Escolar Documentos
Profissional Documentos
Cultura Documentos
PUYAN
H llun F d il ri ÖrgUtU
T ori y ni
IRAN'DA
IM®©LMID�Uıı�ıhro
1Prn©���
Silahlı MUcadelenin ereklifiği
- H y t K 1 bilme Teorisi'nin
ın Ön ö o
A. S. Puyan
iRAN'DA
MÜCADELENiN
TEORiSi
Çürütülmesi
KIRSAL YAYlNEVi
ANKARA - 1978
Halkın Fedaileri Gerilla Örgütü Üyesi A.P. Pujan tarafından 1970
irkbaharında yazılan bu eser Abdullah Polat tarafından dilimiza
aktarılarak Aralık- 1978'de ilk basımı yapılmıştır.
KIRSAL YA YINEVİ
3
lığını gösterir. Fakat bu, bizim tek tek ilerici işçilerle iliş
kimiz olmadığı anlamına gelmez; saflarımızda bir çok sa
vaşçı işçi vardır.
4
Ö NS Ö Z
6
2. "Devrimci şiddetin öncü tarafından uygulanışı"nın nedeni,
gerçekte onun stratejik etkisi ve evrenselliğidir, ve biz onu
kesinlikle Eı-rasına. sokınuyoruz. Biz bu gene
taktik sorunlar
'
hedefle bazı özel planiann başansızlığa uğrayabileceğini im
kan dahilinde görüyor ve abartılınış bir iyi niyetliliğe kapılmı
yoruz. Yolumuz, üzerindeki engelleri önceden görüyoruz. "Saldırı
"ajitasyon" ve "devrimci şiddetin uygulanışı"nın şimdi seçile..
cek tek doğru yol olduğunu belirtmek zorundayız. Buna rağ
men bu özel yol, belli bir zamanda, bu genel çizgiye uyan bel
li bir gurubu yenilgiye götürebilir. Bu olası durumu belirterek
kendi ideolojik . pozisyonumuzu oportünistlere karşı sağlamlaş
tırıyoruz. Biz onlara baştan beri, stratajimizi reddetmek içi.n
taktik yenilgilerimizi bahane etme imkanını vermiyoruz. Opor
tünistler bunu tarihte her zaman yapmışlardır .
Halkın Fedaileri
Gerilla Örgütü
'J..
YOLDAŞ DR. GEORG HABAS'IN KİTABA ÖNSÖZÜ
8
arasında bağlar kurmak, ulusal kurtuluş hareketlerinin enter
nasyonal görevidir. Bu bağlar bölgede, ilerici demokrasi ve öz
gür bir geleceğin sağlam temellerini, tek ortak düşman olan
Amerikan emperyalizmi ile onun gerici, siyonist ve ırkçı üsle
rine karşı kurtuluş mücadelesi veren kardeş balk�arın birliğini
oluşturur.
9
Dikkatleri "hayatta kalabilme teorisi"nin reddine ve bu koşul
larda savaşçı öncünün tarihi gerekliliğine çeken bu kitap,
iı·an'daki ideolojik tartışmayı dile getirmektedir. Savaşçı önc·:i
örgütün gelişmesi ve devrimci partiye geçiş sorununa da aynı
ilgi ile eğilinmelidir.
10
Direniş savaşçıları, özellikle marksist olanları, kati surette gü
venceli koşullar altında yaşamamaktadırlar. Polis, olan bütün
gücünü örgütlayerek gece gündüz illegal örgütleri ve üyeleri
·
ni aramaktadı�. Düşman, militan güçleri yoketmek için uygun
taktikler ve yöntemler kullanmaktan bir saniye bile geri kal
mamaktadır.
ll
baskı, daha az önemli ve işçiler ile küçük burjuva unsurların
toplanma merkezleri olan kahvelerin bile propaganda aracı
olarak kullanılmasını olanaksız kılmaktadır. Şehirlerde işçi ta
bakaları arasına girmek kısaca, örgütsel değeri hiç olmayan
tesadüfi tanışmalarla sınırlıdır.
