Você está na página 1de 1

ab : -den itibaren , beri , -de , -da , itibaren

Diese Kopie weicht vom Original ab. Bu kopya orjinalden farklı.


Ich sehe dich ab und zu. Arada sırada seni görüyorum.
Unsere Reise hängt vom Wetter ab. Gezimiz havaya bağlı.
Sende diesen Brief morgen früh ab. Bu mektubu sabah postala.
İch sehe ihn ab und zu. Onu arada bir görürüm.
Die Studenten gaben ihre Hausarbeiten ab. Öğrenciler dönem ödevlerini teslim ettiler.
Ab und zu gehen wir angeln. Arada bir balık tutmaya gideriz.
Bitte schreib mir ab und zu. Lütfen arada sırada bana yazınız.
Die Firma sagte das Treffen ab. Şirket toplantıyı iptal etti.
Das Volk lehnte die Verfassung ab. Halk anayasayı reddetti.
Biegen Sie da vorne rechts ab. Orada sağa dönün.
Viele Amerikaner lehnten den Vertrag ab. Birçok amerikalı anlaşmaya karşı çıktı.
Schick diesen Brief für mich ab. Bu mektunu benim için postala.
Nimm das Telefon ab , es klingelt. Telefonu al , çalıyor.
Drehen Sie bitte das Gas ab. Lütfen gazı kapatınız.
Tom wartet ab , was wohl passiert. Tom ne olacağını görmek için bekliyor.
Tom gab einen leeren Prüfungsbogen ab. Tom boş test kağıdını teslim etti.
Weiche nicht con deinem Weg ab. Yolundan sapma.
Ab jetzt müssen wir vorsichtig weitermachen. Şuandan itibaren dikkatle devam etmeliyiz.
Schau mal ! Das Flugzeug hebt ab. Bak ! Uçak kalkıyor.
Ab jetzt machen wir es so. Artık bundan böyle bunu bu şekilde yapacağız.
Der Wagen bog nach links ab. Araba sola döndü.
Holt mich jemand vom Bahnhof ab ? Beni İstasyondan birisi alacak mı ?
Knicken Sie die Äste nicht ab. Dalları kırmayınız.
Tom holte Maria vom Bahnhof ab. Tom istasyondan Maria'yı aldı.
Dİeses Zimmer bekommt viel Sonnenschein ab. Bu oda bol güneş ışığı alır.
Dieser Raum bekommt wenig Licht ab. Bu oda az ışık alıyor.
Wie nimmt man am besten ab ? Zayıflamak için en iyi yol nedir ?
Ich spiele ab und zu Golf. Arada bir golf oynarım.
Ich reise morgen nach Tokyo ab. Yarın Tokyo'ya hareket ediyorum.
Wir sind auf und ab gelaufen. Biz ileri geri koşuyorduk.
Wir fuhren am 15. Juli ab. 15 Temmuz'da ayrıldık.
Tom rasierte sich seinen Schnurrbart ab. Tom bıyğını traş etti.
Tom nahm vorsichtig den Verband ab. Tom bandajı dikkatle kaldırdı.
Hol mich um halb drei ab. Beni 2:30 da al.
Tom wischte den Tisch weiter ab. Tom masayı temizlemeye devam etti.
Tom sprang plötzlich vom Thema ab. Tom konuyu saptırdı.
Warten wir mal ab , was passiert ! Bir süre bekleyelim ve ne olacağını görelim.
Sperren Sie bitte die Tür ab. Lütfen kapıyı kapatın.
Ich hole dich um sieben ab. Saat yedide seni alacağım.
Das hängt nicht von mir ab. Bu bana bağlı değil.
Sagen Sie alle meine Termine ab. Tüm randevularımı iptal edin.
Ich kann Tom einfach nicht ab. Sadece Tom'a katlanamıyorum.
Tom holte mich am Bahnhof ab. Tom istasyonda beni aldı.
Nimm deinen Hut im Zimmer ab. Odada şapkanı çıkar.
Wir gehen ab und zu essen. Ara sıra , dışarda yeriz.
Harte Arbeit schreckt sie nicht ab. Onlar zor işten korkmuyorlar.
Ich sehe ab und zu fern. Ara sıra TV izlerim.
Wo stellst du deinen Wagen ab ? Nereye park edersin ?
Biegen Sie an der Kreuzung rechts ab. Kavşaktan sağa dön.
Dieser Raum bekommt nicht viel Sonne ab. Bu oda çok fazla güneş ışığı almaz.
Ich gehe ab und zu ins Kino. Ara sıra sinemaya giderim.
Ich höre ab und zu von ihr. Arada bir ondan haber alıyorum.
Ab wie viel Uhr kann man einchecken ? Kontrole ne zamanden itibaren başlanılabilinir ?

Você também pode gostar