Você está na página 1de 49

butt can : izmarit kutusu insignia : rtbe iareti-sembol take off : karmak put on : giymek indent : bir paragrafn

ilk kelimesi punctuation : noktalama iareti contraction : kelimelerin ksaltlm ekli purple : mor trunk : beden gvde eyebrow : ka eyelash : kirpik eyelid : gz kapa shoulder : omuz tongue : dil elbow : dirsek thumb : baparmak wrist : bilek heel : topuk sore : ac veren, aryan cross out : stne izgi ekmek instead : yerine towel : havlu comb : tarak, taramak rinse : durulamak advertisement : reklam, ilan pick up : gidip almak arrival : geli var departure : ayrl, yola k, kalk round trip : gidi-dn sleeve : elbise kolu voyage : uzun gemi yolculugu good deal : iyi bir avantaj bean : faslye lettuce : marul squash : kabak slice : dilim bowl : kase ham : domuz rostosu get to : gelmek, varmak get in : bir yere varmak, gelmek get on : araca, bisiklete veya ata binmek get off : bir ara, bisiklet veya attan inmek fork : atal saucer : fincan taba order : sipari, sipari vermek tip : bahi, bahi vermek awful : ok kt, berbat tax : vergi wipe : silmek state : eyalet pick out : semek deliver : datmak, adrese gndermek in line : kuyrukta, srada crowded : kalabalk also : de, da, dahi, keza rest : dinlenmek, istirahat etmek go sightseeing : ilgi ekici yerleri gezmek check in : giri yapmak, kayt yaptrmak check out : k yapmak, otelden ayrlmak, hesap kesmek triangle : gen

square : kare rectangle : dikdrtgen edge : kenar draw : resim izmek describe : tarif etmek, tanlamak compare : karlatrmak, mukayese etmek round : yuvarlak narrow : dar weak : zayf, gsz found of : sevmek, holanmak bottom : alt, taban circumference : daire evresi diameter : daire ap radius : yar ap explanation : aklama, izahat curved : eri, kavisli, dz olmayan straight : doru, dz heavy : ar equal : eit olmak plus : art minus : eksi iareti subtract : karmak times : kere multiply : arpmak divide : blmek price : fiyat into : iine, ieri around : etrafnda, evresinde sidewalk : kaldrm interesting : ilgin, ilgi ekici leaf : yaprak roof : dam, at yard : bahe grass : im, imen fence : it rebus : resimli bulmaca by : yannda next to : yannda, bitiiinde over : zerinde, yukarsnda below : altnda, aasnda climb : trmanmak rear : arka, arkas absent : yok, burada deil present : var mevcut, u an hill : tepe, kk da river : nehir, rmak nest : ku yuvas furniture : mobilya sofa : kanepe, divan couch : kanepe, divan arm chair : koltuk shelf : raf rug : hal carpet : hal drapes : kaln perde ceiling : tavan cabinet : dolap drawer : ekmece can opener : konserve aaca curtain : perde

kitchen : mutfak faucet : musluk sink : mutfak lavobosu stove : frn, ocak pot : tencere pan : tava outlet : piriz lie : uzanmak lie : yalan sylemek lay : koymak cut up : kk paralara ayrmak take off : kalk, uagn kalkmas land : uag yere indirmek grow : bymek, yetimek comma : virgl exclamation mark : nlem iareti quotation marks : trnak iareti east : dou west : bat directions : talimat, direktif, tarif loop : evre yolu interstate : eyaletler aras yol worst : en kt push up : inav ekme sit up : mekik ekme work out : egzersiz yapmak get in shape : formuna girmek shut : kapatmak hit : vurmak, armak interesting : ilgin, ilgi ekici exciting : heyecan vereci terrific : mthi, ahane grafting : alama, a yapma public phone : halk telefonu, umumi telefon change : bozuk madeni para coin : madeni bozuk para slot : makinelerdeki bozuk para atma yuvas conversation : gayri resmi grme, konuma hang up : ahizeyi yerine koyarak telefon grmesini bitirmek just : yanlz, sadece call up : telefon etmek factory : fabrika less : daha az residence : ev, konut hold on : telefonda beklemek basement : bodrum, bodrum kat look for : aramak manager : ynetici, mdr furnished : dayal deli, mbleli account : hesap right away : derhal bill : kat para hide : saklamak withdraw : para ekmek slip : fatura, makbuz tardy slip : ge kad immediately : hemen, derhal sweet : tatl sour : eki ride : binmek

happen : olmak, meydana gelmek across : karsnda cross : karya gemek carreless : dikkatsiz bother : rahatsz etmek keep on : devam etmek dent : knt eziklik pole : direk break : krmak, krlmak law : kanun, yasa obey : itaat etmek, uymak fasten : balamak offer : nermek, sunmak field : bran, alan, dal medical : tbba ait, tbb career : meslek, meslek hayat choice : seme, tercih hakk make up one's mind : karar vermek retire : emekli olmak yet : henz, daha profession : meslek, i talk over : tartmak education : eitim think over : dikkatli bir ekilde dnmek discuss : tartmak accept : kabul etmek refuse : reddetmek refusal : red, red cevab turn down : reddetmek, geri evirmek instead of : yerine discussion : tartma educate, educator : retmek, confused : akn olmak, artmak decision : karar tour of duty : rotasyon, tayin edilen yerde alma sresi grade : snf so : bu yzden almanac : bir eit byk takvim band : bando, orkestra bargain : kelepir, ucuz chance : ans growth : byme off base : s dnda outskirts : varolar, d mahalleler overseas : deniz ar reception : kabul, davet sewing : diki training : eitim comfortably : rahatlkla, rahata homemaker : ev kadn, eve bakan kimse, kahya hoof, hooves : toynak::toynak kelimesinin oulu nail on : ivilemek pone : midilli rider : binici shed : ardak, sundurma swollen : imi, kabarm experience : tecrbe, deney remodeled : ekli deitirilmi, yeniden tanzim edilmi solution : zm suburb : banliyo

story : kat fireplace : mne, ocak builder : inaat, mteahhit perhaps : belki record : plak dining room : yemek odas microwave : mikrodalga oven : frn boil : kaynamak patio : i veya yan avlu wood : odun burn : yanmak, yakmak tiring : yorucu trouble : sorun sorunlu take place : meydana gelmek, olmak solve : problemi zmek, cevap bulmak get together : bir araya gelmek, toplanmak meeting : toplant, miting build : inaa etmek, kurmak, yapmak add on : eklemek, ilave etmek den : alma odas, oyun odas enlarge : geniletmek disease : hastalk luck : ans lecture : konferans, konuma, nutuk neat : tertipli, dzenli sauted : sote haline getirilmi, kavrulmu give off : gndermek, yaymak next door : bitiik, bitiik kap intimidated : korkutulmu recklessly : dikkatsizce save : kurtarmak troop : askeri birlik unlikely : mmkn deil, olas deil pistol : tabanca rifle : tfek gun : ateli silah hunt : avlamak deer : geyik duck : rdek shoot : ate etmek out of doors : drda, ak havada prepare : hazrlamak contry : kr hunt for : bulmaya almak shot : at low : alak several : birka tane indoors : ieride farther : daha uzadaha uzakta instructions : kullanma talimat whole : tm, tam plenty of : ok, yetertli catch : yakalamak, avlamak own : kendi, kendine all over : her yerde, her yeri hard : sk bir ekilde, serte twice : iki kez once : bir kez more : daha ok

used to : gemiteki alkanlk ama imdi yaplmayan davranlar would : gemiteki alkanlk iin --dm , ---dum bait : olta veya kapan iin yem coach : antrenr hook : olta inesi, kanca hunting : av lost : kayp moving : hareketli, oynak purpose : ama, niyet straighten : dorultmak, target : hedef, ama towards : ....e doru trash : p usual : her zamanki, normal watch out : dikkat et pier : iskele facilitate : kolaylatrmak, yardm suggestion : tavsiye win : kazanmak hypocrite : riyakar, iki yzk kick : tepmek, vurmak positive : kukusuz, yapc, etkili match : kibrit, ma match : uymak, yakmak : : 6 tie : balamak, bir mata berabere kalmak, kravat string : sicim, mzik aleti teli knot : dm, ilmik win : kazanmak, galip gelmek, yenmek lose : kaybetmek, yenilmek beat : dvmek, vurmak, yenmek field : tarla, meydan, oyun sahas : : 6 doubt : phe etmek shoelace : ayakkab ba suppose : zannetmek, yle dnmek point : say, puan certainly : gerekten, elbette certain : phesiz, kesin, emin quite : olduka, tamamen positive : emin imagine : dnmek, zannetmek, hayal etmek surely : phesiz olrak, muhakkak, elbette uncertain : pheli, emin deil rope : ip halat goal : ama, hedef towards : dorultusunda, ----e doru anlamndadr so : yle for sure : phesiz muhakkak farthest : en uzaa at all : hi, hi bir surette dormitory : yatakhane lady : hanmefendi plant : fabrika, makina bitki pool : havuz, glet sold out : satlp bitmi, tkenmi worker : ii bat : yarasa bet : bahse girmek, bir olayn olacandan emin olmak blind : kr farmer : ifti guy : adam

mammal : memeli hayvan : : 6 mess up : kartmak, datmak scientist : bilim adam bookstore : kitabevi reason : neden, sebep cotton : pamuk, pamuklu silk : ipek wool : yn leather : deri rubber : kauuk, lastik jewelry : mcevherat earring : kpe silver : gm chain : zincir necklace : gerdanlk, kolye bracelet : bilezik copper : bakr diamond : elmas ring : yzk made of : --den yaplm, imal edilmi : : 6 man-made : insan yaps, sentetik natural : doal stone : ta : : 7 iron : demir throw away : atmak, pe atmak, ziyan etmek : : 7 wake up : uyanmak, uyandrmak : : 7 do over : tekrar yapmak throw out : atmak, pe atmak put out : sndrmek ashtray : kl tablas awy : tede, uzakta, uzaa allow : izin vermek, msade etmek mind : nemsemek, saknca grmek appreciate : takdir etmek, kymet bilmek leave : izin, yllk izne ikmak creature : yaratk, mahluk dome : kubbe glance : gz atmak, gz at, bak let : izin vermek, gz yummak sand : kum sheep : koyun sparkle : kvlcm samak owe : borcu olmak deal : avantaj, kar, i percent : yzde discount : indirm, iskonto, indirim yapmak reduce : azaltmak, kltmek irregular : dzensiz, defolu off : daha ucuz, dk fiyatl sale : indirim, ucuzluk size : l, beden cloth : kuma fabric : kuma dokuma for sale : satlk pair : ift sales : sat waist : bel measurement : l try on : giyip denemek hip : kala

fit : uymak, uygun much better : ok daha iyi amount (to) : tutmak, etmek, mal olmak amount : miktar, tutar percentage : yzde, yzdesi receipt : makbuz incrase : arttrmak, artmak decrease : azaltmak, azalmak billion : milyar bust : krp paralamak flea market : bit pazar instruct : talimat vermek silently : sessizce, konumadan attempt : denemek, lmak backwards : arkaya, geriye doru mud : amur subject : konu, ders, zne plant : bitki, fabrika foot : ayak, kadem height : ykseklik distance : mesafe, uzaklk depth : derinlik width : genilik jump : atlamak weigh : arln lmek strenght : kuvvet, g gain : almak, kazanmak, artmak diet : perhiz, rejim yapmak scale : tart aleti thick : kaln thin : ince, zayf fat : iman basketball hoop : basketbol emberi discus throw : disk atma equivalent : eit, karlk event : olay, yar : : 6 net : file, a object : nesne, ey row : sra spot : leke, yer, gzle tanma each other : birbirine, birbirini steak : bftek court : kort, oyun alan field : saha, oyun alan opportunity : frsat, ans serve : hizmet etmek, grev yapmak assignment : grev promotion : terfi chance : ans, frsat retirement : emeklilik retire, retired : emekli olmak::emekli basic : temel assign : atamak follow-on : tamamlayc advanced : ileri, tekaml etmi station : birlik, askeri bir kurulu be stationed : grevli olmak duty : grev be up for : aday olmak promote : terfi ettirmek