Bir işçiyi eğiten, onu devrimci ve disiplinli bir eleman haline
getiren süreç çok karışık, zor ve uzun vadelidir. Tecrübelerimiz
gösteriyor ki, işçiler, hatta genç olanları, yaşadıklan koşullara
karşı bütün memnuniyetsizliklerine rağmen, politik eğitime ye
teri kadar ilgi göstermiyorlar. Bu durumun nedenlerini orta
ya koyabiliriz. Hissedilebilir herhangi bir politik akımın ve po
"litik bilincin olmaması, işçilerin belli bir dereceye kadar hakim
sınıf ideolojisi altına girmelerini sağlamıştır. Bilhassa genç iş
çiler boş zamanlarını ve biriktirdikleri az parayı ucuz ve adi
küçük burjuva eğlencelere harcamaktadırlar. Büyük bir kesimi
de "lümpen niteliği" benimsemiştir. İş sırasında eğer sohbet
için azıcık zamanları olursa, onu da adi dedikodularla iş za
manını kısaltmak için geçirmektedirler. Okuma bilen işçiler
ise, normal olarak şimdiki en gerici edebiyatın en dar içerildl
ve kirli yazılarının en iyi müşterileridirler. Düşmanımız, kitle
içindeki her hareketi politik baskı yaparak ve kalitesiz eğlen
ceyi yaygınlaştırarak, işçilerimiz! küçük burjuva alışkanlıklara
uydurmakla ve bununla politik bilincin panzehirini yaymakla
meşguldur.
Polis, baskı ve terör yöntemini fabrikada, her yerdekinden da··
ha fazla uygulamaktadır. İşçileri, sürekli korku ve çekingenlik
içinde tutmak için her türlü metod kullanılmaktadır. Özellikle
büyük fa:brikalar, üreten askerlerin işe zorlandığı birer kışla
haline getirilmiştir. İşçilerin mümkün olduğu kadar az boş va
kit geçirmeleri ve birbirleriyle ilişki kurma olanaklarını en az
dereceye indirmek için onlara zorla askeri bir disiplin kabul
ettirilınektedir. Grev veya barışçıl bir gösteri için en küçük bir
eği· lim, en vahşi tepkiyle karşılanmaktadır. Hapis, sürekli sorgu,
işten atma ve arasıra işkence gibi baskı tedbirlerinden her
biri, işçinin ilerideki yaşam koşulları üzerine sürekli olumsuz
etkisini bırakır. İşçinin ilerde başka bir fabrikada çalışahilmesi
böylece tehlikeye girer. Ve çok kez olduğu gibi işçi, işsizierin
dev yedek ordusu içinden başka biriyle yer değiştirir. İstenme
yen geçmişi olmayan, çok sayıda zorlukla mücadele etmiş olan
ve çok sayLda hamisi ve arabulucusu olan, bazan iş gücünü
12
satabilmak için kayda değer bir para ödemek zorunda kalan
bir işçi bile işe alındıktan sonra en ufak bir "destekleme" faa
liyetinde kendisinin işten atılması sonucunu görecektir. Böyle
ce işçi, kendi isteklerine karşı olsa bile, iyi davranışlı b.ir safdil
olmayı ve politik sorunlara karşı kayıtsız kalmayı tercih eder.
Böylece fabrikalarda ve ister resmi; ister özel olsun. işgücünün
satıldığı her yerde sömürü en utanmaz bir şekilde· devam et
mektedir. İşçiler her türlü sosyal güvenlikten yoksundurlar, ve
işgüçleri, üretim belli bir miktara gelene kadar, satın alına
caktır. Onlar, 18. yüzyılında yaşıyor yanlız bir tek imyaz.lnr
var oda .20 ıncı yüz yılın polis egemenliğinden istifade edebiJi·
yorlar. Biz onların bu ezilmişliğini sözle anlatırken, onlar bunu
et ve kemiklerinde duymaktadırlar. Biz onlann bu ızdıraplarını
anlatırken, onlar bunu her gün yaşıyorlar ve büyük bir sabırla
katlanıyorlar. Adi ve küçük burjuva eğlencelere kaçıp dertleri
ni çekilebilir hale getirrneğe çalışıyorlar.
Niçin ?
13
kısaca anlatıldı. Bunları kısaca özetleyelim. Biz bu ayrılığın
nedenlerinin bir taraftan, işçilerin ve halk tabakalarının, po
lisin ve faşist idarenin yarattığı korku ve baskı altında yaşa ·
14
ve halkın kafasında şüphe uyandırdı mı, artık proletaryanın
bilincinde de varlığını sürdüremez. Bu andan itibaren proletar
ya, kendisinin kurtuluşunu müjdeleyen gücü görür. Evvelce
öncüye karşı olan yabancılık, gittikçe dayanışmaya dönüşür.
