; yzbinlerle ayr ayr kitaplar iinde yazlyor. Hem hatasz, noksanszolarak yazlyor. te, bu iler yz derece muhaldir ki kendi kendine olsun. Evet, nihayet derecede sanatl, dikkatli u iler, kendi kendine olmak bin derece muhaldir ki, kendilerinden ziyade, sanatkrlarn gsteriyorlar. Hem bunlar ileyici, yle muciznm bir zattr ki, hibir i ona ar gelmez. Bin kitap yazmak, bir harf kadar ona kolay gelir. Bununla beraber, her tarafa bak ki, hem yle bir hikmetle hereyi yerli yerine koyuyor; ve yle mkrimne, herkese lyk olduklar ltuar yapyor; hem yle ihsanperverne umum perdeler ve kaplar ayor ki, herkesin arzularn tatmin ediyor. Hemyle sehvetperverne sofralar kuruyor ki, btn bu memleketinhalklarna, hayvanlarna, herbir taifesine has ve lyk, belki herbir ferdine mahsus ismiyle ve resmiyle bir tabla-i nimet veriliyor. te, dnyada bundan muhal birey var m ki, bu grdmz iler iinde tesadf iler bulunsun; veya abes ve faidesiz olsun; veya mteaddit eller karsn; veya ustas hereye muktedir olmasn; veya herey ona musahhar olmasn? te, ey arkada, haddin varsa buna kar bir bahane bul! YEDNC BURHAN Ey arkada, gel. imdi bu cziyt brakp, saray eklindeki bu acip lemin eczalarnn birbirine kar olan vaziyetlerine dikkat edeceiz. te, bak: Bu lemde o derece intizamla kll iler yaplyor ve umum inklaplar oluyor ki, adeta btn bu saraydaki mevcut talar, topraklar, aalar, herbir ey, birer fil-i muhtar gibi btn bu lemin nizmt- klliyesini gzetip ona gre tevk-i hareket ediyor. Birbirinden en uzak eyler birbirinin imdadna kouyor. te, bak: Gaipten acip bir kale HAYE-1 kp geliyor. Merkepleri aalara, nebatlara, dalara benzerler. Balarnda birer tabla-i erzak tayorlar. te, bak, bu tarafta bekleyen muhtelif hayvanatn erzaklarn getiriyorlar. Hem de bak, bu kubbede o azm elektrik lmbas, HAYE-2 onlara k verdii gibi, btn taamlarn yle gzel piiriyor! Yalnz, piirilecek taamlar, bir dest-i gayb tarafndan birer ipe taklp HAYE-3 ona kar tutuluyor. Bu tarafa da bak: Bu biare, zayf, nahif, kuvvetsiz hayvancklarnasl onlarn ba nnde, ltif gda ile dolu iki tulumback HAYE-4 taklm. ki eme gibi, yalnz o kuvvetsiz mahlk, onu azna yaptrmas kdir. Haiye-1 Umum hayvanatn erzakn tayan nebatat ve ecar kaleleridir. Haiye-2 O azm elektrik lmbas, gnee iarettir. Haiye-3 p ve ipe taklan taam ise, aacn ince dallar ve leziz meyveleridir. Haiye-4 ki tulumback ise, validelerin memelerine iarettir. Elhasl: Btn bu lemin btn eyas, birbirine bakar gibi, birbirine yardm eder. Birbirini grr gibi, birbirine el ele verir. Birbirinin iini tekmil iin, birbirine omuz omuza veriyor, bel bele verip beraber alyorlar. Hereyi buna kyas et; tdt ile bitmez. te, btn bu haller, iki kere iki drt eder derecesinde kat gsterir ki, u saray- acibin ustasna, yani u garip lemin sahibine herey musahhardr. Herey onun hesabna alr. Herey ona bir emirber nefer hkmndedir. Herey Onun kuvvetiyle dner. Herey Onun emriyle hareket eder. Herey onun hikmetiyle tanzim olunur. Herey onun keremiyle muavenet eder. Herey onun merhametiyle bakasnn imdadna koar, yani koturulur. Ey arkada, haddin varsa buna kar bir sz syle! SEKZNC BURHAN Gel, ey nefsim gibi kendini kl zanneden aklsz arkada! u saray- muhteemin sahibini tanmak istemiyorsun. Halbuki herey onu gsteriyor, ona iaret ediyor, ona ehadet ediyor. Btn bu eylerin ehadetini nasl tekzip ediyorsun? yle ise bu saray da inkr et ve lem yok, memleket yokde ve kendini de inkr et, ortadan k. Yahut akln bana al, benidinle. te, bak: u saray iinde bulunan ve memleketi ihata eden yeknesak unsurlar, madenler var. HAYE-1 deta, memleketten kan herey o maddelerden yaplyor. Haiye-1 Unsurlar, madenler ise, pek ok muntazam vazifeleri bulunan ve izn-i Rabbn ile her muhtacn imdadna koan ve emr-i lh ile herbir yere giren, medet veren ve hayatn levazmatn yetitiren ve zhayat emziren ve masnut- lhiyenin nescine, nakna mene ve mvellid ve beik olan hava, su, ziya, toprak unsurlarna iarettir. Demek o maddeler kimin mlk ise, btn ondan yaplan eyler de onundur. Tarla kimin ise, mahsult da onundur. Deniz kimin ise, iindekiler de onundur. Hem bak: Bu dokunan eyler, bu nescolunan mnakk kumalar, birtek maddeden yaplyor. O maddeyi getiren, ihzar eden ve ip haline getiren, elbette, bilbedhe, birdir. nk o i itirak kabul etmez. yle ise, btn nescolunan sanatl eyler ona mahsustur. Hem de bak: Bu dokunan, yaplan eylerin herbir cinsi btn memleketin hertarafnda bulunuyor, btn ebna-yi cinsleriyle yle intiar etmi,beraber olarak, birbiri iinde, bir tarzda, bir anda yaplyor, nescediliyor. Demek birtek ztn iidir; birtek emirle hareket ediyor. Yoksa, byle bir anda, bir tarzda, bir keyyette, bir heyette ittifak ve muvafakat muhaldir. yle ise, bu sanatl eylerin herbirisi, o gizli ztn bir ilnnmesi hkmnde, onu gsteriyor. Gya herbir iekli kuma, herbir sanatl makine, herbir tatl lokma, o muciznm ztn birer sikkesi, birer htemi, birer nian, birer turras hkmnde, lisan- hal ile herbirisi der: Ben kimin sanatym; bulunduum sandklar ve dkknlar da onun mlkdr. Ve herbir nak der: Beni kim dokuduysa, bulunduum top da onundokumasdr. Herbir tatl lokma der: Beni kim yapyor, piiriyorsa,bulunduum kazan dahi onundur. Herbir makine der: Beni kim yapmsa,memlekette intiar eden btn emsalimi de o yapyor. Ve btn memleketin her tarafnda bizi yetitiren odur. Demek memleketin mliki de odur. yle ise, btn bu memlekete, bu saraya mlik kimse, o bize mlik olabilir. Mesel, nasl mrye mahsus tek bir palaska veyahut birtek dmeye mlik olmak iin, onlar yapan btn fabrikalara mlik olmak lzmdr ki, onlara hakik mlik olsun. Yoksa, o boboaz babozuktan, Mr maldr diye elinden alnp tecziye edilir. Elhasl: Nasl bu memleketin ansr, memlekete muhit birer maddedir. Onlarn mliki de btn memlekete mlik birtek zat olabilir. yle de, btn memlekette intiar eden sanatlar, birbirine benzedii ve birtek sikke izhar ettikleri iin, btn memleket yznde intiar eden masnular, herbir eye hkmeden tek bir ztn sanatlar olduunu gsteriyorlar. te, ey arkada! Madem u memlekette, yani u saray- muhteemde bir birlik almeti vardr, bir vahdet sikkesi var. nk bir ksm eyler, bir iken, ihtas var. Bir ksm mteaddit ise, fakat birbirine benzedii ve her tarafta bulunduu iin bir vahdet-i neviye gsteriyor. Vahdet ise bir vhidi gsterir. Demek, ustas da, mliki de, sahibi de, snii de bir olmak lzm gelir. Bununla beraber, sen buna dikkat et ki, bir perde-i gaybdan kalnca bir ip kyor. HAYE-1 Bak, sonra binler ipler ondan uzanm. Herbir ipin bana bak: Birer elmas, birer nian, birer ihsan, birer hediye taklm. Herkese gre birer hediye veriyor. Acaba bilir misin ki, byle garip bir gayb perdesinden byle acip ihsnt, hedyy u mahlklara uzatan zt tanmamak, ona teekkr etmemek ne kadar divanece bir harekettir? nk, onu tanmazsan, bilmecburiye diyeceksin ki, Bu ipler, ularndaki elmaslar, sair hediyeleri kendileri yapyorlar, veriyorlar. O vakit her ipe birpadiahlk mnsn vermek lzm gelir. Halbuki, gzmzn nnde bir dest-i gayb o ipleri dahi yapp o hedyy onlara takyor. Demek, btn bu sarayda herey, kendi nefsinden ziyade, o muciznm zt gsteriyor. Onu tanmazsan, btn bu eyleri inkr etmekle, hayvandan yz derece aa deceksin. Haiye-1 Kalnca bir ip, meyvedar aaca; binler ipler ise, dallarna; ve ipler bandaki elmas, nian, ihsan, hediyeler ise, ieklerin aksmna ve meyvelerin envna iarettir. DOKUZUNCU BURHAN Gel, ey muhakemesiz arkada! Sen u sarayn sahibini tanmyorsun ve tanmak da istemiyorsun. nk istibd ediyorsun. Onun acip sanatlarn ve hltn akla stramadndan, inkra sapyorsun. Halbuki, asl istibd, asl mklt ve hakik subetler ve dehetli klfetler, onu tanmamaktadr. nk onu tansak, btn bu saray, bu lem, birtekey gibi kolay gelir, rahat olur, bu ortadaki ucuzluk ve mebzliyete medar olur. Eer tanmazsak ve o olmazsa, o vakit herbir ey, btn bu saray kadar mkltl olur. nk herey bu saray kadar sanatldr. O vakit ne ucuzluk ve ne de mebzliyet kalr. Belki bu grdmz eylerin birisi, deil elimize, hi kimsenin eline gemezdi. Sen yalnz u ipe taklan tatl konserve kutusuna bak. HAYE-1 Eer onun gizli matbaha-i muciznmsndan kmasayd, imdi krk parayla aldmz halde, yz liraya alamazdk. Haiye-1 Konserve kutusu, kudret konserveleri olan kavun, karpuz, nar, st kutusu hindistan cevizi gibi rahmet hediyelerine iarettir. Evet, btn istibd, mklt, subet, helket, belki muhliyet, onu tanmamaktadr. nk, nasl bir aaca, bir kkte, bir kanunla, bir merkezde hayat veriliyor; binler meyvelerin