commissioned : nasbedilmi cover : saklamak, hasr alt etmek dome : kubbe, radar antenlerini muhafaza eden dom salute : askeri selam, selamlamak specialist : uzman shape : ekil, ekil vermek pay grade : cret derecesi melt : eritmek, erimek bargain : pazarlk etmek around : etrafnda dirt : toprak, kir make : birisini zorlayarak birey yaptrmak probably : belki, muhtemelen farm : iftlik raise : yetitirmek, bytmek ranch, rancher : ok byk iftlik::byk iftlik sahibi veya alan cattle : sr graze : otlamak bull : boa, damzlk cow : inek calf : dana bridge : kpr extremely : ok, ar derecede destroy : ykmak, tahrib etmek destruction : ykm, tahribat plant : ekmek, dikmek barn : ambar, ahr forest : orman thick : sk, youn, kaln reflect : yansmak location : yer, mekan light : yakmak, atelemek valley : vadi raspberry : ahududu rather : olduka a green thumb : eli uurlu, ne ekerse ektii biten harvest : hasat, hasat yapmak blossom : aa iei, iek amak bloom : iek, iek amak reflection : yansma, grnt take care of : gz kulak olmak, bakmak wheat : buday crop : rn feed : yemlemek, beslemek, yem rise : kabarmak, ykselmek, ufukta domak skunk : kokarca bush : al ripe : olgunlam, yenebilir present : hediye afford : satn alabilmek, parasal gc olmak wrap : sarmak, paket yapmak gift : hediye blow out : fleyerek sndrmek, patlamak take turn : srasyla yapmak look forward to : drt gzle beklemek come over : uramak comfortably : rahat bir ekilde, rahat turn down : sesini ksmak, azaltmak softly : sessizce, alak sesle go over : gzden geirmek, muayene etmek

drop by : herhangi bir zamanda ylesini ziyaret etmek broke : zrt, parasz poor : fakir, zavall be over : bitmi, sona ermi from now on : bu andan itibaren be proud : gurur duymak turn up : sesini amak, ykseltmek pretty : olduka, epeyce, bir hayli turn up : bulmak, bulunmak couple : iki, birka, bir ift beside : yannda besides : ek olarak, bundan baka soft : hafif, yumuak uncomfortably : rahatsz, rahatsz bir ekilde blowout : patlama, lastik patlamas belive in : inanmak, itikad olmak poorly : kt bir ekilde, dk kaliteli olarak besides : bundan baka, ayrca drop over : uramak, herhangi bir zamanda ziyaret etmek underneath : altnda, altndan attendant : grevli bean : fasulye, ekirdek go out : dar kmak, uzak bir yere gitmek order : emir, talimat, ipari run into : rastlamak, kazayla arpmak fix up : salamak, ayarlamak importance : nem planting : ekme, dikme, ekim result : netice, sonu wish : dilemek, dilek tutmak head : ynetici, lider lottery : piyango by accident : ans eseri, tesadfen accidental : kazaen, ans eseri olan on and on : durmadan, srekli olarak take a chance : ansn denemek, kumar oynamak luckly : ansl rough : ansz, zor fare : tama creti just as : olduu gibi, braktn gibi board : binmek just : yalnz, sadece put aside : zel bir ama iin saklamak smell : koku, koklamak, kokmak taste : tat, lezzet atmak, tadn vermek attempt : gayret gstermek, denemek refreshments : yiyecek veya iecek smoothly : rahata, problemsiz olarak as soon as : ksa bir zaman iinde abroad : baka bir lkeye, baka bir lkede off : almaz, devre d, arzal on : alan, faal passenger : yolcu foreign : yabanc, d lkeyle ilgili everything : her bir ey, herey trainee : kursiyer tough : zor, sk instructions : emirler, direktifler training : eitim, eitilme instructors : retmen

drills:drill : uygulama, egzersiz::uygulama yapmak drill instructor : acemi eitim retmeni at attention : hazr ol vaziyeti, esas duru sweat : ter yell : barmak guard : nbet tutmak, korumak, nbeti crawl : yerde srnmek fall in : sraya girmek sweat : terlemek dorm : yatakhane broom : sprge sweep : sprmek mop : paspas, paspasla temizlemek scrub : kazyarak, srterek temizlemek polish : cila, cilalamak attend : katlmak firing range : at eitim alan, poligon killing : mahvetmek, cann actmak separate : farkl, ayr ayr fall out : tartmak, dalmak, serbest olmak missing : kayp trash : p invite : davet etmek reception : resmi davet celebration : kutlama wedding : evlenme, nikah anniversary : yldnm hold : dzenlemek, tertip etmek slice : dilimlemek ceremony : tren have over : davet etmek afraid : zgn luncheon : le yemei rain check : daha sonra yerine getirilmek zere verilen sz, bor have got : sahip olmak steak : biftek pickles : turu mustard : hardal strawberries : ilek wine : arap help yourself : sormadan almak have got to : zorunda olmak afterward : sonra stale : bayat drop in : habersiz ziyaret etmek relative : akraba stay with : kalmak, devam etmek car lot : oto park honeymoon : balay continent : ana kara, kta overseas : deniz ar application : bavuru in addition to : ek olarak, ayrca, baka require : istemek, talep etmek apply : bavurmak around : civarnda postpone : ertelemek notice : farkna varmak, dikkat etmek while : ksa bir zaman ride : bini, seyahat

earn : kazanmak, elde etmek usual : herzamanki, normal alive : canl, hayatta, sa unusual : her yerde olmayan, ender else : baka, ayrca, baka birey constitution : anayasa kidding : kzdrmak, dalga gemek man : insan, kimse equivalent : eit, ayn, karlk excuse : affetmek, mazeret marriage : evlenme swollen : imi, ikin shot : a, ine presciption : reete drug : ila treat : tedavi etmek blood : kan wipe : silmek seem : gibi grnmek muscle : kas, adale dizzy : ba dnmesi, ba dnmek flu : grip sick call : vizite lie down : uzanmak prescribe : reete yazmak bed rest : yatak istirahati sign in : kayt yaptrmak sign out : ayrln kn kaydettirme record : kayt, dosya pulse : nabz blood pressure : tansiyon examine : muayene etmek calm down : sakinlemek, sakinletirmek twist, twisted : burkmak, burkulmu injure : incitmek, yaralamak bleed : kanamak quiet : sessiz olmak sprain : burkmak still : hareketsiz, sakin pulled : kaslm, eken injury : yara, yaralanma care : zen, bakm, tedavi chemical : kimyasal madde corpsman : laborant donor : kan ve organ banda bulunan kimse plasma : kann sv ksm, plazma no kidding : aka yok liquid : sv paycheck : maa eki candle holder : amdan opposite : ters, kar advertisement : ilan available : elverili, msait classified : ayrlm, tasnif edilmi furnish : demek appliance : elektrikli ev aleti include : kapsamak, dahil olmak utility : gaz, su gibi yararl hizmet district : mahalle, blge fairly : olduka

consider : dnmek, gze almak lease : kira szlemesi, kontrat argument : tartma, kavga efficiency : tek odal daire excluding : dnda, hari public : genel, halka ait, kamuya ilikin transportation : tama, nakil dryer : kurutma makinas dishwasher : bulak makinesi real estate : emlak, gayri menkul privacy : zel yaant including : iermek, dahil, iine alan due : deme, denebilir, vade want ad : kk ilan wonder : merak etmek furnished, unfurnished : mobilyal, denmi, ::mobilyasz, denmemi dye : bez, sa boyas garbage : p paint : boya, boyamak fenced : itli, itle evrili such as : rnekten nce kullanlr busline : otobsle tama sistemi realty : emlak, gayr menkul transfer : aktarma bileti national : ulusal, milli international : uluslararas gather : toplanmak, biraraya gelmek official : resmi even though : hatta, bile goverment : hkmet participate : katlmak place : yerletirmek, koymak display : resim, poster nation : millet, ulus fly : dalgalanmak parade : tren alay, resmi geit precede : gemek, nnden gemek heart : yrek although : karn ramen occasion : zel bir olay, tren associate : bir araya gelmek, birlemek indicate : belirtmek, dikkatini ekmek mandatory : zorunlu, mecburi govern : bir lkeyi ehri ynetmek set : koymak, hazrlamak support : desteklemek position : yer, mevki, durum gathering : toplant official : memur, grevli debt : bor indication : gsterge, iaret formal, informal : resmi, gayri resmi anthem : milli mar retreat : bayrak indirme treni king : kral queen : kralie president : cumhurbakan, bakan, point out : dkkatini ekmek generate, generator : retmek, retici produce : retmek

product, production : rn, maml madde::retim copper : bakr conduct, conductor : iletmek, geirmek::iletken, iletici magnet : mknats flow : ak, akmak charge : arj, ykleme circuit : elektrik devresi through : bir utan dierine, yoluyla dead vire, live wire : cereyansz u::cereyan tayan u go out : gtrmek, gitmek running : akm, cereyan akm cord : elektirik kordonu insulate, insulated : yaltmak, yaltkan madde ile kaplamak::yaltlm insulation : yaltma, yaltm insulator : yaltkan, yaltkan madde protect : korumak shock : ok, elektirik arpmas hog : byk domuz mutton : koyun eti jog : yava ve srekli komak convenient : yakn uygun nap : ekerleme possibly : belki, muhtemelen little by little : yava yava fitness : fiziki bakmdan uygunluk cut down : azaltmak cut out : brakmak regularly : dzenli olarak fit : formunda gradual : tedrici look after : gz kulak olmak take up : balamak avoid : saknmak suggestion : tavsiye relaxation : dinlenme even : bile, hatta take part (in) : katlmak doubtful : pheli skip : karmak, atlamak check out : dn almak necessary, unnecessary : gerekli::gereksiz properly : uygun olarak had better : yaplsa daha iyi olur senior : st junior : kk rtbeli courtesy : nezaket installation : s seniority : stlk seniority : stlk subordinate : ast honor : byk sayg render : vermek custom : gelenek observe : dikkat etmek behavior : davran regulation : talimat right : hak against : kar privilege : imtiyaz compulsory : zorunlu

authority : yetki chain of command : emir komuta zinciri take advantage of : yararlanmak honorable : onurlu respect : sayg loyal, loyalty : sadakat::sadakat sense : duygu behave : davranmak honor guard : sayg nbetisi drama : konulu oyun row : sra act : davranmak perform : sergilemek serious : nemli kind : kibar stand : dayanmak humor : mizah hate : nefret etmek adventure : macera humorous : komik rather than : daha ok stage : sahne dislike : sevmemek ballet : balet preference : tercih close to : yakn futhermore : ayrca, bundan baka fight : tartmak likeswise : ayn ekilde quit : brakmak just about : hemen hemen make time : flrt etmek : : 6 space : boluk surround : kuatmak be up to : yeterince iyi damage : hasar lighter : daha hafif stuff : bir ey, ey take apart : ayrmak usual grind : herzamanki zor i you got it : anladn m? go on : devam etmek smooth talk : dil dkme dumb : lanet olas replace : deitirmek, bir eyin yerine koymak install, installation : takmak::takma figure out : anlamak shut down : durmak apart : skmek unable : yetersiz handle : almak put together : birletirmek incapable, capable : yapamaz::yetenekte ability : yetenek typewriter : daktilo print : basmak smart : zeki lend a hand : yardm etmek assemble : balamak intelligent : zeki