Gerçi öncü hala ondan ayrıdır, fakat ona yabancı değildir. Pro
letarya ilgisini öncüye çevirir, fakat bunu, o küçük gurupların
dişlerine kadar silahlı düşmanla kendisi için dövüştüğünü gör
düğü için değil, aksine kendi geleceği ile o küçük guruplar ta
rafından yürütülen bu mücadelenin geleceği arasındaki dolay
sız ilişkinin farkına vardığı için yapar. Proleter öncü tarafın
dan uygulanan devrimci şiddet, işçi sınıfı iktidarının bir bölü
münün ifadesidir. Fakat bu sert esinti, mevcut düzeni yıkabiJ:
rnek için yok edici bir fırtınaya dönüşrnek zorundadır. O halde
geçerli olan, proletaryanın bir bölümünün iktidarını, bütün
sınıfın iktidarıyla tamamlamaktır. Devrimci şiddeti:r,ı. böyle bir
uygulaması iki görevi içerir: Bir taraftan proletaryaya sınıf
bilincini verir, diğer taraftan, işçilerin geleceklerini garanti al·
tma almak için patlayan mücadeleye aktif olarak katılmalarını
ve böylece bu mücadelenin zaferini garantilernelerini sağlar.
Bu yol, işçilerin devrimci mücadele ile pasif dayanışmalarıyla
başlar ve mücadeleyi gittikçe artan aktif destekleme s�ecine
dönüşür. CBkz. dipnotul
Bundan sonra herkesin ilgi ile öncüden bahsetmesi ve her iş
çinin ona başarı dilemesi yetmez. Aksine, bu ilginin mücadele
nin bilincine ve bu dileğin müca.delede aktif bir rol alınağa
çevrilmesi zorunludur. Devrimci şiddetin uygulanması, gelişme
sürecinde böyle bir dönüm noktasına vardı mıydı, düşmanın si·
lahları etkilerini kaybedecektir ve paslanacaktı.r. Ne korku,
baskı ve terör işçilerin devrimci şiddetin kaynağı olan öncüye
adım adım katılmalarını önleyebilir, ne de işçilerin hakimiye
tini kabul ettikleri yukarda izah edilen ideolojinin, devıimci
mücadeleyi reddetmelerine neden olan eski etkileri kalacaktır.
Sihir bozulacak ve düşman, yenilmiş bir cadı gibi or taya çıka
caktır. Düşmanın mağlubiyeti, bizim proletarya ile direkt vrı
sürekli bağ kurabilme başarımızı simgeler. Bu bağın örgütlü
bağ haline dönüşümü artık bizzat proletaryanın yukarıda· izalı
edilen çekingenliği ile de engellenemez.
Marksist-Leninist örgütlerin prole�er öncülerinin birliği bundan
başlta bir yol talöp edemez. Devrimci şiddetin uygulanması,
polis yönetimini daha da saldırgan yapacaktır, fakat asla daha
ı�
fazla değil.· Düşman bugün bütün bütün güçlerini örgütlediği
için, baskı ve egemenliği bugünkü ölçüsünden daha fazla ola·
maz. Devrimci şiddetin devam ettirilmesi onun teşhiri içindir.
Düşman maskesini indirir ve güçlü bir devrimci hareketin olma
dığı anlarda örtülü tutabildiği hayyani özünü halka gpsterir.
Böylesi şartlar altında, başlannda Marksist-Leninistler bulunan
devrimci güçlerin, düşmanın darbelerine karşı koymak ve ha
yatta kalabilmek için iş birliği yapmaları doğaldır. Bu durum
da devrimciler, ya düşmana katılmak, yani kısaca düşmana
yardım anlamına gelen oportünistçe davranmaya, ya da arala
rında birliğe gitrneğe mecburdurlar. Çünkü tecrit olmak, ken
di kendini yok etmekten başka bir anlam taşımaz. Fakat işbir
liği yapmak ve birbirine yaklaşmak birlik kurmak anlamına
gelmez. Proletaryanın politik örgütünün birliğini ortaya çıka
racak Marksist-Leninist kadroların örgütlü bırliği ancak ve an
cak devrimci şiddetin uygulanışının zaman içinde en yüksek
noktasına yardığı şartlar altında ortaya çıkabilir. Düşmana vu·
rulan her darbeyle onun devrimci kitlelerin bilincindeki "mut
lak" haRimiyeti parçalanır ve kitleler aktif mücadelenin doğrul
tusunda bir adım daha atmış olurlar. Bu a.ndan itibaren düş
man, yaşayabilmek için devrimci düşmanlarını daha gaddarca bir
baskı altına alacak ve bununla her adımda kendi karakterini
daha açık göstermiş olacaktır. Devrimciler üzerine uygulanan
karşı-devrimci şiddetin artan baskısı ile bütün diğer ezilen ta
baka ve sınıflar çıı,resiz daha ağır bir baskıya uğrayacaktırlat.