teekkl, bir meyve gibi suhulet peyd eder. Eer o aacn meyveleri ayr ayrmerkeze ve kke, ayr ayr kanunla raptedilse, herbir meyve btn aakadar mkltl olur. Hem nasl btn ordunun tehizat bir merkezde, bir kanunla, bir fabrikadan ksa, kemiyete bir neferin tehizat kadar kolaylar. Eer herbir neferin ayr ayr yerlerde tehizat yaplsa, alnsa, herbir neferin tehizat iin, btn ordunun tehizatna lzm fabrikalar bulunmas lzmdr. Aynen bu iki misal gibi, u muntazam sarayda, u mkemmel ehirde, u mterakk memlekette, u muhteem lemde btn bu eylerin icad birtek zta verildii vakit, o kadar kolay olur, o kadar hiffet peyd eder ki, grdmz nihayetsiz ucuzlua ve mebzliyete ve sehvete sebebiyet verir. Yoksa herey o kadar pahal, o kadar mkltl olacak ki, dnya verilse birisi elde edilemez. ONUNCU BURHAN Gel, ey bir para insafa gelmi arkada! On be gndr HAYE-1 biz buradayz. Eer u lemin nizamlarn bilmezsek, padiahn tanmazsak, cezaya mstehak oluruz. zrmz kalmad. Zira, on be gn, gya bize mhlet verilmi gibi, bize ilimiyorlar. Elbette biz babo deiliz. Bu derece nazik sanatl, mizanl, letfetli, ibretli masnular iinde hayvan gibi gezip bozamayz. Bize bozdurmazlar. u memleketin hametli mlikinin elbette cezas da dehetlidir. O zat ne kadar kudretli, hametli bir zat olduunu ununla anlaynz ki, u koca lemi bir saray gibi tanzim ediyor, bir dolap gibi eviriyor. u byk memleketi, bir hane gibi, hibir ey noksan brakmayarak idare ediyor. te, bak: Vakit be vakit, bir kab doldurup boaltmak gibi, u saray, u memleketi, u ehri, keml-i intizamla doldurup keml-i hikmetle boalttryor. Bir sofray da kaldrp indirmek gibi, koca memleketi batan baa eit eit sofralar, HAYE-2 bir dest-i gayb tarafndan kaldrr, indirir tarznda, mtenevvi yemekleri srayla getirip onu kaldrp bakasn getirir. Sen de gryorsun ve akln varsa anlarsn ki, o dehetli hamet iinde, hadsiz sehvetli bir kerem var. Haiye-1 On be gn, sinn-i teklif olan on be seneye iarettir. Haiye-2 Sofralar ise, yazda zeminin yzne iarettir ki, yzer taze taze ve ayr ayr olarak matbaha-i rahmetten kan Rahmn sofralar serilir, deiirler. Herbir bostan bir kazan, herbir aa bir tablacdr. Hem de bak ki, o gayb ztn saltanatna, birliine btn bu eyler ehadet ettii gibi; yle de, kale kale arkasndan gelip geen, o hakik perde perde arkasndan alp kapanan bu inklplar, bu tahavvltlar, o ztn devamna, beksna ehadet eder. nk zevl bulan eya ile beraber, esbablar dahi kayboluyor. Halbuki, onlarn arkasndan, onlara isnad ettiimiz eyler tekrar oluyor. Demek o eserler onlarn deilmi, belki zevlsiz birinin eserleriymi. Nasl ki bir rman kabarcklar gidiyor;arkasndan gelen kabarcklar, gidenler gibi parladndan anlalyorki, onlar parlattran, daim ve yksek bir k sahibidir. yle de, builerin sratle deimesi, arkalarndan gelenlerin ayn renk almasgsteriyor ki, zevlsiz, daim birtek ztn cilveleridir, naklardr, yineleridir, sanatlardr. ON BRNC BURHAN Gel, ey arkada! imdi sana, gemi olan on burhan kuvvetinde kat bir burhan daha gstereceim. Gel, bir gemiye bineceiz; HAYE-1 u uzakta bir cezire var, oraya gideceiz. nk bu tlsml lemin anahtarlar orada olacak. Hem herkes o cezireye bakyor, oradan bireyler bekliyor, oradan emir alyorlar. te, bak, gidiyoruz. imdi u cezireye ktk. Bak, pek byk bir itima var. u memleketin btn bykleri buraya toplanm gibi, mhim ihtifal grnyor. yi dikkat et. Bu cemiyet-i azmenin bir reisi var. Gel, daha yakn gideceiz. O reisi tanmalyz. te, bak, ne kadar parlak ve binden HAYE-2 ziyade nianlar var. Ne kadar kuvvetli sylyor, ne kadar tatl bir sohbet ediyor! u on be gn zarfnda bunlarn dediklerini ben bir para rendim; sen de benden ren. Bak, o zat, u memleketin muciznm sultanndan bahsediyor. O sultan- zan beni sizlere gnderdiini sylyor. Bak, yle hrikalar gsteriyor; phe brakmyor ki, bu zat o padiahn bir memur-u mahsusudur. Haiye-1 Gemi tarihe ve cezire ise Asr- Saadete iarettir. u asrn zulmatl sahilinde mimsiz medeniyetin giydirdii libastan soyunup, zamann denizine girip, tarih ve siyer senesine binip, Asr- Saadet ceziresine ve Ceziretl-Arab meydanna kp, Fahr-i lemi (a.s.m.) i banda ziyaret etmekle biliriz ki, o zat o kadar parlak bir burhan- tevhiddir ki, zeminin batan baa yzn ve zamann gemi ve gelecek iki yzn klandrm, kfr ve dallet zulmtn datmtr. Haiye-2 Bin nian ise, ehl-i tahkik yannda bine bli olan mucizt- Ahmediyedir (a.s.m.). Sen dikkat et ki, bu ztn syledii sz, deil yalnz u ceziredeki mahlklar dinliyorlar; belki harikulde suretinde btn memlekete iittiriyor. nk, uzaktan uzaa herkes, buradaki nutkunu iitmeye alyor. Deil yalnz insanlar dinliyor; belki hayvanlar da, hatt bak, dalar da onun getirdii emirlerini dinliyorlar ki,yerlerinden kmldanyorlar. u aalar, iaret ettii yere gidiyorlar.Nerede istese su karyor. Hatt parman da bir b- kevser memesi gibi yapar; ondan b- hayat iiriyor. Bak, u sarayn kubbe-i lisinde mhim lmba, HAYE-1 onun iaretiyle, bir iken ikileiyor. Demek, bu memleket btn mevcudatyla onun memuriyetini tanyor. Onu gayb bir zt- muciznmnn en has ve doru bir tercmandr, bir delll- saltanat ve tlsmnn keaf ve evmirinin tebliine emin bir elisi olduunu biliyor gibi, onu dinleyip itaat ediyorlar. te, bu ztn her syledii sz, etrafndaki btn akl banda olanlar,Evet, evet, dorudur derler, tasdik ederler. Belki u memlekettedalar, aalar, btn memleketleri klandran byk nur lmbas, HAYE-2 o ztn iaret ve emirlerine ba emesiyle Evet, evet, her dediin dorudur derler. te, ey sersem arkada! u padiahn hazine-i hassasna mahsus bin nian tayan u nuran ve muhteem ve pek cidd ztn btn kuvvetiyle, btn memleketin ileri gelenlerinin taht- tasdikinde bahsettii bir zt- muciznmdan ve zikrettii evsfndan ve tebli ettii evmirinde hibir vech ile hilf ve hile bulunabilir mi? Bunda hilf- hakikat kabilse, u saray, u lmbalar, u cemaati, hem vcutlarn, hem hakikatlerini tekzip etmek lzm gelir. Eer haddin varsa, buna kar itiraz parman uzat, gr: Nasl parman burhan kuvvetiyle krlp senin gzne sokulacak! Haiye-1 Mhim lmba, kamerdir ki, onun iaretiyle iki para olmu. Yani, Mevln Cmnin dedii gibi, Hi yaz yazmayan o mm zat, parmak kalemiyle sahife-i semvde bir elif yazm; bir krk iki elli yapm. Yani, aktan evvel, krk olan mime benzer; aktan sonra iki hill oldu, elliden ibaret olan iki nuna benzedi. Haiye-2 Byk bir nur lmbas, gnetir ki, arzn arktan geri dnmesiyle yeniden gnein grnmesi, kucanda Peygamberin (a.s.m.) yatmasyla ikindi namazn klmayan mam- Ali (r.a.) o mucizeye binaen ikindi namazn eden klm. ON KNC BURHAN Gel, ey bir para akl bana gelen birader! Btn on bir burhan kuvvetinde bir burhan daha gstereceim. te, bak: Yukardan inen ve herkes ona hayretinden veya hrmetinden keml-i dikkatle bakan, u nuran fermana HAYE-1 bak. O bin nianl zat, onun yanna durmu, o fermann melini umuma beyan ediyor. Haiye-1 Nuran ferman Kurna ve stndeki turra ise iczna iarettir. te, u fermann slplar yle bir tarzda parlyor ki, herkesin nazar- istihsann celb ediyor. Ve yle cidd, ehemmiyetli meseleleri zikrediyor ki,herkes kulak vermeye mecbur oluyor. nk btn bu memleketi idare edenve bu saray yapan ve bu acaibi izhar eden ztn untn, ef lini, evmirini, evsfn birer birer beyan ediyor. O fermann heyet-i umumiyesinde bir turra-i zam olduu gibi, bak, herbir satrnda, herbir cmlesinde taklit edilmez bir turra olduu misill, ifade ettii mnlar, hakikatler, emirler, hikmetler stnde dahi o zta mahsus birer mnev htem hkmnde ona has bir tarz grnyor. Elhasl, o ferman- zam, gne gibi o zt- zam gsterir; kr olmayan grr. te, ey arkada! Akln bana gelmise, bu kadar k... Eer bir szn varsa imdi syle. O inat adam cevaben dedi ki: Ben senin bu burhanlarna kar yalnz derim: Elhamd lillh, inandm. Hem gne gibi parlak ve gndz gibi aydn bir tarzda inandm ki, u memleketin tek bir mlik-i zlkemli, u lemin tek bir sahib-i zlcelli, u sarayn tek bir sni-i zlcemli bulunduunu kabul ettim. Allah senden raz olsun ki, beni eski inadmdan ve divaneliimden kurtardn. Getirdiin burhanlarn herbirisi tek bayla bu hakikati gstermeye k idi. Fakat herbir burhan geldike, daha revnaktar, daha irin, daha ho, daha nuran, daha gzel marifet tabakalar, tanmak perdeleri, muhabbet pencereleri ald iin bekledim, dinledim. Tevhidin hakikat-i uzmsna ve ment billh imanna iaret eden hikye-i temsiliye tamam oldu. Fazl- Rahmn, feyz-i Kurn, nur-u iman sayesinde, tevhid-i hakiknin gneinden, hikye-i temsiliyedeki On ki Burhana mukabil, On ki Lema ile bir Mukaddimeyi gstereceiz.