instrument : mzik aleti violin : keman drum : davul shut off : kapatmak experience : deneyim awhile : ksa bir sre iin ribbon : daktilo eridi sign up : kayt olmak used : kullanlm lemon : klstr depend on : gvenmek, dayanmak, bal olmak demand : talep etmek elderly : ileri yaa yaklaan kimse bald : kel, sasz appearance : grn clever : zeki, keskin zekal unselfish, selfish : bencil olmayan::bencil egoist personality : kiilik generous : eli ak, cmert neat : temiz deny : inkar etmek demand : talep, istek rely on : gvenmek, dayanmak, bal olmak attractive : ekici, cazip blond : sarn curly : dalgal, cvrck observation : gzlem, rasat mid, middle : ortasnda, yarsnda mean : zalim, acmasz stingy : cimri brunette : esmer wavy : dalgal depend upon : gvenmek trust : gvenmek, inanmak demanding : zor, ok gayret isteyen dependable : gvenilir hardworking : alkan reliable : gvenilir, emin honest : samimi, iten dishonest : samimi deil, iten olmayan rely upon : gvenmek judgement : karar messy : kirli, dank, pis fact : gerek, olay fool : kandrmak, aptal durumuna drmek kid : aka yapmak, kandrmak admission : giri, kabul basis : temeli, esas, asl dresser : elbise dolab elephant : fil heart : yrek, cesaret income : gelir at least : en azndan residence : konut, ikametgah sight : gr, gz n spark plugs : buji text : kitap, metin protection : korunma, koruma powerful : kuvvetli bare wire : plak tel

uninsulated : yaltlmam, kaplanmam attach : sktrmak, eklemek, takmak screw : sktrmak, vidalamak solder : lehimlemek, lehim splice : eklemek, birletirmek twist : bkmek source : kaynak supply : salamak, temin etmek acquire : kazanmak, elde etmek active duty : faal grev graduate : mezun kimse, mezun olmak commission : atamak, nasbetmek, kadroya sokmak eligible : uygun, seilmeye layk appointee : atanan kimse, aday appoint, appointment : atamak, atama candidate : aday both...and : hem hemde : : 6 ineligible : uygun olmayan lead, leadership : ynetmek, yol gstermek, lider olmak::lider motivate : tevik etmek, harekete geirmek motivated : tevik edilmi, cesaretlendirilmi qualify, qualified : uygun nitelik tamak::uygun nitelikte olmak qualification : yetenek, deneyim require, requirement : istemek, gerek duymak::istek, gereklilik reach : varmak, uzanmak, dokunmak, irtibat kurmak establish : kurmak primary : ana, temel science : fen, fen bilgisi engineer, engineering : mhendis, mhendislik commission : rtbe, nasp design : plan izmek, plan, ekil chemistry : kimya social : sosyal name : atamak primarily : esas olarak, esas itibariyle quality : nitelik scientist : bilim adam sociology : sosyoloji anthropology : antropoloji social science : sosyal bilimler counselor : danman, avukat part-time : yarm gn alma teens : 13 ile 19 yalar arasnda olan kimse once in a while : ara sra, krk ylda bir advisor : danman recommendation : tavsiye, tavsiye mektubu step : aama, ilemler tornado : hortum, ok iddetli ve yksek hzla dnen rzgar weatherman : hava tahmincisi, metoroloji memuru forecast : tahminde bulunmak, tahmin unlikely, likely : ols deil, gibi deil::olas, bekleniyor, muhtemelen favorable, favorably : iyi::iyi bir ekilde bulletin : blten, haber severe, severely : ciddi, ok kt, kritik::ciddi olarak unfavorable : ok kt, kritik thunder : gk grlts lightning : imek, yldrm flash flood : sel baskn hazard, hazardous : tehlike, tehlikeli : : 6 watch out for : dikkat etmek

barricade : barikat, engel set up : dikmek, kovmak precaution : nlem rise : kabarmak, ykselmek evacuation : boaltma, tahliye etme damage : hasar, kayp strike : arpmak, vurmak, basmak flood : sel drizzle : ienti, ahmak slatan evacuate : insanlar bir tehlikeden uzaklatrmak, boaltmak warn : uyarmak accustomed : alkanlnda, alk probable : olas look out for : dikkatli olmak, uyank flash : ksa blten, ara haber wish : istemek drizzle : iselemek hail : dolu, dolu yamak run into : karlamak sleet : sulu sepken yamak visibility : gr fog, foggy : sis, sisli visible, invisible : grlebilir::grnmez used to : alk, alm moisture : nem condition : durum, art boating : krek ekme, yelkencilik grill : zgara, zgara et interrupt : szn kesmek singing : ark syleyen thunderstorm : gk grltl ve imekli youn ya bun : kk yuvarlak ekmek convince : ikna etmek, inandrmak agree : ayn fikirde olmak get rid of : kurtulmak definitely : phesiz olarak, aka permit : izin etmek concerned : endieli benefit, benefit from : yararl olmak, yarar::yararn grmek, kar salamak disagree : gr birliinde olmamak point, point out : konu, nokta::dikkatini ekmek, gstermek agreement : gr birlii main : ana, en nemli disagreement : uyumazlk, gr farkll definite : emin get point : anlamak point of view : gr as, bak as indefinite, indefinitely : belli deil, ak deil::belirsiz bir sre mainly : esas olarak, prensip olarak employ : kullanmak, ie almak point : u, keskin kenar employment : i employee : ie alnan bir kimse, alan employer : i veren get off : almamak, tatil yapmak hire : kiralamak, birini ie almak supervise : sorumlu bir kii olarak ii ve iileri kontrol etmek excellent : ok iyi, ahane supervisor : formen, ef unemployed, unemployment : isiz::isizlik

bookkeeper : muhasebeci column : ke yazs movement : hareket, kprt occur : olmak, meydana gelmek pass over : atlamak, bahsetmemek resume : ksa z gemi sink : batmak, batrmak tryout : deneme, test watch : nbet, gzlem consideration : dikkat, dnce take into consideration : gz nne almak remind : hatrlamak, hatrlatmak set aside : saklamak share : paylamak childhood : ocukluk take for granted : nemini kavramak, deerini anlamak memory : hatr, akl, an however : bununla beraber, yinede : : 7 such as : rnein, gibi look after : bakmak tornado : hortum carry : tamak sudden, suddenly : ani, apansz::aniden hurricane : tayfun along : boyunca spoil : bozulmak, martmak, marmak bring back : hatrlatmak, canlandrmak force : zorlamak share : hisse, pay ment : fiillerden isim tretmek iin kullanlr comment : yorum headline : gazetede haber bal, manet pale : solmak p.s. : metubun altnda birisinin adn yazd blm steer : et iin yetitirilen erkek sr unbelievable : inanlmaz veal : dana eti in-law : evlilikba ile oluan kaynana, kayn birader relationship : aile veya kiisel iliki, mnasebet consequently : sonu olarak, bu nedenle spouse : e go along with : anlamak, iyi ilikisi olmak eager : istekli olmak grandson : erkek torun granddaughter : kz torun specific : zel, belirli attract : ekmek, cezbetmek male : erkek female : dii all at once : aniden, birdenbire grand children : torunlar sea shell : deniz kabuu tolerate, tolerant : tahamml etmek, ho grmek::ho grl put up with : ho grmek, dayanmak neglect : ihmal etmek, nemsemek inquire about : aratrma yapmak, hakknda bilgi toplamak get along : srdrmek, anlamak, birlikte bulunmak end up : bitmek, sona ermek divorce : boamak, boanmak, boanma alongside : yannda

assist : yardm etmek keep away from : uzakta tutmak fatal, fatally : lmcl, ok tehlikeli::ok kt olarak at least : en azndan drown : suda bomak, boulmak absolutely : tamamen drop off : uyuya kalmak convinced, convincig : ikna edilmi, inandrlm::ikna edici entire : tm preventable : nlenebilir, nne geilebilir insist on : srar etmek, diretmek otherwise : yoksa, aksi durumda rest : gerisi, kalan prevent : nlemek, engellemek arrange : dzenlemek, planlamak drop off : uramak get through with : bitirmek get through : telefonla konumak, ulamak (in) order : dzen, tertip in place of : yerine trim : salkl, ince misplace : yanl bir yere veya yanl ekide koymak bite : srk use up : tketmek insist : srar etmek according to : ...e gre, dncesine gre little : ksa bir sre stay away : uzakta kalmak, yapmamak run across : rastlamak attendance : bulunma, katlm, gitme adjust to : almak, uyum salamak, altrmak educationaly : eitim amal, eitici sufficient : yeterli skill : yetenek, beceri object to : kar olmak, itiraz etmek obtain : elde etmek make sense : anlam olmak, bir ey ifade etmek quite : olduka, bir dereceye kadar congratulate : tebrik etmek, kutlamak assume : stlenmek responsibility : sorumluluk develop : gelitirmek, gelimek confidence, confident : gven::emin, gvenen self-confidence : kendine gven quite a few : ok, epeyce, ok sayda succeed : baarmak routine : ilem, faaliyet guide : rehberlik etmek, yol gstermek guidance : yardm, tavsiye success, successful : baar, baarl sufficiently : yeterince, yeteri kadar sensible : akll, dncelive pratik anlayl account for : aklamak, gereke gstermek accomplish : bir eyi baarmak achive : baarl olarak tamamlamak, amacna ulamak volunteer : gnll olmak, gnll as well as : ek olrak, ayrca, olduu kadar annoy : biraz kzdrmak rush : acele etmek take off : balamak, ayrlmak

start out : bireye (genellile bir seyahate)balamak helpful : yardmc, yararl regret : piman olmak waste : boa harcamak, ldrmek in a rush : tela, acele pay attention : dikkat etmek guilty : sulu annoying : rahatsz edici, kzdrc helpless : aresiz regret : pimanlk lose one's temper : sabr tamak, kendini kaybetmek hand in : teslim etmek, vermek lazzy : tembel lenient : merhametli, nazik strict : ciddi, sk, kurallara bal drop out of : terk etmek, gitmemek turn in : vermek, teslim etmek stupid : aptal annoyed : kzgn, fkeli disappoint : hayal ve d krklna uratmak lack of, lack : eksiklii, yokluu::olmamak, tketmek stay up : ge vakte kadar yatmamak put aside : bir kenara ayrmak, sonraya saklamak helmet : mifer, elik balk set : alc cihaz, ekip feel like : arzu etmek, istemek put off : ertelemek separate : ayr, farkl on hand : mevcut, hazr, elde groceries : yiyecek quantity : miktar purchase : satn almak a good deal of : ok, byk miktarda a great deal of : ok, byk miktarda label : etiket jar : kavanoz apart : kenarda, ayr yerde thus : bu yzden, sonu olarak tear up : yrtp yok etmek bag : torba, anta torn : yrtk apart from : dnda, baka combine : bir araya getirmek, birletirmek ingredient : bir karmn malzemesi, eleman, para depend on : duruma gre deimek, duruma bal olmak call for : istemek, gerek duymak stir : kakla kartrmak create : yaratmak, yeni bir ey retmek recipe : yemek tarifi, piirme tarifi bet : bahis, bahse girmek become of : olmak, bana gelmek give away : bir eyi birine hediye etmek mostly : genellikle, ounlukla separate, separately : ayrmak, ayr, ayr call for : gelip almak from time to time : ara sra, bazen can't help : kendini anlamamak, nleyememek raw : i, pimemi property : mal, mlkiyet enemy : dman

attack : saldrmak, saldr threaten : tehdit etmek take sides : taraf tutmak neutral : tarafsz defend : korumak, savunmak ally : mttefik, dost battle : muharebe nevertheless : buna ramen, yinede maintain : bulundurmak call up : askere armak, askere arlmak settle : anlamaya varmak, bir tartmay bitirmek border : snr freedom : zgrlk engage : uramak alert : uyank, tetikte on alert : alarmda, alarm durumunda authorize : yetki vermek, izin vermek take steps : nlem almak maintanance : bakm take over : kontrolu ele geirmek combat : harp, muharebe engage : saldrmak, angaje olmak define : anlamn vermek, tam olarak tanmlamak function : grev, fonksiyon ignite, ignition : atelemek, ateleme devresi provide : salamak, vermek spark, spark plug : kvlcm, akma::buji liquid, fluid : sv, sv pipe : boru accelerate : hzlanmak, hzlandrmak transmission : aktarma organ, vites kutusu gear box, gear : vites kutusu::dili, ark transmit : aktarmak, tamak shift : vites deitirmek clutch : debriyaj defect : arza, hata look over : kontrol etmek, gzden geirmek take a look at : gzden geirmek estimate : maliyetini hesaplamak, tahmin etmek align : dzene sokmak, dzenlemek worn out : eski, eskimi interior, exterior : ii, i taraf::d, d taraf defective : arzal, bozuk altogether : genel olarak, her ey gz nne alndanda function : almak, ilev grmek estimate : tahmin wear out : eskimek, eskitmek combustion : yanma, yan process : ilem, i cylinder : gmlek, silindir combustible : yanabilir eliminate : dar atmak, elimine etmek purpose : ama, kullan friction : srtnme lubricate : yalamak surface : d yzey, yzey rub : srtmek, srtnmek, ovmak in order to : iin, amacyla overheating : snma, yksek hararet wear and tear : anma, eskime ve ypranma