Böylece hakim iktidar, kendisiyle ezilen sınıflar arasındaki çe
lişkiyi keskinleştirmiş olacak ve içine zorunlu olarak gireceği
böyle bir atmosferin yaratılıp, kitlelerin politik bilincinin bir
denbire ileriye doğru bir sıçrama yapmasına neden olacaktır.
O, yaralanmış bir yabani hayvan gibi etrafına hedefsiz saldıra
caktır. Kendi müttefikleri, yani kendi iktidarının temelini oluş
turanlar haricinde herkese karşı şüpheci olacaktır. Memnuni
yetsizliğin her ifadesi ve her dostane olmayan söz, onda vahşı
bir tepki yaratır. Kişileri hapse tıkar, işkence eder, öldürür
ve bütün bunları eski- asayiş ve düzeni bir daha geri getirmek
umuduyla yapar. Fakat kullandığı bütün metodlar. zorunlu
olarak ona karşı dönüşürler. Kitlenin mücadeleye katılmasını
önlemek ister fakat onları aksine gittikçe mücadeleye doğru
iter. Bununla, mücadeleyi halka zorla kabul ettirir.
16
İdaresinin uygulanması kendisine gittikçe daha zor gelmekte
olan düşman, şimdi gittikçe daha sert davranır ve hakimiyetini
halk için daha dayanılmaz hale getirir. Kitleler mücadeley�
katılır1ar, mücadele güçlerini öncünün hizmetine sokarlar ve
kendi aktif katılımlarıyla devrimci mücadelenjn stratejisinin
hayata geçirilmesini kolaylaştırırlar. Ezilen sınıfların somut mü
cadelesinden kazanılan bu strateji, şüphesiz bütün sınıf ve ta
bakalar arasında en dirençli ve devrimci sınıf olan proletarya
mn liderliğinde, yani bütün Marksis-Leninist unsurların örgüt
lü birliğinin liderliği altında uygulanabilir. Proletaryanın poli-·
tik örgütü, proleter unsurların başarılı mücadelesi için ön ko
şuldur Pro�etaryanın öncüsü, kendi sınıfının besleyici toprağ'
üstünde yetişir ve proleter kitleler, kendi politik örgütlerinin
desteğiyle bütün sınıfın . güçlerinin gerçek örgütlenme temelini
olu�tururlar. Proletaryanın partisi böyle ortaya çıltaı·.
17
Böylesi faaliyetlerde her örgütlü kişi, her zamanki günli.ik y8,
şantısını sürdürür ve bu hayat şeklini değiştirmek için her
uğraş ona anlamsız görünür. Böyle biraraya gelişlerin, aktif
devrimci bir gurubun da amacı olan, hedefleri gerçekleştirme
temeli üzerinde kuruldukları şüphesizdir; yani komünrst par-
. tinin kuruluşu ve devrimci bir teorinin yaratılması için yollar
aramak. Fakat böylesi pasif ve ürkek tavırlarına rağmen, düi]
mana karşı kendi varlığını garantilerneye uğraşan böyle örgüt
lü bir gurup, partinin kuruluş sürecinde ve devrimci teorinin
yaratılmasında zorunlu olarak ancak mekanik bir kavrayışa
sahip olur. Böyle kişiler, işçi sınıfı partisinin "uygun bir anda".
düşmanın darbesinden zarar görmeyen bütün marksist gurup·
ların birleşmesiyle ortaya çıkacağı hakkında önceden kahinlik
ederler. Ve devrimci teori, bu guruplann Marksizm-Leniniznt
üzerine, başka halkların devrimci deneyleri ve kendi ülkeleri
nin tarihi üzerine yapılan incelemelerinden oluşacaktır. Ve tek
tük kesi:ritili ilişkiler de herhalde bu teorinin pratik bölümünü
tamamlayacaktır. Bu teoriye göre tarihin zorunlu sürekliliği, bl·
zim tespit edemediğimiz bir sıra faktörün ortaklaşa etkisiyle
partinin kuruluşunu gerçekleştirir. Ayrıca. bir araya gelen
proleteryanın öncüsü, "uygun şartlar" altında kitleye mtıcade
leyi kabul ettirir. "Uygun an" veya "uygun şartlar" kavramla
rı, bu teorinin herhangi bir şey izah etmek için kullanılmayan
ve açıktır ki, bu teoirinin zayıflığını kapatmaya ve bu teori·
nin soyut analizleri �rasındaki eksik uzvun yeri:ni tutmaya ya
rayan metafizik kavramlardır. Fakat eğer bağlantı uzvunun
kendisi biraz metafizik ise, bu bağ hiçbir zaman gerçek ve or
gani:k bir bağ olmayacaktır. Objektif gerçeklerin ortaya at·
madığı bir teorinin, gerçekle bağ kurmaya gücünün olamıyaca
ğı aşikardır.