1 1. Baar ve doruyu bulma ancak Allahtandr.
1
2
3 1. Her trl noksan sfatlardan yce olan Allahn adyla. 2. Hibir ey yoktur ki Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi, 17:44. 3. Allahn selm, rahmeti ve bereketi zerinize olsun. u kinat semasnn gurubu olmayan mnev gnei olan Kurn- Kerim; u mevcudat kitab- kebirinin yt- tekvniyesini okutturmak, mahiyetini gstermek iin ualar hkmnde olan envarn nerediyor. Ukul- beeri tenvir ile srat- mstakimi gsteriyor. Beeriyet leminde her fert, hilkatindeki makasd ve ftratndaki metlibi ve istikametindeki gayesini, o hidayet gneinin nuru ile grr, anlar ve bilir. O hidayet nurunun tecellisine mazhar olanlar, kalb kabiliyeti nisbetinde ona yinedarlk ederek kurbiyet kesbeder. Eya ve hayatn mahiyeti o nur ile tezahr ederek, ancak o nur ile grlr, anlalr ve bilinir. ems-i Ezeliyenin mnevi hidayet nurlarn temsil eden Kurn- Kerm, kalb gzyle hak ve hakikati grmeyi temin eder. Onun iin, onun nurundan uzakta kalanlar, zulmatta kalrlar. Zira herey nur ile grlr, anlalr ve bilinir. te u kitab- kebirin mnev ve sermed gnei olan Kurn- Kermin nur-u tecellsine bu asrmzda Nur ismiyle msemm olan Risale-i Nurun ahs- mnevisi mazhar olmutur. O Nurlar ki, zulmattan ayrlmak istemeyen yarasa tabiatl, gaet uykusuyla gndzn gece yapan sefahet-perest, akl gzne inmi, zulmatta kalarak gz grmez olanlara ve yolunu aranlara kar projeksiyon gibi nurlarn iman hakikatlerine tevcih ederek srat- mstakmi bsbtn kr olmayanlara gsteriyor. Nur topuzunu ehl-i kfr ve mnkirlerin bana vurup Ya akln bandan kar at hayvan ol, yahut da akln bana alarak insan ol! diyor. lim bir nevi nur olduuna gre, Risale-i Nurun ilme olan en derin vukufunu gsterecek bir-iki deliline ksa iaret ederiz. Evvel: unu hatrlamalyz ki: Risale-i Nur, baka kitaplar deil, belkiyalnz Kurn- Kermi stad olarak tanmas ve ona hizmet etmesiitibaryla; makbuliyeti hakknda bizim bu mevzuda sz sylememize hcet brakmyor. Biz, ancak ilim erbab mabeyninde Risale-i Nurun deerini tebrz ettirmek iin ilveten deriz ki: Risale-i Nur, imdiye kadar hibir ilim adamnn tam bir vuzuhla ispat edemedii en mulk meseleleri, gayet basit bir ekilde, en mi avam tabakasndan tut, t en li havas tabakasna kadar herkesin istidad nisbetinde anlayabilecei bir tarzda, phesiz ikna edici ve yakin bir ekilde izah ve ispat etmesidir. Bu hususiyet hemen hemen hibir ilim adamnn eserinde yoktur. kincisi: Btn Nur eserleri Kurn- Kermin bir ksm yetlerinin hakiki tefsiri olup, onun mnevi icznn lemalar olduunu her hususta gstermesidir. ncs: nsanlarn en derin ihtiyalarna kat delil ve burhanlarla ilm mahiyette cevap vermesidir. Mesel, Vcibl-Vcudun varl ve hiret ve sair imn rknlerini, bir zerrenin lisan- hal ve kl suretinde tercmanln yaparak ispat etmesi. En mehur slm feylesoarndan bn-i Sina, Farb, bn-i Rd bu mesleklerde btn mevcudat delil olarak gsterdikleri halde, Risale-i Nur, o hakikatleri aynen bir zerre veya bir ekirdek lisanyla ispat ediyor. Eer Risale-i Nurun ilm kudretini imdi onlara gstermek mmkn olsayd, onlar hemen diz kp Risale-i Nurdan ders alacaklard. Drdncs: Risale-i Nur, insann senelerce uraarak elde edemeyecei bilgileri, komprime hlsalar nevinden ksa bir zamanda temin etmesidir. Beincisi: Risale-i Nur, ilmin esas gayesi olan rza-y lhyi tahsile sebep olmas ve dnya menfaatine ilmi hibir cihetle let etmeyerek tam mnsyla insaniyete hizmet gibi en ulv vazifeyi temsil etmesidir. Altncs: Risale-i Nur, kuvvetli ve kuds ve imn bir tefekkr semeresi olup btn mevcudatn lisan- hal ve kl suretinde tercmanln yapar. Ayn zamanda imn hakikatlerini ilmelyakn ve aynelyakn ve hakkalyakn derecelerinde inkiaf ettirir. Yedincisi: Risale-i Nur, btn ilimleri cmi oluudur. Adeta ilim iplikleriyle dokunmu mzeyyen kuma gibidir. Ve imdiye kadar hibir ilim erbab tarafndan sylenmemi ve her ilme olan en derin vukufunu tebarz ettiren vecizeler mecmuasdr. Misal olarak birkan zikrederek, heyet-i mecmuas hakknda bir kir edinmek isteyenlere Risale-i Nur bahrine mracaat etmesini tavsiye ederiz. 1. Sivrisinein gzn halk eden, gnei dahi o halk etmitir. 2. Bir kelebein midesini tanzim eden, Manzume-i emsiyeyi dahi o tanzim etmitir. 3. Bir zerreyi icad etmek iin, btn kinat icad edecek bir kudret-i gayr- mtenah lzmdr. Zira u kitab- kebr-i kinatn herbir harnin, bhusus zhayat herbir harnin, herbir cmlesine mteveccih birer yz ve nzr birer gz vardr. 4. Tabiat, misal bir matbaadr; tbi deil. Naktr, nakk deil. Mistardr, masdar deil. Nizamdr, nzm deil. Kanundur, kudret deil. eriat- iradiyedir, hakikat-i hariciye deil. 5. Sabit, daim, ftr kanunlar gibi, ruh dahi, lem-i emirden, sfat- iradeden gelmi ve kudret ona vcud-u hiss giydirmitir, bir seyyle-i ltifeyi o cevhere sadef etmitir... Ve hkez, binler vecizeler var.
1 niversite Nurcular namna duanza ok muhta Mustafa Ramazanolu 1. Bk olan sadece Odur. (Ankara niversitesi Nur talebelerinin bir mektubu) Aziz, sddk kardelerimiz, Mektubunuzdan, slm gneinin bir ziyasn sezer gibi olduk. Yzlerce seneden beri insaniyet aleyhine, slmiyet zararna mtecaviz kir nereden ehl-i kfrn tahriplerini tamir iin ortaya atlan Risale-i Nurun, sizlerin mektubunuzdan, genlerin arasna yayldn sezdik. Ebed hayat yolunun hakperest yolcular, hayl bo lar terk edip, Risale-i Nurla kfr tohumlarn eriteceklerdir. Nurun talebeleri, ehl-i kalb ve imann hakik kardeleridirler. Siz kardelerimizin mektuplar, bizlere hz veriyor ve verecek. Kurnn tefsiri olan Risale-i Nur, bize dallette kalmann ve kfrle mcadele etmemenin bu zamanda byk ahmaklk olduunu bildiriyor.Komnistliin, anaristliin, masonluun kuvvet kazand bir devirde en mhim bir vazife, Nura hizmet etmek ve rza-y lhyi tahsil iin onu isteyene vermektir. Bu en ba ve en ehemmiyetli, en kymetli ve mbarek vazifemizden bizi dndrmek isteyen en ar hcumlar dahi, bizlerin hzn arttracaktr. Risale-i Nur bize retiyor ve ispat ediyor ki, bu dnya, bir misarhanedir. Ebed hayat isteyenler, misarhanedeki vazifelerine dikkat gsterdikleri nispette memnun edilirler. Demek ki, imdi en esasl vazifemiz, bataklktan kurtulmak isteyen ehl-i dinin, karanlktan usanm, gdasz kalm kalblerin yardmna komak, kendimizden balayarak Nurun delllln yapmaktr. Bilhassa ve bilhassa uras ok ehemmiyetli ve pek mhimdir ki, en bata ve en evvel Risale-i Nuru dikkat ve tefekkrle devaml olarak okumak ve o muazzam eser klliyatndaki Kurn ve iman hakikatleriyle kendimizi tehiz etmek ve bu esas ve artlarla, o harika eser klliyatn bir an evvel ikmal etmektir. te bu nimet-i uzmya nail olan her gen ve herkes, bire yz, bin kuvvetinde, kendine, vatan ve milletine faydal olur. Vatan, millet, genlik ve lem-i slm apnda hizmet edebilecek bir vaziyete gelebilir. Bunun iin, bata Hazret-i stadmz Bedizzaman ve onun hakik ve ihlsl talebeleri olmaya lyk sizlerden dua istirham ediyoruz ki, Risale-i Nurun mecmualarn bir an evvel temin edelim, arayalm, bulalm; dikkat, tefekkr ve ihlsla okuyalm. Kurn ve iman hizmetine bu vaziyette koalm. Risale-i Nurun bu asrdaki makbuliyetine iaret eden deliller fazlasyla mevcut olduuna gre, insaf sahibi her mmin kardeimiz, onun tabi bir yardmcsdr. Hem madem, Risale-i Nur bu asra has hususiyetler tayor. Hem madem binlerce limlerin takdirleriyle karlanyor. Hem madem, Kurnn delllln yapan kahraman stad, eine rastlanmayacak bir mkemmeliyetle, drst admlarla, hakik prensiplerle, btn hayatn iman ve slmiyete vakfetmi, dnyev hibir menfaat aramadan srf Allah rzas uruna almtr. Hem mdem, btn kuvvetiyle Nur talebeleri de, iman ve slmiyete Ehl-i Snnet dairesinde hizmet iin hayatlarn dahi ekinmeden veriyor ve s menfaat peinde deildirler. Ve madem yz binlerce Nur talebeleri btn tazyik ve tehditlere ramen bu hakikati ilen ispat etmiler. Hem her talebe, bugn cereyan eden btl felsefenin akidelerine hakik mantk cevaplar vermek zere yetimiler ve yetiiyorlar. Hem her ihtiyacmza Kurn cevap veriyor; onda lzm olan her hakikat sarih olarak vardr. Ve madem Kurn, en gzel ekilde ders veren Allahn hediyesi, bir nuru ve