circulate : devir daim yapmak for the purpose of : iin, amacyla coolant : soutucu antifreese : antifiriz regulate : dzenlemek, kontrol etmek malfunction : arza useful : yararl overhaul : byk bakm tear down : skmek, batan sona skmek, paralara ayrmak rebuild : tekrar birletirmek, monte etmek speedometer : srat saati malfunction : arza yapmak so that : amacyla, iin overheated : ar snm recent : yeni, son, ksa sre nceki contribute : katkda bulunmak conclude : karar vermek, kararlatrmak rapid : hzl scenery : doal manzara dense : sk, youn portion : ksm, blge population : nfus populate : yerlemek, bir yerde yaamak growth : byme ve gelime : : 6 region : blge : : 6 peak : tepe, zirve spread : yaymak, sermek, srmek appetite : itah average : ortalama, normal : : 6 abnormal : anormal, allmadk desert : l occur : olmak, meydana gelmek habit : gelenek, alkanlk once more : bir kere daha, tekrar pick up : almak, renmek density : youn, kalabalk drain : kurumak, kurutmak, boalmak industry : endstri, sanayi keep up with : ayak uydurmak, izlemek, yarmak anyway : yinede, bununla birlikte rate : cret per : her biri iin take after : benzemek, ekmek once again : tekrar, bir kere daha call off : iptal etmek approximate : yaklak, tahmini : : 6 in that case : bu durumda, bu art altnda : : 7 brand : model, yaps, eit property : zellik substance : madde nowadays : bugnlerde : : 9 flexible : kolayca bklebilir : : 6 elastic : elastik bend : bkmek, bklmek rigid : sert, kolay bklemez contain : iinde bulundurmak : : 8 stretch : uzatmak, uzanmak, genilemek bounce : zplamak, geri gelmek : : 7 affect : etkilemek, etki etmek as a result : sonu olarak, zet olarak

as a result of : nedeniyle, yznden content : ierik seal : kapamak, mhrlemek, damgalamak bounce : srama, zplama, sekme : : 8 waterproof : su geirmez watertight : su gemez, su girmez airtight : hava geirmez : : 6 absorb : emmek, iine ekmek effect, effective : etki, sonu::etkili escape : kamak, dar kmak result from : sonucu meydana gelmek form : eklini vermek, eklini almak real : gerek, hakiki resist : direnmek, kar koymak artificial : insan yaps, yapay hardly : zorlukla, g bela soak (up) : slamak, slanmak, emmek squeeze : sktrmak skmak result : sonu : your hard work is beginning to show results : 5 such : yle, iyi, kt such that : yleki, o derecede ki : : 6 pharmacist : eczac : : 7 fill : doldurmak, yapmak (retee iin) aid : yardm, destek determine : karar vermek, bulmak, tespit etmek : : 7 legal : yasal illegal : yasal deil, yasa d innocent : susuz, masum commit : ilemek (su) crime : su, crm lawyer : avukat judge : yarg, uzman : : 6 court : mahkeme case : karar, duruma represent : temsil etmek criminal : ceza hukuku ile ilgili efficient : etkili just : adil, eit fair : adil, eit judicial : yargsal, yarglama : : 6 justice : adalet, hak jury : juri : : 6 dual : ift, ifte, iki kat : : 7 interpret : aklamak, tercme etmek client : mvekkil, mteri architect : mimar plumber : musluku enforce : uygulamak, yerine getirmek stand for : ho gr gstermek, tahamml etmek in general : genel olarak abbrevation : ksaltma : : 7 abundance : yeterinden fazla no use : faydasz, amasz : : 9 command : komuta etmek branch : bran, blm : : 7 department : bakanlk : : 7 obligation : sorumluluk, grev head : bakan, bakan inform : bilgi vermek, haberdar etmek : : 7 suggest : nermek

urge : ikna etmek, cesaretlendirmek influence : etkilemek : : 6 be subjest (to) : bal olmak : : 8 in contact with : temas, ibirlii, haberleme conduct : davran, prohibit : engellemek : : 8 recruit : askere kaydetmek, asker bulmak, askere almak get in touch (with) : temas kurmak, aramak, konumak : : 8 hesitate : duraksamak, isteksiz olmak discover : bulmak, kefetmek beyond : tesine, ilerisine re-enlist : tekrar kayt yapmak extension : uzama, uzatma benicifial : yararl brief : ksa ve z veteran : gazi discharge : ayrlmak, terhis, boaltmak hesitate : duraklamak, isteksiz olmak poison : zehir insect : bcek, haarat insecticide : haarat ldrc within : iinde, i tarafnda swallow : yutmak : : 6 snake : ylan : : 8 poisonous : zehirli at once : derhal : : 8 favor : iyilik call on : ziyaret etmek : : 7 concern : endielenmek, endielendirmek : : 7 particular : zel major : byk, nemli, kritik crash : arpmak, iddetli ara kazas approach : yaklamak : : 7 breathe : nefes almak choke : nefesini tkamak, bomak : : 7 slight : nemsiz, hafif : : 8 minor : kk, nemsiz pass out : baylmak consious : bilinli, uurlu, kendinde : : 6 give a hand : yardm etmek faint : baylmak object : nesne, ey stuff : ey, eya steal : almak : : 8 interrupt : birisinin szn kesmek cut in : birisinin szn kesmek feature : zellik, karakter : : 6 spot : tanmak huge : dev lsnde, ok byk : : 8 due to : nedeniyle, den dolay catch up with : yakalamak, yetimek : : 9 reckless : aceleci, dikkatsiz voice : ses : : 8 yet : fakat patience, patient : sabr::sabr, metanet : : 7 plain : sade, basit, dz : : 6 coplex : kark run across : rastlamak flame : alev entrance : giri0

familiar : tandk, dost declare : bildirmek, duyurmak : : 7 former : eski, nceki complicated : kark, zor nominate : atamak vote : oy vermek elect : oy vererek semek designate : atamak latter : ikinci, sonraki carpenter : marangoz workshop : atlye device : alet hammer : eki blunt : kt, dz nail : ivi2 fasten : birletirmek, akmak, balamak board : tahta0 drive : akmak, sktrmak bore : delik amak adhere to : uymak, takip etmek drill : matkap, delik amak : : 9 hole : delik : : 8 sand : zmparalamak, zmpara ile dzeltmek sandpaper : zmpara kad : : 6 coarse : kaln, kaba fine : ince aim : ama, hedef4 saw : testere, testere ile kesmek : : 6 pliers : pense grip : skca tutmak, kavramak bare : plak, yaltlmam : : 8 scissors : makas glue : tutkal, tutkal ile yaptrmak : : 8 adhere : yapmak, yaptrmak tip : u rust : pas dig : kazmak : : 7 shovel : krek ammunition : cephane cartridge : fiek, mermi : : 8 round : bir atmlk gunpowder : barut : : 7 bullet : mermi ekirdei case : mermi kovan barrel : namlu sights : gez arpack, niangah5 firing pin : ateleme inesi : : 8 explode : patlamak, patlatmak chamber : oda, mermi yata esesntial : gerekli, ok nemli identify : tanmak sight : gr, grme yetenei adequate : yeterli extreme : zor, ar : : 7 thorough : eksiksiz, tam troubleshoot : mekaniki arza bulup gidermek : : 7 check off : listede ismi ek iareti ile gstermek stationary : esas duruta, hareketsiz at ease : tren rahat tendency : eilim, meyil : : 6

on account of : den dolay, nedeniyle : : 6 make sure : emin olmak, ayarlamak : : 7 detect : bulmak, farketmek tend : eilim gstermek, meyilli olmak interest : ilgilendirmek, ilgisini ekmek equip : donatmak, tehiz etmek chronological : tarih srasna gre : : 6 complement : tmle connective : bala expectation : umut, beklenti intonation : ses makam, konuurken sesin alalp ykselmesi role play : canlandrma, tatbiki olarak yapma : : 6 thought group : dnce grubu unscramble : anlaml btn oluturmak matter : madde, cisim : : 6 consist of : ibaret olmak, --den meydana gelmek state : durum, hal, vaziyet vacuum : boluk, vakum : : 7 space : boluk, alan, feza, uzay occupy : tutmak, igal etmek, zapetmek exist : var olmak, mevcut olmak, bulunmak volume : hacim be composed of : ...den olumak, ...den mrekkep olmak article : tanecik, zerre tiny : ufack, minnack melt : erimek, erimek evaporate : buhar haline getirmek, buharlatrmak vapor : buhar, buu, duman steam : buhar surround : etrafn evirmek, kuatmak layer : kat, tabaka altitude : irtifa, ykseklik, rakm exert : kullanmak, uygulamak, harcamak inhale : iine ekmek, nefes almak exhale : nefes vermek, darya flemek expand : bymek, gelitirmek, genilemek, iirmek float : su stnde durmak, yzmek lung : akcier : : 6 compress : basmak, sktrmak, tazyik etmek firs of all : ilk nce, her eyden nce sequence : sa, dzen, birbirini izlemek victim : kurban, madur kimse investigate : incelemek, gzden geirmek, aratrmak carry out : baarmak, tamamlamak, icra etmek unconscious : uursuz, bilinsiz, baygn procedure : ilem, yntem, i grme usul wound : yara, bere fracture : krk, kemik veya kkrdan krlmas infect : bulatrmak, hastal sirayet ettirmek initial : bataki, birinci, evvelki proceed : ileri gitmek, ilerlemek, usul takip etmek apply : uygulamak, tatbik etmek firm;firmly : sabit, sert, kat::skca, kuvvetli bir ekilde continuous : devaml, srekli, faslasz : : 7 vein : toplar damar, damar artery : atardamar wound : yaralamak steady : sabit, devaml, srekli elevate : kaldrmak, ykseltmek, terfi ettirmek expose : maruz brakmak, terk etmek, gstermek

restrict : kstlamak, balamak, snrlamak by the time : ..den nce, ..e kadar aware : farknda, haberdar, uyank, vakf collide : arpmak, arpmak collapse : kmek, gmek, yklmak crush : ezmek, ezilmek, skmak, bask yapmak somewhat : biraz, bir dereceye kadar carry on : devam etmek, devam ettirmek, srdrmek correspond : mektuplamak, haberlemek direct : yol gstermek, yneltmek go over : incelemek, tetkik etmek, tekrarlamak fold : katlamak transport : tamak, bir yerden bir yere gtrmek tray : tepsi, tabla by means of : vastasyla destination : var yeri, adres throughout : batan baa, her yerinde, her hususta distribute : datmak, yaymak, taksim etmek endorse : onaylamak, uygun bulmak previous : bir nceki, nceki means : yol, ara, vasa run short of : azalmak, tkenmek, zere olmak look in on : ksa bir ziyaret yapmak by way of : yoluyla in the meantime : arada, iken, bu srada meanwhile : bu arada, ayn zamanda arrow : ok, ok iareti : : 6 converge : bir noktada birlemeye yz tutmak, birlemek tracks : ray intersect : kesimek, kesmek, birbiri zerinden gemek northeast : kuzey dou, kuzey douya northwest : kuzey bat, kuzey batya southeast : gney dou, gney douya southwest : gney bat, gney batya : : 7 beneath : aagda, altnda on top of : tepesinde, en st noktada marksman : nianc : : 6 marksmanship : nianclk infantry : piyade awfully : ok phase : safha demonsrate : gstermek, aklamak, gstererek ders vermek expert : uzman accuracy : doruluk, titizlik, dikkat aim : hedefe doru evirmek (mermi, sz veya i) effort : gayret, aba, abalama, g skilled : yetenekli, becerikli, usta artillery : top, topu give out : datmak, yaymak, vermek squad : manga, asker grubu inspect : tefti etmek, muayene etmek, bakmak progress : ileri gitmek, ilerlemek, devam etmek improve : dzeltmek, ilerlemek satisfactory : yeterli, tatmin edici, memnuniyet verici depress : indirmek, bastrmak : : 9 accurate : tam, doru, hatasz interfere with : mani olmak, engel olmak, karmak immediate : derhal, acil, ivedi barely : gbela, zar zor, aka event : hadise, olay