18
laşır: Öğrenme+ kendini geliştirmek için hiç bir devrimci eyle
me girmeksizin asgari örgütlenme+ uygun an = Proleter parti
Proleter parti + uygun koşullar = Devrim.
19
Düşman, devrimcilere karşı davranışında kendine özgü ölçüt
lere sahiptir. O, "benimle barış yap, benim öldürücü darbelerim
den kurtulmak için benim hakimiyetimi kabul et" diyor. Dü�
manın böylesi bir isteğini reddeden her devrimci gurup, eylenı
lerinin derecesi ne olursa olsun, eğer düşmana kendi gelişme ·
sini kabul ettiremiyorsa, onun öldürücü darbesini beklemelidi r .
Düşmana en büyük sevinci kendi iyi niyetliliğimizin kurbanı
olduğumuz zaman hazırlarız. Düşman barikatlar arkasındaki
herkese ateş etmektedir; o halde ya düşmana karşı ateş açınalı
ya da barikatlan terkedip beyaz bayrağı çekmeli. Barikatlar
arkasında durup da düşmana ateş etmemekten daha kesin bir
intihar şekli yoktur.
20
raslıyoruz. Başlangıçta ne onları tanıyacak, ne de eğitecek im-·
kanmuz var. -Bu iddianın denenmiş örneklerle ispatına lüzum
görmüyorum, çünkü her yoldaşın bu durumla ilgili çok olayı
sayabileceğini biliyorum. Genelde, tehlikenin tek tek her kişi
den gelebileceğini söylemek zorundayız. Tek tek kişilere ve
deneylerine, bunların e�Himi ne kadar başarılı olursa olsun,
tam güven, tehlikenin önüne geçemez. Fakat sorun, tehlikenin
bir kişiyle sınırlı olmamasıdır. Tehlike orada başlar ve sonun
da bütün örgütü tehdit eder. Bizim, örgütün bu tehlikelerden
nasıl sakınacağını düşünmemiz lazundır. Bizim, örgütü bir bü
tün olarak, önlenemez olan tek tek hatalardan nasıl koruya
cağıınız üzerine düşünmemiz lazundır. Gerekli fakat kesinlik
le yetersiz olan gizli tutma presibinin, dinamik hayatta kalma
şartlarını bir bütün olarak yaratmak için neyle tamamlo.n m ıu ı ı
gerektiğini orLaya koymamız gerekir. Gizli tutma b i r ıınv ı ı n ı ı ı ı
yönt mi dir. Fakat böylesi, savunmanın pasif lıiı• ın l c ıı l ı ı ı l ı ı ı
ateş gücüyle desteklenmediği müddeLço ı l ı ı l ıo y l o t ın ı r 1 n l n ı ıı h
Lır. Eğer biz, devrimci şiddet u y,ll' ı ı lı ı ı ı ı ı t ı c ı l ı ı ı n ı l ıu ı ı l ı ı ı ı ı ı ı ı ıı
nın pasif ve emniyetsiz bir . ı ı v ı ı ıı n m t ı ı lı ı ı ı ı l t l ı ıA ı ı ıııı t ıı l l ı l l ı .
gizli tutmanlll d v rtnwl ı;ıc lı lı ıl l ı ı ı 1 hı 11 1 1 ı n ı ı wıı ı lı t lı-ıl �ı<ı ı ı ıı
l ı, l ı ı lll l d ı ı ıı ı ı ıl
Dipnotu :
21
düşürür. Genç işçiler, arkalarında hiç bir iz bırakmadan, üre
timde ustaca düzensizlik yaratırlar. Makinaları durdururlar.
işlerine bilinçli olarale önem vermezler veya alet çalarlar. Bun
lar bütünde, kitlenin mücadeleye katılma ve devrimci şiddeti
destekleme eğilimini gösterir. Bundan başka, her eylem onları
daha büyük bir eylem koymağa hazırlayan bir deney olur
Gerçekte, ldtle bu şekilde kendi devrimci kapasitesini ve tec
rübelerini arttırır ve kendi gerçek rolünü ustlenmeye doğru
bir adım daha atar.
22
Devrimci şiddet bir taraftan proleteryaya sınıf
bilinci verir, diğer taraftan, işçilerin geleceklerini ga·
ranti altına almak için patlayan mücadeleye aktif
olarak katılmalanın sağlar. Böylece bu durum, devrim
mücadelesinin zaferini müj deler ve hızlandınr.
A.S. Puyan