rahmetidir. yleyse, bu hazine-i rahmeti ve menba- hakikati ders veren ve hakik surette genliin ve avmn anlayabilecei bir ekilde bildiren Risale-i Nuru, dikkat ve tefekkrle ve devaml olarak msait vakitlerimizi boa gidermeden okumak veyazmak, en byk ibadet ve zevk kaynadr. Hal ve istikbalin ve bizgenlerin, ok leziz ve itiyakla alaca gayet n ve v bir il ve bir tiryaktr, bir mnev kurtarcdr. Bu kat hakikatler meydanda iken, ona btn kuvvetimizle sarlmamak, batan aa Risale-i Nuru tetkik etmemek, alkadar olmamak, ancak gaetin eseri olabilir. Hem, kim hakikat peinde kouyorsa, Risale-i Nurdan ders almas lzmdr. Ve Nur yolunda giden her mnevver, hakik saadete kavuacak ve yeryznn mahiyetini derk edecektir diye, biz Ankara Nur talebeleri dahi ittifak ediyoruz. Ebed hayat hazinesini gsteren Kurn- Hakmin nuru olan Risale-i Nur, elbette bir zaman dnyay nlatan nurlu sesini ykseltecektir. Madem slm limleri, hadis-i erife gre, dnya ikbal ve heveslerinin peinde komadka, peygamberlerin en emin vrisleridirler. Biz de Risale-i Nuru onun tam vrisi biliyoruz. Risale-i Nurun ahs- mnevsi, hakik vris olmann esasn yaam ve yayor. Onun karsna kan krler ve sarlar ve hissiz galler kleceklerdir. Byle muazzam bir olgunlua sahip olan Risale-i Nur, elbette btn feylesoar, dnya ilim ve hak erbabn aracak ve her akl- selim ve kalb-i kerim olan mbarek insanlar talebesi yapacak. Bu da inaallah uzakta deil, yaknda tahakkuk edecektir. Dnya, ekseri feylesoarn ve limlerin dedii gibi, yep yeni bir oluun eiindedir. Dnya, nurunu aryor. Hakikat airi Mehmet kif, O nuru gnder, lh, asrlar oldu yeter! Bunald milletin fk bir sabah ister. diye, ite bu nura iaret ettii, bugn bizce bir hakikattir. Ankara niversitesi Nur talebeleri
1 1. Her trl noksan sfatlardan yce olan Allahn adyla. ok aziz, ok mbarek, ok mk, ok sevgili stadmz Hazretleri, Risale-i Nuru, himmet ve dualarnzla, dikkat ve tefekkrle okuduka, bu muazzam eser klliyatnn tlsm- kinatn muammsn kef ve halleden bir keaf olduunu, hal ve istikbalin bir mrid-i ekberi ve bir rehber-i zam olduunu, yine dua ve himmetinizle idrak ediyoruz. Evet, stadmz Hazretleri Risale-i Nuru okuyan her idrak sahibi anlyor ki, Risale-i Nur, gerek bu asrn, gerekse nmzdeki asrn beeriyetini kir karanlklarndan kurtarp, tenvir ve irad edecektir. Risale-i Nur, yalnz bu vatan ve millet iin deil, lem-i slm ve btn beeriyetin ihtiyacna cevap verecek bir klliyat olarak telif edilmitir. Bugn, tarihte hi grlmemi bir fecaat ve felket ierisinde rpnan beeriyet iin, halskr olarak Risale-i Nura sarlmaktan ve ne pahasna olursa olsun, Risale-i Nurun nuran ve parlak eczalarn elde edip dikkat ve tefekkrle okumaktan baka bir kurtulu aresi yoktur. Risale-i Nuru okuyan herkes, bu hakikati idrak etmi ve etmektedir. Eer biz muktedir olsak, bu hakikati, kinata nazr bir mahalle kp, btn kinata iln edeceiz. Fakat madem ki buna muvaffak olamyoruz ve madem ki Risale-i Nurun cihanmul kymetini bu derece stadmzn himmetiyle idrak etmiiz; u halde o nur ve feyiz hazinesi, irfan ve kemlt menba olan Risale-i Nuru, bir dakikamz bile bo geirmeden, mtemadi ve devaml bir ekilde hergn ve her saat okuyacaz ve bu uurda geceli gndzl alacaz inaallah. Fakat, her an btn ilerimizde olduu gibi, bunda da byk stadmzn dua ve himmetiyle muvaffak olabileceiz. Hem u hakikat zahir ve bhirdir ki: Bir kimse allme dahi olsa, Risale-i Nurun ve mellinin talebesidir, Risale-i Nuru okumak zaruret ve ihtiyacndadr. Eer gaet ederse, kendisini aldatan enaniyetine boyun eip Risale-i Nur Klliyatn okumazsa, byk bir mahrumiyete dar olur. Fakat biz, idrak ettiimiz bu muazzam hakikat karsnda, beeriyetin halskr ve milyarlarca insanlarn fevkinde olan bir memur-u Rabbanye nasl minnettar ve medyun olduumuzu tarif edemiyoruz. Yine dua ve himmetinizle idrak etmiiz ki, Kurn- Kermin bir mucize-i maneviyesi olan harikaRisale-i Nur Klliyatnn bir satrndan ettiimiz istifadenin, bir miktar- mukabilini dahi demeye gcmz yetimez. Bunun iin, ancak Cenb- Hakka yle yalvarmaya karar verdik: Y Rab! Bizi ebed haps-i mnferidden kurtarp bki ve sermed bir lemin saadetine nil edecek bir hakaik hazinesinin anahtarn Risale-i Nur gibi nazirsiz bir eseriyle baheden sevgili ve mk stadmz, zlimlerin ve dmanlarn suikastlarndan muhafaza eyle, Kurn ve iman hizmetinde daima muvaffak eyle. Ona shhat ve yetler, uzun mrler ihsan eyle diye dua ediyoruz. Evet, stadmz Hazretleri, Risale-i Nuru dikkat ve tefekkrle okumak nimet-i uzmsna nail olan biz bir ksm niversite genlii, bir hsn- zan veya bir tahminle deil, tahkik ve tetkik bir surette, sarslmaz ve sarslmayacak olan ilmelyakn bir kuvvet-i imaniye ile inanyoruz ki, zemin yznn bu asra kadar grmedii bir vahet ve dehetin sebebi olan dinsizlik ve ilhad, Bedizzaman ortadan kadrmaya inyet-i Hak ile muvaffak olacaktr. Bizim bu kanaatimiz, safdilne veya tahminle deildir; ilm ve delile mstenid bir tahkik iledir. Bunun iin, muarz olan dahi bu hakikati kalben tasdik edecektir. Dua ve efkat buyurun, Kurn ve iman hizmetinde fedi olalm. Risale-i Nuru, bir dakikamz bile kaybetmeden okuyalm, yazalm, ihls- tamme muvaffak olalm. niversite Nur talebeleri namna Abdlmuhsin
1
2
3 1. Her trl noksan sfatlardan yce olan Allahn adyla. 2. Hibir ey yoktur ki Allah hamd ile tesbih etmesin. sr Sresi, 17:44. 3. Allahn selm, rahmeti ve bereketi zerinize olsun. Aziz, sddk kardelerim, imdiye kadar gizli mnafklar Risale-i Nura kanunla, adliye ile ve syi ve idare noktasndan hkmetin baz erknn ifal edip tecavz ediyorlard. Biz, msbet hareket ettiimiz iin, mecburiyet olduu zaman tedf vaziyetinde idik. imdi plnlar akm kald. Bilkis tecavzleri Risale-i Nurun dairesini genilettirdi. Bu defa yeni hurua As-y Msy tab etmek niyetimiz, ihtiyarmz olmad halde, tecavz vaziyeti Risale-i Nura veriliyor gibidir. Bu hdisenin ehemmiyetli bir hikmeti u olmak gerektir: Risale-i Nur, bu mbarek vatann mnev bir halskr olmak cihetiyle, imdi iki dehetli mnev bely def etmek iin matbuat lemiyle tezahre balamak, ders vermek zaman geldi veya gelecek gibidir zannederim. O dehetli beldan birisi: Hristiyan dinini malp eden ve anarilii yetitiren imalde kan dehetli dinsizlik cereyan, bu vatan mnev istilsna kar Risalein-Nur, sedd-i Zlkarneyn gibi bir sedd-i Kurn vazifesini grebilir ve lem-i slmn bu mbarek vatann ahalisine kar pek iddetli itiraz ve ittihamlarn izale etmek iin matbuat lisanyla konumak lzm gelmi diye kalbime ihtar edildi. Ben dnyann halini bilmiyorum. Fakat Avrupada istilkrne hkmeden ve edyan- semviyeye dayanmayan dehetli cereyann istilsna kar Risale-i Nur hakikatleri bir kale olduu gibi, lem-i slmn ve Asya ktasnn hal-i hazrdak itiraz ve ittihamn izale ve eskideki muhabbet ve uhuvvetini iade etmeye vesile olan bir mucize-i Kurniyedir. Bu memleketin vatanperver siyasleri abuk akln bana alp Risale-i Nuru tab ederek resm neretmeleri lzmdr ki, bu iki belya kar siper olsun. Acaba bu yirmi sene zarfnda iman- tahkikyi pek kuvvetli bir surette bu vatanda nereden Risale-i Nur olmasayd, bu dehetli asrda, acip inklp ve inlklarda bu mbarek vatan, Kurnn, imann dehetli sadmelerden tam muhafaza edebilir miydi? Her neyse... Risale-i Nura, daha vatana, idareye zarar dokunmak bahanesiyle tecavz edilmez; daha kimseyi o bahaneyle inandramazlar. Fakat cepheyi deitirip, din perdesi altnda baz safdil hocalar veya bida taraftar veya enaniyetli so mereplileri baz kurnazlklarla Risale-i Nura kariki sene evvel stanbulda ve Denizli civarnda olduu gibiistimal etmek ve Risale-i Nura ve akirtlerine ayr bir cephede tecavz etmeye mnafklar abalyorlar. naallah muvaffak olamazlar. Risale-i Nur akirtleri, tam ihtiyatla beraber, bir taarruz olduu vakitte mnakaa etmesinler, aldrmasnlar. Aldanan ehl-i ilim ve imansa, dost olsunlar, Biz size ilimiyoruz. Siz de bize ilimeyiniz. Biz ehl-i imanla kardeiz deyip yattrsnlar. Saniyen, Mbareklerin pehlivan hem Abdurrahman, hem Lt, hem Byk Hafz Alimnlarn tayan byk ruhlu Kk Ali kardeimiz bir sual soruyor. Halbuki o sualin cevab Risale-i Nurda yz yerde