progress : ilerleme, ileriye gitme, gelime failure : baarszlk, eksiklik, yetersizlik go on with : devam etmek : : 6 give up : teslim olmak, vazgemek, brakmak anticipatory : yalanc (zne) bare : yaln, sade compound : bileik kelime, karmak cmle comprehension : anlama, idrak, anlay conjunction : bala various : muhtelif, eit eit, birka construct : ina etmek, yapmak, kurmak concrete : beton erect : bina etmek, dikmek cement : imento, tutkal pour : dkmek, boaltmak fixed : sabit, oynamaz, maktu utilize : kullanmak, yararlanmak comparatively : olduka access : girme, sokulma, yanama, giri, yol alloy : alm liquefy : eritmek, erimek, sv hale gelmek solidify : katlatrmak, katlamak, pekitirmek iron : demir steel : elik : : 6 bronze : tun source : kayak, mene, kken refine : artmak, inceletirmek, zarafet vermek ore : cevher, maden filizi, maden turn into : evirmek, dnmek, dntrmek origin : balang, kken, mene mine : maden oca mine : kazp karmak, topra kazmak, aratrmak abundant : bol, ok, bereketli relatively : nispeten, olduka pure : saf, temiz, katksz runway : pist maneuver : manevra yapmak disaster : felaket, byk kaza, musibet windscreen : uak n cam aviation : uu, havaclk navigate : klavuzluk etmek fear : korku, endie turbine : trbin windshield : oto n cam propeller : vapur veya uak pervanesi, ileriye yrten ey propel : itmek, ileriye doru itmek wing : uak veya ku kanad tail : kuyruk fuselage : uak gvdesi flap : asa sarkan kanat veya kapak, flap cross-check : salamasn yapmak, apraz kontrol etmek cross off : izgi ekerek iptal etmek cross out : karalamak, silmek, bozmak discard : atmak, ihra etmek, skartaya karmak keep track of : bilgi sahibi olmak, izlemek lose track of : izini kaybetmek, bilgisi dnda olmak, bilgi sahibi olmamak go wrong : yanlmak, sapmak, bozuk olamak go right : doru yapmak, dzgn gitmek, sorunsuz olmak precaution : ihtiyat, tedbir ignore : aldrmamak, itibar etmemek

compass : pusula instrument : alet, vasta needle : gsterge, ine concentrate : toplamak, younlatrmak, zihni bir noktaya toplamak attitude : davran, tavr, tutum pozisyon velocity : hz fear : korkmak precise : doru, tam dive : dalmak, suya dalmak, batmak bumpy : sarsntl, engebeli, tmsekli dissolve : zmek, zlmek, ayrtrmak, erimek, eritmek for instance : rnein viscosity : yapkanlk, alkanlk principal : ana, esas, temel excessive : haddinden fazla, ar, lsz especially : zellikle soil : toprak fertile : bereketli, verimli vaporize : buharlatrmak, buharlamak moisture : nem, rutubet exceed : amak, fazla olmak, gemek, limit st saturate : slatmak, iine emdirmek condense : younlamak, younlatrmak gravity : ekim, yerekimi precipitation : ya, ya miktar ordinary : olaan, herzamanki scientific : ilmi, bilimsel prior to : nce, ...den nce reservoir : stok, rezerv, yatak look into : aratrmak, incelemek principle : ilke, esas, prensip penetrate : iine girmek, ilemek, delip gemek, szmak excess : fazlalk, okluk eventually : en sonunda, nihayet accumulate : birikmek, biriktirmek, ymak, toplanmak, toplamak well : kuyu, pnar, memba adapt : bir eye uymak, uydurmak, intibak etmek, ettirmek fluent : akc principal : okul mdr disease : hastalk cure : iyi etmek, tedavi etmek surgery : ameliyat, cerrahlk surgeon : cerrah, operatr brain : beyin skull : kafatas inject : rnga etmek, ine yapmak vision : grme kuvveti, grme hissi, gr, grme eyesight : grme yetenei, grme recover : iyilemek, iyiletirmek, tekrar bulmak recovery : geri alma, tekrar elde etme, iyileme, ifa bulma get (a) round : dolamak, gezmek pull through : iyilemek, iyiletirmek assure : temin etmek, teminat vermek, katiyetle sylemek no place : hi bir yerde faith : gven, itimat get over : iyilemek, salna kavumak, eski durumuna dnmek admit : ieriye almak, kabul etmek, msaade etmek (be) in charge : sorumlu, grevli undergo : katlanmak, ekmek ensure : salamak, temin etmek, garanti etmek

mild : hafif guard against : nceden tedbir almak, muhafaza etmek chart : grafik, izelge erratic : dzensiz, kararsz fluctuate : dzensiz bir ekilde deimek, karasz olamak stable : sabit, kmldanmaz, sarslmaz, devrilmez dismiss : taburcu etmek, salvermek, gitmesine msade etmek dismisssal : izin, msaade, taburcu get down : drmek, indirmek human : insan digest : sindirmek, hazmetmek digestion : sindirim, hazm digestive : hazmettirici, sindirimi kolaylatran (ila) break down : ayrmak, kk paralara blmek intestine, intestinal : barsak, barsaklara ait confine : snrlamak, evde veya yatakta tutmak, kuatmak, hapsetmek manner : usul, hal ve hareket tarz admit : kabul etmek break down : bozulmak, arza yapmak, paralamak, yere sermek anyplace : herhangi bir yer someplace : bir yere, bir yerde environmet : evre surroundings : evre, muhit, etraf resource : kaynak, are, dayanak, olanaklar exhaust : tketmek pollute : kirletmek, pisletmek emit : yaymak, dar karmak, atmak emission : yayma, dar verme, karma fumes : duman, pis kokulu duman, buhar industrial : endstriyel, sanayiye ait, sanayilemi plant : fabrika, atelye toxic : zehirli, zehir expel : karmak, atmak contaminite : kirletmek, bulatrmak, geirmek (hastalk, mikrop) respiratory : solunum, solunum ile ilgili, solunuma ait endanger : tehlikeye sokmak, tehlikeye atmak if not : olmazsa, yoksa above all : hereyden nce, bilhassa anti : aksi, zt temporary : geici, ksa sreli permanet : devaml, srekli site : yer, mevki project : proje, plan in the same manner : gibi, benzer ekilde coordinate : tanzim etmek, birbirine uydurmak involve : sokmak, dahil etmek, karmak, parma olmak advance : ilerleme, terakki invent : icat etmek, bulmak similarly : benzer ekilde, aynen, ayn ekilde moreover : stelik, keza, bundan baka manufacture : imal etmek, yapmak, ilemek compulsory : zorunlu, mecburi optinal : arzuya bal, ihtiyari, seime bal submarine : denizalt, denizalt gemisi warfare : sava, harp, harp etme submerge : suya batrmak, suya batmak, dalmak vessel : gemi, tekne underwater : sualt, sualtna warship : sava gemisi, harp gemisi port : liman, geminin iskele taraf

hull : gemi gvdesi, gemi teknesi abandon : terketmek, tamamen brakmak, vazgemek capture : esir almak, ele geirmek, zaptetmek launch : kzaktan suya indirmek, frlatmak, atmak, balamak displance : yerini deitirmek, yerinden karmak on board : gemide, gemiye bow : pruva, geminin ba navigator : gemici, yol gsterici, seyrseferci structure : yap seaport : liman ehri, liman fleet : donanma filo sail : yelkenliyle veta gemi ile gitmek clearance : mesafe, aralk crew : tayfa, mrettebat stern : geminin arka ksm, geminin k deal with : ilgili olmak, uramak, baetmek starboard : sancak equally : eit olarak, ayn derecede aboard : gemide, uakta, trende, otobste facility : vasta, imkan, bina, tesisat dental : dilerle veya di hekimliine ait dread : ok korkmak, holanmamak, endure : dayanmak, katlanmak, ekmek, tahamml etmek despite : e ramen, bununla beraber needle : rnga inesi, ine gibi ey anesthetic : uyuturucu, eter, kloroform gibi hissi iptal eden ila nerve : sinir numb : uyuuk, hissiz, uyumu withstand : dayanmak, kar koymak, mukavement etmek take effect : etkisini gstermek, yrrle girmek cavity : oyuk, rk filling : dolgu, di dolgusu grind : tmek, ezmek, gcrdatmak go through : geirmek, tecrbe etmek even so : yle olsa da, ramen relieve : rahatlatmak, skntsn hafifletmek as long as : srece vicinity : evre, civar, yaknlk in a way : bir bakma to begin (start with) : ilknce, ilk i olarak regardless of, regardless : ne olursa olsun::aldr etmeksizin, nemsemeden in spite of : --- e ramen nonetheless : yinede, bununla beraber though : amma, bununla beraber, halbuki delay : geciktirmek, ertelemek, baka bir zamana brakmak glance : yle bir bakmak, bakvermek vanish : gzden kaybolmak, kayplara karmak comment : yorumlamak, dncesini bildirmek fall apart : dalmak, paralanmak, yklmak constant : devaml, sabit, deilmez, srekli be about to : (hareket)etmek zere olmak nor : negatif bir fikir eklemek iin kullanlr irritate : tahri etmek, kzdrmak, sinirlendirmek irritating, irritated : can skc, sinir bozucu::sinirli, kzgn, tahri olmu disturb : kartrmak, dzenini bozmak, rahatsz etmek disturbing : rahatsz edici, can skc disturbed : sinirli, kaygl, huzursuz in spite of it all : tm bunlar hie sayarak, hereye ramen cheer sb.up : memnun etmek, neelendirmek, moralini dzeltmek approve : uygun bulmak, tasvip etmek, onaylamak

approval : onay, onaylama, uygun bulma amaze : artmak, hayrete drmek amazing : artc, hayret verici amazed : akn, hayrete dm individual : ferdi, bireysel impression : izlenim, etki, tesir in spite of the fact that : --- e ramen value : kymet, deer, nem curious : merakl, ilgili hereyi renmek isteyen evident : ak, belli, meydanda olan, ortada olan fundamental : esasl, asli, mhim, birinci get across : anlalmasn salamak, anlatmak digit : 0-9 arasndaki tam saylardan her biri recognize : tanmak, kabuk etmek, itibar etmek formula : usul, kaide, reete, tertip obvious : ak, aikar, belli compute : hesaplamak, hesap etmek dimension : boyut, ap, lde uzunluk angle : a fed up : bezmi, gna getirmi, bkm mess up : kirletmek, bozmak, yzne gzne bulatrmak once and for all : son olarak, ilk ve son olarak diagonal : eik, diyogonel, kegen algebra : cebir, cebir ilmi forbid : yasaklamak, yasak etmek, menetmek concerning : ilgili olarak, hakknda dispose of : satmak, vermek, elden karmak bear : dayanmak, tahamml etmek bring up : karmak, gndeme getirmek mental : zihne ait, aklla ilgili in regard to : hakknda, ilikin, -e gelince in place of : yerine, bedel olarak substitute : yerine koymak, ikame etmek, vekil olmak get behind in : geri kalmak, yetiememek fall behind in : geri kalmak catch up (on, with) : yetimek, geri kalmamak income : gelir, kazan allowance : harcrah, istihkak, maa pertain to : ait olmak, mensup olmak, yakmak, ilgili olmak imply : manasna gelmek, ima etmek, dolaysyle anlatmak overcome : yenmek, hakkndan gelmek ample : bol, kafi bring up : eitmek, terbiye etmek, bytmek instant, instantly : ani, hemen, biranda::derhal, biranda go ahead : devam etmek, ilerlemek hang on to : bal olmak, yapmak, peini brakmamak activate : harekete geirmek, faal hale getirmek abrut : birdenbire, ani steer : dmen kullanmak, seyretmek, yn vermek capacity : hacim capacity : yetenek, g, otorite refer, reference : mracaat etmek, iaret etmek::mracaat, tavsiyename put away : bir araya koymak, saklamak, kaldrmak (yerine) publish : yaynlamak, bastrmak, basp yaymak subscribe : abone olmak comics : karikatr eklinde hikaye serisi editorial : ba makale editor : editr, gazete mdr be up on : bilgili olmak, haberdar olmak oppose : kar kmak, itiraz etmek