var. Risale-i Nurun erkn- imaniye hakknda bu derece kesretli tahidat ne iindir? Bir m mminin iman byk bir velnin iman gibidir, diye eski hocalar bize ders vermiler? diyor. Elcevap: Bata yetl-Kbr mertib-i imaniye bahislerinde; ve hire yakn mceddid-i elf-i sni mam- Rabban beyan ve hkm ki, Btn tarikatlerin mntehas ve en byk maksatlar, hakaik-i imaniyenin inkiafdr. Ve bir mesele-i imaniyenin katiyetle vuzuhu, bin kerametlerden ve keyatlardan daha iyidir; ve yetl-Kbrnn en hirdeki ve Lhikadan alnan o mektubun paras ve tamamnn beyanat cevap olduu gibi, Meyve Risalesinin tekrarat- Kurniye hakknda Onuncu Meselesi, tevhid ve iman rknleri hakknda tekrarl ve kesretli tahidat- Kurniyenin hikmeti, aynen bitamamiha onun hakik tefsri olan Risale-i Nurda cereyan etmesi de cevaptr. Hem, iman- tahkik ve taklid ve icml ve tafsil ve imann btn tehacmata ve vesveseler ve phelere kar dayanp sarslmamasn beyan eden Risale-i Nur paralarnn izahat, byk ruhlu Kk Alinin mektubuna yle bir cevaptr ki, bize hibir ihtiya brakmyor. kinci cihet: man, yalnz icml ve takld bir tasdike mnhasr deil; bir ekirdekten, t byk hurma aacna kadar ve eldeki aynada grnen misal gneten t deniz yzndeki aksine, t gnee kadar mertebeleri ve inkiaar olduu gibi; imann o derece kesretli hakikatleri var ki, bin bir esm-i lhiye ve sair erkn- imaniyenin kinat hakikatleriyle alkadar ok hakikatleri var ki, Btn ilimlerin ve mrifetlerin ve kemlt- insaniyenin en by imandr ve iman- tahkikden gelen tafsilli ve burhanl mrifet-i kudsiyedir diye ehl-i hakikat ittifak etmiler. Evet, iman- taklid, abuk phelere malp olur. Ondan ok kuvvetli ve ok geni olan iman- tahkikde pek ok meratip var. O meratiplerden ilmelyakn mertebesi, ok burhanlarnn kuvvetleriyle binler phelere kar dayanr. Halbuki taklid iman bir pheye kar bazan malp olur. Hem iman- tahkiknin bir mertebesi de aynelyakn derecesidir ki, pek ok mertebeleri var. Belki esm-i lhiye adedince tezahr dereceleri var. Btn kinat bir Kurn gibi okuyabilecek derecesine gelir. Hem bir mertebesi de hakkalyakndir. Onun da ok mertebeleri var. Byle imanl zatlara behat ordular hcum da etse bir halt edemez. Ve ulem-i ilm-i kelmn binler cilt kitaplar, akla ve manta istinaden telif edilip, yalnz o mrifet-i imaniyenin burhanl ve akl bir yolunu gstermiler. Ve ehl-i hakikatin yzer kitaplar kefe, zevke istinaden o mrifet-i imaniyeyi daha baka bir cihette izhar etmiler. Fakat, Kurnn mucizekr cadde-i kbrs, gsterdii hakaik-i imaniye ve mrifet-i kudsiye, o ulem ve evliyann pek ok fevkinde bir kuvvet ve yksekliktedir. te, Risale-i Nur bu cami ve kll ve yksek mrifet caddesini tefsir edip, bin seneden beri Kurn aleyhine ve slmiyet ve insaniyet zararna ve adem lemleri hesabna tahribat kll cereyanlara kar Kurn ve iman namna mukabele ediyor, mdafaa ediyor. Elbette hadsiz tahidata ihtiyac vardr ki, o hadsiz dmanlara kar dayanp ehl-i imann imann muhafazasna Kurn nuruyla vesile olsun. Hads-i erifte vardr ki: Bir adam seninle imana gelmesi, sana sahra dolusu krmz koyunlardan daha hayrldr. 1 Bazan bir saat tefekkr, bir sene ibadetten daha hayrl olur. 2 Hatt Naklerin haf zikre verdii byk ehemmiyet, bu nevi tefekkre yetimek iindir. Umum kardelerime birer birer selm ve dua ediyoruz.
3 Kardeiniz Said Nurs 1. Buhari, Cihad: 102, 143; Mslim, Fadils-Sahbe: 34; Drim,lim: 10; el-Mnv, Feyzl-Kadr: 6:359, hadis no: 9606. 1. El-Acln, Kefl-Haf, 1:310; Gazl, hy-u Ulmid-Dn,4:409 (Kitbut- Tefekkr); el-Heysem, Mecmeuz-Zevid, 1:78. 2. Bk olan sadece Odur.
1 1. Ancak ondan yardm dileriz. nsz [Medine-i Mnevverede bulunan mhim bir limin Bedizzaman Hazretlerinin Tarihe-i Hayat iin yazd bir nszdr.] Byk kble ait olan nszde demitim ki: Byklerin tarih-i hayatlar okunurken, ulv menkbeler sylenip aziz htralar anlrken, insan baka bir leme girdiini hissediyor. Gnln, ter temiz sevgi hislerinin ulv atei yakyor ve lh feyzi saryor. Tarih yle byk insanlar kaydeder ki, birok bykler, onlara nisbetle kk kalr. Tarihe ereer veren erler anlrken, Ykselmede ruh, en geni lemlere yerden. Bin rayihann feyzi sarar ruhu derinden, Gemi gibi Cennetteki gl bahelerinden. Bu derin hakikati, nsz yazarken btn azamet ve ihtiamyla idrak etmi bulunuyorum. Zira, aziz ve muhterem okuyucularmza en derin bir ihls ve samimiyetle takdim ettiimiz bu eser, hemen bir asra yaklaan uzunve bereketli mrnn her safhas binlerle harikaya sahne olan gnller ftihi byk stad Bedizzaman Said Nursye, onun yz otuz paradan ibaret olan Risale-i Nur Klliyatna ve ahlk ve faziletleri, ihls ve samimiyetleri, iman ve irfanlaryla hayatn her safhasnda sadece bir lkeye deil, btn insanlk lemineter temiz rnekler vermekte devam eden Nur talebelerine aittir. Bir kitabn mukaddemesini, o kitabn hlsas diye tarif ederler. Halbuki, her mevzuu mstakil bir esere smayacak kadar derin ve geni olan bu muazzam kitabn muhteviyatn byle birka sayfalk mukaddemeye sdrmak kabil midir? Bugne kadar cizane yazdm manzum ve mensur yazlarmn hibirisinde bu kadar acz ve hayret ierisinde kalmamtm. Binaenaleyh, bu eseri derin bir zevk, lh bir nee ve cokun bir heyecanla okuyacak olanlar, hayranlkla grecekler ki, Bedizzaman, ocukluundan beri mstesna bir ekilde yetien ve btn mr boyunca lh tecellilere mazhar olan bam baka bir lim ve mmtaz bir ahsiyettir. Ben, bu byk zat, eserlerini ve talebelerini inceden inceye tetkik edip de o nur leminde hissen, kren ve ruhen yaadktan sonra, byk ve eski bir Arap airinin, bir beytiyle okderin bir hakikat ifade ettiini rendim: Btn lemi bir ahsiyette toplamak Cenb- Hakka zor gelmez. Gayesinin ulviyetinden, dvsnn ihtiamndan ve imannn azametinden feyiz ve ilham alan bu kutbun czibesine taklanlarn adedi gnden gne oalmaktadr. Akllara hayret veren bu ulv hadise, mnkirleri kahrettii gibi, mminleri de d ve mesrur eylemekte devam edip gidiyor. manl gnllerde mnev bir rabta halinde yaayan bu lh hdiseyi, byk bir mcahid, kalbleri vecd iinde brakan bir slpla, baknz, nasl ifade ediyor: Ahlkszlk irkenin bir tufan halinde her istikamete tap uzanarak her fazileti bomaya koyulduu kara gnlerde, onun, yani Bedizzamann feyzini bir sr gibi kalbden kalbe mukavemeti imknsz bir hamle halinde intikal eder grmekle tesell buluyoruz.Gecelerimiz ok karard; ve ok kararan gecelerin sabahlar pek yaknolur. Evet, bir sr gibi kalbden kalbe mukavemeti imknsz bir halde yaylp dalan bu nurun, memleketin her kesinde feyiz ve tesirini grenler, hayret ve dehetler iinde sormaya baladlar: hretimemleketimizin her tarafn kaplayan bu zat kimdir? Hayat, eserleri, meslek ve merebi nedir? Tuttuu yol bir tarikat m, bir cemiyet mi, yoksa siyas bir teekkl mdr? Bununla da kalmad; derhal gerek idar ve gerek adl ok mhim takipler ve pek cidd tetkikler, uzun ve mselsel mahkemeler cereyan etti. Neticede, bu lh tecellnin gnller lkesine kurulan bir iman ve irfan messesesinden baka birey olmad tahakkuk edince, adaletin lh bir surette tecellsi u ekilde zuhur etti: Bedizzaman Said Nurs ve btn Risale-i Nur eserlerinin beraati karar resmen iln edildi. Ve artk, ruhun maddeye, hakkn btla, nurun zulmete, imann kfre her zaman galebe alaca, ezelden ebede deimeyecek olan lh kanunlarn banda gelen bir hakikat olduu gneler gibi belirdi. Herhangi bir iklimde zuhur eden bir slahatnn mahiyet ve hakikatini, sadakat ve samimiyetini gsteren en gerek miyar, dvsn ilna balad ilk gnlerle, muzaffer olduu son gnler arasnda ferd ve itima, uzv ve ruh hayatnda vcuda gelen deiiklik farklardr, derler. Mesel, o adam ilk gnlerde mtevazi, licenap, feragat ve mahviyetkr, hlsa, btn ahlk ve fazilet bakmndan cidden rnek olan gayet temiz ve son derece mmtaz bir ahsiyetti. Bakalm, cihadnda muzaffer olup hislerde, emellerde, gnllerde yer tuttuktan sonra, yine o eski temiz ve rnek halinde kalabilmi mi? Yoksa, zafer neesiyle, birok byk sanlan kimseler gibi yere ge smaz m olmu? te, byk kk herhangi bir dv ve gaye sahibinin mahiyet ve hakikatini, ahsiyet ve hviyetini en hakik ehresiyle aksettirecek olan en berrak ayna budur. Tarih boyunca, bu mthi imtihan kazanmann aheser misalini, evvel peygamberler ve bilhassa Sultanul-Enbiya Sallllahu Aleyhi ve Sellem Efendimiz, sonra onun halife ve sahabeleri ve daha sonra onlarn nurlu yolunda yryen byk zatlar vermilerdir. Peygamber Efendimiz, u 1 yani, limler, peygamberlerin varisleridirler hadis-i erieriyle, lim olmann pek kolay birey olmadn, iczkr belatleriyle beyan buyuruyorlar. 1. Buhar,lim: 10; Eb Dvud, lim: 1; bn-i Mce, Mukaddime: 17; Drim, Mukaddime: 32; Msned, 5:196. Zira, madem ki bir lim, peygamberlerin varisidir; o halde, hak ve hakikatin tebli ve neri hususunda, aynen onlarn tutmu olduklar yolu takip etmesilzmdr. Her ne kadar bu yol, btn da, ta, amur, akl, uurum,daha beteri, takip, tevkif, muhakeme, hapis, zindan, srgn, tecrid, zehirlenme, idam sehpalar ve daha akl ve hayale gelmeyen nice bin zulm ve ikencelerle dolu da olsa... te, Bedizzaman, yarm asrdan fazla o mukaddes cihad ile btn mr boyunca bu etin yolda yryen ve karsna kanbinlerle engeli bir yldrm sratiyle aan ve peygamberlerin vrisi olan bir lim olduunu amel bir surette ispat eden bir zattr. Kendisinin ilm, ahlk, edeb, birok fazilet ve meziyetleri arasnda, beni en ok meftun eden ey, onun, o dalardan daha salam, denizlerden daha derin, semalardan daha yksek ve geni olan imandr. Rabbim, o ne muazzam iman! O ne bitmez ve tkenmez sabr! O ne elikten irade! Hayal ve hatralara rpermeler veren bunca tazyik, tehdit, tzip ve ikencelere ramen, o ne eilmez ba, ne boulmaz ses ve nasl kslmaz nefestir! Byk kblin heyecanl iirlerinden aldm cokun bir ilham neesiyle vaktiyle yazdm Mcahid nvann tayan bir manzumede, aadaki msralar okuyanlardan, belki irane bir mbalada bulunduumu syleyenler olmutur. Lkin u mukaddemesini yazmakla eref duyduum aheseri okuyanlar, vecdle dolu bir hayranlkla anlayacaklar ki, Allahn ne kullar varm! Eer bir iman, kemlini bulursa, neler yapar ve ne harikalar doururmu! Bir azm, eer iman dolu bir kalbe girerse, nsan da, o imandaki son srra ererse, En azgn lmler ona zincir vuramazlar; Volkan gibi cokun akyor, durduramazlar... Rabbimden iner azmine kuvvet veren ilham, Peygamberi ryada grr belki her akam. Hep nur onun iman dolu kalbindeki mihrap, Kandil olamaz ufkuna dnyadaki mehtap. Kar, k demez, irkilmez, zlmez, ac duymaz; Mevsim, btn mrnce lk glgeli bir yaz. Cennetteki lemleri dnyada grr de, Mahvolsa eilmez sra dalar gibi derde. En sarp uurumlar gelip etrafn sarsa, Ay batsa, gne snse, ufuklar da kararsa, Gkler yklp kse, yolundan yine dnmez, Ruhundaki imanla yanan meale snmez! Kalbinde yanarda gibi, iman ne mukaddes! Vicdanna her an unu haykrmada bir ses: Ey yolcu! afaklar skecek, durma, ilerle, Zulmetlere kan alatacak mealelerle... Yldzlara bas, k yce lemlere, yksel, nsanl kurtarmaya Cennetten inen el! Sanki bu msralar iman kahraman, byk mcahid Bedizzaman Hazretleri iin yazlm. Zira bu yksek sfatlar, hep onun sfatlardr. Cenb- Hak u yet-i kerimede, baknz, mcahidlere neler vaad ediyor:
1 1. Ankebt Sresi, 29:69. Mel-i eri: Bizim urumuzda mcahede edenlere mutlaka yollarmz gsteririz. Ve hi phe yok ki, Allah muhsinlerle (Allah grr gibi ibadet eden mcahidlerle) beraberdir. Demek ki, iman ve Kurn urunda candan ve cihandan geen mcahidlere, byk Allah, hakikat ve hidayet yollarn gstereceini vaad buyuruyor. H, Cenb- Hak vaadinde hulf etmezyeter ki, bu azim vaad-i lhyi icap ettirecek artlar tahakkuk etsin. Bu yet-i kerime, stadn karakter ve ahsiyetini tahlil hususunda bize nurdan bir rehber oluyor ve o nurun billr altnda artk en ince izgileri ve en hassas noktalar grp sezebiliyoruz. Zira, madem ki bir insan Cenb- Hakkn hfz ve himayesinde bulunmak nimetine mazhar olmutur; artk onun iin korku, endie, znt, ylma, usanma ve saire gibi eyler bahis mevzuu olamaz. Allahn nuruyla nurlanan bir gnln semasn hangi bulutlar kaplayabilir? Her an huzur-u lhde bulunmak bahtiyarlna eren bir kulun ruhunu, hangi fni emel ve arzular, hangi zavall tevecch ve iltifatlar ve hangi pespye gaye ve ihtiraslar tatmin, teskin ve tesell edebilir? Allahtr onun yr, mrebbsi, velsi; Andka btn nur oluyor duygusu, hissi. Ykselmededir mrifet iklimine her an, Bambaka ufuklar ayor ruhuna Kurn... Kurn ona yd ettiriyor Bezm-i Elesti. k, o tecellnin ezelden beri mesti... te, Bedizzaman, byle harikalar harikas bir inyete mazhar olan mbarek bir ahsiyettir. Ve bunun iindir ki, zindanlar ona bir glistan olmu; oradan ebediyetlerin nurlu ufuklarn grr. dam sehpalar, birer vaiz ve irad krssdr. Oradan insanla ulv bir gaye urunda sabr ve sebat, metanet ve celdet dersleri verir. Hapishaneler birer medrese-i Yusuyeye inklp eder. Oraya girerken, bir profesrn niversiteye ders vermek iin girdii gibi girer. Zira oradakiler, onun feyiz ve iradna muhta olan talebeleridir. Hergn birka vatandan imann kurtarmak ve cnileri melek gibi bir insan haline getirmek, onun iin dnyalara deiilmez bir saadettir. Byle bir yksek iman ve ihls uuruna malik olan insan, hi phesiz ki, zaman ve mekn mefhumlarnn fniler zerinde brakt yaldzl tesirleri kesif madde leminde brakarak, ruhuyla mneviyat leminin prl prl nurlar saan ufuklarna ykselmi bir haldedir. Byk mutasavvarn (r.a.) fen llh, bekabillh diye tarif ve tavsif buyurduklar yksek mertebe, ite bu kuds erefe nail olmaktr. Evet, her mminin kendine mahsus bir huzur, hu, tefeyyz, tecerrd ve istirak hali vardr. Ve herkes, iman ve irfan, salh ve takvs, feyiz ve mnevyat nisbetinde bu lh hazdan feyizyb olabilir. Lkin bu gzel hal, bu tatl visal ve bu emsalsiz haz, geen yet-i kerimedeki ihsan erbab olan o byk mcahidlerde her zaman devam ediyor. Ve ite onlar, bu sebepten dolaydr ki, Mevly unutmak gaetine dmyorlar. Nesleriyle, arslanlar gibi btn mrleri boyunca arpyorlar. Ve hayatlarnn her lhzas, en yksek terakki ve tekml hatralar kaydediyor. Ve btn varlklar, o ceml, keml ve cell sfatlaryla muttasf olan Rabbl-lemnin rzasnda erimi bulunuyorlar. Mevl, bizleri de o bahtiyarlar zmresine ilhak eylesin. min. Yukardaki sayfalarda, byk stadn, dostlarn meftun ve hayran ettii kadar da, dmanlarn dehetler ierisinde brakan azametli imanndan bahsettik. Biraz da mmtaz ahsiyeti nurdan bir hle halinde sarmakta olan stn meziyetlerinden, ahlk ve kemltndan bahsedelim. Malm ya, her ahsiyeti, muhtelif ve muayyen meziyetler ereveler. Binaenaleyh, stadn ahsiyetini tekvin eden balca sfatlar unlardr: Feragati: Bir dv sahibinin ve bilhassa slahatnn muvaffakiyet artlarnn en mhimmi feragattir. Zira gzler ve gnller, bu mhim noktay en ince bir hassasiyetle tetkik ve takibe meyyaldirler. stadn byk hayat ise, batan baa feragatn aheser misalleriyle dolup tamaktadr. Allme eyhlislm Mustafa Sabri Efendi merhumdan, feragate ait yle bir sz iitmitim: slm bugn yle mcahitler ister ki, dnyasn deil, hiretini dahi feda etmeye hazr olacak. Byk adamdan sdr olan bu byk sz tamamen kavrayamadm iin, mutasavvarn istirak hallerinde syledikleri esrarl szlere benzeterek, herkese sylememi ve olur olmaz yerlerde de amamtm. Vakt ki ayn sz Bedizzamann ateler saan heyecanl ifadelerinde de okuyunca anladm ki, byklere gre feragatin ls de byyor... Evet, slm iin bu kadar ackl bir feragate katlanmaya raz olan mcahidleri, Erhamrrhimn olan Allah Zl-Kerem Teal ve Tekaddes Hazretleri brakr m? O feda kulunu ltuf ve kereminden, inyet ve merhametinden mahrum etmek, nnahyakr m? te, Bedizzaman, bu mstesna tecellnin en parlak misalidir. Btn mr boyunca mcerred yaad. Dnyann btn meru lezzetlerinden tamamen mahrum kald. Bir yuva kurmak ve orada mesutbir aile hayat geirmek sevdasna dmeye vakit ve frsat bulamad.Fakat Cenb- Hak kendisine yle eyler ihsan etti ki, fni kalemlerle tarif olunamayacak kadar muazzam ve muhteemdir. Bugn dnyada hangi bir aile reisi, mnen Bedizzaman Hazretleri kadar mesuttur? Hangi bir baba milyonlarlaevlda sahip olmutur? Hem de nasl evltlar! Ve hangi bir stad bukadar talebe yetitirebilmitir? Bu kuds ve ruh rabta, biiznillhi tel, dnyalar durduka duracak ve nurdan bir sel halinde ebediyetlere kadar akp gidecektir. nk bu lh dv, Kurn- Kermin