objective : objektif, hakiki, gereki viewpoint : bak as, gr noktas put across : kabul ettirmek column : ke yazs author : yazar charge with : sulamak, sulu bulmak cartoon : karikatr0seri halde yaynlanan karikatr amusement : elence, zevk come up with : ortaya atmak, ne srmek governor : vali resign : istifa etmek legislature : yasama come across : rast gelmek, karlamak, bulmak think up : dnp bulmak, yaratmak sort : eit, nevi, yol, tarz chin in : itirak etmek emphasize : vurgulamak, zerinde durmak emphasis : nem, ehemiyet assume : farzetmek, var olduunu kabul etmek strange : acayip, tuhaf, garip hardship : zorluk, cefa, sknt, meakat stress : nem vermek, vurgalamak, nemle stnde durmak handicap : mani, engel, sakatlk break in on : kesmek, araya girmek chapter : blm, ksm chopper : helikopter constrat : tezat, zt, kartlk constrat : elimek, tezat tekil etmek rotor : pervane rotary : dnerekileyen, bir merkez etrafnda dnen spin : frl frl dnmek, dndrmek reverse : ters suspend : asmak, havada asl gibi durmak hoist : yksee kaldrmak, ekmek view : manzara, grnm proficient : usta, ehliyetli, maharetli set out : yola kmak, koyulmak, balamak sustain : tutmak, muhafaza etmek burst : yarlmak, ayrlmak, almak, patlamak vital : hayati, hayat iin gerekli set out : yaymak, dzene koymak survive : hayatta kalmak, hala yaamak live on : yaamaya devam etmek, ....ile geinmek no matter what : zarar yok, ehemmiyeti yok armor : zrh shield : kalkan, siper camouflage : gizlemek, maskelemek, rtmek conceal : gizli tutmak, amamak terrain : arazi, saha proof : geirmez, dayankl shallow : s chop down : yere devirmek, ykmak clear away : kaldrmak, kaldrp gtrmek, geip gitmek blast : patlama, infilak unless : ---medike, madka encounter : karlamak, rastlamak, arpmak check out on : herhangi bir ite nekadar ehil olduunu grmek iin denemek even if : ----se bile obstacle : ----mani, engel obstruct : ---kapamak, tkamak, engel olmak

community : --toplum, cemiyet, ahali rarely : ---nadiren, seyrek olarak commercial : ticari currency : geirli para birimi (nakit para ) import : ithal etmek export : ihra etmek commerce : ticaret, i, alm satm trade : ticaret, alm satm::alveri etmek, i yapmak stress : stres, gerginlik part with : vazgemek, brakmak tension : gerilim, stres, zihin yorgunluu confirm : teyit etmek, geerli bir hale koymak scarcely : zorlukla, g bela, nadiren vibrate : titremek, sakllamak, salnmak idle : tembel, aylak, isiz lean : dayanamak, eri durmak, eilmek wait on : servis yapmak, hizmetilik yapmak identical : ayn, bir, tpk stand by : hazr beklemek, yaknda durmak stand by : desteklemek, arka kmak accompany : bir kimseye arkada olmak, yannda bulunmak, elik etmek historic : tarihi, tarihi nemi olan landmark : iaret, mirengi noktas path : patika, yol, yaya yolu come along : beraber gelmek, ilerlemek (be)up to : muktedir olmak, ----bilmek geography : corafya countless : saysz, hadsiz hesapsz mass : okluk, kitle, ktle human : insan, insanlk isolate : ayrmak, tecrit etmek fund : fon, sermaye, stok experiment : deney, deneme in behalf of : namna, adna, lehinde equator : ekvator latitude : enlem longtitude : boylam axis : eksen period : mddet, sre revolve : dnmek, dndrmek, devrittirmek zone : kuak, blge challenge : meydan okumak, kavgaya davet etmek willing : istekli, gnll, hazr disregard : nem vermemek, takmamak look down on : hor grmek, tepeden bakmak, ksemek look up to : hayran olmak, sayg duymak count on : birine gvenmek, bel balamak reprimand : azarlamak, tevbih etmek, tevhir etmek surrender : teslim olmak, vazgemek, teslim olmak call down : azarlamak, kmak silent : sessiz, sakin talk back to : kstaha karlk vermek, karlk vermek inferior : ast, rtbece aa::kalitesiz, adi work out : zmek, halletmek at a time : tekerli, birerli, ----li discrepancy : fark, eliki, ihtilaf in conclusion : sonu olarak to conclude : sonulandrmak iin, sonu olarak genuine : gerek, hakiki, taklit deil enthusiasm : heves, evk, gayret, heyacan

wealth : zenginlik, varlk, servet, para, mal lecture : konferans, vaiz, umumi ders distinguished : stn, sekin, gzide, ileri gelen get ahead : gelimek, ilerlemek get by : gemek, muvaffak olmak catch on : anlamak, kavramak intention : niyet, ama, plan gripe : ikayet etmek, szlanmak leisure : bo vakit, serbest zaman considerable : nemli, hayli, epey, oka in common : mterek, benzer in all : topu topu, btn olarak tremendous : dehetli, korkun, alacak derecede byk numerous : ok, saysz independent : kendi bana karar veren, bamsz dependent : tabi, birine veya herhangi bireye baml orderly : dzenli, temiz, tertipli muscular : kasl, gl, kuvvetli, kasla ilgili make up : barmak make up : uydurmak, icat etmek stick out : kntl olmak, uzatmak, aikar olmak all in all : bir btn olarak, herey imitate : taklit etmek basis : temel, esas, ana ilke trim : kesmek, kesip dzeltmek protrude : dar frlamak, dar kmak, knt in short : ksaca explosive : patlayc, patlayc madde classify : snflandrmak detonate : patlamak, patlamak, infilak etmek instantaneous : ani, anszn, annda olan shatter : krp para para etmek, paralamak impact : vurma, vuru, arpma blow up : patlamak, patlatmak, havaya uurmak composite : blm, bileik, karma compound : bileik, bileim, terkip corrode : rtmek, andrmak, paslanmak, anmak be to : gereklilik, zorunluluk ifade eden bir yap in accordance with : ----e gre, ---e uygun olarak deviate : sapmak, dnmek, yoldan kmak bit : para absolute : tam, snrsz retain : alkoymak, tutmak, elinde bulundurmak turn over : havale etmek, teslim etmek, devretmek set off : fitillemek, in the event of : takdirde, halinde nterval : ara, fasla, aralk, mhlet wind : dndrmek, evirmek, dolamak, kurmak wind up : bitirmek, halletmek, sonulandrmak surge : byk dalga, sallanma background : gemi, ahsi, grg, tahsil, terbiye stick to : devam etmek, bal olmak in case of : durumunda extinguish : sndrmek acid : asit, hamz, eki drift : srklenmek (rzgar, aknt) check up on : tahkik etmek, aratrmak, soruturmak provided that : artyla rod : ubuk each other : yekdeeri, biri dieri

in the event that : olduunda, vuku blduunda repel : itmek, geri atmak, pskrtmek be in on : katlmak beam : k, n, n demeti magnet, magnetic : mknats::mknatsl pole : kutup, mknats kutbu primitive : eski model, ilkel, eski coil : dolamak, reklenmek, kvrlp yatmak in case : ....d takdirde, ...cek olursa, belki cut off : kesmek, kesilmek breakdown : arza, bozulma, kme reserve : ilerisi iin saklamak, ayrttrmak have in mind : aklnda olmak, hatrda tutmak see about : bir yolunu bulmaya almak, icabna bakmak luxury : lks, lks hayat first class : mkemmel, birinci snftan comparable : karlatrlabilir, benzer, come to : erimek, yekn tutmak stay over : kal sresini uzatmak verify : dorulamak, tasdik etmek claim : sahip kmak, hak talep etmek, idda etmek pleasure : memnuniyet, zevk, haz, lezzet go by : ..e gre davranmak, takip etmek go by : uramak, yanndan gemek, gemek just in time : tam o esnada, tam zamannda occupy : doldurmak, kaplamak mention : bahsetmek, sylemek, anmak compact : kk, dar come by : uramak, gelmek aisles : yan geit, yan taraf starve : alktan lmek, a brakarak ldrmek, alk ekmek contest : yarma, msabaka compete : yarmak, yarmaya katlmak criticize, criticism : eletirmek::tenkit, eletiri express : anlatmak, ifade etmek come down it : ...den hasta olmak extent : boy, uzunluk, saha, derece, mertebe hang around : oyalanmak, bir yerin etrafnda dnp dolamak denomination : birim satellite : uydu, junk : eski psk eya, maden art : sanat fix up : tamir etmek, dzene sokmak, tertip etmek appropriate : mnasip, uygun, yerinde desire : arzu etmek, istemek, zlemek coat : kat, tabaka leave out : atlamak, hari brakmak coated : kapl get one's hands on : elde etmek, kazanmak, tedarik etmek mount : trmanmak, kmak portable : kk, tanabilir, elle tanabilir pile : yn, kme, ymak, kme yapmak stack : istif etmek, ymak::istif, byk yn roll : tekerlek stnde gitmek, yuvarlanmak, sarmak dismount : skmek, indirmek, inmek (at, bisiklet) light bulb : ampul, elektrik lambas hinge : mentee trace : boyunca gitmek, yoluna bulmak, takip etmek alternate : nbetlee deimek bubble : su kabarc, hava, sabun kabarc

mark : iz, leke dip : suya batmak, daldrmak, banmak groove : yiv, oluk pull apart : ayrmak line up : sra meydana getirmek, dzenlemek malformed : sakat, kusurlu, bnyesi kusurlu relate to : balant kurmak, bal olmak unite : birletirmek, bir araya gelmek offense : saldr resistance : mukavemet, direnme, kar gelme take on : iin sorumluluunu kabul etmek in the course of : boyunca, sresince storage : depolama, depo, ardiye trench : siper, hendek, ukur issue : datmak, vermek prisoner : mahkum, esir, tutuklu priso : hapishane in the face of : karsnda, ramen, dikkate alarak fight off : pskrtmek, defetmek give in : teslim olmak, kar koymamak store : depolamak, depo etmek ascend : ykselmek, kmak descend : inmek, aa inmek ascent : k, trmanma, ykselme descent : ini, inme theory : teori, kuram, nazari remote : uzak input : bilgi, yardm take on : hizmete almak, tutmak, altrmak, almak minimize : kmsemek, nemini azaltmak tower : kule output : retim vague : belirsiz offense : su, kabahat, gnah, kanuna aykr hareket die down : azalmak, etkisini veya iddetini kaybetmek encircle : etrafn kuatmak, sarmak, evirmek variable : deiken, kararsz frequency : sk sk vuku bulma, tekerrr, frekans radiate : n neretmek, k samak, merkezden yaylmak radiation : yaylma, n, radyasyon image : tpa tp benzerlik, kopyas, suret, ekil scatter : serpmek, samak, datmak deflect : saptrmak, evirmek, sapmak scope : radar yzeyi, faaliyet sahas cycle : devir, daire visual : grlen, grmeye ait terminate : bitirmek, nihayete erdirmek focus : odak noktasna getirmek, dikkatini bir noktada toplamak plot : haritada yerini tayin etmek actuate : harekete getirmek, iletmek bearing : istikamet, yn grid : harita zerinde numaralanm kareler minute : ok kk find one's way : yolunu bulmak, istikametini bulmak horizon : ufuk cliff : yar, kayalk, uurum beacon : iaret feneri veya atei, klavuz distort : arptmak, bozmak blurry : karanlk, flue, net olmayan obsolete : eski, modas gemi

moderate : makul, ar derecede deil enclose : etrafn bir duvar veya itle evirmek, sarmak take inventory : envanterini yapmak, envanterini karmak periodically : periyodik olarak, muntazam, sk sk merchandise : ticari eya, mal goods : mal, emita stay up : yatmamak call in : armak repeatedly : tekrar tekrar, defalarca one after another : birbiri ardna, arka arkaya take in : anlamak, kavramak since then : o zamandan beri salary : maa take leave : izin almak, izine kmak wreck : kazaya uratmak, hasara uratmak come out : kmak, ortaya kmak, belirmek bundle : demet, paket, boha, kn reject : red etmek, kabul etmemek flaw : atlak, yark, kusur, hata glow : kzl bir kla parlamak, yzn kzarmak pass away : lmek, vefat etmek minor : reit olmam inventory : demirba listesi, envanter, stoktaki mal tin : kalay, teneke rivert : perin, perin ivisi torch : kaynak lambas veya makinas weld : kaynak yapmak, skca birletirmek tubing : boru courage : cesaret resident : bir yerde ikamet eden, oturan reside : oturmak, ikamet etmek neighborhood : mahalle, semt, konu komu, komular booth : kabin, lokantada bir ksm kapal host : ev sahibi, bakasn konuk eden kimse specify : aka belirtmek, ayrntl olarak bilmek announce : ilan etmek, bildirmek balance : kalan, geri kalan ksm, bakiye balance : denge, eitlik pass on : gemek, vermek, brakmak complicate : kartrmak, berbat etmek, ktletirmek wild : vahi, yabani wilderness : yaban hayat, l relation : akraba, ba draw : ekmek get on with : bir eye devam etmek preserve : korumak, muhafaza etmek, saklamak segment : para, ksm, blm in connection with : mnasebetiyle, dolaysyle rare : nadir, az brave : kahraman, yiit, cesur, korkusuz distract : zihni dikkati baka tarafa evirmek, dikkatini datmak relate : sylemek, aralarnda mantkl bir iliki kurmak veya gstermek take charge of : sorumluluu almak, stne almak, bakmak prime : ilk, ba, birinci foundation : temel competent : kabiliyetli, ehil, yeterli exhibit : gstermek, sergilemek trait : hususiyet, kiisel zellik, ayredici nitelik admire : hayran olmak, pek beenmek integrity : drstlk, doruluk, namus

nature : tabiat, huy, miza trustworthy : gvenilir, sadk, itimada layk values : deerler take action : harekete gemek outfit : ekip, grup, askeri birlik::donatmak, tehiz etmek distinct : farkl, ayr, sarih course of action : yol, yntem, plan potential : potansiyel, imkan, g defy : kar koymak, dayanmak encourage : cesaret vermek, tevik etmek, desteklemek implement : ifa etmek, yerine getirmek, uygulamak incorporate : birletirmek, birlemek, katlmak, dahil olmak evaluate : deerlendirmek, lmek, kymet takdir etmek distinguish : ayrt etmek, semek take it out on : sulamak, kabahat bulmak punch : yumruk atmak, yumruklamak, delik amak spine : omurga, bel kemii intense : iddetli, ok fazla kidney : bbrek diseased : hastalkl bring about : sebep olmak by hand : el ile strip : uzun ve dar para, erit frame : ereve, at, bina vs.iskeleti perspire : terlemek slam : arpmak, hzl ve grltl kapatmak backbone : bel kemii, omurga curvature : erilik reveal : aa vurmak, ifa etmek, gstermek skeleton : iskelet core : ekirdek, gbek, ok nemli olan ksm content : ierik, iindekiler auxiliary : yardmc accessory : yardmc eyler, teferruat network : bilgisayar a, birliktelik a graph : grafik prove : ispatlamak, kantlamak blank : boluk mate : e, arkada, i arkada decorate : sslemek, duvarlarn boyamak, kat kaplamak invite over : davet etmek, armak compliment : kompliman, iltifat, vme stick around : yannda durmak veya beklemek praise : vmek, methetmek souvenir : hediyelik eya fraction : blm, para appreciate : takdir etmek, teekkr etmek don't mention it : bir ey deil, estafurullah furnace : ocak figure : rakam, miktar, ekil, vcut just the same : yinede boost : art, ykselme, destek, moral boost, boost : ykseltmek, arttrmak::yardm etmek, cesaretlendirmek grateful : mteekkir, minnettar cleaners : temizliki hook : ask, kanca, olta by hook or by crook : her yolu deneyerek, ne yapp, u veya bu ekilde band : kuak, kay, erit research : aratrma research : aratrmak, aratrma yapmak

speech : konuma speak up : yksek sesle konumak link : balant, zincirin halkas keep an eye on : gzkulak olmak stick by : sadk kalmak, sebat etmek remainder : artan, geriye kalan do away with : yok etmek, uzaklatrmak, kurtulmak mercury : cva seep : szmak underground : yeralt, yer altnda deposit : tortu, yeralt kayna, kaynak well : kuyu, pnar residue : artk, tortu, kalan bureau : bro, yazhane, daire in search of : bakmak, aramak punish : cezalandrmak compensate, compensate : zararn, bedelini karlamak::dengelemek, telafi etmek make up for : tazmin etmek, telafi etmek duct : yol, boru, kanal additive : katk maddesi crumble : ufalamak, paralamak, paralanmak invert : baaa evirmek, tersine evirmek, altst etmek upside down : ters, ba aa wax : cilalamak, mumlamak, cila vs.srmek rag : eski bez paras, paavra nozzle : hortum ba, azlk, balk in working order : alr durumda, iyi durumda horsepower : beygir gc reciprocate : bir ileri bir geri ilemek simultaneous : ayn anda vukuu bulan valve : subap, kalp kapa intake : i, ieriye alnan miktar, ieriye alnan yer crank : manivela, kol thereby : o suretle, o mnasebetle mechanized : mekanik, makine ile ileyen fully : tamamen joint : mterek, ortak policy : politika, tavr concept : fikir, kavram task : grev, dev, vazife, i derive from : almak, istihra etmek, sonu karmak feasible : makul, yaplabilir, uygun, mmkn ambiguous : birden fazla manaya gelen, mphem global : evrensel priority : stnlk, ncelik conflict : atma, ihtilaf, uyumazlk, kavga, dv conflict (with) : atmak, zt olmak, badamamak mobile : seyyar, gezici mobility : hareket kabiliyeti, oynaklk secure : emniyete almak, korumak, salamlatrmak security : gvenlik, emniyet base : tesis etmek, konulanmak, temelini atmak formulate : kesin ve sistemli bir ekilde ifade etmek commit : sylediini yapmak zorunda brakmak, yapmak contingency : ihtimal conventional : klasik, baya adopt : bnimsemek, kabul etmek, evlat edinmek proportion : nispet, oran, ksm, para ratio : nispet, oran opponent : muhalif, hasm, rakip

originate : icat etmek, balatmak setting : muhit, dekor, evre, gemi pattern : model, rnek, numune contrary to : zt, ters, aksi in essence : aslnda missing : eksik, namevcut counter : kar in opposition to : zt, tersine, kar religion : din, yaplmas kendisine prensip edinilen ey religious : dindar, dini service : ibadet, ayin, mersim condelence : taziye, ba sal shock : sarsmak tragic : facia nevinden, trajik burn down : yakp kl etmek, yakp ykmak deserve : hak etmek, kazanmak, layk olmak for the sake of : urunda, iin astonish : artmak, hayrete drmek, parmak srmak astonishing : artc, hayret verici shame : ayp, utanma, hicap it is a shame that : ne yazkki what a shame that : ne ayp, ne yazk for lack of : younluundan, eksikliinden giving a ring : telefon etmek send : artmak, getirtmek back on one's feet : ayaa kalkmak, iyilemek in connection with : mnasebetiyle, dolasyle king : kral, hkmdar constitution : bir lkenin anayasas, yasa constitution : bnye, yap queen : kralie amend : deitirmek amendment : deiiklik, tadilat pass : tastik etmek, onaylamak office : makam, grev run : adayln koymak with respect to : hususunda, mnasebetiyle, ....e gelince set about : girimek, balamak mayor : belediye bakan accord : uyumlu, uyum sympathy : bakalarnn duygularn paylama, sevgi, ilgi, acma valuable : deerli, kymetli, yararl worth : deer, eder, deerinde, kymetinde lie: yalan sylemek take off: kalk, uagn kalkmas interesting : ilgin, ilgi ekici win : kazanmak, galip gelmek, yenmek positive : emin towards : dorultusunda, ----e doru anlamndadr so : yle plant : bitki, fabrika field : saha, oyun alan chance : ans, frsat dome : kubbe, radar antenlerini muhafaza eden dom bargain : pazarlk etmek around : etrafnda plant : ekmek, dikmek thick : sk, youn, kaln present : hediye comfortably : rahat bir ekilde, rahat

turn down : sesini ksmak, azaltmak turn up : bulmak, bulunmak besides : bundan baka, ayrca bean : fasulye, ekirdek order : emir, talimat, ipari just : yalnz, sadece attempt : gayret gstermek, denemek off : almaz, devre d, arzal instructions : emirler, direktifler training : eitim, eitilme sweat : terlemek trash, p reception : resmi davet slice : dilimlemek steak : biftek overseas : deniz ar around : civarnda ride : bini, seyahat usual : herzamanki, normal equivalent : eit, ayn, karlk swollen : imi, ikin shot : a, ine wipe : silmek record : kayt, dosya advertisement : ilan official : memur, grevli copper : bakr go out : gtrmek, gitmek fit : formunda suggestion : tavsiye check out : dn almak seniority : stlk row : sra experience : deneyim neat : temiz demand : talep, istek heart : yrek, cesaret residence : konut, ikametgah commission : rtbe, nasp scientist : bilim adam rise : kabarmak, ykselmek damage : hasar, kayp wish : istemek drizzle : iselemek run into : karlamak used to : alk, alm point : u, keskin kenar get off : almamak, tatil yapmak sink : batmak, batrmak such as : rnein, gibi look after : bakmak tornado : hortum share : hisse, pay at least : en azndan rest : gerisi, kalan drop off : uramak quite : olduka, bir dereceye kadar take off : balamak :ayrlmak regret : pimanlk put aside : bir kenara ayrmak, sonraya saklamak

set : alc cihaz, ekip separate : ayr, farkl apart : kenarda, ayr yerde depend on : duruma gre deimek, duruma bal olmak bet : bahis, bahse girmek call for : gelip almak call up : askere armak, askere arlmak engage : saldrmak, angaje olmak function : almak, ilev grmek estimate : tahmin purpose : ama, kullan malfunction : arza yapmak occur : olmak, meydana gelmek pick up : almak, renmek property : zellik court : mahkeme just : adil, eit head : bakan, bakan hesitate : duraklamak, isteksiz olmak object : nesne, ey stuff : ey, eya interrupt : birisinin szn kesmek spot : tanmak yet : fakat run across : rastlamak fasten : birletirmek, akmak, balamak board : tahta0 sand : zmparalamak, zmpara ile dzeltmek tip : u round : bir atmlk case : mermi kovan sight : gr, grme yetenei state : durum, hal, vaziyet space : boluk, alan, feza, uzay melt : erimek, erimek surround : etrafn evirmek, kuatmak apply : uygulamak, tatbik etmek wound : yaralamak go over : incelemek, tetkik etmek, tekrarlamak aim : hedefe doru evirmek(mermi, sz veya i) progress : ilerleme, ileriye gitme, gelime iron : demir source : kaynak, mene, kken mine : kazp karmak, topra kazmak, aratrmak cross out : karalamak, silmek, bozmak precaution : ihtiyat, tedbir instrument : alet, vasta fear : korkmak moisture : nem, rutubet principal : okul mdr disease : hastalk admit : kabul etmek break down : bozulmak, arza yapmak, paralamak, yere sermek plant : fabrika, atelye compulsory : zorunlu, mecburi needle : rnga inesi, ine gibi ey glance : yle bir bakmak, bakvermek comment : yorumlamak, dncesini bildirmek mess up : kirletmek, bozmak, yzne gzne bulatrmak in place of : yerine, bedel olarak