nur deryasnda tebellr eden bir varlk olduu gibi, Kurndan domu ve Kurnla beraber yaayacaktr... efkat ve merhameti: Byk stad, hak ve hakikati t ocukluunda bulmutu. Kalbinin feryadn ve ruhunun mnctn dinlemek iin maaralara kapand gnlerde bile ibadet ve taatten, tefekkr ve murakabelerden, feyiz ve huzur almann zevkine ermi olan bir rif-i billh idi. Lkin, karanlk gece dalgalarn andran korkun kfr ve ilhad kbusunun Mslman dnyasn ve dolaysyla memleketimizi kaplamakzere olduu o tehlikeli gnlerde, yatandan frlayan bir arslan gibi,yanardalar andran bir kkreyile cihad meydanna atld. Btn rahat ve huzurunu bu mukaddes dvya feda etti. Ve ite bu hikmete mebnidir ki, o gnden beri her sz bir dilim lv, her kri bir ate paras olmu, dt gnlleri yakyor; hisleri, kirleri alevlendiriyor. Byk stadn tam bir uzlet ve inzivadan sonra tekrar irad ve cemiyet hayatna atlmas, aynen mam- Gazlnin hayatnda geirmi olduu o mhim ve tarih merhaleye benzemektedir. Demek ki, Cenb- Hak, byk mridleri byle bir mddet inzivada terbiye, tasye ve tezkiye ettikten sonra tenvir ve irad vazifesiyle mkellef klyor. Ve bu sebepledir ki, bir m-i mukattardan daha temiz ve berrak olan yreklerinden kopup gelen nefesler, kalblere akseder etmez bam baka tesirler icra ediyor. Arz ettiim gibi, mam- Gazlnin bundan dokuz yz sene evvel ahlk ve fazilet sahasnda yapm olduu ftuhat, bu asrda Bedizzaman, iman ve ihls vdisinde baarmtr. Evet, Hazret-i stad bu mthi cihad meydanlarna sevk eden, hep bu esiz efkat ve merhameti olmutur. Ve bunu bizzat kendisinden dinleyelim: Bana Sen una buna niin satatn? diyorlar. Farknda deilim. Karmdamthi bir yangn var; alevleri gklere ykseliyor. inde evldmyanyor, imanm tutumu yanyor. O yangn sndrmeye, imanmkurtarmaya kouyorum. Yolda birisi beni ksteklemek istemi de, ayamona arpm; ne ehemmiyeti var? O mthi yangn karsnda bu kk hdise bir kymet ifade eder mi? Dar dnceler, dar grler! stinas: stadn, hayat boyunca cemiyetimizin her tabakasna vermekte olduu binlerle istina rnekleri, dillere destan olmu bir ulviyeti haizdir. Msivdan tam mnsyla istina ederek, uzv ve ruh btn varlyla Rabbl-lemnin bitmez ve tkenmez hazinesine dayanmay, mddet-i hayatnda bir itiyad deil, deta bir mezhep, merep ve meslek olarak kabul etmitir. Ve bunda da ne pahasna olursa olsun sebat eylemekte hl devam etmektedir. in orijinal taraf: Bu meslek, kendi ahsna mnhasr kalmam, talebelerine de kuds bir mefkre halinde intikal etmitir. Nur deryasnda ykanmak erene mazhar olan bir Nur talebesinin istinasna hayran olmamak kabil deildir. Baknz, stad, Mektubatnvann tayan aheserin kinci Mektubunda, bu mhim noktay alt vecihle ne kadar asil bir iman ve irfan uuruyla izah eder: Birincisi: Ehl-i dallet, ehl-i ilmi, ilmi vasta-i cer etmekle ittiham ediyorlar; ilmi ve dini kendilerine medar- maiet yapyorlar deyip insafszcasna onlara hcum ediyorlar. Binaenaleyh bunlar ilen tekzip lzmdr. kincisi: Ner-i hak iin enbiyaya ittib etmekle mkellez. Kurn- Hakmde hakk neredenler
1 diyerek, insanlardan istina gstermiler... 1. Benim mkftm vermek ancak Allaha aittir. Hd Sresi, 11:29. te, Risale-i Nur Klliyatnn mazhar olduu lh ftuhat, hep bu enbiya mesleinde sebat kahramanlnn aheser misali ve harikulde neticesidir. Ve bu sayede stad, izzet-i ilmiyesini, cihan-kymet bir elmas gibi muhafaza eylemitir. Artk, herkesin, urunda esir olduu maa, rtbe, servet ve daha nice bin ahs ve madd menfaatlerle asla alkas olmayan bir insan, nasl olur da gnller fatihi olmaz? manl gnller, nasl onun feyiz ve nuruyla dolmaz? ktisatl: ktisat, bundan evvel bahsettiimiz istinann tefsir ve izahndan baka birey deildir. Zaten iktisat sarayna girebilmek iin, evvel istina denilen kapdan girmek lzmdr. Bu sebeple iktisatla istina, lzmla mlzem kabilindendir. stadgibi, istina hususunda peygamberleri kendine rnek kabul eden bir mcahidin iktisatl, kendiliinden husule gelecek kadar tabi bir haslet halini alr ve artk ona gnde bir tas orba, bir bardak su ve bir para ekmek k gelebilir. Zira bu byk insan, byk ve munsif Fransz airi L Martinin dedii gibi: Yemek iin yaamyor, belki yaamak iin yiyor. stadn merep ve mesleini tamamen anladktan sonra, artk onun yksek iktisatln byle yemek imek gibi basit eylerle mukayese etmeyi ok gryorum. Zira, bu byk insann yksek iktisatln mnev sahalarda tatbik etmek ve madd olmayan llerle lmek lzm gelir. Mesel, stad, bu yksek iktisatlk kudretini srf yemek, imek, giymek gibi basit eylerle deil; bilkis kir, zihin, istidat, kabiliyet, vakit, zaman, nes ve nefes gibi mnev ve mcerred kymetlerin israf ve heder edilmemesiyle len bir dhidir. Ve btn mr boyunca bir karakter halinde takip ettii bu titiz muhasebe ve murakabe usuln, btn talebelerine de telkin etmitir. Binaenaleyh bir Nur talebesine olur olmaz eseri okutturmak ve her sz dinlettirmek kolay birey deildir. Zira, onun gnlnn mihrak noktasnda yazl olan u Dikkat! kelimesi, en hassas bir kontrol vazifesi grmektedir. te Bedizzaman, kudretli bir slahat ve harikalar harikas bir pedagog (mrebb) olduunu, yetitirdii ter temiz nesille ilen ispat etmi ve iktisat tarihine nurdan prltlarla yazlan bir atlas sayfa daha ilve eden bir ndire-i ftrattr. Tevazuu ve mahviyetkrl: Nur Risalelerinin bu kadar harikulde bir ekilde cihana yaylmasnda, bu iki hasletin ok faydas olmu ve pek derin tesirleri grlmtr. nk, stad, sohbet ve telierinde kendine bir kutbul-rifn ve bir Gavsul-vsln ss vermedii iin, gnller ona pek abuk snm, onu ter temiz bir samimiyetle sevmi ve derhal ulv gayesini benimsemitir. Mesela, ahlk ve fazilete, hikmet ve ibrete ait olan birok sohbet ve telkinlerini, dorudan doruya nefsine tevcih eder. Keskin ve ten hitabelerinin ilk ve yegne muhatab, z nefsidir. Oradan, merkezden muhite yaylrcasna, btn nur ve srura, saadet ve huzura mtak olan gnllere yaylr. stad, husus hayatnda gayet halim-selim ve son derece mtevazidir. Bir ferdi deil, hibir zerreyi incitmemek iin zam fedakrlklar gsterir. Saysz zahmet ve meakkatlere, ztrap ve mahrumiyetlere katlanrfakat imanna, Kurnna dokunulmamak artyla... Artk o zaman bakmsnz ki, o skin deniz, dalgalar semlara ykselen bir tufan, sahillere heybet ve dehet saan bir umman kesilmitir. nk o, Kurn- Kerimin sadk hizmetkr ve iman hudutlarn bekleyen kahraman ve fedai bir neferidir. Kendisi bu hakikati veciz bir cmleyle u ekilde ifade eder: Bir nefer nbette iken, bakumandan da gelse, silhn brakmayacak. Ben de Kurnn bir hizmetkr ve bir neferiyim. Vazife bandayken karma kim karsa ksn, hak budur derim, bam emem... Vazife banda ve cihad meydanndayken u msralar lisan- halidir: ahlanan bir ata benzer, krarm kanl gemi, Sinsi dmanlara, h, satamam benliimi. Benliimden uzak olmaktr esaret bence, Byle bir zillete dmek ne hazin ikence! Ebed vuslatn akyla geer her nm, Dest-i kudretle yaplm kaledir imanm, Bu mukaddes emelimden ne kadar dildm, Grmek ister beni Cennette ehid ecdadm. Ruhum olduka mebbed, ebeddir mrm, En byk vuslata Allaha kan yoldur lm. Kitaba girmezden evvel, stad ilm, kr, tasavvuf ve edeb cepheleriyle de mtala etmek isterdim. Fakat ok derin ve pek mull olan bu mevzularn birka sayfayla hulsa edilemeyeceini kat bir surette idrak ettikten sonra, artk ad geen mevzulara birka cmleyle temas etmeyi mnasip grdm. Rabbim imknlar ltfederse, bu derin mevzular, Risale-i Nur Klliyat ve Nur talebeleri ile birlikte, byk ve mstakil bir eserle, tahlil bir surette tetkik ve mtala etmeyi btn ruhumla arzu ediyorum. Bu hususta, byk stadmzn ve aziz kardelerimin kymetli dualarn niyaz eylerim. stadn ilm cephesi: Merhum Ziya Paa, u yinesi itir kiinin lfa baklmaz, ahsn grnr rtbe-i akl eserinde beytiyle nesilden nesile bir dstur halinde intikal edecek olan ok byk bir hakikat ifade etmitir. Evet, Mslman rkmza Risale-i Nur Klliyat gibi muazzam bir iman ve irfan ktphanesini hediye eden, gnller zerinde mukaddes bir nur messesesi kuran mmtaz ve mstesna ztn kudret-i ilmiyesi hakknda tafsilta girimek, le vakti gnei tarif etmek kadar fuzul bir itir. Yalnz, yank bir airimizin, Hsn olur