income : gelir, kazan bring up : eitmek, terbiye etmek, bytmek steer : dmen kullanmak, seyretmek, yn vermek capacity : yetenek, g, otorite column : ke yazs assume : farzetmek, var olduunu kabul etmek constrat : elimek, tezat tekil etmek set out : yaymak, dzene koymak stress : stres, gerginlik stand by : desteklemek, arka kmak human : insan, insanlk work out : zmek, halletmek lecture : konferans, vaiz, umumi ders make up : uydurmak, icat etmek basis : temel, esas, ana ilke trim : kesmek, kesip dzeltmek compound : bileik, bileim, terkip each other : yekdeeri, biri dieri pole : kutup, mknats kutbu go by : uramak, yanndan gemek, gemek occupy : doldurmak, kaplamak fix up : tamir etmek, dzene sokmak, tertip etmek take on : hizmete almak, tutmak, altrmak, almak offense : su, kabahat, gnah, kanuna aykr hareket stay up : yatmamak minor : reit olmam balance : denge, eitlik draw : ekmek content, ierik, iindekiler appreciate : takdir etmek, teekkr etmek hook : ask, kanca, olta band : kuak, kay, erit research : aratrmak, aratrma yapmak well : kuyu, pnar commit : sylediini yapmak zorunda brakmak, yapmak missing : eksik, namevcut shock : sarsmak in connection with : mnasebetiyle, dolasyle king : kral, hkmdar constitution: bir lkenin anayasas, yasa constitution: bnye, yap queen: kralie hoof : hooves toynak toynak kelimesinin oulu match : uymak, yakmak field : tarla, meydan, oyun sahas mammal : memeli hayvan made of : --den yaplm, imal edilmi stone : ta throw away : atmak, pe atmak, ziyan etmek wake up : uyanmak, uyandrmak event : olay, yar retire, retired : emekli olmak emekli ranch, rancher : ok byk iftlik byk iftlik sahibi veya alan drills drill : uygulama, egzersiz uygulama yapmak furnished, unfurnished : mobilyal, denmi, mobilyasz, denmemi product, production : rn, maml madde retim conduct, conductor : iletmek, geirmek iletken, iletici dead vire, live wire : cereyansz u cereyan tayan u insulate, insulated : yaltmak, yaltkan madde ile kaplamak yaltlm necessary, unnecessary : gerekli gereksiz

loyal, loyalty : sadakat sadakat make time : flrt etmek install, installation : takmak takma incapable, capable : yapamaz yetenekte unselfish, selfish : bencil olmayan bencil egoist both...and : hem hemde lead, leadership : ynetmek, yol gstermek, lider olmak lider qualify, qualified : uygun nitelik tamak uygun nitelikte olmak require, requirement : istemek, gerek duymak istek, gereklilik unlikely, likely : olas deil, gibi deil olas, bekleniyor, muhtemelen favorable, favorably : iyi iyi bir ekilde severe, severely : ciddi, ok kt, kritik ciddi olarak hazard, hazardous : tehlike, tehlikeli visible, invisible : grlebilir grnmez benefit, benefit from : yararl olmak, yarar yararn grmek, kar salamak point, point out : konu, nokta dikkatini ekmek, gstermek indefinite, indefinitely : belli deil, ak deil belirsiz bir sre unemployed, unemployment : isiz isizlik however : bununla beraber, yinede sudden, suddenly : ani, apansz aniden tolerate, tolerant : tahamml etmek, ho grmek ho grl fatal, fatally : lmcl, ok tehlikeli ok kt olarak convinced, convincig : ikna edilmi, inandrlm ikna edici confidence, confident : gven emin, gvenen lack of, lack : eksiklii, yokluu olmamak, tketmek spark, spark plug : kvlcm, akma buji gear box, gear : vites kutusu dili, ark interior, exterior : ii, i taraf d, d taraf growth : byme ve gelime region : blge average : ortalama, normal approximate : yaklak, tahmini in that case : bu durumda , bu art altnda nowadays : bugnlerde flexible : kolayca bklebilir contain : iinde bulundurmak bounce : zplamak, geri gelmek bounce : srama, zplama, sekme airtight : hava geirmez effect, effective : etki, sonu etkili result : sonu your hard work is beginning to show results such that : yleki, o derecede ki pharmacist : eczac determine : karar vermek, bulmak, tespit etmek judge : yarg, uzman judicial : yargsal, yarglama jury : juri dual : ift, ifte, iki kat abbrevation : ksaltma no use : faydasz, amasz branch : bran, blm department : bakanlk inform : bilgi vermek, haberdar etmek influence : etkilemek be subjest (to) : bal olmak prohibit : engellemek get in touch (with) : temas kurmak, aramak, konumak swallow : yutmak snake : ylan at once : derhal

call on : ziyaret etmek concern : endielenmek, endielendirmek approach : yaklamak choke : nefesini tkamak, bomak slight : nemsiz, hafif consious : bilinli, uurlu, kendinde steal : almak feature : zellik, karakter huge : dev lsnde, ok byk catch up with : yakalamak, yetimek voice : ses patience, patient : sabr sabr, metanet plain : sade, basit, dz declare : bildirmek, duyurmak drill : matkap, delik amak hole : delik sandpaper : zmpara kad saw : testere, testere ile kesmek bare : plak, yaltlmam glue : tutkal, tutkal ile yaptrmak dig : kazmak cartridge : fiek, mermi gunpowder : barut firing pin : ateleme inesi extreme : zor, ar troubleshoot : mekaniki arza bulup gidermek tendency : eilim, meyil on account of : den dolay, nedeniyle make sure : emin olmak, ayarlamak chronological : tarih srasna gre role play : canlandrma, tatbiki olarak yapma matter : madde, cisim vacuum : boluk, vakum lung : akcier firm;firmly : sabit, sert, kat skca, kuvvetli bir ekilde continuous : devaml, srekli, faslasz arrow : ok, ok iareti southwest : gney bat, gney batya marksman : nianc depress indirmek, bastrmak go on : with devam etmek steel : elik regardless of, regardless : ne olursa olsun aldr etmeksizin, nemsemeden irritating, irritated : can skc, sinir bozucu sinirli, kzgn, tahri olmu instant, instantly : ani, hemen, biranda derhal, biranda refer, reference : mracaat etmek, iaret etmek mracaat, tavsiyename trade : ticaret, alm satm alveri etmek, i yapmak inferior : ast, rtbece aa kalitesiz, adi magnet, magnetic : mknats mknatsl criticize, criticism : eletirmek tenkit , eletiri stack : istif etmek, ymak istif , byk yn outfit : ekip, grup, askeri birlik donatmak, tehiz etmek boost, boost : ykseltmek, arttrmak yardm etmek, cesaretlendirmek compensate, compensate : zararn, bedelini karlamak dengelemek, telafi etmek abandon : leave, depart (terketmek) aboard : on, inside (shp, arplane)...(gemide, gemiye) about : concering wth, relating to, regarding to, deal with.......(hakknda) about : on, of, aproximately.......(tahmini) above : over abrupt : sudden, quick, rapd, hasty, unexpected........(birden, beklenmedik)

abruptly : suddenly absolute : whole, entre, all, complete, exact, ever .....(tam, eksiksiz) absolutely : entrely, completely absorb : soak up ........(iyice slamak) abundant : a lot of, plentful, suffcent ........(bolluk, bereket) abuse : use wrongly, treat roughly or badly ........(kt davranmak) accelerate : incrase (in) speed .......(hzlandrmak) acceleration : increase in speed accept : admt, adopt, agree to accept : approve ........(beenmek, kabul etmek) acceptable : reasonable accesible : easily, entered, easily approached or reached avalble...(mevcut elde edilebilir) accomplish : achive, do successfully, carry on, carry out.....(becermek, bir eyi yapmak) accomplishment : completion, achievemet account : record account for : explain, clear up........(aklamak) accumulate : collect, stuck, store........(artmak, biriktirmek) accuracy : exactness, precision.....(tam, kesin) accurate : exactly right, free from error or mistake accuse off : charge with, blame for.......(yanl yapmak, kanunsuzluk yapmak) achieve : do, accomplish, carry out.....(baarmak, sonu olmak) acquire : gain, get.....(almak, bilgi ve beceri) act : behave, conduct oneself.......(hareket, eylem) actually : as a matter of fact, to tell the truth, indeed, really, in fact addup : compute, total, sum, figure .........(eklemek) additional : extra .......(ek) additionally : besides, in addition adequate : enough, sufficient, ample ..........(yeterli) adhere to : stick to ........(karar vermek, sz vermek) adjust : regulate, get used, adopt, align..........(ayar) adjust : tune up, algn ............(ayar) adjustment : aligment, adaptation adult : older person, elder person, nature ......(yetikin) advance : go forward, more forward, develop, improve ....(gelimek) advantage : benefit, profit adventure : experience, event ......(heyacan) adverce : unforable advice : suggestion, recommandation advise : suggest, recommend again and again : several times, repeateply agent : doer........(ara, vasta) agree : get along, concur, consent .......(kabul etmek, ayn fikirde olmak) ahead : in front aim : intention, purpose .....(ama) airless : stuffy, without fresh air ....(havasz) airport : airbase, airfield algebra : branch of mathematics alignment : adjusment alive : not dead, living all : entire, whole, compoletely, thoroughly all in all : considering everything all of sudden : suddenly, unexpectedly all over : everywhere, every place, already finished all set : ready allied : connected .......(anlama, birleme) allow : let, permit almost : practically, nearly also : too

alter : change, transfrom, convert, varry although : even tough, though, in spite of fact that ....(-e ramen) altitude : height altogether : in all always : permanently, for good, at all times amazing : unbelievable, remarkable, astonishing ....(hayrete dmek) amendment : change of partial change ...(dzeltme) amont : quantity, volume ample : sufficient, adequate, enough ......(yeterli) amusement : relaxation, recreation, entertainment ....(elendirici) amusing : entertaining .....(elenmek) ancient : very old, belonging to the distant past announce : explain, declare, state, express ....(bildirmek) answer : respond, solve antagonistic : unfriendly, opposed to anticipate : look forward to, expect with pleasure anxiety : woory, concern .....(sorun, dert) any : every (individual) anytime : sometime anyone : somebody, someone, anybody anyway : anyhow .....(herneyse) appealing : attractive, interesting, requesting strongly ...(ekici) appear : come out, copy, be printed, be published, be issued, emerge appetite : desire for (eating) food appillance : equipment, device, tool ....(takm, alet) applied : devoted, apply ...(bavurmak, mraacat, uygulama) apply pressure : exert plesure, put pressure appoint : assign ...(tayin) approach : come near, reach, passageway ....(yaklama) approval : acceptance, agreement ....(onaylama) approve : accept as correct ....(beenmek, onaylamak) approve : exdorse, okey approvingly : with approval, favorably .....(kabul etmek) approximately : around, near, about .....(tahmini) area : region, terrain, land ....(alan, arazi) aroue : disquss, dispute, debate, talk over, verbally disagree ...(tartma) arise : appear .....(ortaya kma) arm : gun, weapon ...(silah) army : land forces .....(ordu)

Você também pode gostar