kim seyrederken ihtiyar elden gider dedii gibi, hayatnn her lhzasnda lh tecellilere mazhar bulunan bu mbarek ztn, ilim ve irfanndan, ahlk ve kemltndan bahsetmek, insana bam baka bir zevk ve lh bir haz veriyor. Bunun iin sz uzatmaktan kendimi alamyorum. stad, Risale-i Nur Klliyatnda din, itima, ahlk, edeb, hukuk, felsef ve tasavvuf en mhim mevzulara temas etmi ve hepsinde de harikulde bir surette muvaffak olmutur. in asl hayret veren noktas, birok ulemann tehlikeli yollara saptklar en etin mevzular gayet ak bir ekilde ve en kat bir surette hallettii gibi, en girdapl derinliklerden, Ehl-i Snnet ve Cemaatin tuttuu nurlu yolu takip ederek shil-i selmete km ve eserlerini okuyanlar da ylece karmtr. Bu sebeple, Risale-i Nur Klliyatn aziz milletimizin her tabakasna keml-i emniyet ve samimiyetle takdim etmekle eref duyuyoruz. Nur Risaleleri, Kurn- Kermin nur deryasndan alnan berrak katreler ve hidayet gneinden szlen billr huzmelerdir. Binaenaleyh, her Mslmana den en mukaddes vazife, iman kurtaracak olan bu nurlu eserlerin yaylmasna almaktr. Zira, tarihte pek ok defalar grlmtr ki, bir eser nice fertlerin, ailelerin, cemiyetlerin ve saysz insan kitlelerinin hidayet ve saadetine sebep olmutur. Ah, ne bahtiyardr o insan ki, bir mmin kardeinin imannn kurtulmasna sebep olur! stadn kr cephesi: Malm ya, her mtefekkirin kendine mahsus bir tefekkr sistemi, kr hayatnda takip ettii bir gayesi ve btn gnlyle baland bir ideali vardr. Ve onun tefekkr sisteminden, gaye ve idealinden bahsetmek iin uzun mukaddemeler serd edilir. Fakat Bedizzamann tefekkr sistemi, gaye ve ideali, uzun mukaddemelerle ln yorulmakszn, bir cmleyle hlsa edilebilir: Btn semv kitaplarn ve bilumum peygamberlerin yegne dvlar olan Hlk- Kinatn ulhiyet ve vahdaniyetini iln ve bu byk dvy da ilm, mantk ve felsef delillerle ispat eylemektir. O halde stadn mantk, felsefe ve msbet ilimlerle de alkas var? Evet, mantk ve felsefe, Kurnla barp hak ve hakikate hizmet ettikleri mddete, stad en byk mantk ve en kudretli bir feylesoftur. Mukaddes ve cihanmul dvsn ispat vdisinde kulland en parlak delilleri ve en kat burhanlar, Kurn- Kermin Allah kelm olduunu hergn bir kat daha ispat ve iln eden msbet ilimdir. Zaten felsefe, aslnda hikmet mnsna geldike, Vcibl-Vcud Teal ve Tekaddes Hazretlerini, Zt- Brisine lyk sfatlarla ispata alan her eser en byk hikmet ve o eserin sahibi de en byk hakmdir. te stad, byle ilm bir yolu, yani Kurn- Kermin nurlu yolunu takip ettii iin,binlerle niversitelinin imann kurtarmak erene mazhar olmutur.Hazretin bu hususta hiz olduu ilm, edeb ve felsef daha pek ok meziyetleri vardr. Fakat onlar, eserlerinden misaller getirerek inaallah mstakil bir eserde arz etmek emelindeyim. Ve minallahit-tevk. Tasavvuf cephesi: Nakibendmeyihinden, her harektn Peygamber-i Zan Efendimiz Hazretlerinin harektna tatbik etmeye alan ve byk bir lim olan bir zta sordum: Efendi Hazretleri, ulema ile mutasavvife arasndaki gerginliin sebebi nedir? Ulema, Resul-i Ekrem Efendimizin ilmine, mutasavvar da ameline vris olmular. te bu sebepten dolaydr ki, Fahr-i Cihan Efendimizin hem ilmine ve hem ameline vris olan bir zta zlcenaheyn, yani iki kanatl deniliyor. Binaenaleyh, tarikattan maksat, ruhsatlarla deil, azmetlerle amel edip ahlk- Peygamber ile ahlklanarak btn mnev hastalklardan temizlenip Cenb- Hakkn rzasnda fani olmaktr. te bu ulv dereceyi kazanan kimseler, phesiz ki ehl-i hakikattirler. Yani, tarikattan maksud ve matlub olan gayeye ermiler demektir. Fakat bu yksek mertebeyi kazanmak, her adama myesser olamayaca iin, byklerimiz matlub olan hedefe kolaylkla erebilmek iin muayyen kaideler vaz eylemilerdir. Hlsa, tarikat, eriat dairesinin iinde bir dairedir. Tarikattan den eriata der, fakatmaazallah eriattan den ebed hsranda kalr. Bu byk zatn beyanatna gre, Bedizzamann at nur yolu ile, hakik ve ibesiz tasavvuf arasnda cevher hibir ihtilf yoktur. Her ikisi de rza-y Brye ve binnetice Cennet-i lya ve ddar- Mevlya gtren yollardr. Binaenaleyh, bu asl gayeyi istihdaf eden herhangi mutasavvf bir kardeimizin, Risale-i Nur Klliyatn seve seve okumasna hibir mani kalmad gibi, bilkis Risale-i Nur, tasavvuftaki murakabe dairesini Kurn- Kerim yoluyla genileterek, ona bir de tefekkr vazifesini en mhim bir vird olarak ilve etmitir. Evet, insann gzne gnlne bam baka ufuklar aan bu tefekkr sebebiyle, sadece kalbinin murakebesiyle megul olan bir slik, kalbi ve btn letiyle birlikte, zerrelerden krelere kadar btn kinat azamet ve ihtiamyla seyir ve temaa, murakabe ve mahede ederek, Cenb- Hakkn o lemlerde bin bir ekilde tecell etmekte olan Esm-i Hsnsn, sft- ulysn keml-i vecd ile grerek, artk sonsuz bir mbedde olduunu aynelyakn, ilmelyakn ve hakkalyakn derecesinde hisseder. nk, iine girdii mabed yle ulu bir mbeddir ki, milyarlara smayan cemaatin hepsi ak ve evk, hu ve istiraklar iinde Hlkn zikrediyor. Yank, tatl ve gzel lisanlar, ive, nme, ahenk ve besteleriyle bir azdan
1 diyorlar. 1. Allah, her trl noksandan mnezzehtir. Ve Allaha hamdolsun. Allahtan bakaibdete lyk hibir ilh yoktur. Allah yceler ycesidir. Risale-i Nurun at iman ve irfan ve Kurn yolunu takip eden, ite byle muazzam ve muhteem bir mbede girer. Ve herkes de iman ve irfan, feyiz ve ihls nisbetinde feyizyb olur. Edeb cephesi: Eskiden beri, lfz ve mn, slp ve muhteva bakmndan, edipler ve airler, mtefekkirler ve limler ikiye ayrlmlardr. Bunlardan bazlar, sadece slp ve ifadeye, vezin ve kayeye kymet vererek, mny ifadeye feda etmilerdir. Ve bu hal de kendini en ok iirde gsterir. Dier zmre ise, en ok mn ve muhtevaya ehemmiyet vererek, z sze kurban etmemilerdir. Artk Bedizzamangibi byk bir mtefekkirin edeb cephesi, bu kk mukaddeme ile kolayca anlalr sanrm. Zira stad o kymetli ve bereketli mrn, kulaklarda kalacak olan szlerin tanzim ve tertibiyle deil, bilkis kalblerde, ruhlarda, vicdan ve kirlerde kuds bir ideal halinde insanlkla beraber yaayacak olan din hissinin, iman uurunun, ahlk ve fazilet mefhumunun asrlara, nesillere telkiniyle megul olan bir dhidir. Artk bu kadar ulv bir gayenin tahakkuku iin candan ve cihandan geen bir mcahid, pek tabidir ki, fni ekillerle megul olamaz. Bununla beraber, stad, zevk incelii, gnl hassasiyeti, kir derinlii ve hayal ykseklii bakmndan harikulde denecek derecede edeb bir kudret ve melekeyi hizdir. Ve bu sebeple, slp ve ifadesi, mevzua gre deiir. Mesel, ilm ve felsef mevzularda mantk ve riyaz delillerle akl ikna ederken, gayet veciz terkipler kullanr. Fakat gnl mest edip ruhu ykseltecei anlarda ifade o kadar berraklar ki, tarif edilemez. Mesel, semalardan, gnelerden, yldzlardan, mehtaplardan ve bilhassa bahar leminden ve Cenb- Hakkn o lemlerde tecell etmekte olan kudret ve azametini tasvir ederken slp o kadar ltif bir ekil alr ki, artk her tebih, en tatl renklerle erevelenmi bir levhay andrr; ve her tasvir, harikalar harikas bir lemi canlandrr. te bu hikmete mebndir ki, bir Nur talebesi Risale-i Nur Klliyatn mtalasylaniversitenin herhangi bir fakltesine mensup da olsahissen, kren, ruhen, vicdanen ve hayalen tam mnsyla tatmin edilmi oluyor. Nasl tatmin edilmez ki, Risale-i Nur Klliyat, Kurn- Kermin cihanmul bahesinden derilen bir gl demetidir. Binaenaleyh, onda, o mbarek ve lh bahenin nuru, havas, ziyas ve kokusu vardr. Ruhun bu ihtiyacn syler akan sular, Kurna her zaman beerin ihtiyac var. Ali Ulvi Kurucu
sm-i zamn hakkna ve Kurn- Mucizl-Beynn hrmetine ve Resul-i Ekrem Aleyhissalt Vesselmn erene, bu mecmuay bastranlar ve mbarek yardmclarn Cennetl-Firdevste saadet-i ebediyeye mazhar eyle. min. Ve hizmet-i imaniye ve Kurniyede daima muvaffak eyle. min. Ve defter-i hasenatlarna, As-y Ms mecmuasnn herbir harne mukabil, bin hasene yazdr. min. Ve nurlarn nerinde sebat ve devam ve ihls ihsan eyle. min. Y Erhamerrhimn! Umum Risale-i Nur akirtlerini iki cihanda mesut eyle. min. ns ve cinn eytanlarn erlerinden muhafaza eyle. min. Ve bu ciz ve biare Saidin kusuratn affeyle. min. Umum Nur akirtleri namna Said Nurs